ingilizce önemli mi

Manisa Turkish - Learn Turkish free - online

Turkish Children Learn Their Mother Tongue Earliest

A research conducted worldwide has established that Turkish children are the fastest at learning their native language. The results were released at the International Association for the Study of Child Language's 10th congress in Berlin, Germany, where it was indicated that Turkish children could speak their native language by the age of 2-3 years in a grammatically correct manner.
Linguistics Professor Klann Delius noted that The Turkish Language was easy to learn. "Suffixes in Turkish that determine person and tense are regular. Using them is like arranging Lego pieces."
According to the research, it takes 12 years for Arab speaking children, and 4-5 years for German children to acquire the grammatical mastery in their mother tongue. The congress held in Berlin is attended by about 800 linguists from around the world.

Kısaca ana dili Türkçe olan çocukların dil bilgisinin 2-3 yaşlarında doğru olarak ifade edebildiğini söylüyor...
Bunun ana nedeni ise yapım eklerinin lego gibi parçaları kullanabilmesine bağlıyorlar
 
Son düzenleme:
Yazımızda endüstrinin can damarı sayılabilecek PLC’yi inceleyeceğiz.
KNX Standardı, küçük bir rezidansın içerisindeki aydınlatma, perde panjur, klima kontrolünden, Dünya’nın en büyük havalimanlarındaki aydınlatma otomasyonu gibi çözümler için tercih edilen bir Dünya standardıdır.
sayın Fluke,
"Ayrıca yabancı dil bilmek ki özellikle ingilizce hem teknik hem kültürel anlamda şarttır.
Dil bilmek sizin eğitim seviyenizi de belirler. Ayrıca neden İngilizce diye soracak olursanız, bunun milli görüşle bir ilgisi yoktur. Neden Fransızca neden Almanca değil de ingilizce? İngilizce Dünyadaki en kolay dillerden biridir. Eğer Türkçe herkesin kısa zamanda kolayca öğrenebileceği bir dil olsaydı Dünyadaki ortak dil Türkçe olurdu."

Osmanlı İmparatorlugu hala parçalanmamış ve yükselme dönemindeki kadar güçlü olsaydı şuan İngilizce mi yoksa Osmanlıca mı konuşuyor olacaktık?

İngilizce...
...
Bi de niye Osmanlıca? Dile hanedan ismi verilmez, Osmanlıca denilen dil Türkçe'dir, sonraki tabiriyle Eski Türkçe...Osmanlı'dan evvelde aynı dil kullanılıyordu...
 
sayın Fluke,
"Ayrıca yabancı dil bilmek ki özellikle ingilizce hem teknik hem kültürel anlamda şarttır.
Dil bilmek sizin eğitim seviyenizi de belirler. Ayrıca neden İngilizce diye soracak olursanız, bunun milli görüşle bir ilgisi yoktur. Neden Fransızca neden Almanca değil de ingilizce? İngilizce Dünyadaki en kolay dillerden biridir. Eğer Türkçe herkesin kısa zamanda kolayca öğrenebileceği bir dil olsaydı Dünyadaki ortak dil Türkçe olurdu."

Osmanlı İmparatorlugu hala parçalanmamış ve yükselme dönemindeki kadar güçlü olsaydı şuan İngilizce mi yoksa Osmanlıca mı konuşuyor olacaktık?


Sizce Osmanlı imparatorluğu döneminde mi yaşıyoruz? Bu konunun tarihle ya da milliyetçilikle ne ilgisi var?

Ya da şöyle sorayım: 1942 yılında Adolf Hitler döneminde stratejik olarak hatalar yapılmasaydı Almanya dünyada en güçlü ülke konumundaydı. Kaç millet Almanca'yı benimsedi?

İnsanların etkileşimlerinde devlet egemenliğinin bir etkisi var mı sizce?


Günümüze bakalım:

2011 yılına kadar kaç robotun kaç PLC'nin Türkçe dökümantasyonu vardı?


