TMMOB Teknoloji Fakültelerine Karşı Çıkma Konusunda Haklı mı?

ben bir tarafa çekmiyorum, 28 şubattan bahseden sizsiniz.
benim tek söylediğim, şu anda var olan teknik öğretmen kimliğiniz ile öğretmenin haklarını aramak için sokağa çıkmanız..
ama nedense bunu yapmıyorsunuz..yapanlar var tabi bu arada...
sizler hak aramıyorsunuz, ayrıcalık talep ediyorsunuz.
teknik öğretmen kimliği size neden yetmiyor,tekrar sınava girin mühendis olun...

Sayın elek, tartışmaya çalıştığımız konu salt anlamda teknik öğretmenlerin niçin atanamadığı değildir, teknik öğretmenlerin atama problemleri ve teknoloji fakülteleri ile ilgisi dolaylıdır.

Teknik öğretmen atamalarını teknik öğetmen atamaları ile ilgili sorunuza ise şu şekilde cevap verebilirim.

28 Şubat öncesinde meslek liselerine ÖSYS sınavlarında düşük katsayı uygulanmıyordu ve öğrenci velileri gönül rahatlığı ile kendi çocuklarını meslek liselerine kaydediyorlardı. Melek liselerinin tüm bölümleri full ve her okulun ortalama öğrenci sayısı 3000 civarında idi.

Ne olduysa şu meşhur imam hatip liselerine ÖSYS sınavlarında düşük katsayı uygulamasıyla başladı. Düşük katsayı uygulaması sadece imam hatipleri dğeil, tüm meslek liselerini de etkiledi. Öğrenci sayısı 3000 düzeyinde olan okulların öğrenci sayısı birden bire 500-600'lere geriledi. Bazı bölümeler kapandı veya kapanmasın diye teknik öğretmen arkadaşlarımız köy köy dolaştı.

Şimdi size soruyorum sayın elek,

Düşük katsayı uygulamasından dolayı öğrencileri genel liselere kayan ve kapanan bölümlere MEB niçin teknik öğretmen atasın?
Şüpsehiz atamasın zaten, biz atasın demiyoruz.

Ama düşük katsayı uygulamasını TMMOB'un desteklemesine bir anlam veremiyoruz.

Düşük katsayıdan dolayı sonuç ne oldu?

1.) Meslek liselerinde öğrenci sayısı azaldı ve öğretmen ihtiyacı da paralel olarak azaldı.
2.) Kendi çocuğunu geleceğini, yani üniversite engeli getirmek istemeyen veliler genel liselere yönlendirdi ancak genel liselerde okuyan öğrencilerin sadece ve sadece %10'luk dilimi üniversitelere yerleşeceğini hesaplardığımızda ülke gençliğinin büyük bir kısmının işsizliğe itildiğini,
3.) Nitelikli öğrenciler genel liselere kayınca, niteliksiz öğrenciler meslek liselerine kaydı. Mesleki ve Teknik Eğitimde nitelik kaybı oluştu.

Meslek liselerine bu hükümet döneminde katsayı adaletsizliği tam olmasa bile aza indirildi. Teknoloji fakülteleri kuruldu ki, üniversite kapısının yolu kapalı olmadığı herkes bilsin ve mesleki teknik eğitim eski günlerine kavuşsun ve nitelikli elemanlar yetişsin diye.

Mesele kim 28 şubat destekçisi veya karşıtı değil.

Meslek liselerine sahip çıkmak 28 şubat karşıtlığı olarak algılanmamalıdır. Ama mesleki ve teknik eğitimi 28 şubat'ın katlettiğini herkes bilmelidir ve biliyor.

Son olarak kendime gelince, ben teknik öğretmenim. Çok şükür kendi kurduğum ve işlettiğim bir firmam var, işsiz değilim. Piyasada çalışmak zorunda kalan teknik öğretmen arkadaşlarıma her zaman şunu söylüyorum. Mühendis ünvanına sahip olmadığınız için düşük ücretlerle çalışmak yerine kendi işinizi kurun, işveren olun ve emrinizde mühendis çalıştırarak imza yetkilerini kullanın tavsiyesinde bulunuyorum.

