Yerli ve Milli silahların gündemde olduğu şu günlerde, rüzgar türbin üretimi alanında, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) yerli bir firma olan Northel Elektromekanik’e, rüzgar türbinlerinin standardını belirleyen TS EN 61400-1 ve 22 belgesini verdi.
Northel Elektromekanik tarafından yüzde 100 yerli teknoloji, tasarım ve tümü yerli hammadde kullanılarak üretilen 0,3 MW gücündeki POYRA P36/300, TS EN 61400-1 ve 22 belgesini alan ilk milli rüzgar türbini oldu.
RTP 01/01 numaralı belge ile ilk milli ve yerli rüzgar türbini belgelendirilirken, proje sürecinde TSE ninde Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından akredite edilmiş olması sektör tarafından heyecan ile karşılandı. Böylece, IEC, DIN, ISO gibi uluslararası normlar ile denklik sağlanmış oldu.
TÜRBİN İLE BİRLİKTE TSE’DE AKREDİTE OLDU
2016 yılının ilk çeyreğinde başlayan belgelendirme sürecinde türbinin tüm parçalarının tek tek onaylandığını belirten Northel Elektromekanik Baş Tasarımcısı ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cem Yalçın, şu açıklamalarda bulundu:
“Bir ülkede tasarlanan ve üretime hazır duruma getirilen ürünler o ülkenin ulusal belgelendirme kurumları tarafından tasarım ve üretim sırasında belgelenmişse o ürün millidir. Bunun dışındaki üretimler lisansla üretilen yerli üretimlerdir. Bu amaç doğrultusunda belgelendirme kurumlarımız belgelendirme yapacakları konularda uluslararası akredite olmalıdırlar. Milli belgelendirme kurumlarımızdan Türk Loydu’ndan sonra Türk Standartları Enstitüsü de bu süreç sonunda TÜRKAK tarafından akredite edilmiştir.”
ENERJİDE MİLLİLEŞME
Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın Enerjide Millileşme vurgusunun sektör için derin bir anlamı olduğunu belirten Cem Yalçın, sözlerine şöyle devam etti:
“2003 yılından beri rüzgar türbin tasarımı ve üretimi yapıyoruz ancak bu süreçte ilk defa Milli üretimin bu derece samimiyetle desteklendiğini görüyoruz. Sayın Bakanın hedeflemiş olduğu MW ve üzeri güçlerde türbinlerin seri üretimine, 2019 yılı ilk yarısında başlayacak şekilde hazırlanıyoruz. Almış olduğumuz belge ile sektörün önündeki büyük bir engeli de kaldırdık. Yerli üretime verilen destek sürdürülebilir bir hal alırsa, özellikle MW altında üretim yapan firma sayısı da çoğalacaktır. Tarımda, belediyelerde, enerji kooperatiflerinde, kamu işletmelerindeki pazar büyüklüğü ülkemizde onlarca türbin şirketine iş sağlayacak kapasitededir. Teknoloji bu alanlarda gelişecektir. Böylece birçok yerli firma Amerika Birleşik Devletleri, Orta Amerika ve Afrika gibi dış pazarlara da yönelerek, enerji sektöründe ürün çeşitliği sağlanacak, ihracatın da önü açılmış olacaktır.“