Sizin mantığınızla:

Eğer hristiyan bir ailede doğsaydın dinin ne olurdu?

Müslüman mı? Hristiyan mı?

Saçma değil mi?


Siemens bir alman firması. Neden dökümantasyonu sadece Almanca değil?
Gasprom bir Rus firması. Neden resmi yazışmaları hep İngilizce ile yapılıyor?


Son soru:

Uzaklara gitmeye gerek yok. Gurur duyduğumuz Osmanlı torunları olarak, Türkçe bilen birileri olarak:

"Mücerredât" kelimesinin anlamını bana google ya da herhangi bir sözlüğe bakmadan söyleyebilir misiniz?

Ama eminim ki "When, Where, Which" kelimelerinin anlamını kafanızdan söyleyebiliyorsunuz.
 
Son düzenleme:
son sorunuzda geçen "mücerredat" kelimesinin anlamını bilmiyorum ne yazikki.lakin siz olayı nasıl bu noktadan görebiliyorsunuz merak ettim.Ben tarih ya da olayı milliyetcilige getirmeye çalışmadım.Yahu bir düşünün sömürge ülkelerini sayın Fluke.eger afrika'ya giderseniz göreceksiniz ki orda yaşayan insanların çoğu çayı sütle içer.yani bir ingiliz gelenegidir bu...Sebebini de zaten Kenya'nın kurucu başkanı açıkca belirtmiş;

"Batılılar geldiklerinde ellerinde İncil vardı, bizim elimizde topraklarımız vardı.


Bize gözlerimizi kapayarak dua etmesini öğrettiler.

Gözümüzü açtığımızda bizim elimizde İncil, onların elinde ise bizim topraklarımız vardı.''

şimdi İngiltere, israili kurdu amerikayı keşfetti...Osmanlılar hoşgoruyle yaklaşmış yeni topraklar katarken topraklarına ama diğerleri...şimdi afrikada hiç bişey kalmadı ne yazikki.

Hatta ve hatta uzaklara gitmeye degerek yok.Kıbrıs'a gittiyseniz eger farketmişinzdir; Kıbrıs vatandaşlarının ingiltere vizesi falan almalarına gerek yoktur.direk geçebilirler.
Ben sadece çok kolay bir dil diye ingilizce her yerde kullanılıyor mantıgını kavrayamadıgım için yazıyorum yoksa polemik degil niyetim

NOT:Bu arada macaristan,avusturya,polonya'da almanca bilmeyen hemen hemen yok gibi.Rusya bozgunu olmasa belki dediğiniz gibi olabilirdi
 
son sorunuzda geçen "mücerredat" kelimesinin anlamını bilmiyorum ne yazikki.lakin siz olayı nasıl bu noktadan görebiliyorsunuz merak ettim.Ben tarih ya da olayı milliyetcilige getirmeye çalışmadım.Yahu bir düşünün sömürge ülkelerini sayın Fluke.eger afrika'ya giderseniz göreceksiniz ki orda yaşayan insanların çoğu çayı sütle içer.yani bir ingiliz gelenegidir bu...Sebebini de zaten Kenya'nın kurucu başkanı açıkca belirtmiş;

"Batılılar geldiklerinde ellerinde İncil vardı, bizim elimizde topraklarımız vardı.


Bize gözlerimizi kapayarak dua etmesini öğrettiler.

Gözümüzü açtığımızda bizim elimizde İncil, onların elinde ise bizim topraklarımız vardı.''

şimdi İngiltere, israili kurdu amerikayı keşfetti...Osmanlılar hoşgoruyle yaklaşmış yeni topraklar katarken topraklarına ama diğerleri...şimdi afrikada hiç bişey kalmadı ne yazikki.

