Hibrit Isı Maddesi ( HIM® )

FUNIKA’DAN YENİ BİR ÇAĞ BAŞLATACAK MÜTHİŞ BİR İCAT

Son dönemde yenilikçi ürünleriyle sık sık kamuoyunda adından söz ettiren FUNIKA, yeni buluşu ile termodinamik yasalarına çığır açacak bir yaklaşım getiriyor.

Bundan 8 yıl önce kurulan FUNIKA Ar-Ge Grubuna geçen yıl başkan olarak katılan, parçacık fiziği ve lazer balistiği konularında çalışmaları olan Sn. Şükran CAN, maddelerin yapısal özelliklerinin değiştirilebileceğini ortaya çıkarttı. Bu çalışma sonucu, Ar-Ge Bölüm Başkanımız Sn. Şükran CAN tarafından HİBRİT ISI MADDESİ ( HIM® ) isimli yeni nesil melez bir akıllı madde icat edildi. Bu maddeye verilen elektrik enerjisi ile yüksek miktarda ısı enerjisi elde edilmesi sağlandı.

ISI ENERJİSİ ÜRETİMİNDE YENİ BİR YAKLAŞIM

Yeni geliştirdiğimiz yaklaşımla maddelerin içinde varolan ve saklı olan enerji paketçiklerini ortaya çıkarıyoruz. Meydana getirdiğimiz HİBRİT ISI MADDESİ ( HIM® ) isimli kimyasal bileşim ısı sektöründe büyük bir devrim yaratacak.

Dünyada su buharının sanayide kullanılması veya transistorün bulunması ile nasıl büyük bir gelişim ve değişim olmuşsa, ısı sektöründeki bu buluş, ısı enerjisi elde etme tekniği bakımından dünyada yeni bir çağ başlatacaktır.

Bu teknoloji ile üretilen kimyasal karışımın en önemli özelliği, minimum elektrik enerjisi ile istenen düzeyde yüksek sıcaklıkların elde edilmesi ve yüksek kalorinin sağlanmasıdır.

Bu teknoloji moleküler yaklaşıma dayanılarak geliştirilmiştir. Bu bileşimin temeli ise, bileşim içindeki elementlerin etkilendirilmesidir. Bu etkilendirilme sonucunda oluşan ısı maddesi düşük güçteki etkileşimlere süratli ve yüksek tepkilerle cevap vermektedir. Az elektrik enerjisi kullanarak yüksek ısı enerjisi üretmenin sırrı burada gizlidir. Kullandığımız elementlerden oluşan yeni bileşim elektrik enerjisi ile çevreye yüksek ısı enerjisi aktarmaktadır. Bu melez madde, aldığı elektrik enerjisini ısıya çevirerek içerisinde depolar, bu nedenle düşük voltajla kolayca çalışabilmektedir.

HİBRİT ISI MADDESİ BAZI KULLANIM ALANLARI

- Konutların ve ofislerin ısıtılmasında,

- Su ve yağın ısıtılmasında,

- Rezistans kullanılan, hava, su ve yağın ısıtılması prensibine dayalı elektrikli ev ve ofis aletlerinde,

- Seramik ve rezistans kullanılan mutfak araç ve gereçlerinde,

- Sanayide suyun ve yağın ısıtılması ve su buharı elde edilmesinde,

- Maden eritmede,

- Termik santrallerde su buharı elde etmede,

- Kat kalorifer ve kazanlarının ısıtılmasında,

- Yollarda buzlanmanın önlenmesinde,

- Seraların su ile ısıtılmasında,

- Ekmek fırınlarında,

- Giysilerin bu madde ile kaplanarak ısıtılmasında,

- Çadır kumaşlarının ısıtılmasında,

- Ayakkabı ve botların ısıtılmasında,

- Taşıtlarda düşük voltaj desteği ile koltukların ısıtılmasında….

Bu malzemenin kullanım alanları çok çeşitlidir. Kaplama malzemesi olarak da kullanılabileceğinden yüksek ısıya dayanıklı seramik cam plakalar, panolar, quartz cam plakalar ve panolar, mermer plakalar, toprak ve seramik plakalar ve panolar, kumaşlar ve deriler bu malzeme ile kaplanabilirler.Kullanılmakta olan rezistans tel ve çubukları bu maddeyle değiştirilebilir. Bu tür bir değişim ile ısıtma verimliliği yaklaşık iki katına çıkmaktadır.

