Gediz elektrik ve İz su

Suçlu arasak hepimizde .
Kendine zararı dokunacak vatandaş videoda konuşuyor ama devamı yok ( takibi ) .
Elektrik şirketi ve mazgal şirketi birbirinden habersiz yaptım mı yaptım .
Ya kontrol edenler varmı ? yokmu ? oda yaptın mı yaptım .
Günü kurtarma peşindeyiz .
Ne ilk olur nede son .
Ne olaylar oldu bizler unuttuk yada olay kapatıldı unutturuldu .

Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah .
Geride kalanlara sabır versin .


Ona göre hareket edelim .
Unutmayalım kime ne olacağı bilinmez .
Bizimde başımıza gelebilirdi .

İşimizi doğru yapalım gerisini Allah'a bırakalım .

Kolay gelsin Sağlıcakla ....
 
Son düzenleme:
LinkedIn'de Nejat Cahit Gencer'i okuyanlar yazacaklarıma aşina olmalılar. İnsanlar hata yaparlar, bugün A suçlu olur; öbür olayda B. Asıl SORU: Sistemin neden bu izolasyon hatasına bir yanıtı olmadı? Evet projemizi ve işçiliğimizi doğru yapmalıyız o net! Peki herşeye rağmen bir izolasyon hatası meydana gelecek olursa, sistemin tepkisi ne? 36 kV, 154 kV'da olan toprak hata koruması AG dağıtımda neden yok (çalışmaz ki demeyin zorlukları biliyorum)? İkinci bir çözüm yok mu? İzolasyon (toprak) hatasında açmayı garanti edecek bir önlem yoksa, parkta direğe dokunan çocuk; yere düşen hattın yanından geçen inek ölmeye devam edecek.

Bu olayda kablo ekranlı olsa ve Ekran nötr ile (toprak ile değil) şöntlense mesela, açma kontrolü için bir hesap yapılabilir ve aşırı akımdan açması beklenen devre kesici doğru seçilebilir miydi? Şehir yeraltı şebekelerinde, mekanik korumanın ve yeterli derinliğin sağlanamadığı yerlerde bu bir çözüm müdür? Tartışılmalı. Ama 100 A NH atınca yerine 125 A takan arızacımız olmamalı tabi.

Nejat Bey'in, yıldız noktası gerilimini takip etmeyi önerdiği ve bazı dağıtım şirketlerince kullanıldığını söylediği çözüm kullanılabilir mi?
Bir şey yapmalı!
 
Fransanın eski kanalizasyon tunelleri gibi olmalı.
İçlerinden araba gececek kadar büyükler.
Bir sefer yaparsın. Her yeni hat çekilişinde ne yollar tahrip olur nede diğer hatlar.
Ninja kaplumbağalar gibi evsizlerde orada yaşar.
Kapitalizm işte kaotik düzen var. Her gücü eline geçiren ipi kendi tarafına çekiyor.
 
Ama 100 A NH atınca yerine 125 A takan arızacımız olmamalı tabi.

Siğorta kablosunda sıkıntı var kablo içten içten yanıyor .
125A tak mesai yi günü saatini kurtar .
Mesai değişimi sonrası yine siğorta attı .

Gelen arıza ekibi bilmiyor veya dikkatsiz gerçek değer siğorta kaç amper 100A siğorta takılı olduğunu .
( Panoya uyarı olarak yazılımamış sorgulamadan araştırmadan bilği almadan veya biliyor )
Mesai saati günü kurtarmak )

Panoda 125A siğorta var , 160A siğorta tak
Mesai saati bitmek üzere süre siğorta atma süresi kısaldı yine siğorta attı 200A takıldı mesai bitti
Yeni gelen arıza uğraşsın dursun . ( birde başına bela alsın . )
Yine siğorta attı 200A siğorta panoda var .
250 A siğorta takıldı günü kurtarmaya çalış , son deneme mesai saatini kurtarılırmı ?
Yine siğorta attı 300A siğorta takıldı .
Son gelen arıza ekibi mesai saati tamamlayamadan
Pano yandı . Son gelen arıza ekibi şimdi hesabını ver .

Tüm arıza ekibi aynı taktıği uyguladı ( Hepsi suçlu )

En son gelen 'Ayıkla pirincin taşını'
Kayıtlar incelenecek !!!

Varsayım hikayedir diyeceğim ama ...
Olabilecek durum . arızacımız olmamalı tabi .

Kolay Gelsin .Sağlıcakla ....
 