Konu maalesef siyasi , mühendisler odası rant ve siyaset çerçevesinde değerlendiriyor konuyu ve o yönde müzadele ediyor...

Salt teknik çerçevede değerlendirmek imkansız...

Tüm teknik iş ve işlemleri kendi tekellerinde tutmak istiyor mühendis odaları...

"Sanki onlar olmazsa- Oda ,dernek vs lerden bahsediyorum - kablolardan akım geçmez ,bobinlerde gerilim indüklenmez ,ters emk oluşmaz ,motorlar dönmez ,klimalar soğutmaz..."

Arkadaşlar mesele katsayı meselesi değil bence, bizim bir arkadaş vardı İmam Hatip Lisesi mezunu , plastik diye bir önlisans bölümü okudu, oradanda dikey geçişle kimya mühendisi oldu, bende endüstri meslek lisesi mezunuyum , 2 yıllık önlisans elektrik bölümü okudum ve DGS ise bu açık kapıyı değerlendirdim.
lise mezunu olduğumda öss ye girdiğim taktirde 2 tane tercih hakkım varmı, elekrik öğretmenli ve uçak gövde motor... ama ben önlisasn ise birlikte DGS sınavına girdim ve tercih edeceğim bölüm 18 e çıktı, içinde elektronik ve haberleşme mühendiliğinde uçak mühendisliğine kadar tercih hakkım vardı,
hemde 2004 de .. kat sayı uygulaması var ama sistemin bu açık kapısıda var,,,
ben nette bayağı araştırdım;
türkiyede avpupa modelini uyguluyorlar, avrupada da teknoloji fakülteleri varmış, buradan mezun olanlar da mühendis vasfı varmış.
ama mühendislik fakültesi ile olan farkı, teknoloji fakültesi mezunu var olan üzerinden çalışır, müh. fak. mezunu var olanı araştırır geliştirir
şöyle düşünebiliriz; bir firmada tek.fak: mezunu teknik müdür olabilir,soruları bulur , müh.fak. mezunu AR-GE sorumlusu olur,sorunlara çözüm üretir
işin yasal işleyişi böyledir
ammavelakin iş imza yetkisine gelince müh. hakkını vermek lazım.
ben EMO yu tanımam bilmem ama bu konuda desteklemek durumundayım.

acı ve gerçek olan şu ki biz TEF mezunları hiçbir zaman bir olamadık ve hakkımızı tek vücut olarak arayamadık.. işte şugün bile yıllardır süren bu mağduriyet durumunun ortadan kalkamıyor olmasının tek nedeni budur.. Saygılar!!

fetihnesli' Alıntı:

Arkadaşlar mesele katsayı meselesi değil bence, bizim bir arkadaş vardı İmam Hatip Lisesi mezunu , plastik diye bir önlisans bölümü okudu, oradanda dikey geçişle kimya mühendisi oldu, bende endüstri meslek lisesi mezunuyum , 2 yıllık önlisans elektrik bölümü okudum ve DGS ise bu açık kapıyı değerlendirdim.
lise mezunu olduğumda öss ye girdiğim taktirde 2 tane tercih hakkım varmı, elekrik öğretmenli ve uçak gövde motor... ama ben önlisasn ise birlikte DGS sınavına girdim ve tercih edeceğim bölüm 18 e çıktı, içinde elektronik ve haberleşme mühendiliğinde uçak mühendisliğine kadar tercih hakkım vardı,
hemde 2004 de .. kat sayı uygulaması var ama sistemin bu açık kapısıda var,,,
ben nette bayağı araştırdım;
türkiyede avpupa modelini uyguluyorlar, avrupada da teknoloji fakülteleri varmış, buradan mezun olanlar da mühendis vasfı varmış.
ama mühendislik fakültesi ile olan farkı, teknoloji fakültesi mezunu var olan üzerinden çalışır, müh. fak. mezunu var olanı araştırır geliştirir
şöyle düşünebiliriz; bir firmada tek.fak: mezunu teknik müdür olabilir,soruları bulur , müh.fak. mezunu AR-GE sorumlusu olur,sorunlara çözüm üretir
işin yasal işleyişi böyledir
ammavelakin iş imza yetkisine gelince müh. hakkını vermek lazım.
ben EMO yu tanımam bilmem ama bu konuda desteklemek durumundayım.