Bu akıllı maddede radyoaktif maddeler mevcut değildir ve çevre kirliliği yoktur.

Bu buluşta kullanılan madde kavramına yapılan yeni yaklaşım sonucu; enerji üretim teknolojilerinde, haberleşme, bilgisayar sistemleri, uzay ve havacılık alanları, madenlerin ekonomik işlenmesi gibi daha bir çok konuda yeni bir dönem başlayacaktır.

EKONOMİYE KATKISI

Sadece konut ve ofis sektöründe bu malzeme kullanılarak yapılacak yıllık tasarruf Türkiye için yaklaşık 1 milyar YTL, dünya için yaklaşık 100 milyar Amerikan dolarıdır. Sanayi uygulamasına geçildiğinde bu rakamlar Türkiye için en az 10 milyar YTL, dünya için ise yıllık 1 trilyon dolar tasarruf demektir.

Kaynak: www.funika.com.tr

fuarda bu maddenin videosunu izlemiş olan üst düzey kişilerle görüşme imkanım oldu. 3V luk enerji ile yüksek bi enerji açığa çıktığından bahsettiler. uygulamaya geçlirse müthiş bir buluş bence...

Gelişim hoşuma gitti. Bunun yanında farklı bir bakış açısıyla farklı bir gelişmeyi paylaşmak isterim.

Aslına bakarsanız madde yapısındaki verimlilik hesaplarımız geçtiğimiz çağda yapıldığından hatalıdır. En verimli sistemi elektrik enerjisi olarak ifade ederiz. Tabi elektrik enerjisi mevzusunda da kayıplar olmasına rağmen %100 verim sayan bir teorik kabul üzerine işlerimizi yapar ve hesaplarımızı ona göre yürütürüz.

İşin aslına bakarsanız elektrik enerjisi kullanımında %100 verimlilik yoktur. Fizikçilerin açıklamalarından kendime en yakın bulduğum bir teoriyi vererek konuya giriş yapacağım:
- Evrendeki bütün maddeler tek bir partikülden oluşurlar.
- Bu partikül bir enerji taneciğinden ibarettir. Bu enerji taneciğinin farklı anlarda farklı yerlerde bulunması ile madde yoğunluğu oluşur.
- Nasıl bir görüntü elde etmek için noktacıkları tarayarak tam bir resim elde ediyorsak aynı mantık burada da işler. Fakat;
- Bu partikül zaman içindede kayarak ortamı doldurur.
- Partikülün an dediğimiz kısa süre içinde sadece bir noktada bulunmasına rağmen bulunduğu noktadan farklı bir an içine geçişi düzlemsel zaman akışı içinde gerçekleşmez.
- Enerji parçacığının zaman akışı ileri yada geri olabilir.
- Bu enerji parçacığının anlık konumu ifade edilirken 4 boyutlu (x,y,z ve zaman) dış kabuk kullanılır.
- Atlama yapacağı konumun perde denilen iç kabuk geçişi 3 boyuta sahip bir şekle sahiptir.
- Atlama yaptığı yer ise yine bu sahip olduğumuz evrende 4 boyutlu (x,y,z ve zaman) bir noktadır.
- Geçişleri yaptığı iç perdenin iç kabuğu başka bir perdenin dış kabuğudur.
- Parçacığın geçiş yaptığı perde noktası maddenin davranış yapısını belirler.
- Bu davranış yapısı
Çekimsel güçleri,
Enerji yayılımı yapılarını oluşturur.

Bu teoriye göre tüm evren bir enerji partikülünün tüm evreni ve zamanı oluşturduğu bir yapıyı özetler. Güncel kullanımda olan fizik yapısında benim fikrimce tam bir örtüşmeyi sağlayan bu yapı maddenin aslında sonsuz bir kaynağın tekil bir parçacıkla oluştuğundan ucu bucağı olmadığını özetler. Asıl mesele ise bu yapının sonsuz bir gücün her yeri doldurduğunu ve bu gücün kullanımı ile her türlü eldenin mümkün olduğu konusuna büyük bir kapı aralamasıdır. Basit bir malzeme bütün ihtiyaçları karşılar. Sonsuz enerji, ışınlanma, zamanda kayma ve her konuda sonsuz kaynak demek olur.