Hatta ve hatta uzaklara gitmeye degerek yok.Kıbrıs'a gittiyseniz eger farketmişinzdir; Kıbrıs vatandaşlarının ingiltere vizesi falan almalarına gerek yoktur.direk geçebilirler.
Ben sadece çok kolay bir dil diye ingilizce her yerde kullanılıyor mantıgını kavrayamadıgım için yazıyorum yoksa polemik degil niyetim

NOT:Bu arada macaristan,avusturya,polonya'da almanca bilmeyen hemen hemen yok gibi.Rusya bozgunu olmasa belki dediğiniz gibi olabilirdi

Sayın rotsis;

Sadece tartışıyoruz. Polemik oluşturmak benim de amacım değil. Eğer sert bir üslup kullanıp sizi kırdıysam affınıza sığınırım.


En basit mantık olarak İngilizcenin kolay olmasını dünya üzerinde ortak olarak konuşulan yegane dil olmasına bağlıyoruz. Eğitim müfredatımızda ağırlıklı olarak İngilizce verilmesinin nedeni bu dur. Bunun batılılaşma ya da hakim toplum kavramı olduğunu düşünmüyorum.
Teknik dökümantasyonlarda
DE Deutsch
FR French
RU Russian
IT italian
GB Global

gibi klasörler bulunur. GB yani global içerisinden de İngilizce döküman çıkar. Çok söz sarfetmeye gerek yok açın bakın.

Bir dil neden ortak olarak ilan edilir?

1- Öğrenmesi kolay olmalı
2- Gramer açısından zengin ancak komplike olmamalı
3- Yaygın olmalıdır.


Daha önceden yayımlanan bir rapora göre:

İngilizce dünya üzerinde 75 ülkede kullanılmaktadır ve 375 milyon kişi tarafından ana dil olarak konuşulmaktadır. İngilizce 2 milyardan fazla insan tarafından kullanılan özel/resmi dil statüsündedir. Bir çok Avrupa, Asya ve Güney Amerika ülkelerinde 2. dil durumundadır.
Dünya nüfusunun yüzde 25′inden fazlası İngilizce konuşmaktadır.
İngilizce bilim dünyasında, tüm bilim adamlarının birbirleriyle anlaşabilmek için kullandıkları ortak dil durumundadır. Dünya bilim adamlarının yüzde 66′sından fazlası İngilizce okumaktadır.
Avrupa Birliği ülkelerinde yaşayan insanların neredeyse yarısı İngilizce konuşmaktadır.
Akademik konferans ve araştırmalar, reklamcılık ve pazarlama, havaalanları ve hava trafik kontrolü, diplomasi, uluslararası ticaret,internet ve e-postalar ve spor ve teknolojide en çok kullanılan dil durumundadır.
Dünya genelinde yapılan haberleşmelerin yüzde 75′inden fazlası İngilizce yapılmaktadır.
Dünyadaki tüm iş alanlarında İngilizce en geçerli dildir ve tüm havayolları endüstrisinde kabul edilen tek dildir.
İnternet kullanıcılarının yüzde 80′ den fazlası İngilizce iletişim kurmaktadır. İnternet ve bilişim sektöründe en yaygın kullanılan dildir.
Dünya üzerinde bu yıl bir milyardan fazla insan İngilizce öğrenmeye çalışmaktadır.



Bu arada macaristan,avusturya,polonya'da almanca bilmeyen hemen hemen yok gibi.Rusya bozgunu olmasa belki dediğiniz gibi olabilirdi

Bahsettiğiniz ülkeler Almanya ile ticaret yapan ya da Alman sanayisinin yan kollarını taşıyan ülkeler. Son olarak Almanya Fransa'yı da işgal etti. Sizce Fransa'da Almanca bilen kaç bin kişi var? İstatistiğe vuracak olursak aynı soruyu ingilizce olarak yine soruyorum.
 