Genişletmek için tıkla ...

alman ingiliz italyan ve isviçreli mühendislerlede çalıştım yerli odtü boğaziçi uludağ üniversiteli mühendislerlede çalıştım.
fark şuydu işe ilk başlayan yerli mühendis ofisini telefonunu pc ve internetini çay alma yerinin nersi olduğunu araştırana kadar avrupalı
mühendis makina veya sistemin başında işine başlayıp işi yarılamış oluyordu.

maalesef bu tarz kuruluşlar bir şeye karşı çıkarken veya desteklerken ülkeyi değil kendi geleceklerini veya ceplerini düşünür.

bu tarz kuruluşların mesleki anlamda projeler üretmesi, kişilerin gelişimine yönelik çalışmalar yapması gerekirken siyaset yapıyorlar. her zaman söylerim şu an ellerinde çok büyük bir pasta var ve bu pastayı paylaşmak istemiyorlar. istemedikleri için de güçlerini kullanıp siyaset yapıyorlar ve doğru söylemek gerekirse başarılı da oluyorlar...

"durceylan dan alıntı;
""Mühendis ünvanına sahip olmadığınız için düşük ücretlerle çalışmak yerine kendi işinizi kurun, işveren olun ve emrinizde mühendis çalıştırarak imza yetkilerini kullanın tavsiyesinde bulunuyorum.""

"durceylan" ın
şu yukarıdaki ifadeleri gerçek dışı ve mühendise bakış açısını gösteriyor.hem
mühendis olmak isteniyor hemde aşağılama var..kedi ciğer olayı gibi
sanki mühendis olanlar yüksek ücretlerle çalışıyorlarmış gibi...
sorunun kişisel olduğunu gösteriyor.
katsayı geldikten sonra hangi okulda kaç bölüm kapatılmış..
öğrenci sayıları ne olmuş, ösym den TUİK ten kaynak gösterin
98 den 2005 e kadar meslek öğrencisi sayısı artmış azalmamış,
hangi öğretmen atanacakmış ki atanamamış bu yüzden..
okul okul bölüm bölüm sayı verin ve bunun karşısında kaç öğretmen açıkta kalmış..
esas sorun planlama olmaması, plansız programsız bölümler açılması...
şu soruma cevap yok;
neden teknik öğretmen kimliğinizle ortaya çıkıp, atama hakkı talep etmiyorsunuz?
siyaset yaparız diye mi korkuyorsunuz!!
birilerinin kapısına gidip bize gerçek hakkımız olanı vermiyorsunuz
sayın beyler, bari etiket verin diyeceğime
başım dik öğretmen olarak sokağa çıkar, verin benim öğretmenlik hakkımı
derim...

bir daha mesaj yazmayacağım bu konuya.

Hiç bir teknik eğitim fakültesi mezunu sokağa çıkarak bağırıp çağırmaz, sendikaların veya meslek odalarının yaptığı gibi parke taşlarını sökerek, söktüğü taşlarla esnafın camlarını indirerek, bu şekilde sesini duyurmak suretiyle hak arama yoluna gitmez.

Hak arama yolunu legal yollarla bugüne kadar yapmış ve yapmaya devam edecektir. Hak arama konusunda teknik eğitim fakültesi mezunlarının iyi yolda olduğunu ancak yetersiz kaldığını itiraf etmeliyim.

Teknik Eğitim Vakfı, Teknik Öğretmenler Derneği ve Teknik Öğretmenler Birliği gibi sivil toplum kuruluşları, TMMOB kadar etkili olamadıkları için teknoloji fakülteleri, kapatılan teknik eğitim fakülteleri ve meslek liseleri konusunda hızlı çözüm üretilemiyor malesef.