18/11/2007
RADİKAL - ANKARA /İSTANBUL -
-1970'lerden beri nükleer santralları tartışan Türkiye, AKP döneminde, ikinci kez bununla ilgili yasayı TBMM'den geçirmeyi başardı. Geçen dönem, 10'uncu Cumhurbaşkanı Sezer'in veto ettiği nükleer santral yasası, geçtiğimiz hafta, TBMM'de bir kez daha kabul edildi.
Yasayla birlikte gözler nükleer enerjinin dünyadaki kullanımı, yeri, dağılımı ve geleceğiyle ilgili verilere yöneldi. Dünya Nükleer Birliği'nin (World Nuclear Associated) verilerine göre yeryüzünde halen 33 ülkede 439 nükleer santral bulunuyor. Yapım aşamasında 33 santral var. İşletmedeki nükleer santrallarda yeryüzündeki tüm yıllık
Elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 16'sı üretiliyor.
Lider ABD, Çin atakta, Almanya sessiz
Santral sayısında lider 104 santralla ABD. Onu 59'la Fransa, 55'le Japonya izliyor. Fransa ayrıca, nükleer enerjinin tüm elektrik üretimindeki payıyla da lider. Ülkedeki elektriğin yüzde 78'i nükleerden üretiliyor. Fransa'da bir nükleer santral daha yapım aşamasında. Çevreci politikalarıyla dikkat çeken Almanya da toplam elektriğinin yüzde 32'isini nükleerden sağlıyor. Ancak ülkede ne yapım aşamasında ne de planlanan santral var.
Büyütmek için tıklayınız
Çin ise toplam elektriğinin halen yüzde 1.9'unu nükleer santrallardan sağlıyor. Fakat ülkede yapım aşamasında beş santral var. 30 santralın daha yapımı planlanıyor. İngiltere, İsveç ve İspanya'da da ne inşa halinde ne de plan dahilinde yeni nükleer santral görünmüyor.
Buna karşılık Dünya Nükleer Birliği'ne göre Türkiye dahil 30'u aşkın ülke 'ilk' nükleer santral için 'ciddi hazırlık içinde'. Bu ülkeler: İtalya, Arnavutluk, Portekiz, Norveç, Polonya, Belarus, Estonya, Litvanya, İrlanda, İran, Yemen, Körfez Ülkeleri, Avustralya ve Yeni Zelanda, Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan, İsrail, Suriye, Ürdün, Mısır, Tunus, Libya, Cezayir, Fas, Nijerya, Gana, Namibya, Şili, Venezüella, Endonezya, Filipinler, Vietnam, Tayland, Malezya, Bangladeş ve Tükiye.