İlk yerli elektrikli otomobilimiz üretime geçebilecek mi?

devrim arabaları filminiz izlemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. biraz kendinizi bulacaksınız filmde

sayın Emir,

Devrim arabalarını 2 defa izledim. Sinirlerim yerinden zıplayarak. Engelleme çabalarını gördükçe yumruklarımı sıkarak izledim.
sonunda birkaç dalkavugun lafıyla, yürüyen aracı görmezden gelen milletime kızarak, garbı ve şarkı algılayamamış yöneticilere kızarak izledim.

Ve kendimi bulmadım buna emin olabilirsiniz.

Ne o kendinizbilmezlerden biriyim, nede bu aracı yapmaya cesaret eden o onlarca mühendisten biri.

Bu ülkenin düzlüğe ulaşabilmesi için kendini feda etmesi gereken 3 kuşaktan biri olmadıgımı biliyorum açıkçası.

Her ne ise bunlar işin duygusal yanı.

Fiyat-performans oranları düşünüldüğünde.

Türkiyede ürettilen bir elektrikli aracın, ülke içinde alıcı bulmasının maddi olarak zor oldugunu söylüyorum.

bunun üzerine Elektrik depolama kapasitesi üzerine henüz başarılı bir çalışmamız yok bildiğim kadarıyla. Teknik detaylar konusu da ayrıca uzun.

Ben olmasın demiyorum. Zor diyorum. Keşke diyorum.

Ama zor..
 

Fiyat performans konusunda size sonuna kadar katılıyorum. Bu yüzden bunun özel yatırımla olması zor. Kimse daha ucuza alabileceği bir şeyi daha pahalıya üretmek istemez. Ama böyle giderse de dışarıdan ala ala dışa bağımlılığımız sürer gider, ayrıca ithal mal çöplüğü olma durumumuz da pekişir. Ürettikçe maliyetler uzun vadede düşecektir. Bu yüzden bu işin devlet eliyle olması gerekir.
Araba güzel bir örnek çünkü özellikle Türk milleti olarak arabaya çok fazla para veriyoruz, asıl konu yerli malı kullanımına özendirilmesi. Dışardan daha ucuza alıyoruz diye üretmekten vazgeçersek, hep üretemez pozisyonda kalırız.
En basitinden dün ucuz mal satmasıyla ünlü bir süpermarket zinciri marketinden türk yapımı olan, adını söylemeye çok istekli olmama rağman reklama gireceği için söylemediğim marka bir çikolata aldım. Bir ara reklamları vardı TV de ama uzun süredir görmüyorum. Satış olarak da o marketten başka bir markette görmedim, ama türkiyede güvenilirlik ve tanınmışlık konusunda isim yapmış bir firma. Ürün tek kelimeyle mükemmel. Ayrıca alman markalarının yarı fiyatı. Hem lezzet açısında, hem de içinde kullanılan bütün halde fındık ve fıstıkların kalitesi gerçekten mükemmel. İddaa ediyorum o marketlerde uçuk fiyata satılan, deli gibi reklam yapılan alman çikolatalarının hepsine 1000 basar. Gelgelelim kendi ülkemizde bile satış yapmıyor.
Bu tür örnekler çok fazladır mutlaka. Konuyu dağıtmadan tekrar başa dönüyorum ve diyorum ki " üretim maliyeti,ithalini almaktan daha pahalıya patlayan, fakat çok fazla para ödediğimiz malzemeleri, devlet desteği ile ülkemizde üretmeliyiz. Zaman geçtikçe üretim maliyetleri azalacaktır.
 
Son düzenleme:


o çikolatanın niye satış yapmadığını söyliyeyim. marketlerde raflar o büyük firmalar tarafından bir nevi kiralanır. benim malımı şu kadar rafta satacaksın. ve mesela şu ürünü satmayacaksın şeklinde marketlere baskı yapılır. market sahibi de karından olmamak için boyun eğer bu büyük baskılarına. o firmalara azıcık bir yer ya ayrılır ya ayrılmaz
 
çok güzel bir çalışma gerçekten onur verici fakat bunu üretmeye izin vereceklermi orası düşündürücü...
Yahu bırakın bu "bilmemkim izin vermez, verse biz bak neler yapardık..." şeklindeki ağızları. Nasıl da milletin kafasını doldurmuşlar, bütün dünyanın bizi engellemeye çalıştığı safsatalarıyla. Rantabl bir üretim düzeni kurabilen herkes herşeyi yapar.
Ne yani, Kore'lilere birileri izin mi veriyor, veya Malezya'ya...
 

