Elektrikli Devrim Arabası
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, elektrikli araç üretimi konusunda desteklenecek firmayı önümüzdeki günlerde kamuoyuna duyurmayı düşündüklerini açıkladı.
Türkiye’de 1960’lı yıllarda “Devrim” adında yerli bir otomobilin üretildiği hatırlatan Bakan Işık, ancak dönemin siyasilerinin bu üretimi desteklemediklerini belirtti. Işık, “Şimdi düşünün, Türkiye Devrim otomobilini yaptığı zaman Güney Kore açlıkla savaşıyordu. Otomobilde böyle bir acı tecrübemiz var” diye konuştu.
Dönemin iktidarı tarafından “Devrim”in milli bir projeye dönüştürülmesi durumunda, Türkiye’nin günümüzde önemli otomobil üreticilerinden biri haline gelmiş olacağını dile getiren Işık, aynı tabloyla uçak üretiminde de karşılaşıldığını ifade etti.
Bu hataların tekrar yapılmaması gerektiğini ve bunun için de çok dikkatli bir çalışma yaptıklarını vurgulayan Işık, şunları kaydetti: “Şu anda dünyada 3 üretim gerçekleşiyor. Biri içten yanmalı, konvansiyonel dediğimiz araçlar, diğeri Hybrid, diğeri de elektrikli veya hidrojenli araçlar. İçten yanmalı motorlarda dünyada artık bir kapasite sorunu oluşmaya başladı. Orada rekabet etmek çok kolay değil. Bunu biliyoruz, farkındayız ve çok dikkatli davranıyoruz. Yani dünyanın gidişinin tersine bir adım atmak istemeyiz. Bizim üzerinde yoğunlaştığımız, somut adım attığımız elektrikli otomobiller.”
100 Milyon Liraya Kadar Destek
Bununla ilgili TÜBİTAK’ın bir çağrıya çıktığını ve bu çağrının ilk aşamasının geçildiğini hatırlatan Işık, ikinci aşamaya geçen ve başvurusunu yapan firmalar arasında da değerlendirmelerin yapıldığını bildirdi.
Bakan Fikri Işık, elektrikli araç üretimi noktasında artık son aşamaya gelindiğini belirterek, “Sonuç olarak şunu söyleyebilirim ki Türkiye, aradığı babayiğidi buldu. Önümüzdeki günlerde bunu kamuoyuna duyurmayı düşünüyoruz. Yerli aracımızı üretecek firmaya 100 milyon liraya kadar destek vereceğiz” dedi.
“Türkiye’nin Yerli Araçta Yoğunlaşması Gereken Asıl Alan Hybrid”
Türkiye’nin yerli araç markası oluşturma hususunda yoğunlaşması gerektiği alanın Hybrid olması gerektiğini dile getiren Işık, bu alanda da çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Işık, “Yani elektrikli araç konusunda somut adımlar atıldı ama Hybrid araçlar konusunda çok dikkatli bir çalışma yürütüyoruz. Bu konuda da ne yapacağımızı seçimlerin ardından yoğun bir şekilde gündemimize alacağız” diye konuştu.
İlk Aşamayı 10 Proje Geçmişti
TÜBİTAK, geçen yılın Temmuz ayında yaptığı açıklamada yüzde 100 Ar-Ge desteği verilecek yerli elektrikli araç üretimi çağrısına 20 proje başvurusu yapıldığını ve bunlardan 10’unun ilk aşamayı geçtiğini duyurmuştu.
“Elektrikli Araç Teknolojilerinin Geliştirilmesi” başlıklı çağrıya 20 proje başvurusu gelmiş ve başvurular üniversite, kamu ve özel sektör kuruluşlarının oluşturduğu Proje Yürütücüsü Kuruluşları (PYK) ile Elektrikli Araç Üretici Kuruluşlarının (AÜK) oluşturduğu konsorsiyumlar tarafından yapılmıştı.
Projelerin 12’si Otomobil İçin
Üretilecek elektrikli aracın segmenti yurt içi ve yurt dışı pazar imkanları ve rekabet şartlarına göre üretici kuruluşlar tarafından belirlenmişti. Tamamı yerli firmalar tarafından yapılan başvurular arasında 12 otomobil, 3 hafif ticari araç, 2 otobüs projesi yer almış, 3 projede ise segment belirtilmemişti.
Sonuç olarak TÜBİTAK’a yapılan 20 proje başvurusu mali ve teknik olarak değerlendirilmiş, yapılan değerlendirme sonunda 10 proje elenirken, kalan 10 proje “Elektrikli Araç Teknolojilerinin Geliştirilmesi” çağrısının ikinci aşamasına başvurmaya hak kazanmıştı.
Yakın Doğu Üniversitesi tarafından tasarlanan ve üretilen, KKTC’nin enerjisini güneşten alan tescilli ilk yerli otomobili, Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Sergi Salonunda gerçekleştirilen basın toplantısıyla tanıtıldı. RA 25’in Yakın Doğu Üniversitesi’nin ülkeyi ulaştırdığı noktayı göstermesi bakımından çok önemli bir dönüm noktası olduğunu belirten Günsel, aracın ismini güneş tanrısı Ra ile Yakın Doğu Üniversitesi’nin 25. yılından almış olduğunu belirtti. daha detaylı bilgi için https://neu.edu.tr/?lang=tr adresini ziyaret edebilirsiniz.