Puck
Üye
- Katılım
- 1 Haz 2009
- Mesajlar
- 173
- Puanları
- 1
- Yaş
- 59
Erke konusu açılmışken, daha önce başka bir platformda paylaştığım konuyla ilgili düşüncemi yazmamda umarım sakınca yoktur:
Erke'ciler mevcut fizik yasalarını değiştirdik demiyorlar (diyemiyorlar), yeni bir çalışma yöntemi geliştirdik diyorlar. Oysa hepimizin bildiği gibi mevcut (bildiğimiz) fizik yasalarına göre kapalı bir sistemden aldığınız çıktı miktarı, verdiğiniz girdi miktarından yüksek olamaz. Yani verim = çıktı/girdi <1. Dedikleri şeyi yapabilmiş olsalardı, fizik yasalarını değiştirmiş olurlardı ki aslında bu, tek bir makinenin icatından çok çok daha önemli bir buluş olurdu.
Aslında bu insanların şarlatan olduklarını değil, daha önce soğuk füzyon fiyaskosunda olduğu gibi safça bir hataya kendilerini kaptırdıklarını düşünüyorum. Muhtemelen ilk başta bu makinenin küçük ölçeklerde maketi yapılmıştır. Bu ölçekte işin içine mıknatısların girdiğini tahmin ediyorum. Mıknatıs düzenekleri kullanarak, gerçekten de "bir nevi" devir daim makinesi yapabilirsiniz. Bkz: Perendev Manyetik Motoru. Ancak bu, veriminizin 1'den büyük olduğunu göstermez. Zira mıknatıs da sizin girdilerinizden biridir, verim rakamınızı 1'den aşağı çeker. Küçük ölçekte ihmal edilen, dışardan sağladığınız bu girdiyi büyük ölçekte ihmal edemezsiniz; elekromıknatıslar kullanmanız gerekir. İşte o zaman aslında daha önce de 1'den küçük olan verim rakamınızın gerçekte ne olduğuyla açıkça yüzleşirsiniz
Dip Not: Prensip olarak, enerji verimi 1'den büyük makineler yapmak mümkün ve yapılıyor da. Bunlara nükleer reaktör diyoruz. Ancak bu sistemlerde dahi toplam verim 1'den büyük değil. Zira maddenin de aslında enerji olduğunu dikkate alırsanız, madde dahil girdi miktarınızın, çıktı miktarından her zaman büyük olmak zorunda olduğunu görürsünüz. Erke'nin madde-enerji dönüşümü yapmadığı açık olduğuna göre zaten konumuzla ilgisi yok; merak edenler için yazmış oldum
Erke'ciler mevcut fizik yasalarını değiştirdik demiyorlar (diyemiyorlar), yeni bir çalışma yöntemi geliştirdik diyorlar. Oysa hepimizin bildiği gibi mevcut (bildiğimiz) fizik yasalarına göre kapalı bir sistemden aldığınız çıktı miktarı, verdiğiniz girdi miktarından yüksek olamaz. Yani verim = çıktı/girdi <1. Dedikleri şeyi yapabilmiş olsalardı, fizik yasalarını değiştirmiş olurlardı ki aslında bu, tek bir makinenin icatından çok çok daha önemli bir buluş olurdu.
Aslında bu insanların şarlatan olduklarını değil, daha önce soğuk füzyon fiyaskosunda olduğu gibi safça bir hataya kendilerini kaptırdıklarını düşünüyorum. Muhtemelen ilk başta bu makinenin küçük ölçeklerde maketi yapılmıştır. Bu ölçekte işin içine mıknatısların girdiğini tahmin ediyorum. Mıknatıs düzenekleri kullanarak, gerçekten de "bir nevi" devir daim makinesi yapabilirsiniz. Bkz: Perendev Manyetik Motoru. Ancak bu, veriminizin 1'den büyük olduğunu göstermez. Zira mıknatıs da sizin girdilerinizden biridir, verim rakamınızı 1'den aşağı çeker. Küçük ölçekte ihmal edilen, dışardan sağladığınız bu girdiyi büyük ölçekte ihmal edemezsiniz; elekromıknatıslar kullanmanız gerekir. İşte o zaman aslında daha önce de 1'den küçük olan verim rakamınızın gerçekte ne olduğuyla açıkça yüzleşirsiniz
Dip Not: Prensip olarak, enerji verimi 1'den büyük makineler yapmak mümkün ve yapılıyor da. Bunlara nükleer reaktör diyoruz. Ancak bu sistemlerde dahi toplam verim 1'den büyük değil. Zira maddenin de aslında enerji olduğunu dikkate alırsanız, madde dahil girdi miktarınızın, çıktı miktarından her zaman büyük olmak zorunda olduğunu görürsünüz. Erke'nin madde-enerji dönüşümü yapmadığı açık olduğuna göre zaten konumuzla ilgisi yok; merak edenler için yazmış oldum