Kore yada Malezya nın kendi patenti ile yaptığı herhangi bir proje var mı acaba?
Ucuz iş gücü ve ham maddeden faydalanmak isteyen batılı firma yatırımları ile sömürülen ülkeler bunlar.
Türkiyeyi bu ülkelerle kıyaslamak bile hata başlı başına..
 
bu işi ilk okuduğumda ınanmamıştım derçekten guzel proje bızede bu konuda teklıf geldı bu arabaların şarj problemını çozecem bır fırma otoparkında bu araçlar için şarj unitesı teklıfı getırdı aslında buyuk proje inşallah hayata geçer
 
ben istanbul sektör elektrikten mümin şeker ben 15 yaşımda abimin hurdaya çıkardığı fort granadaya elektrikli motor uygulaması yaptım yaklaşık malzemeleri ayarlayabilmem 7 ay sürdü ama oldu fakat imkansızlıklar içinde doğru dürüst hız kontrol cihazları ve şarz konvertörleri olmadığı için 12 ad 60 50 100 a h aküden oluşan bi gurubum vardı ve 6 8 saaat şarz dan son ra 3 saat falan sorun suz maksimum 50 kmh hızda kullanıla biliyodu o zaman lar tv kanallları bile ilgilenmedi belediye başkanı vali ye bile gittik babamla ama hiç bi sonuç çıkmadı yılmış değilim hala çalışmalarım var ama sorumluluklarım da var o yüzden zaman ayıramıyorum bu işlere olcak türkiyedede ama yıllar sonra ve yabancılar tarafın dan işin gerçeği bu üzgünüm
 



arkadaşım önce kendini bileceksin sonra işe devem edeceksin, f-16 lar geldiğinde havacılığın teknoloji tırnağı yoktu diyelim... şimdi ise herona rakip daha gelişmiş insansız uçak yapmaktasın farkındamısınız bilmiyorum...ayrıca teknolojiyi temelden alan ülke göster bana ? amerika bile rusyanın teknılıjisini çalarak bu seviyeye geldi,,. kendimizi sevelim, sevelimki limitlerimizi bilelim.italyanın köyünde paşabahçe bardak satılyor desem belkide bana gülersin, amerikadan aldığımız, yangıncıların yanmaz elbiseleri Kayseride yapılıyor desem HaDiBe dersin...önce kendimizi bilelim. düşündüğün gibi Türkiye'nin çapı küçük değil
BİLGİNİN EFENDİSİ OLMAK İÇİN ÇALIŞMANIN UŞAĞI OLMALISIN
 
Muhtemelen bir vatan hainide ben olacağım ama olayları gerçekçi değerlendirmediğimiz sürece yerimizde dahi sayamayız.

Üretebilmek kavramını farklı, üretmek kavramını farklı değerlendirmek lazım. Pekçok arkadaşım vardır ki ((bir dönem bende oldukça kaptırmıştım) ego tatmini veya kendini aşmak deyin fark etmez) satılması zor, uç projelerle uğraşır. Maddi gücünüz ve zamanınız el veriyorsa hoş, lakin amaç katma değer üretmek ise kesinlikle ölümcül hata.
Üretebilmek kesinlikle zor değil, üretimi devam ettirebilmek ise çok zor. Bu meşhur söze birebir uyuyor. " İnsanlar, kaptanın ne kadar büyük fırtınalar atlattığına değil, limana ulaşıp ulaşamadığına bakar".

