Bağlı teknoloji talebi büyüdükçe ABB, sektör genelinde daha fazla işbirliği çağrısında bulunuyor
Dijitalleşmenin artmasıyla birlikte akıllı çözümler için talep hiç bu kadar güçlü olmamıştı. Frost & Sullivan tarafından yapılan araştırmalar, bağlantılı yaşam pazarının 2012’de 250 milyar dolardan 2020’de 730 milyar dolara neredeyse üç kat artacağını ve akıllı evlerin bu rakamın yaklaşık üçte birini oluşturduğunu gösteriyor. Avrupa pazarının, 2020 yılına kadar 45 milyondan fazla akıllı ev ile yüzde 54 (CAGR) gibi hızlı bir şekilde büyümesi öngörülüyor.
ABB, 30 yıldan uzun bir süredir hepimizin yaşama, çalışma ve oynama biçimimizi dönüştüren akıllı ev, akıllı bina ve akıllı topluluk çözümlerine öncülük etmektedir. ABB Ability™ bağlantılı ve yazılım özellikli çözümler portföyü, konfor, güvenlik ve verimliliği artırmayı amaçlayan, enerji açısından verimli ve geleceğe dönük teknoloji ile akıllı binaların geleceğini şekillendiriyor.
En yeni eğlence kontrolünden enerji ölçümü, sıcaklık kontrolü, güvenlik ve aydınlatmaya kadar ABB, bağlantılı dünyamızdaki değişimlere yanıt veren bir dizi çözüm geliştirmiştir.
Ancak bu artan talep, pazarın parçalanmasına yol açmıştır. Bir evin gerçekten akıllı olabilmesi için çamaşır makinesinden ısıtma ve panjurlara kadar tüm aletler ve sistemlerin sadece birbirleriyle değil, aynı zamanda her türden akıllı cihaz ile veri alışverişi yaparak ev için yeni yardım ve güvenlik hizmetleri sunabiliyor olması gerekir.
İşte bu yüzden ABB, tüketici cihazlarını her tür hizmete bağlayan ve tüm akıllı yaşam teknolojileri sağlayıcıları arasında birlikte çalışabilirlik sağlayan açık ve güvenli bir çevrimiçi pazar olan mozaiq’e yatırım yapmıştır. ABB’nin yanı sıra Bosch ve Cisco, tüm endüstrilerden cihaz üreticilerine ve tüketici markalarına, tüketiciler için inandırıcı bir IoT deneyimi oluşturmada yardımcı olmak amacıyla mozaiq’in kurucu üyeleri olmuşlardır.
Group Executive Vice President Marketing, Sales and Commercial Operations, Electrification Products division Mike Mustapha şunları söylemiştir: “Teknoloji karmaşıklaştıkça basitlik beklentisi artar. Akıllı bir evde yaşayan insanlar, bağlı cihazlarını çalıştırırken teknik uygunluk konusunda endişelenmek istemiyorlar. Akıllı telefonlarında veya tabletlerinde bir düğmeye basarak, enerji yönetiminden güvenlik ve eğlenceye kadar tüm hizmetleri denetleme olanağı istiyorlar.
Akıllı ev ve bina teknolojisi, her yaştan ve beceriden insanların işine yaramak zorundadır. Herkesin yaşamında devrim yaratma potansiyeline sahiptir; ancak gerçek potansiyelini ortaya çıkarmak istiyorsak, bu teknolojiyi erişilebilir bir biçimde sunmak için bir endüstri olarak birlikte çalışmak zorundayız. İşte bu yüzden, şirketlere birlikte çalışabilir IoT ürün ve hizmetlerini sunmalarında yardımcı olmak ve hizmet odaklı IoT ürünlerinin geliştirilmesini hızlandırmak için mozaiq’i kurduk.”
Daha yakın işbirliği, KNX gibi açık iletişim standartlarının bağlantı ve kullanıcı deneyimini geliştirmeye yardımcı olduğu akıllı binalar alanında da önemlidir.
Akıllı binalar, enerji açısından verimli çözümlere yönelik giderek artan talebi karşılamalıdır. Tüketicilerin enerji faturalarını ve çevresel etkilerini azaltmak istemeleriyle aynı şekilde bina sahipleri de maliyetleri düşürmeyi ve enerji derecelendirmelerini iyileştirmeyi her zamankinden çok istiyor.
Akıllı binalar, akıllı ve düşük maliyetli olmakla birlikte kullananların işine yarayan alanlar yaratmak için en yeni teknolojiyi akıllı tasarım ve yapı ile birleştirerek yüzde 50’ye varan oranlarda enerji verimliliği iyileştirmeleri sunabilir.
Nesnelerin İnternetiyle bina kontrolü alanında büyük teknolojik atılımlar mümkün olmuştur. Sıcaklık, parlaklık ve CO2 ölçümleri alan IP cihazları ve sensörlerin sayısının artması, enerji kullanımı yönetimini geliştiren yeni teknolojilere yol açmıştır. ABB, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve verimliliği artırmak için KNX’den HVAC kontrolüne, aydınlatma ve acil aydınlatma, güç yönetimi, enerji ölçümü, güvenlik ve yangın güvenliğine kadar her şeyi sunmaktadır.
Mike sözlerini şöyle sürdürmüştür: “Gerçek anlamda akıllı olmak için oluşturduğumuz tüm binalar, onları kullanan insanların ihtiyaçlarına cevap vermelidir. İster bir ofis bloğu, otel, hastane veya ev olsun, kullanıcıların sunulan tüm avantajlardan faydalanmalarını sağlamak için yeni teknolojiyi benimsemeli ve ortak platformlar geliştirmeliyiz. Gelecek için sürdürülebilir binaları işte bu şekilde yaratacağız.”