Ana dağıtım panosu dışından ( direkten konut beslemeleri ) beslenen hatlar için çözüm nasıl mümkün olacak onu çözmek zor.Aynı sorun,harici aydınlatma devreleri içinde geçerlidir.
 

Ekli dosyalar

  • ŞALTER AÇMAZ - SİGORTA ATMAZ.pdf
    246.7 KB · Görüntüleme: 0
Son düzenleme:
Konuyu okudukça insan bizden bir halt olmaz diye düşünmeden edemiyor maalesef.

Bu mesele niçin bu kadar popüler oldu biliyor musunuz? Tamamen siyasi olarak kullanılmak istenildiği için. Bir taraf karşı tarafta gördüğü için belediyeyi suçlama diğer taraf hükümetin adamı gördüğü için dağıtım şirketini suçlama derdinde.

Kimsenin ama hiç kimsenin problemin mağdurlarını gözetme ve asıl kaynağa inmek gibi derdi yok. Çünkü amaç sadece siyasi çıkar. Hal bu iken de ne bu tür problemler çözülür nede mağduriyetler ortadan kalkar. Sadece birileri öldüğünde yine ortalığı velveleye verir iki gün sonra da unutur gideriz. Eğer ortada ölüm falan yoksa zaten umurumuzda olmaz.

Vakti zamanında bir sığınmacı kampında teknik işlerden sorumlu müdür yrd. yapıyordum. Kampa hem yerleşim devam ediyor hem de kampın fiziki eksiklikleri tamamlanmaya devam ediyordu ki bir gün , gün içinde Elektrik kesildi.5 dakika sonra da telsizden yana yakıla beni aramaya başladılar. Olay yerine gittiğimde kamp etrafına güvenlik çiti için direkt dikilirken traktör arkasına bağlı burgu makinesi yeraltı O.G kablosunu delmiş ve patlatmış.Allahtan ölen ve yaralanan olmamıştı.

5 dakika birilerini dinleyip sahaya bakınca görüldü ki:

1: Çit çekecek firmaya bu iş zamanında ihale edilmiş ve firma kamp yönetimine haber verme gereği bile duymadan işe hemen başlamış.

2: Çit firması ve güvenlik tedbirleri zaten yan yana hiç gelmemiş.Herkes Allah'a emanet.

3: Çit firması elindeki projeye göre çiti çekmek için temel deliklerini açmaya bağlamış ama O.G kablosunu döşeyen vatandaşlar ne derinlik nede mesafeyi projeye göre ayarlamayınca (metrelerce sapma) kablo olmaması gereken yere döşeniyor ve hali ile burgu tarafından deliniyor.

Daha sonra projeyi denetlemeden sorumlu (o zamanlar Tek veya tedaş vardı galiba) mühendise ulaştım baya bir tartıştık elemanla.Zatı muhterem ofisten kalkıp sahayı denetlemeye tenezzül bile etmemiş.Bana mazeret olarak ise 17 tane sorumlu olduğu proje olduğunu işinin başından aşkın olduğunu söyleyince bu sefer ben "bunun benim sorunum olmadığını ve yapması gereken denetlemeleri yapmadığını ve bu işte asli kusurlu olduğunu söyleyip mahkemeye vereceğimi" belirttim.Tabi sonrası yine kavga bağırma çağırma karşılıklı..

Daha sonra mülki amire giderek baştan aşağı herkesi mahkemeye vermek istediğimi , kendilerinin bu süreçte arkamda durup durmayacaklarını öğrenmek istedim.Gelen cevap (Bizim müdürümüze söylenen) bir daha bu adamı getirmeyin, mahkemeye falanda vermeye kalkmasın. (zaten bir iki haftada değiştirdiler bizi).

Bunun niçin anlattım. Ortada bir hata var bu bir kişiye yıkılacak bir şey değil. Daha doğrusu bir kişinin yada firmanın suçu değil. Başta ben olmak üzere el birliği ile tüm sorumlular hiç bir işini düzgün yapmadığı için ortaya bu sonuç çıkıyor.

Bu meselede de durum bu.Belediyesi ,Gediz'i o mazgalı planlayan mühendisi, o kabloyu oraya döşeyen işçisi, denetlemesi gerekeni, kabloyu görüpte banane diyen vatandaşı, suçluları korumaya çalışan siyasileri... Bu olanlar bu toplamın sonucu ve bu meseleler düzeltilecekse tüm paydaşların düzeltilmesi gerek. Bunu sistemsel ve eğitim olarak düzeltemezsek daha çok konuşur dururuz.Başka da bir halt olmaz.