Altyapı sağlam olmadığı sürece, sonu hüsran oluyor. Bazı arkadaşların belirttiği gibi, bu bütçe bilişim gibi dinamik ve hakimin çok hızlı değiştiği sektörler için kullanılmalı. Katma değer en önemli unsur. Demiri eritip kalıplamak değil ona işlevsellik sağlayacak alanlara yatırım yapmak lazım. Çok acımasızca gelebilir ama günümüz dünyasında branş ve yüksek teknoloji her şey demek. Demiri şekillendirecek ülke çok ama ona karar verme yeteneği kazandıracak donanımı ve/veya yazılımı yoktan üretip kullanacak ülke sayısı 1 elin parmağı kadar.
Tren kaçmışsa yetişmeye çalışmanın anlamı yok. Alternatif ve bakir olan alanlara kaymak lazım. nano teknoloji gibi, yazılım gibi, yeşil enerji gibi.
Odaklanmak lazım; Çin firmaları neden bu kadar ucuza üretim yapabiliyor bir düşünün lütfen. Adamın firması sadece kumanda üretiyor ama milyon rakamlı üretiyor ve tüm dünyaya satıyor, sabit yatırım/ maks üretim= min maliyet.
Sonuçta olay öyle bir kısır döngüye giriyor ki rekabet için dünya devleri dahi o firma ile çalışıyor. Ama hepsi küçük yatırımlı ürünlerle başlayıp riski minimumda tutuyorlar. Zamanla hakim duruma geçip üretim kalemlerini ve yatırım maliyetlerini artırıyorlar. Bu elektrikli araç olayında ki gibi direkt dalmıyorlar.
Bu araç için yüksek verim düşük maliyet oranını yakalayacak motor, akü, sürücü, şarj devresi, inverter/converterı kendimiz üretebiliyormuyuz/ kaç firmamız ne kadar içe bağımlı üretebiliyor? Bunu konuşalım. Türk malı oldukçada kaliteli AC DC sürücüler var. Eksikleri olabilir ama destek noktasında bu arabadan önce bu firmalara ne destek verildi, siz veya devlet. Kaçınız "fiyat 2. planda ,telemechanuqiue değil şu ürünü kullanacağım" dediniz...

Üretebilmek zor değil, üretmek/üretene destek vermek zor bu zihniyetle...
 
arkadaşlar herkez devrim otomobillerine takılmış biz birşey yapamayız biz birşey üretemeyiz biz üretsekte anormal fiyatlara çıkacağı için iflas ederiz falan filan feşmeran...
silkinin artık kendinize gelin.hangi devirde yaşıyorsunuz?eskiden türkiyede plc programlama felan rüyaydı şimdi insanlarımız hobi olarak yapabiliyor.peki dünya nano çiplerle uğraşırken biz neden eskide kalan teknolojilerle idare etmek zorunda kalıyoruz??
dünyayı tekeline almış büyük şirketler ve ülkelerin gizli ve açıktan yaptıkları baskılardan olmasın?türkiyemizde çok üst seviyede bilgi ve beceriye sahip insanlarımız mevcuttur.
sadece silkinip aramızdaki çürük yumurtaları ayıklamamız gerekmekte vatanını ve insanını satanları ayıklayıp teşhir etmeliyizki ardından başkaları çıkmasın.
şu günlerde ülkemizde ne dolaplar döndüğünü televizyonda izlemeyen yoktur herhalde ama yavaş yavaş bu pisliklerden sıyrılıp kendimize gelmiye başlıyoruz yeterki umudumuzu kaybetmeyelim kendimizi teslim etmeyelim.
proje gelecek için sonderece önemli bir çalışma katkıları olan herkezi tebrik ediyor başarılarının devamını diliyorum.
sadece üretim yeterli değil araç dönüşümleride bir okadar önemli bir ayrıntı bununda hızla sanayimize ve ustalarımıza özel derslerle teşviklerle kazandırılması gerektiğine inanıyorum.TÜRKİYE nin geleceği son derece aydınlık olacağınada inanıyorum.her istediğimizi başarabileceğimizede inanıyorum.insanımıza sonuna kadarda güveniyorum.
yürüyün aslanlar bizi kim tutabilir???
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha fazla bilgi edin…