Gittiğiniz ülkelere seyahatle ilgili bilgi platformu

lisatr12

Üye
Katılım
27 Şub 2017
Mesajlar
1
Puanları
1
Yaş
35
Herkese Merhaba, biliyorsunuz ki artık diğer ülkelere gitmek oldukça kolay. Neden gittiğimiz yerlerle ilgili bilgileri burada paylaşmıyoruz. Nerede kalınır, nereye gidilir, ne yenir. İsteyen bilgi veren siteleri de verebilir. İlki benden gelsin. Herkesin paylaşımını bekliyorum.
 
Merhaba ama nasıl olacak bu iş? Verdiğiniz link ingilizce . Zaten internette bol da döküman var . Ama kendi deneyiminiz varsa tabiki okumak isterim
 
Çok Mantıklı Seyehat Rehberi Diye Bölüm Açılabilir Alt Sekmelerdede Ülke İsimleri Olabilir.
 
Selamlar,

Bu dediğiniz öneriyi genelde gezme amaçlı, özelde de Elektrik, mekanik vs alanında çalışma amaçlı paylaşılması daha uygun olacağı kanısındayım. Örneğin yurtdışında herhangi bir ülkede çalışmış veya çalışmakta olan arkadaşların o ülkede uygulanan yönetmelikler ile bizim ülkemizde uygulanan yönetmelikler arasındaki farkları söylemesi, çalışma süresince özellikle zorlandıkları noktaları, işi yerine getirirken ilgili ülkenin çalışma şartları vs. daha bir çok nokta sayılabilir. Bu sayede yurtdışında çalışmayı düşünen arkadaşlar gitme kararı almadan neyle karşılaşabileceğini ön görecek ve bunlara önceden hazırlıklı bir şekilde gitmiş olacaktır. İlgili arkadaşların deneyimlerini paylaşmaları faydalı olacaktır diye düşünüyorum.
 
Çalışmaya gittiğiniz zaman çok fazla seçme şansı olmuyor. iş verenin vijdanı ve cüzdanı arasındaki bağ size yön veriyor.

Ben ilk yurt dışı deneyimimi sibirya taraflarında rusyanın omsk şehrinde yaşamıştım. Kışın hava çok aydınlanmamakla beraber yazında ilginçtir kararmıyor. gece hayatı, eğlencesi çok uygundur alkol ne kadar ucuzsa yemek o denli pahalıdır. yapılacak en iyi şey, azeri bir taksiciyle kanka olmaktır.

2. deneyimim azerbaycan. Gece hayatından uzak durulması gereken bir ülkedir, çok pis kazıklıyorlar. Genel olarak 40 yaş üstü insanların oturaklı aklıbaşında ve gerçekten insancıl olduğu bir ülke ama genç nüfus ülkemiz gibi yozlaşmanın esiri olmuş bakü ,içeri şehir görülmesi gerek yerlerin başında gelir. tavsiyem yılbaşında gidilmesidir, küçük avrupa oluyor. aracınız varsa polislerden uzak durun hatta araçtan inin bir daha binmeyin. bu arada çok pis kazıklıyorlar.

3. deneyimim libya oldu fakat kaddafinin asılmasıyla beraber gemilerle geri döndük. zor bir dönemdi, fakat aklımda kalan libya halkı türkleri sever ve yardım ederlerdi. şu anda nasıldır bilmiyorum
 
Son düzenleme:
Benimde Azerbaycan Deneyimimde Gence ve Bakü Olmak üzere 2 şehir oldu. Kazıkladıkları ve polis konusunda hemfikirim

Libya konusunda ise kaddafiden sonra gittim yine seviyorlar türkleri ama Bingazi tarafındaki komutanların eskilerden kalma türkler, libyadan ayrı bir devlet kurmaya çalıştıkları için bazı kesimler şüpheci gözle bakıyorlardı ve , Kaddafinin yıkılması için silah desteği verdiğimizi düşünüyorlar Hatta bir keresinde biz oteldeyken oteli hırsızlık amaçlı basmışlardı. Şuanda gidilmemesi gereken yerlerin başındadır.

