Bakın pc parçalarını geçelim,basit gibi görünen, ama aslında bir mikroelektronik uygulaması olan "came" marka araba giriş-çıkış kapısı açma otomatiği(cihazı) bile Türkiye ortamında yapılamayıp,İtalya'dan gemi ile bize ulaşıyor."Came" İtalyan markasının lisansıyla kapı otomasyonlarını, açma-kapama otomatik kumanda cihazıyla birlikte ithal ediyoruz.Bu cihazı yapmak neden zor.Çünkü alıp inceledim,ayni bir hdd'in üzerindeki basılı devresi gibi mikroelektronikle yapılmış bir yüksek teknoloji ürünü.Bu yüksek teknolojik ürünü sıfırdan imal edemememiz beni kahrediyor.Ama gelelim Türkiye'nin içinde bulunduğu şartlara.Yıllardır gelişmekte olan ülkeler statüsünde yerinde sayıyoruz.Kayda değer şeyler yapıp,üretip de pazarlamıyormuyuz,kısmen evet,ancak yeterli değil.Daha çok çalışmamız,azmetmemiz,kendi "silikon vadilerimizi" genişletmemiz,bu alanlarda biz de varız diyerek sesimizi herkese duyurabilmemiz gereklidir.Bu konuda da değerli emrelyus'un dediği üzere milyar dolarları bu işlere kanalize etmek gerekli.Parasız,sermayesiz,salt beyin gücüyle,iradesiyle de bu işlerin(Projelerin) başarılması bir hayalden başka bir şey değildir.Lütfen kendimizi dev aynasında hiç değilse şimdilik, yüksek teknolojiler haricinde görmeyelim.Yoksa "bir Türk,bir cihana bedeldir" sözü de boşuna söylenmemiştir.İstersek her şeyi everallah başarırız,yüksek bir sermaye(Yatırım) ve yüksek bir inançla,çalışmayla,azmetmeyle.Süper bilinmeyen dış güçlerin de(!),çok stratejik projelerimizi, her fırsatta baltalamasına(Örselemesine) rağmen.Şimdiye kadar yaptıklarımız, bundan sonra yapacaklarımızın teminatı olmalıdır.Yazılım sektöründe iyiyiz,çünkü ilk yüksek yatırım maliyetinin olmaması ve zarar riskinin de bulunmamasından ötürüdür.Bu alandan kazandığımız pasta dilimini giderek büyütmek ve kazanılan büyük paraları,başka harcamalara değil,yüksek teknolojiler sahasına yatırım şeklinde değerlendirmeliyiz.Bence bu daha sağlıklı olacaktır,tabi yapabilirsek...