Yapılması gereken teorinin yeni konulara nasıl kapı açabileceği ve bunların deneysel olarak isbatı konusunda çalışmalara ağırlık vermektir. Bilimin başlangıçta tek bir daldan ibaret olduğu ve insanoğlunun bunu parçalara ayırarak incelemeye başlamasıyla cehalete düşmesi sözü bu mevzuya bakınca tam yerine oturuyor.

Ayrıca fiziksel madde yapısı davranışı konularıyla tam örtüşmesi (Çekim yasaları, titreşim-dalga teorileri gibi enerji akışlarını açıklaması), dini kitaplarda yer alan inançlarla da aynı örtüşmeyi sağlaması (varlığın oluşumu yada yokedilmesi, mucizevi oluşumlara bir bakış açısı tanıması) ayrıca dikkatimi çekti. Madde yapısının sonsuzluk olmadığını düşündürmesi de ayrı bir hayranlık uyandırdığını belirtmek zorundayım. Hayatta herşey bir hesaba dahil.

- Yer çekimi gücü için bu teoriye kadar tam oturan bir yapı aklıma yatmamıştı. Teorinin ortay koyduğu geçiş perdesi üzerinde bir sonraki atlama noktasına yakın olma durumu çekimsel kuvvetleri açıklıyor.
- Çekimde itme gibi bir durumu oluşturan yada çekimin fazlalaşmasını sağlayan demir elementi üzerinde ise perdenin 3 boyutlu yapısında farklı bir yüzün davranışı ise enerji partikülünün perdeye dikey bir giriş yerine açılı bir giriş sağlaması ile çıkış noktası perde kalınlığından dolayı yakınsayarak çekim gücü artışı, uzaklaşarak itme gücü sağlaması yani uzaklaşma isteği doğurması yerine oturuyor.
- Titreşim-dalga halinin ise perde yüzeyinde bulunan bazı kalın noktacıklar sebebiyle oluşan sapmaların ışınım yapma eğilimine yol açması,
- Perde yüzeyindeki bu geçişlerden uzaklaşan ve başka noktalara ulaşan partiküllerin dalga teorisindeki kaynaşmaları yani çekimsel bütünlüğe kavuşması
- Denge sağlayacak şekilde enerji fazlasının dengeye ulaşma isteği
ve bu gibi birçok konu bu 11 eksene sahip yapıyla basitleşiyor. Bu perde yapısının her atom için teorik kalıbı düşünülerek farklı bileşimlerin nasıl davranacağı hesabı işi teknik açıdan kazanç noktasına götürüyor. Demir bu şekilde davranma eğiliminde diyerek demir için bir geçit çizildikten sonra (çekimsel yapısı, dalga girişimlerindeki davranışı, çeşitli bileşimlerde oluşan değişimler) incelenip farklı bir yapı olan oksijen ile birleştiğinde neden manyetik çekime yatkınlaştığı soruları birleştirilip perde kalıbı görsellenir. Her madde için bu şekilde çalışma yapıldıktan sonra hangi bileşimin size ne getireceği basitçe hesaplanır. Bu şekilde bir hesaplama sizlere muazzam bir enerji sunar. Hatta çekimsel varsayımların üzerine çıkılarak yer çekiminden rahatça kurtulur. Hesaplamalarda üst düzey işlemcileri ortaya koyar. Fakat işi bu noktada bitirmeyeceğimiz açıktır;

Bütün maddeler için genel olacak fakat farklı yüzeyleri geçişte kullanılacak bir geçiş perdesi bütünleştirilerek bir maddenin aslında sadece enerji partikülü olduğu gerçeğiyle yüzleşerek farklı materyallere dönüşüm ortaya çıkarılır. Materyal yapısı büyük ölçüde çözümlenmiş olacağından materyalin farklı bir kopyası rahatça yapılır hale gelir yahut ışınlama ortaya koyulur.

