Sayın gezer77, bu konuda çok haklısınız... Çok da doğru bir tespit...
Ama şimdi de, devlet veya EPDK nın saçmalıklarına bakalım...
- Abonelikte tesise katkı payı öderiz. Ayrıca her faturada "perkende satış hizmet bedeli" öderiz.
- Abonelikte güvence bedeli öderiz. Bir nevi rehin. Ama "5 TL lik fatura için sıra beklemeye değimez, önümüzdeki ay ikisini birlikte öderim" diye düşünen abonenin, elektriği kesilir. Ve 20 TL açma kapama bedeli tahsil edilir...
- 34,33 TL tüketim tutarı için,5,88 kayıp-kaçak bedeli öderiz...
- İletim sistemi kullanma bedeli öderiz...
- Dağıtım bedeli öderiz...
- Sayaç okuma bedeli öderiz...
- Abonelik sözleşmemizdeki gücü aşarsak, "güç aşımı bedeli" öderiz...
- (Enerji fonu + TRT payı + Elk. tüketim vergisi + KDV vs. vs. vs. )
Yani abonelikte, projede belirtilen güç aşılırsa +bedel ödenir. Dolayısıyla bu gücü füşük göstermek, abonenin avantajı değildir...
(2 yıl öncesinden bahsediyorum) Projenin onaylanabilmesi için, .EDAŞ teknisyeninden onay alınan kroki ve bağlanacağı trafonun mevcut yük durumunu belirten bir evrak var hani... .EDAŞ Teknisyeni arkadaşlar trafonun yük durumunu neye göre belirliyorlar ? Malesef, kafadan atarak !!!
Demem o ki; en tepeden, bizlere kadar hiç kimse işini layıkıyla yapmıyor !
Üstelik, herkesin de kendince geçerli sebepleri var...