wolflane
Üye
- Katılım
- 2 Eyl 2010
- Mesajlar
- 682
- Puanları
- 16
- Yaş
- 47
arkadaşlar su an 2200 + mesai ile çalışıyorum akşama kadar tava koyup kablo çekiyorum aldıgım parayıda hak ediyoum. maaş üzerinden Sigorta primi yatıyor sabah 08:30 iş başı akşam 18:30 paydos her gün için 1 saat fazla mesai yapıyoruz + parasını alıyoruz cumartesileri çalışıyoruz ama cumartesileri mesai sayılıyor iş acil oldugu için çalışılıyor yoksa cumartesi pazar tatil
gelelim yorumlara 1500 u vermezlermiş yok bana maliyeti 4000 miş arkadasın ya hakkı ile yap işi yada çekil kenara yapan gelsin işi alacam diye fiyat kıra kıra bi hal oldunuz aldıgınız işi 5 kalem taşören e verdiniz işi alan bi adama o başkasına derken 5 kişi el değiştirdi sizde üç kuruş kazanacam diye kırın fiyatları sonra kazanamıyoruz deyin
yapmayın gidin pazarda limon satın Elektrik işinide ustasına anlayana bırakın bir işte usta olmak demek o isi iyi yapmak demek değildir usta olmak için
işini bileceksin
hakkını savunacaksın
işini pazarlamayı bileceksin
iş ahlakı ile çalışacaksın
sonrada öle böle
KONUŞMADAN ÖNCE SUNU UNUTMAYIN SİZİN FİKİRLERİNİZ BENİ İLGİLENDİRMİYOR KİŞİ SÖYLEDİĞİNİ ISPAT İLE MÜKELLEFTİR ÜLKEDE KANUN VAR HUKUK VAR
İŞÇİNİN HAFTALIK ÇALIŞMA SÜRESİ 45 saattir ispatıda buyrun
4857 sayılı İş Kanununun 63 üncü maddesi uyarınca; genel olarak normal çalışma süresi haftada en çok 45 saattir. Taraflarca aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır. Tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde 11 saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresi olan 45 saati aşamaz. Bu iki aylık denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile 4 aya kadar artırılabilir. Temel eğitimi tamamlamış ve okula gitmeyen çocukların çalışma saatleri günde 7 ve haftada 35 saatten fazla olamaz. Ancak, 15 yaşını tamamlamış çocuklar için bu süre günde 8 ve haftada 40 saate kadar artırılabilir. Okula devam eden çocukların eğitim dönemindeki çalışma süreleri, eğitim saatleri dışında olmak üzere, en fazla günde 2 saat ve haftada 10 saat olabilir. Okulun kapalı olduğu dönemlerde çalışma süreleri yukarıda öngörülen süreleri aşamaz.
SİGORTA PİRİMLERİ MAAŞ ÜZERİNDEN YATMALIDIR
Çalışan kişilerin en büyük sorunlarından biri eksik yatırılan sigorta primleridir. Asgari ücretten yatan primler hem çalışanı mağdur etmekte, hem de devlet bu durumdan olumsuz etkilenmektedir. Çalışanlara ücretlerinin bir kısmı bankadan ödenmekte, bir kısmı ise elden ödenerek sigorta primleri düşük gösterilmekte ve kayıtdışılığın bir örneği karşımıza çıkmaktadır.
Oysaki çalışanın aldığı maaşın brüt tutarı hesaplanmalı ve SGK’ya aldığı brüt kazanç üzerinden bildirim yapılmalıdır. Çoğu kez “işsiz kalırım” korkusuyla çalışanlar bu duruma sesini çıkarmamakta ve düşük yatırılan primlere razı olmaktadır. İlerde emekli olduktan sonra ise eksik yatırılan primler nedeniyle emekli maaşları düşük olmaktadır. Bu yazımızda sigortalı çalışanların haklarını, uğradıkları haksız durumlar karşısında nereye başvuracaklarını ve kazanımlarının neler olacağını anlatacağız.
5510 sayılı kanuna uygun olarak işveren, çalışanını sigorta başlangıç tarihinden önce işe giriş bildirgesi ile kuruma bildirmekle yükümlüdür. Yasaya göre işveren işçinin sigorta primini aldığı gerçek ücret üzerinden tam ve eksiksiz olarak ödemek zorundadır. Eksik yatırılan ya da hiç yatırılmayan primlere karşı işçinin iş sözleşmesini derhal feshetme hakkı bulunmaktadır. Sigortalı çalıştığı işte 1 yılını doldurup sigorta primi eksik yattığı için ayrılırsa, kıdem tazminatını alma hakkı vardır. Fakat işçi sözleşmeyi feshettiği için ihbar tazminatı alma hakkı yoktur.