Aynı anda farklı bir zamana geçiş yüzeyi oluşturan teori sonucu partikülün bir sonraki adımları hesaplamaya geçilir. Partikülün zamandaki kaymaları gelişen teknolojiyle teorilenir, teorilerle tam bir geçiş perdesi eldesi sonucu zamanda farklı bir noktaya sıçrama mevzusu çözümlenir (Bu konu nasıl olacak doğrusu kurgulayan yok).

Maddenin ağırlığı yada varlığı yerine enerjinin yoğunluğunun fazla olması önceden ortaya konulan çoğu varsayımı gölgeliyor doğrusu.

Son söz ise edison usulü tungstenin ışıldamasını bulmaktan daha ileri bir fiziksel geleceği aralıyor. Dolarlar, kazançlar, maddiyat konularını rafa kaldırıyor. Kazanç tirilyonla değil tüm dünyadaki tüm paralar ile ölçülebilir. Gelişimler güzel, fakat bilimsellikte yeniliklere kapı açacak, harcamaları sıfırlayıp parasal harcamayı zihinsel harcamaya çevirecek bir yol olarak edison tekniği yerine geçecek bir araştırmayı daha da çok seveceğimi düşünüyorum.

sayın volcanoos.
bu hibrit malzeme büyük gizli bir buluş gibi gösterilmesine rağmen dikkatinizi çekti ise kimse üzerine gitmek istemiyor . Malümunuz ar-ge çalışmaları içindeki teknik personel gerektiginde binlerce deney yapar sonuçlarını mukayese ederler ,verimlilik grafiklerini sunarlar bu çalışmalar anında yatırımcı ar-ge çalışmalarına destek arayışları sırasında basına birşeyler bulunmuş iması yaratıyorlar sonrasıda hüsran oluyor.

.Kimyada temel olarak bilinen maddelerin çeşitli oryantasyonları,elementlerin oranlarına göre farklı bağlamlar oluştururlar .bu yeni hibrit malzeme diye lanse edilen kimyasal madde işin aslı hepimizin bildigi bizlere hiç yabancı olmayan çamaşırlarımızı temizlemek için temizliyici maddelerin yapımında kullanılan veya çiftçimizin topragı zenginleştirmek için kullandıgı amonyum sulfat veya amonyum nitratın (Na4No3 ) ta kendisidir . Kıreçle dozajlanır kontrollü tepkimeler ortaya çıkar bu tepkimelerin sonuçlarıda zaten geçmişte herkez tarafından bilinmektedir

.
Sonuç şudur ki (Na4No3) +kalsiyum % si + 3v enerji = kimyasl tepkime sonucu çıkan enerji malumunuzdur .


Askeri alanlarda ve taş ocaklarında kullanılır minumuma indirilen değerlerde dozajlanıp enerji ile tetiklendiginde karışımların oranında ısı ve patlama gözlenir, ucuzlugu ve hava ile karıştıgında atomik bileşimlerle monoküler yanıcılara dönüşümü (hava içindeki hidrojen,azot vs ,vs )tepkime anında ateşle teması düşük molda yüksek enerji açığa çıkarır.

Buda bir buluş değil farklı bir uygulamadır büyük tesislerde uzman gözetiminde kullanılmalı kaza riski yüksek kimyasal elemetlerdendir.

Bu hibrit ısı maddesi ,elektrik verildiğinde ısı yayan bir şey,rezistansa alternatif.Sayın alfa romeo sizin bahsettiğiniz şey de böyle bir şey değil mi?

sayın .m-usta-fa

Sunuda sizinde algıladıgınız tarzda ifade edildi .Gercek çalışma kimyasal reaksiyonların konbinasyonu. Yukarıda da belirtiğim kimyasal tepkimeler sonucu ısı pompa düzenekleri ile istenilen noktalara aktarılıyor.yoksa rezinstası çıkarıpta yerine bu maddeyi koyar 220 volt enerji vermeye kalkarsanız bulundugunuz ortam fazlasıyla ısınıp tavan ,duvar pencereyi siz istemesenizde otamatikman açaçaktır .(HSBC levent şubesindeki )gibi. Anlatmak istedigim tepkime kimyasal reaksiyon odasında uygun dozajda yapılıp ,üretilen ısının pompalanmasıdır basitce bu şekilde ifade edebiliriz.

