EMO'dan Teknoloji Fakültelerine Dava!

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Benim teknik liseye gittiğim dönemlerde katsayı saçmalığı diye birşey yoktu. 6-7 arkadaşım tıp doktoru oldu, 4 arkadaşım ODTÜ, 2 Hacettepe, 1 BÜ, vs. vs... 40 kişilik sınıftan 1-2 polis ve astsubay dışında herkes üni okudu. Yani kasdettiğim çok zeki çocuklar teknik liselere gidiyordu.
Bir de şimdiki duruma bakın. 17 yıldır çalıştığım işletmede 30 civarında stajyer öğrencimiz oldu, maalesef sadece 2 tanesi "elektronikçi"ydi. Gerisi sadece okuldan mezun olmak için gelip gidiyorlardı. Eğer benim zamanımdaki öğrenciler kendi meslekleri ile ilgili bölümlere -müh ve öğretmenlik- yöneltilselerdi elbette daha iyi olacaktı. Ama sonradan sadece siyasi sebeplerle ve imamhatip liselilerin önünü kesmek için çıkartılan katsayı aptallığı yüzünden Türkiye'de ara eleman ihtiyacını karşılayacak olan teknik liselerin öğrenci kalitesi ve bununla ilintili olarak eğitim kalitesi de dip yapmıştır.
Ayrıca mühendis odalarının bu güne kadar hayırlı bir işe imza attıklarını şahsen ben görmedim. Tamamen politbüro şubesi gibi çalışan bu kurumların işleri dışında herşeyi yaptıklarına şahit oldum. Topluma ne faydaları olduğunu da şahsen çözemedim.
 
Bende yazınıza şöyle cevap vermek isterim;
Şimdi ki müh.arkadaşlar neden ülkemizin saydığım şeylerini yapamıyorlar?
Bu soruyu ülkeyi yönetenlere sormak gerekir!
Ben yapıyorum ama model uçak, param anca ona yetiyor

Devletin onlara harcadığı paraya yazık olmuş!
Madem doktor olacaklardı neden teknik liseye gitmişler.
Normal lisenin kaç katı para harcanıyor o liselere.
teknik liseliler doktor olacaksa teknik lise niye açılıyor!
eğitim kalitesi ile katsayının ne alakası var.katsayı değişince okulun olanakları
dışarımı çıkarılıyor, öğretmenler gelen öğrencileri beğenmeyip okuldan mı kaçıyorlar!
sınavı kaldıralım, hepsini otomatik yerleştirelim,
herhalde ülkede teknisyen kalmaz o zaman!
imam okulları kapatılmadığı sürece kavga sürer gider.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

Sevgili arkadaşım elbette ki o arkadaşlarım kendi dallarıyla ilgili bölümlere yönlendirilse iyi olurdu (o zamanki sorun buydu) ama benim asıl vurgulamak istediğim bu okullara giden öğrencilerin kalitesinde düşme oldu. Katsayı ile bunun bire bir ilişkisi var. Zira katsayı konduktan sonra hiç kimse bu okulları tercih etmez oldu. Dolayısı ile kalkınmanın temeli olan teknik eğitim kalitesi düştü. Bir öğretmen olarak siz karşınızdaki öğrenmek istiyorsa birşeyler verirsiniz. Yoksa ne yaparsanız yapın farketmez. Bize gelen stajyer öğrencilerin eğitimi konusunda ben ilgilendiğim için biliyorum. Endüktif sensörün çalışma prensiplerini anlattım. Daha sonra anlattıklarınızı not alın dedim. Notlarını kontrol ettiğimde yazdıklarını ancak bir ayakkabı boyacısının yazmış olabileceği zannına kapıldım. Bir öğretmen olsanız, böyle öğrencilerle hergün uğraşmak sizde sukut-u hayale yol açmaz mı? Ayrıca imam hatip okullarının kapatılması bu konuyu çözmez. Çözüm tüm bu okulların haklarını iade etmektedir. Bir yanlış diğer bir yanlışla düzeltilmez.
Saygılarımla.
 
ben liseye geçtiğimde. katsayı problemi vardı. ve bu problemi bile bile bazı arkadaşlar teknik liseye gittiler. aileleri de bundan haberdardı. en azından meslek öğrenir düşüncesindeydiler. düz lise veya anadolu lisesinden çıkınca işsiz kalırlar diye aileler çocukları o liselere yönlendirdi. gerçi sadece ailelerin isteğiyle de olmuyor. çocuk da istiyor ki gidiyor. sonra lise bitiyor. bizi nie mühendis yapmıyorlar deniliyor. iyi de sen bu problemi biliyordun en başından ne diye okudun o zaman meslek lisesini. sonra neyse teknik öğretmen oldu arkadaşlar. e bize de mühendis diploması versinler. arkadaşım sen bile bile bir yola giriyorsun. sonra ben bu yolda olmak istemiyorum diyorsun. tamam. meslek liseli üniversitede mühendislik seçebilmeli buna karşı değilim. hatta destekliyorum. öyle bir imkan olsaydı ben de meslek lisesine giderdim. ama madem öyle bir imkan yok madem size teknik öğretmen olma imkanı verilmiş bunu değerlendir. piyasada kendini ispatlamış bir sürü teknik öğretmen var. fabrikalarda müdürlük yapan teknik öğretmenler biliyorum. yeter ki biz işimizi iyi yapalım. ve çevremizdekilerin konumlarına karşı kıskançlık göstermeyelim. insan kendi işine bakarsa her şeyi başarır.
 