Kenya deneyimim oldu Nairobi dışında diğer şehirleri zührevi ve sıtma gibi hastalıkların çok olduğu ülkedir. gece hayatı ucuz ve çok güzeldir dikkat edilmesi gerekir

Şuan ıraktayım türkleri seviyorlar kuzeyinde olduğum için bir çoğu türkmen,halkın yüzde 80 i türkçe biliyor. eski sıkıntılı günlerinden eser kalmamış. akşamları barlara dahi gidebiliyoruz.
 
1. Güney Kore: Busan şehrine gittim. Türkler'i seviyor ve saygı duyuyorlar. Gençlerin çoğu ingilizce biliyor. Yaşlılar ise bilmiyor. Ülke pahalı bir yer. Uzak doğu tatlarına alışkın olmayanlar yemek sorunu çekebilirler.
2. İtalya: Bologna'ya gittim. Pahalı ama gezilecek yer çok. Floransa'ya mutlaka gidilmeli. Dil sorunu yok (ingilizce). Yemek konusunda daha iyi.
3. Filipinler: Manila'ya gittim. Sakın araç kullanmaya kalkmayın. Çoğunluğu eski barakalardan oluşan evlerden kurulu bir şehir. Sadece Eastwood civarı kalmaya ve dışarı çıkmaya elverişli. Bunun dışındaki yerlere pek yalnız gitmeyin. Deniz ürünlerinden oluşan menüler fena sayılmaz. Fiyatlar oldukça ekonomik. Bir de geri dönerken hediyelik eşya alacaksanız Türkiye'ye göre çok ucuza çiftlik incisi alabilirsiniz. İnsanları cana yakın ve sıcak kanlı.
4. Litvanya: Klaipeda'ya gittim. İnsanları pek cana yakın değil. Euro kullanılmasına rağmen ucuz. Kışın gidecekseniz -28 dereceleri göreceksiniz. Hazırlıklı gidin. Yemek pek sorun olmuyor.
5. Polonya: Krakow. Çok güzel bir şehir. Auswitch kampı ve tuz madenlerini hafta sonu gezebilirsiniz. Fiyatlar çok pahalı değil. Old Town civarında bir biraya striptiz izleteceğini vadeden güzel hatunlardan uzak durun.
6. Meksika: Guadalajara. Güzel ve kışın bile sıcak bir yer. İnsanları cana yakın. Ucuz. Mexico City tehlikeli bir yermiş. Ama benim gittiğim yer güzeldi. Trafiğe dikkat etmeniz gerekiyor. Yemekler güzel ve acı.
7. Portekiz: Lizbon. Çok pahalı bir yer. İnsanları da iyi. Gençler ingilizce biliyor ama yaşlılar pek bilmiyor. Yemek sorunu yok.
8. Panama: anlatılmaz yaşanır

Şimdilik bunlar. Başka projeler olur ve gidersem paylaşmaya devam ederim.
 
Bende biraz ilave edeyim o zaman.
1- Hollanda - Amsterdam , Roterdam; Amsterdam kanal şehr-i olduğundan fareleri bol, ülkenin bir kısmı deniz seviyesinden aşağıda . Bu kadar fazla yeşillik ve su Dünya'da başka yerde herhalde yok. Düzenli bir ülke.Altın Takı üreten bir firmanın turistik tanıtım Toplantısında konuşmacı kadın altın ürünlerinin ne kadar kaliteli ve alımlı olduğundan bahsediyor ve ülkesini övüyordu . Söz Alıp " altın madenleriniz Hollanda nun hangi bölgesinde " diye soruma başlayıp sıkıştırdığımda en sonunda kendilerinin madenleri olmadığını , afrikadan getirdiklerini zorla da olsa itiraf ettirmiştim. Bir de yazın Haziran da gündüzler çok uzun oluyor. Gece 11 gibi hava kararıyor .amsterdam da Ankara lokantasında yemek tavsiye ederim . Bir Hollandalı bana , biz Türkler oraya gelmeden önce evlerde banyo olmadığını , ayda bir hamamlarda yıkandıklarını söylemişti . Ha bir de nasıl Tarif edeyim ; bir varil düşünün varilin çevresinin 1/4 ünü kesip açtığınızı ve bu varili kaldırma 50-60 cm boru dikip üzerine montaj ettiğinizi düşünün . İşte size kaldırım üzerinde pisuvar erkekler Kaldırımda bunlara ihtiyaç gideriyor . Düşündükçe aklıma geliyor . Bir de kırmızı ışıklı randevu evlerinin olduğu Sokağı vardı. Roterdam ise gerçekten çok büyük bir limana sahip km lerce gitmenize rağmen konteynerler, gemiler bir türlü bitmiyor. Harlem zandvoort tarafında kalan sahillerde akşam el etek çekilince metal dedektörleri ile insanların gündüz den kumda kaybettiklerini bularak geçinen insanlar görmüştüm . Hollanda bu kadar yeter . Vakit buldukça yazarım. Repertuvar da ; Norveç, Danimarka, İrlanda , Almanya , Bulgaristan Yunanistan İtalya İspanya Portekiz ,Slovenya , Slovakya , Avusturya Rusya Fransa Bosna Hersek, Suudi Arabistan Fas Çin Hindistan Kore , Malezya Endonezya Suriye yeni zellanda romanya Singapur Küba Kolombiya Panama vs vs var. Nasip ise nisanda Çek cumhuriyeti , Mayıs'ta Avustralya da dahil olur
 