öyleyse bu maddenin bir kullanım ömrü olmalı değilmi ama şu kadar kalori üretir diye bişeyden bahsedilmiyor.klasik bir resistans gibi daimi bir madde sanıyorduk.
elektrik girdisi niçin? reaksiyon ısını mı ayarlıyor?

Tabii ki
Elektrik enerjisi yakılmıyorsada kimyasal maddeleri dönüştürüp enerji üretiyor,tüketiyorsunuz buda maddenin sakımı kanunu ile açıkca ortaya konulmuş zaten maddeyi monoküller halinde enerji ye çeviriyorlar.Sunuda kelime oyunları var.(elektrikle enerji yüklüyorsunuz ) deniliyor.Mesala ilk reaksiyon elektrikle verilir ifadesi kullanılsa malzeme, kimya bilgisi olan her kezce telafuz edilebilinecek ama bu şekilde malzemeyi gizlemeyi amaçlıyorlar konu tamamen ticari

.
Lpg modifikasyonları gibi modifikasyonlar önerip ,enerji tüketimi olan her noktaya önerebilecekler tabii bu madde perakende 1.82 dolar/Kg aşırı talepte fiyat ne olur bilinmez.

arkadaşlar hatırladığım kadarıyla bu maddenin videosunu izlemiş olan kişiler tuğlanın içine koyulduğunu ve 12w lık enerji ile bir evin ısıtılacağını söylediler.

Sayın Alfa Romeo,
"maddeyi monoküller halinde enerji ye çeviriyorlar" derken nükler gibi olmuş, reaksiyon kimyasal doğrumudur?
ticari sırlarını korumak istemelerri doğaldır ,sorun yok ama malzeme tükenecekse tüketicinin bilmesi lazım, yoksa tükenirler

volcanoos' Alıntı:

arkadaşlar hatırladığım kadarıyla bu maddenin videosunu izlemiş olan kişiler tuğlanın içine koyulduğunu ve 12w lık enerji ile bir evin ısıtılacağını söylediler.

Genişletmek için tıkla ...

sayın volcanoos

yanlış okumuşsam düzeltin 12w lık enerji diyorsunuz bunu kablo yardımı ile taşıyorlar ,yoksa her bir tuglaya bu maddeyi koyup her dağim bu enerjiyi sonsuza kadar alıyorlarmı? yani şunu ifade etmek lazım elektrik enerjisi ile mi çalışıyor ?.

Tabiiki hayır kimyasal enerji çeşitli modlara çevrile bilir,hatta elektrik enerjisine bile bu konuda mutabıkmıyız ? ama mutlak surette almaç kullanmanız gerekmezmi ?üretilen ısıyı tranfer ettiniz yenilenmesi gerekmezmi? .Firma yetkilileri küçük kütlelerle yüksek ısı ürettiklerini net ifade edebiliyorlar .Geri kalan herşey detay onlar için. Konun cevabı detaylarında gizli .Birebir canlı gözle video arasında fark sadece zamanı durdura bilme ,pause var veya yok farkı değilmi?Tugla içine konulan malzeme de askere tayınlarını sıcak yemeleri için hazırlanmış konservelerin acıldıgı anda kimyasal tepki ile ısınmasıyla aynı degilmi
kimyasal reaksiyonlarda atomlar bir asker disiplinine en yakın karşıt atomdan en uzaga , baglamları hızında geçerler bu süreç asitlerde çok hızlıdır, hız ısının oranını belirler.ozaman ölcüm birimiz Wat degil Kcal olması gerekir.

(kural Sayın Alfa Romeo,
"maddeyi monoküller halinde enerji ye çeviriyorlar" derken nükler gibi olmuş, )

Çok haklısınız sayın kural fakat kendileride bir baglamda zaten söylüyorlar kesinlikle radyoaktif degildir diye uygulamada da zatan olamaz.
moloküller almış oldukları uyarım akımım ile serbest atomlar oluşturur o atomlar reaksiyonu tetikler hava ile temasa geçtiginde sıkıştırılmış amonyum monokülleri (Hidrojen, azot karbon) la zincirleme reaksiyona girer.farklı gazlara dönüşürler .Ortaya ısı enerjisi cıkar