@Rotsis;

Esasında senin örneğe İspanyolca cuk oturuyor... Dünyanın en çok konuşulan dilllerindendir, Güney Amerika, Amerika ve kolonileri vs. sayesinde ama bi etkinliği varmı? Yok, birilerinin anadili olmaktan ve istatistiki olarak çok konuşulan dil olmasından öteye herhangi bi etkinliği yok... Hatta ABD'de çoğu eyalette 2. anadildir, resmi sitelerin İspanyolca sayfaları vardır, resmi evrakların İspanyolca versiyonları bulunur vs. ama bahsedilen yönde bi etkinliği yok... Mühendis olayımda İspanyolca döküman araştırayım dersen hık der kalırsın, pilot olayım kuleyle İspanyolca konuşayım dersen kule sana ayarı verir, toplantıya gideyim İspanyolca konuşayım dersen ancak İspanyolca anektodlu tatil anısı anlatırsın...
 
peki o halde soruyorum neden dünya "esperanto" diline geçmiyor hala.
Siz tümevarım degil de sanki tümdengelim örnekler vererek ingilizcenin neden en çok konuşulan dili oldugunu söylüyorsunuz sayın Fluke
Arap,fransız,arjantinli türkiye geliyor ve ne almanca ne de ispanyolca konuşuyorlar konuştukları tek dil var: ingilizce.herkes hem fikir bu konuda ama benim kafam almıyor söylediklerinizi kusura bakmayın.
BANA SONUÇLARI SÖYLÜYORSUNUZ AMA BU BU GLOBAL SONUÇLARIN HEPSİNİ NASIL OLUR DA TEK BİR SEBEBE BAĞLIYORSUNUZ.
ben tarihsel olarak bakmaya çalışıyorum olaya;
*Ada'ya kıta avrupasından gelen iskandinav topluluklardan geliyor.Bu heriflerin kullandıkları dil(germen) ile Ada halkının konuştugu Kelt dilinin karışımı olarak ortaya çıkıyor
[FONT=Verdana, sans-serif]*sonra Romalılar Ada'yı işgal ediyor ve böylece bölge latincenin etkisi altına giriyor(sezar-kleopatra)
*sonra 1066'da normanların (şimdiki fransızlar) istilası ile normanca hakim olmaya başlıyor.hatta saray ve saray dışında resmi yazışma ve edebiyat dili Fransızca olarak tarihteki yerini alıyor(3 asır boyunca).öyle ki "ingilizce" alta tabaka mensupları tarafından gizli gizli konuşulmaya başlıyor
*1330'ların sonlarına dogru güçlenen milliyetçi akımlar sonucu güçlenen ingilizce "shakespeare" sayesinde sesletim ve yazım olarak standart halini almaya başlıyor.
*16.yuzyıl şairleri "shakespeare" yolundan gidiyor
*ve malum sömürgeleştirmeyle şimdiki dünyanın ortak dili haline geliyor.

şimdi siz bana kalkıp da ingilizce kolaydır derseniz sebebini izah etmeniz lazım sayın Fluke

[/FONT]
 
"Bahsettiğiniz ülkeler Almanya ile ticaret yapan ya da Alman sanayisinin yan kollarını taşıyan ülkeler. Son olarak Almanya Fransa'yı da işgal etti. Sizce Fransa'da Almanca bilen kaç bin kişi var? İstatistiğe vuracak olursak aynı soruyu ingilizce olarak yine soruyorum."

haklısınız lakin,lakin de atı alan zaten Üsküdar'ı geçti
 
Saygıdeğer Üyeler,

İngilizce mi Türkçe mi Almanca mı tartışmasından ziyade şunu belirtmekte fayda var. Amerika'da resmi devlet dili oylaması yapılırken Almanca'nın 2 oy farkla kaybettiği pek çok yerde anlatılır ki Amerika pek çok milletten oluşmuştur. Hatta Amerika'ya ilk göç eden milletler İtalyan, İspanyol ve Portekizlilerdir. Bunun yanısıra Amerika'da bulunan Afroamerikan yerliler de konuştukları dil yerine İngilizce konuşmak zorunda bırakılmışlardır. Evet İngilizce dünya dilidir fakat bir Türk için sayın Fluke'nin dediği kadar kolay bir dil değildir. Bunun başlıca sebepleri arasında Türkçe ile İngilizce arasında ortak bir fonetik yapısı bulunmaması gelir. Örneğin bir İtalyan veya Fransız, İngilizce öğrenirken tarih kelimesini, yine kendi dilinde date/data olarak öğrendiği için İngilizce öğrenirken de date kelimesinin tarih anlamına geldiğini bilir. Yine aynı şekilde cümle yapısı da göz önüne alındığında gerçekten Avrupalı devletlerin Türklerden İngilizce konusunda bir kaç adım önde olduğu rahatlıkla anlaşılır.