Vallaha üstad ben liseye yazılıcam zaman ailem beni zorla Endüstri Meslek Lisesine yazdırdı
Türkiye şartları biliyorsun çoğu aile kat sayı diye bir şey duymamıştır
 
Ben şartların iyi olmadığını zaten kabul ediyorum. ama biraz da kendi iç muhasebemizi yapalım. şöyle ki. meslek lisesinden sonra meslek yüksek okulundan mühendisliğe geçen bir sürü insan var. veya teknik öğretmen olduktan sonra mühendislikten 2 yıl daha ders alan vardı bizim sınıftan. yani gerçekten isteyen azimli bir insan önüne çıkan engelleri aşar. bir de şu var. yani illa mühendis olmak gerekmiyor. ben çevremde mühendis olup da işe yaramayan bir sürü insan var. yazın stajyerlerim oluyor. kimisi mühendislik kimisi teknik öğretmenlik okuyan. ama bir ayrım yapmak zor. mühendis bilmiyor teknik öğretmen biliyor şeklinde. mesela bu yaz bir teknik öğretmenlik öğrencisi vardı. çok ilgisizdi. saygısızdı. bazen gelmiyordu. ne diyeyim ben ona şimdi. yarın bir gün bizi mühendis yapmıyorlar derse o kişi ben kızarım bırak mühendisi seni öğretmen yapmaları bile gereksiz. çünkü insan eğiteceksiniz. şunu da söylemeden geçemeyeceğim. teknik öğretmen olan arkadaşların ataması yapıldıktan sonra hala konuşuyorlar ise ben mühendislik yapmak istiyorum diye mesleklerine karşı nankörlük yapmış olurlar. öğretmenlik bambaşka bir şey. ben ülkemizde bir öğretmenin en az 3000 - 4000 lira maaş alması gerektiğine inanıyorum. çünkü siz ülkeyi kalkındıracak insanları yetiştirecek öğretmenlere değer vermelisiniz ki onlar da o çocuklara gereken değeri versinler. ama arkadaşlar bu bölüme açıkta kalmayalım hiç olmazsa öğretmen oluruz gibi düşüncelerle gidiyorlarsa yani menfaat için bakıyorlarsa onlara söyleyecek sözüm yok.
 
Değerli arkadaşlar,

Olayın özüne indiğimiz zaman bütün mesele ÖSS sınavlarında meslek liselerine uygulanan düşük katsayı ile başladı.

1. Düşük katsayı uygulamasından dolayı ilköğretim mezunları genel liselere yöneldiler. Meslek liselerinde bazı programlar kapanmasın diye teknik öğretmen arkadaşlarımız lise okumayı düşünmeyen bireyleri köy köy kapı kapı dolaşarak öğrenci topladı, sırf bölümler kapanmasın diye. Yani bir zamanlar sınavla başarılı ve nitelikli öğrenci alan meslek liseleri, artık öğrenci bulamaz ve niteliksiz öğrencilerle baş başa kaldı. Sonucunda meslek liseleri niteliksiz ara eleman mezun etmeye başladı.

2. Düşük katsayı uygulamasından dolayı öğrenci bulmakta zorlanan meslek liselerine teknik öğretmen ihtiyacı da ortadan kalkacaktı. Bazı teknik öğretmenler emekli oldu, bir çok teknik öğretmen ders saatlerini dolduramadı ve dışarıda ek iş yapmak durumunda kaldı. Atama bekleyenleri de işsizlik kabusu kapladı.

3. Atanamayan teknik öğretmenler ( bu rakam son 10 yılda tüm branşlarda 70000 civarında ) özel sektörde çalışmaya başladı. Bazıları kendi işini kurdu, uyanık davrananlar lisans diploması beyan etmeden lise mezunu olarak devlet memuru oldu, bazıları değişik şirketlerde ilgisi alakası olmayan işlerde çalışıyor, "kendilerine fırsat verilen" birçok teknik öğretmen de özel sektörde iyi yerlere geldi.

4. Dikkat ediniz "kendilerine fırsat verilen diyorum" malesef bir çok teknik öğretmen arkadaşımız sırf mühendis veya imza yetkisine sahip olmadığı için kendisine fırsat verilmemiştir. Fırsat verilmediği için de fabrika ve işletmelerde teknisyen, formen gibi görülmüşlerdir.

Yukarıdaki dört maddede tabloda görünen meslek liselerine uygulanan 2. sınıf muamele. Sonucunda teknik öğretmenler başlarının çaresine terkedilmiştir.

Şimdi bazı arkadaşlarımız diyecekler ki teknik öğretmenler teknik eğitim fakültesinde okumasaydılar, sonucuna razı olsunlar.