Bu alan çok iyi olmuş. Gittiğim yerleri yazacağım. İyi forumlar.
 
Bosna Hersek cumhuriyetine 1994 yılında Gitmiştim. Bosna için insanlık Girişimi adı altında Türkiye den 70 Kişilik bir kafile olarak gitmiştik . Hüseyin Hatemi , Kezban Hatemi , şarkıcı Suvai , Cem Karaca ( Allah rahmet etsin ), Ataol Behramoğlu ,Ertuğrul Günay , Kemal Öztürk ve adını anamadığım 70 arkadaş. Ben makina mühendisleri odası Ankara Şubesi'ni temsilen katılmıştım. 10 gün boyunca Bosna'nın Müslümanların elinde olan bölgelerinde bulundum. Yiyecek olarak genelde lahanadan başka bir şey yoktu. Insanlar balkonlarına serdikleri toprakta lahana yetiştiriyorlardı. Hiç unutmam yanımızda katılımcılar bir miktar para ve ilaç götürmüştük. Herkes orada güvendiği insanlara, bu para yardımını en güvenilir olarak kime vereceği konusunda danışıyordu. O günlerde Türkiye'de Bir dedikodudur almış başını gidiyordu. Türkiye'de toplanan paraların Bosna'da adem haciç İsimli bir komutan tarafından iç edildiği söyleniyordu .bu nedenle Yanımızdaki sosyal demokrat arkadaşlar getirdikleri parayı kime vereceklerini sosyal demokrat partiden seçilmiş Tuzla ili belediye başkanı olan arkadaşa sordular . Belediye başkanı cevaben; "Adem Haciç e verin . Ondan daha sağlamı yok" deyince bizim sosyal demokrat arkadaşlardaki hayreti bir görmeliydiniz [emoji3]. Travnik şehrinde bizi sanırım eski bir traktör Fabrikasından bozma Bir silah fabrikasına götürdüler . Bu fabrika Savaşın ilk yıllarında benim de katıldığım bir iftarda rahmetli Erbakan ın bu fabrikadan bahsederek silah fabrikası haline getirilmesi için gerekli paranın toplanmasına o iftarda başlamıştı. Çünkü savaşın başlangıcında Yugoslavya lan devlet ordusunun silahlarını büyük oranda sırplar ele geçirmiş Bu silahları Müslümanlar ve Hırvatlarra karşı kullanmıştı. Boşnakların elinde hiç silah yoktu. Bulabilirsem fotoğrafını ekleyeceğim el yapımı tabancalar ki bunların tetik tertibatı filan olmayıp namlu üzerindeki bir deliğe yerleştirdikleri çivi üzerine taşla vurarak barutu patlatıyorlardı. Zenitsa Şehrindeki Türk birliği ise hem güvenlik görevi yapıyor hem de o şehirdeki insanların inşaat dahil olmak üzere her yardımlarına koşuyordu. ( devam edecek
Ekli dosyayı görüntüle 36958Ekli dosyayı görüntüle 36957
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha fazla bilgi edin…