Peki bir Türk, İngilizceyi nasıl öğrenebilir?

Kendi adıma konuşacak olursam, anadolu liselerinin gerçekten anadolu lisesi eğitimi verdiği zamanlarda liseden mezun oldum(Haftada 24 saat İngilizce, hazırlık sınıfı, Main Course, Video, Reading and Writing dersleri alarak.). İyi derecede İngilizce okuma ve konuşma bilgisine eriştikten sonra kullanmaya kullanmaya dilim körelmeye başladı. Şimdi bir mühendis oldum ve gerçekten yabancı dil konusunda çok büyük sıkıntı çekiyorum. Dil bilgisi olarak konuların pek çoğuna hakim olmakla birlikte hala iş görüşmelerinde orta derece İngilizce biliyorum diyebiliyorum. Bunun sebebi kendime dil konusunda güvenmemem ve pratik yapmamam. Çünkü iş mülakatında sözlü İngilizce testinde beni yamultacaklarını adım gibi biliyorum. Fakat bir yandan da önceki iş yerimden dolayı biliyorum ki, çalışma hayatımda hiç bir zaman ben gerçek bir İngilizle iletişime geçemeyeceğim. Arap, Rus gibi İngilizceyi çok iyi konuşamayan milletlerle haşır neşir olacağım. Zaten bir Türk ne kadar İngilizce çalışırsa çalışsın anadili İngilizce olmayan bir ülkede yıllarca kalmadıktan sonra anadili İngilizce olan biriyle anlaşmakta kesinlikle güçlük çeker, bir İngiliz kadar iyi konuşamaz. Bütün bunlardan dolayı, İngilizce öğrenmek isteyen biri için İngilizce'den korkmak ve neden İngilizce diye sorgulamak yerine eksiklerini bilerek ve bol bol pratik yaparak İngilizce çalışmak daha faydalı olacaktır.

Teknik doküman konusunda kesinlikle İngilizce bilmek yine de tam anlamıyla yeterli olmamakla birlikte sıkıntıları büyük ölçüde çözeceği kesindir. Zaten teknik dokümanlarla haşır neşir olanlar rahatlıkla bilir ki, bu dokümanlarda çok basit bir anlatım kullanılmıştır. Ayrıca bir kaç teknik doküman terimi okunduktan sonra diğer teknik dokümanlar rahatlıkla anlaşılabilir(Hemen hemen hep aynı kelimelerin kullanılışından dolayı.).

Bir de buna ek olarak baktığım iş ilanlarından çıkardığım sonuç şu ki;
Hollanda'lı bir firma Türkiye'deki faaliyetlerine eleman alırken Hollandaca ve İngilizce'yi, Fransız bir firma yine Türkiye'deki faaliyetlerine eleman alırken Fransızca ve İngilizce'yi, benzer şekilde Portekiz'li bir firma aynı şekilde Portekizce ve İngilizce'yi kesinlikle şart koşuyor. Bir dil bir insan, iki dil iki insan hesabı.

Yazımı çok uzattığımın farkındayım. Bu yüzden yazımı pek çok ülkeyi gezmiş ve her gittiği toprakta kendini sevdirmş, rahmetli Barış Manço'nun sözlerinden alıntı yaparak sonlandırıyorum:

"Dünya'da öğreneceğiniz en iyi dil tatlı dildir."

İyi çalışmalar.
 

Forum istatistikleri

Konular
128,405
Mesajlar
917,329
Kullanıcılar
450,310
Son üye
amele01

Yeni konular

Geri
Üst