İnsan kalitesi problemimiz sandığınızdan çok çok daha büyük ve sandığınızdan çok fazla hayatımızı etkiliyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ortalama kalitesi o kadar çok kötü ki bu ortalama ile bütün işlerde problem çıkması kaçınılmaz.Bu İnsan kalitesini düzeltmedikçe de ne yapılan işlerden hayır çıkar ,ne atılan oylardan. Eve elektrikçi gelir beş para etmez, Sanayiye gidersin usta beş para etmez, siyasetçi seçersin beş para etmez, bürokrat atarsın beş para etmez. Eh bu kadar yerlerde sürünen bir memlekette bu tür ne ölümler biter nede mağduriyetler.

Ez cümle bu meselede suçluyu bulup onu idam etmeye çalışmak problemi çözmeyecek (suçlular bulunmasın demek değil bu.Problemlerin ortaya çıkması bitemeyecek manasında).Ancak vicdani mastürbasyon yapmış olacağız.İki hafta sonra da başka bir konu çıkacak oradan devam edeceğiz....

Tabi buna devam ederken bir kısmımız eve gelen elektrikçiye, eve gelen elektrikçi Sanayideki araba tamircisine, Araba tamircisi hastanede ki doktora, doktor, trafik polisine ,trafik polisi mahalledeki manava ,manav milletvekiline....sövmeye devam.

Toplum bu arkadaşlar ve eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz.O cetveli düzeltmedikçe de bir halt olmaz.

Eğer bir şeyi dert tasa edecekseniz o cetveli düzeltmek olmalı bana kalırsa.Yok Belediye suçlu yok Gediz suçlu tartışmasından çok daha önemli bu eğrilik meselesi.
 
Sokaklar,hesap vermeyen,onları korumayı görev sayan / oralara getiren ! katiller sürüsü ile dolu olduğu sürece ,bu tür ölümler devam ediyor / edecektir.Liyakat,liyakat diye bunun için feryat ediliyor.Toplumun 1/3 ünün ruhsatsız silah taşıdığı bir ülkede,yaşamanın tesadüf olması normaldir.Sıyırırlar,sıyırırlar ! Kimler,nelerden ! sıyırmadıki.Vay ölenlere.
 

Ekli dosyalar

  • RAPOR.pdf
    121.3 KB · Görüntüleme: 2
  • BU KABLO KİMİN .jpg
    165.9 KB · Görüntüleme: 8
Son düzenleme:
Fahri bey, yayınladıgınız o kitabı, kaç teknısyen, muhendis vs okudu anladı tatbık etti. Amıyane tabır va" faz nötür. çek götür."
 
Barış k. İZSU daire başkanı. Suçunu itiraf etmiş. Böyle önemli bir işin planlı olmadığını ve aceleye getirdiklerini söylemiş. Yani şifahi olarak "devlette şifahi iş ve işlem olmaz yazı konuşur" ne demekse bu şekilde iş ve işlemler yapılmış. Yani benimde önceden dediğim gibi gedize yazılı bir müracaatta bulunulmamış. Aykome devreye sokulmamış. Yani İZSU büyük bir risk almış. Kardeşim bu basit bir tesisat değilki. Yazsana igdaşa telekoma tedaşa botaşa. Burda biz bir çalışma yapacağız bize gözlemci verin diye. Ben basit 500 metrelik bir 3*95+50 nyy kablo döşedim. Koskiyi gazneti türk telekomu arayıp gözlemci istedim. Hemde kırsal bir yerde. Burası şehrin göbeği. Allah korusun orda yüksek gerilim kablolarıda olabilirdi kazı yapılırken. Yani İZSU % 100 suçlu. Neden hızlıca çalışma yapılıyor. Sanki orayı Selmi götürecek. Elli sene belediye beklemiş. Bir ay daha beklesen ne olacak. Yani bu iş plansız programsız bir şekilde yapılmış yaptırılmış. İnşallah kasıt yoktur diyecem ama insanın içinden şüphelenmemekde gelmiyor. Yani iki metre sağa ve sola kaydırılsa hiç bu olay olmayacaktı. İki metreyi boşver birer metrede de bişey olmazdı. Mazgalı getirmiş vatandaş sıfır bitişik nizam kabloya dayamış sürtmüş bastırmış. Yani kasıt var gibi. Yapan kanalizasyon ustasını bulup hapse atsınlar. Bu canilik başka bişey değil.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha fazla bilgi edin…