Biraz da nostalji yapıp çok eskilere dönersek,o zamanki kullanılan fırçalı-kollektörlü dinamoların aküyle beraber kullanımında,şimdiki alternatörlerde kullanılan ve geri boşalmayı önleyen diyotlar bulunmadığından dolayı,1.gerilim düzenleyici bobin,2.akım düzenleyici bobin ve 3.kesme rölesi bobini yan yana birlikte yer almakta,üzerlerindeki tablanın en üst kısmında;1.gerilim ayar vidası,2.akım ayar vidası,3.kesme rölesinin ara ayar vidası,4.kesme gerilimini arttırmak için hassas olarak eğrilip düzeltilebilen hareketsiz bir kontak çubuğu da olmak üzere 4 ayrı ayar kademesi bulunuyordu.Ama şüphesiz bu sistem günümüzde elektronik devre elemanları uygulanarak (Zener diyot,güç transistörü,doğrultma redresör diyotları,vb.) sağlanan güvenilir ve duyarlı akü denetimden uzaktı.Yarıiletken teknolojisi henüz gelişmediğinden dolayı da başka bir uygulama da olamazdı.
Daha sonra alternatörlerle çıkış akımını diyotların doğrultmasıyla da,dinamoların denetiminde kullanılan gerilim ve akım bobinleri kalkıp,yalnızca tek bobinle alternatör alan akımının kesilmesi,fazla voltajda bir direnç üzerinden(Ayni tek bir röle üzerindeki değişik kontaklar aracılığıyla) röle kontaklarının,gerilim durumuna göre, kademeli geçişiyle gerilim kontrolü sağlanıyor veya alan akımı kesiliyordu.(Benim tadil ettiğim eski renault-12 konjenktörü gibi,1980'ler)
Günümüzde konjenktörler,ayrıca alternatörlerin bir parçası olarak ve tek bir elektronik yekpare ünite şeklinde alternatörle bütünleşik olarak kullanılıp,alternatör rotor alan akımınını, akünün ve alternatörün çıkış akımına göre geri besleme prensibiyle ayarlayarak, çok daha hassas olarak çalışıp,şarj akımını çok daha iyi ayarlayarak,denetleme işini başarıyla yapmaktalar.Yarıiletken teknolojine çok şey borçluyuz.Bunun da gelişme evresi, bildiğiniz üzere uzay çalışmaları aracılığıyla olabilmiştir.