Sn.DGN FRT; hayır,yanmaz,yanması ne teorik ne de mantıken hiç mümkün değildir.Sizin yanmasını sağlayan,buna ikna eden etmenin insan vücudunun kütlesi olacağına tam inanmanızdır diye tahmin ediyorum ben,eğer yanılıyorsam bunu ayrıca da düzeltirsiniz.Bunu açıklamaya çalışayım size.
Daha önce elektrikli şofben konulu tartışmalarımızda,bu kütle konusu da (Küvet içindeki suyun topraklama yüzeyini binanın temelinden gelen nötr hattından alarak yapması söz konusu olmuştu hatırlarsanız,sn.veysel28 ile olan bir tartışmamızda)Sizin vücut kütlesi olarak,havada temassız olarak tanımladığınız kütle ile,evin zeminine yayılarak temelden tam temas alan,küvetteki su kütlesi ayni topraklamaya sahip değillerdir ve olamazlar.Sanırım bu iki durumu siz ayni kefeye koyarak,havada asılı duran bir insanın kütlesinin de bir topraklama bölgesi,topraklama kapasitesi (Çünkü R-C direnç-kondansatör etkileşimini ayrıca buna model olarak benzettiniz sanırım.) oluşturacağını ısrarla da ayrıca belirtiyorsunuz son mesajlarınızda.Ancak havada asılı kalan bir insan,vücudu statik elektrikle de kısmen yüklü bulunsa dahi,zemin teması sonsuz,yani hiç olmayacağından dolayı da ,geçecek akım da ohm.kanunu uyarınca sıfır olur.Geçen akım sıfır olunca elektrik hiç geçmeyecek,geçen akım da sıfır (Hiç bulunmayarak) olacak demektir.Kontrol kaleminin çalışma prensibi,bir kapalı elektrik devresinin (FAZ-NÖTR ARASINDA) oluşması ile olur,içindeki lamba yalnız fazla da yanmaz bunu biliyorsunuz.Arkasındaki metal parçadan vucudunuza çok cüzi de olsa bir elektron akımı (Elektrik akımının) akması şartı vardır,yani yalnız havada iken,fazın bir tek ucundan girmesiyle hiç yanamaz,belki de bu ince detayı atlamış da olabilirsiniz diye ayrıca ben düşünüyorum.
Havadayken vücut kütleniz isterseniz bir TIR'ınki kadar bile olabilir,ama elektriğin geçebilmesi için bu büyük kütlenin yalnız başına bir önemi yoktur,hiç olmazsa bir sehpanın ince bir ayağı kadar bile olsa yerdeki toprakla (Veya zeminle) bir topraklama yüzeyini teşkil edebilmesi şarttır.Yoksa,aksi durumda bu bir topraklama bölgesi hiç olamaz,havada yüklü olarak kalmış büyük bir kütle olur sadece,ondan öteye gidemez.
Yine elektrikli şofben tartışmasına dönüyorum izninizle.Küvetteki içi dolu suya,fazı içinde direk canlı olarak bulunan bir saç kurutma makinesi düştüğünde,bu su kütlesinin,küvet içinde suya temas noktalarından,evin temelinden gelen nötr hattı üzerinden gelen hattı kullanıp,fazla da direkt birleşince,biz de her ikisinin arasında direk kaldığımızda,mutlak bir ölümün olabildiğini çok iyi biliyoruz.Ama hiçbir temas noktası olmayan vücut kütlesi için,bu suyun topraklama yüzeyiyle aldığı bu nötr hattı ayni şeyler değillerdir,bunu çok iyi kavrayıp anlamanız gerekiyor.
Ev içinde metal bir sandık,metal bir çelik dolap da,insanın havada kalan insan vücüdu gibi ayni şeyler değildirler.Bunların evin içindeki yer zeminine direk teması,temas olan noktalarında da,ayni bizim ayakkabılı veya çıplak ayakla yere temasımız gibi,direk temas eden yüzeyi varmıdır,vardır değil mi?İşte temas olan yerde ancak santraldeki jeneratörün nötr ucunun yer toprağıyla topraklanıp,bize kadar gelen ortak kullanımından doğan,bina temelinden çıkıp (Hatta temel topraklamasında da demir çubuklar,kafesli örgü dizileri şeklinde betona gömülerek toprak hattı da çok iyi oluşuyor bunu çok iyi biliyorsunuz) evin zeminine kadar gelen bu nötr hattı (Biz aslında ona güvenlik topraklaması da hep diyoruz,ama aslı nötr hattıdır.) çelik eşyaların ayakları,yere basan yüzeylerinden teması iyi yaparsa,burada ayni evin temel topraklamasındaki,demirli betonun topraklama yapmasına benzer bir suni topraklama bölgesi oluşuyor.Buradan veya ayaklarımız vasıtasıyla yere basan terliklerimiz üzerinden,elimizden ve zeminden gelen nötr hattıyla,kontrol kaleminin ucundan gelen faz hattı tam birleştiğinde,kontrol kaleminin lambası yanabiliyor.Bu lambanın yanma olayı,bu uzun yolculuğu da bu şekilde gerçekleşiyor.Umarım artık iyice anlamış olmalısınız.Kolay gelsin.