Sigorta primi eksik yatanlar, hiç yatmayanlar ya da düşük ücretten gösterilen çalışanlarkonuyla ilgili şikayetlerini Alo 170 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bilgi Hattı’nı arayıp dile getirebilirler. Bunun sonucunda kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları işyerine gelecek ve kendi mevzuatlarınca soruşturma yapacaktır. Elinizde belge olması yararınızadır. Ücret ödenirken imzalanan dökümanlar, ödeme makbuzları, bordrolar bu belgelerdendir. Bu belgelerle sigorta primlerinin eksik bildirildiği anlaşılırsa ücretler düzeltilecek, ayrıca işverene gecikme cezası, gecikme zammı ve idari para cezası verilecektir.
Sigortasız çalışanlar konuyla ilgili şikayetlerini Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlükleri veya Merkez Müdürlükleri’ne yapmalıdır. Müracaatlar işyerinin bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik İl/Merkez Müdürlüğü’ne yazılı olarak yapılmalıdır. Şikayet dilekçesine çalışılan yerin ünvanı, adresi, işyerinde hangi aralarda çalıştığı, çalışanın adı soyadı, imzası, T.C kimlik numarası açık adresi eklenmelidir. İşyerinde çalışıyorken yapılan şikayetlerden olumlu sonuç alma ihtimali daha yüksektir. İşçinin fiilen çalıştığı tespit edilmiş olur ve o gün itibariyle sigortası başlar. Çalışanın önceden işyerinde çalıştığı tespit edilirse, geriye dönük 1 yıllık sigortalılığı kazandırılır.
Çalışan işyerinden ayrıldıktan sonra şikayetini yaparsa, işyerinde fiilen çalıştığının ispatı ortadan kalkmış olur. Çalışan çalıştığı döneme ait ücret ödemelerini elden almışsa ve elinde ücret ödemelerine dair herhangi bir belge yoksa durumu kanıtlayamaz ve kendisine herhangi bir hizmet kazandırılamaz. İşyeri sahibi de işçiyi sigortalı yapmadığı için karşı karşıya kalacağı cezai yaptırımlardan kaçmak için, çoğu sefer o işçinin kendi işyerinde çalıştığını kabul etmez. Bu durumda işçi mahkemeye başvurarak hizmet tespit davası açmalıdır.
5510 sayılı kanunun 86. maddesine göre aylık prim ve hizmet belgesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları kurumca tespit edilmeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde iş mahkemesine başvurarak alacaklarını ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınır.
SİZ GÖZ GÖRE GÖRE SUÇ İŞLİYORSUNUZ SONRADA KENDİ VİCDANINIZI RAHAT ETTİRMEK İÇİN BAHANELER UYDURUYORSUNUZ SİZİN YAPTIĞINIZ İŞLERİN NE KANUNDA NEDE KİTAP'IMIZDA YERİ YOK
HİLE YAPAN (KUL HAKKI YİYEN) BİZDEN (MÜSLÜMAN) DEĞİLDİR
gelelim yorumlara 1500 u vermezlermiş yok bana maliyeti 4000 miş arkadasın ya hakkı ile yap işi yada çekil kenara yapan gelsin işi alacam diye fiyat kıra kıra bi hal oldunuz aldıgınız işi 5 kalem taşören e verdiniz işi alan bi adama o başkasına derken 5 kişi el değiştirdi sizde üç kuruş kazanacam diye kırın fiyatları sonra kazanamıyoruz deyin
yapmayın gidin pazarda limon satın Elektrik işinide ustasına anlayana bırakın bir işte usta olmak demek o isi iyi yapmak demek değildir usta olmak için
işini bileceksin
hakkını savunacaksın
işini pazarlamayı bileceksin
iş ahlakı ile çalışacaksın
sonrada öle böle
KONUŞMADAN ÖNCE SUNU UNUTMAYIN SİZİN FİKİRLERİNİZ BENİ İLGİLENDİRMİYOR KİŞİ SÖYLEDİĞİNİ ISPAT İLE MÜKELLEFTİR ÜLKEDE KANUN VAR HUKUK VAR
İŞÇİNİN HAFTALIK ÇALIŞMA SÜRESİ 45 saattir ispatıda buyrun
4857 sayılı İş Kanununun 63 üncü maddesi uyarınca; genel olarak normal çalışma süresi haftada en çok 45 saattir. Taraflarca aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır. Tarafların anlaşması ile haftalık normal çalışma süresi, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine, günde 11 saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabilir. Bu halde, iki aylık süre içinde işçinin haftalık ortalama çalışma süresi, normal haftalık çalışma süresi olan 45 saati aşamaz. Bu iki aylık denkleştirme süresi toplu iş sözleşmeleri ile 4 aya kadar artırılabilir. Temel eğitimi tamamlamış ve okula gitmeyen çocukların çalışma saatleri günde 7 ve haftada 35 saatten fazla olamaz. Ancak, 15 yaşını tamamlamış çocuklar için bu süre günde 8 ve haftada 40 saate kadar artırılabilir. Okula devam eden çocukların eğitim dönemindeki çalışma süreleri, eğitim saatleri dışında olmak üzere, en fazla günde 2 saat ve haftada 10 saat olabilir. Okulun kapalı olduğu dönemlerde çalışma süreleri yukarıda öngörülen süreleri aşamaz.