Hem meslek liselerinin önüne katsayı engeli getirilecek, meslek liseler teknik eğitim fakültelerine yönlendirilecek, hem de sen niye teknik eğitim fakültesini tercih ettin denilecek!!! Yuh beee Yuhhh.

Teknik Eğitim Fakültesi mezunları 3795 sayılı hukuki yasal hakları olan mühendislik tamamlama programlarına bile katılmaları engellenmiştir. Mühendis odaları YÖK nezdinde lobi faaliyetleri yaparak, teknik öğretmenlere mühendislik tamamlama programının ön şartı olan yazılı sınavlarda 47, 48, 49 gibi manalı notlar verilerek bu programların açılması engellenmiştir.

Madem meslek liselerinin önü engellenmeye devam ediliyor, teknik öğretmenler atanamıyor, o halde teknik eğitim fakülteleri kapatılsın. Çünkü işlevini yitirmiş oldu zorlamalarla, imam hatip katsayı bahaneleriyle. Kimse tabela falan değiştirmedi. Şartlar bu duruma getirdi.

O halde kimsenin kızmaya darılmaya hakkı yok.

Teknik Eğitim camiasının kızdığı nokta şudur. Kapatılan teknik eğitim fakültelerinin teknoloji fakültesi olarak değil de, 2 yıllık MYO seviyesinde olduğunu iddia edip 2 yıllık MYO'lara dönüştürülmesini istemek!!!

Mühendis odalarının yaptığı garabet ve ihanet budur. Uluslararası akreditasyonu olmayan Teknik Eğitim Fakülteleri ve Meslek Yüksek Okullarının, hele hele Avrupa Birliğine giriş için yaptığımız mücadelede, akreditasyonu olan teknoloji fakültelerine dönüşüm uygun iken niçin yine akreditasyonu olmayan ve çözüm bekleyen MYO'lara dönüşmesini istiyor!!!! Ama YÖK ve bakanlar kurulu, teknik eğitim fakültelerini akreditasyonu olan teknoloji fakültelerine dönüştürdü ve doğru olanı yaptı.

Bir diğer konu da Teknik Eğitim Fakültelerinde görev yapan akademisyenlerin teknoloji fakültelerinde görev yapmaya yeterli olmadıklarının dillendirilmesidir (!!!) --yüzlerce prof. doç. var-- hakaret mi dersiniz, saygısızlık mı dersiniz bilemiyorum.

Yok böyle bir şey kardeşim. Mühendislik fakültesinin profesörü, teknik eğitim fakültesinin profesöründen daha mı yetkilidir? Mühendislik fakültesindeki doçent, teknik eğitim fakültesindeki doçentten ne üstünlüğü var haaa? Teknik eğitim fakültesi kökenli akademisyenler teknoloji fakültesinde ders veremeyecekmiş. Hakaretin bu kadarı. Birilerini aklını başına alsın artık, akademisyenler yargı yoluna gidiyor. Birileri bu saçmalığa son verecek artık.

İsteseniz de istemeseniz de bu saltanat yıkılacaktır.
 
Son düzenleme:
Durceylan kardeşim sana tamamen katılıyorum. Bu durumun müsebbiblerini de şiddetle kınıyorum...
 
Mühendislik Fakülteleri mühendis yetiştirir, Teknik eğitim Faküleleri öğretmen yetiştirir, Veterinerlik fakülteleri (baytar)veteriner yetiştirir,Tıp fakülteleride doktor yetiştirir.
Bir baytar bizim işimiz az kazançlı yada iş bulamıyoruz hayvan yerine insana müdahale edelim gibi saçma bir istekte bulunamıyorsa;
Bir öğretmende ben mühendisin sahip olduğu hakları istiyorum demeye hakkı yoktur.
Çünkü Mühendislik,öğretmenlik,doktorluk,baytarlık farklı meslek kollarıdır. Hükümet size meslek dalınızda çalışmanızı sağlayacak imkanı yaratamıyorsa bu sorununuzu saçma taleplerle,farklı arayışlarla,tabela değişiklikleriyle,çakma ünvanlarla elde edemezsiniz.
Saltanat dediğiniz şey mühendisin kazanılmış olan hakkıdır. Siz teknik öğretmenler ise kazanılmamış hak arayışları içerisindesiniz. Netice nemi olur? Bilmem ama tüm olanları Allah biliyor, yaradanın adaletinden kaçılmaz !...
 
durceylan ın yazısı tamamen gerçeklerden uzak bir yazı.o kadar uzak ki okula girmiş
öğrencileri niteliksiz diye damgalıyor!
sanki meslek liseleri teker teker kapanıyor zannedersiniz.
meslek lisesi sayısı yıllar itibari ile devamlı artış gösteriyor.
kalitesizliğin nedeni bu kadar artan lise sayısına yeterli ödenek ayrılmamasıdır.
öğretmen ve yönetici atamalarındaki çarpıklıklardır,zırt pırt değişen müfredatlardır.
katsayı olayı zurnanın son deliğidir.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha fazla bilgi edin…