SİGORTA PİRİMLERİ MAAŞ ÜZERİNDEN YATMALIDIR
Çalışan kişilerin en büyük sorunlarından biri eksik yatırılan sigorta primleridir. Asgari ücretten yatan primler hem çalışanı mağdur etmekte, hem de devlet bu durumdan olumsuz etkilenmektedir. Çalışanlara ücretlerinin bir kısmı bankadan ödenmekte, bir kısmı ise elden ödenerek sigorta primleri düşük gösterilmekte ve kayıtdışılığın bir örneği karşımıza çıkmaktadır.
Oysaki çalışanın aldığı maaşın brüt tutarı hesaplanmalı ve SGK’ya aldığı brüt kazanç üzerinden bildirim yapılmalıdır. Çoğu kez “işsiz kalırım” korkusuyla çalışanlar bu duruma sesini çıkarmamakta ve düşük yatırılan primlere razı olmaktadır. İlerde emekli olduktan sonra ise eksik yatırılan primler nedeniyle emekli maaşları düşük olmaktadır. Bu yazımızda sigortalı çalışanların haklarını, uğradıkları haksız durumlar karşısında nereye başvuracaklarını ve kazanımlarının neler olacağını anlatacağız.
5510 sayılı kanuna uygun olarak işveren, çalışanını sigorta başlangıç tarihinden önce işe giriş bildirgesi ile kuruma bildirmekle yükümlüdür. Yasaya göre işveren işçinin sigorta primini aldığı gerçek ücret üzerinden tam ve eksiksiz olarak ödemek zorundadır. Eksik yatırılan ya da hiç yatırılmayan primlere karşı işçinin iş sözleşmesini derhal feshetme hakkı bulunmaktadır. Sigortalı çalıştığı işte 1 yılını doldurup sigorta primi eksik yattığı için ayrılırsa, kıdem tazminatını alma hakkı vardır. Fakat işçi sözleşmeyi feshettiği için ihbar tazminatı alma hakkı yoktur.
Sigorta primi eksik yatanlar, hiç yatmayanlar ya da düşük ücretten gösterilen çalışanlarkonuyla ilgili şikayetlerini Alo 170 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bilgi Hattı’nı arayıp dile getirebilirler. Bunun sonucunda kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları işyerine gelecek ve kendi mevzuatlarınca soruşturma yapacaktır. Elinizde belge olması yararınızadır. Ücret ödenirken imzalanan dökümanlar, ödeme makbuzları, bordrolar bu belgelerdendir. Bu belgelerle sigorta primlerinin eksik bildirildiği anlaşılırsa ücretler düzeltilecek, ayrıca işverene gecikme cezası, gecikme zammı ve idari para cezası verilecektir.
Sigortasız çalışanlar konuyla ilgili şikayetlerini Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlükleri veya Merkez Müdürlükleri’ne yapmalıdır. Müracaatlar işyerinin bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik İl/Merkez Müdürlüğü’ne yazılı olarak yapılmalıdır. Şikayet dilekçesine çalışılan yerin ünvanı, adresi, işyerinde hangi aralarda çalıştığı, çalışanın adı soyadı, imzası, T.C kimlik numarası açık adresi eklenmelidir. İşyerinde çalışıyorken yapılan şikayetlerden olumlu sonuç alma ihtimali daha yüksektir. İşçinin fiilen çalıştığı tespit edilmiş olur ve o gün itibariyle sigortası başlar. Çalışanın önceden işyerinde çalıştığı tespit edilirse, geriye dönük 1 yıllık sigortalılığı kazandırılır.
Çalışan işyerinden ayrıldıktan sonra şikayetini yaparsa, işyerinde fiilen çalıştığının ispatı ortadan kalkmış olur. Çalışan çalıştığı döneme ait ücret ödemelerini elden almışsa ve elinde ücret ödemelerine dair herhangi bir belge yoksa durumu kanıtlayamaz ve kendisine herhangi bir hizmet kazandırılamaz. İşyeri sahibi de işçiyi sigortalı yapmadığı için karşı karşıya kalacağı cezai yaptırımlardan kaçmak için, çoğu sefer o işçinin kendi işyerinde çalıştığını kabul etmez. Bu durumda işçi mahkemeye başvurarak hizmet tespit davası açmalıdır.
5510 sayılı kanunun 86. maddesine göre aylık prim ve hizmet belgesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları kurumca tespit edilmeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde iş mahkemesine başvurarak alacaklarını ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınır.
SİZ GÖZ GÖRE GÖRE SUÇ İŞLİYORSUNUZ SONRADA KENDİ VİCDANINIZI RAHAT ETTİRMEK İÇİN BAHANELER UYDURUYORSUNUZ SİZİN YAPTIĞINIZ İŞLERİN NE KANUNDA NEDE KİTAP'IMIZDA YERİ YOK
HİLE YAPAN (KUL HAKKI YİYEN) BİZDEN (MÜSLÜMAN) DEĞİLDİR