candogan62
Üye
- Katılım
- 6 Şub 2009
- Mesajlar
- 515
- Puanları
- 6
- Yaş
- 35
Estafurullah, benim amacım da sizi yermek değildi. Sadece fikir alışverişi yapıyoruz.
Ben 2000 devirli makine kullanıyorum, ama bu demek değil ki 2000 devirli cihazı şart görüyorum. Demek istediğim 600-800 devirli çamaşır makinelerinin verimli olmayışıydı. Sadece kot yıkamıyorum, pamuklu dokuma olan bütün kıyafetler hiçbir zarar görmeksizin 2000 devirde çok rahat sıkılıyor demek istemiştim. Yani 1000 veya 1400 devirli bir çamaşır makinesi almak paranızı çöpe atmak değildir.
Günümüzde 600 devirli olup da kaliteli diyebileceğimiz bir makine bulunmuyor. Ariston olsun, Bosch olsun, Arçelik olsun hepsi de en kalitesiz malzemelerle üretilen modeller. Tambur kapasiteleri çok küçük, kazanları yapıştırma olduğundan rulman değişimine elvermiyor, elektronik kartları da çok amatörce düzenlenmiş. Arçelik'in modelleri durulama aralarında sıkmıyor bile, kirli suya doymuş çamaşırın üzerine sıkmadan ikinci suyu alıyor. Son derece düşük yıkama ve durulama performansı sunuyolar. Programları da yeterli değil.
Buzdolabı konusunda örnek vermek gerekirse günümüzde Electrolux'ün Avustralya'da üretilmiş olan 510lt Ophir serisi no frost buzdolabı Arçelik ve ya Profilo'nun 350lt statik buzdolabından daha az enerji harcıyor. Bahsettiğiniz konu 10 sene evvel geçerliydi, o zamanlar no frost buzdolapları günde 3kw enerji harcarlardı. Ancak günümüzdeki inverter teknolojisi ile çalışan no frostlar statik buzdolaplarından daha az enerji harcıyorlar. Daha yüksek kaliteye haiz olmaları da cabası.
Sulu sistem elektrikli süpürgelerde iş suyu dökmekle bitmiyor. Pislik su filtresi aksamına, su taşma önleyici süngerlere vs yapışıyor. Zahmetli bir temizlik gerektiriyor, aksi taktirde koku problemi ile karşılaşıyorsunuz. Hantallıktan kastım da altında kova, üstünde motor aksamı olan kova tipi süpürgelerdi. Ev hanımları bu süpürgeleri kullanırken ve saklarken zorlanıyorlar. Oysa yukarıda sıraladığım elektrikli süpürgelerin ebatları bu süpürgelerin 3'te biri kadar ve çok pratikler. İhlas, Libelle, Rainbow gibi elektrikli süpürgelerin servet derecesinde pahalı ve kullanışsız oldukları konusunda da sizle hemfikirim.
Benim size bahsetmek istediğim teknolojinin sürekli gelişiyor olmasıydı, bahsettiğiniz fikirlere 10 sene öncesi olsa katılırdım. Ancak bugün beyaz eşya piyasası daha farklı, yetinmeyi düşünmeden piyasadaki bütün ürünleri araştırmak gerekiyor. Araştırınca ortaya daha farklı sonuçlar çıkıyor.
Örneğin ben bahsettiğim 2000 devirli ve tüm ihtiyaçlarıma cevap veren makinemi (Gorenje) 800TL'ye aldım. Tek esprisi 2000 devirli olması değil, süper sessiz motor teknolojisi ile gece 2 de bile çamaşır yıkamak mümkün oluyor. Su jeti ile çok yüksek yıkama ve durulama performansı sunuyor, az miktarda deterjanı bile oldukça fazla köpürtüyor. Su bulanıklık sensörü ile sudaki deterjanı algılayıp gerekirse durulama ekliyor. Sık kullandığınız 4 programı isim vererek kaydedebiliyorsunuz, böylece gözleri yakını görmeyen annem tek bir dokunuşla önceden her detayını ayarladığım programı devreye sokmuş oluyor. Gerektiğinde durulama sayısı, yıkama suyu seviyesi ile 2 kademeli oynayabiliyorum, programlama yaparken su tüketimini de görüp suyu israf etmiyorum. Düşük tüketimle en iyi sonucu almış oluyorum. Makinenin tüm sahip olduğu özellikleri kullanıyorum özetle. Üstelik tüm gövdesi çinko kaplama ve kazanı da çelik bir makine. Hiç bir özelliği bence gereksiz değil. Ben 800TL'yi Ariston'a verip küçücük tamburlu, sıkarken evi ayağa kaldıran, 3-4 senede rulman ve amortisör arızası verecek bir cihaz da almış olabilirdim. Umarım dediğimi anlatabilmişimdir. Günümüzde yetinmeyip teknolojiyi takip etmek gerekiyor.
Ben 2000 devirli makine kullanıyorum, ama bu demek değil ki 2000 devirli cihazı şart görüyorum. Demek istediğim 600-800 devirli çamaşır makinelerinin verimli olmayışıydı. Sadece kot yıkamıyorum, pamuklu dokuma olan bütün kıyafetler hiçbir zarar görmeksizin 2000 devirde çok rahat sıkılıyor demek istemiştim. Yani 1000 veya 1400 devirli bir çamaşır makinesi almak paranızı çöpe atmak değildir.
Günümüzde 600 devirli olup da kaliteli diyebileceğimiz bir makine bulunmuyor. Ariston olsun, Bosch olsun, Arçelik olsun hepsi de en kalitesiz malzemelerle üretilen modeller. Tambur kapasiteleri çok küçük, kazanları yapıştırma olduğundan rulman değişimine elvermiyor, elektronik kartları da çok amatörce düzenlenmiş. Arçelik'in modelleri durulama aralarında sıkmıyor bile, kirli suya doymuş çamaşırın üzerine sıkmadan ikinci suyu alıyor. Son derece düşük yıkama ve durulama performansı sunuyolar. Programları da yeterli değil.
Buzdolabı konusunda örnek vermek gerekirse günümüzde Electrolux'ün Avustralya'da üretilmiş olan 510lt Ophir serisi no frost buzdolabı Arçelik ve ya Profilo'nun 350lt statik buzdolabından daha az enerji harcıyor. Bahsettiğiniz konu 10 sene evvel geçerliydi, o zamanlar no frost buzdolapları günde 3kw enerji harcarlardı. Ancak günümüzdeki inverter teknolojisi ile çalışan no frostlar statik buzdolaplarından daha az enerji harcıyorlar. Daha yüksek kaliteye haiz olmaları da cabası.
Sulu sistem elektrikli süpürgelerde iş suyu dökmekle bitmiyor. Pislik su filtresi aksamına, su taşma önleyici süngerlere vs yapışıyor. Zahmetli bir temizlik gerektiriyor, aksi taktirde koku problemi ile karşılaşıyorsunuz. Hantallıktan kastım da altında kova, üstünde motor aksamı olan kova tipi süpürgelerdi. Ev hanımları bu süpürgeleri kullanırken ve saklarken zorlanıyorlar. Oysa yukarıda sıraladığım elektrikli süpürgelerin ebatları bu süpürgelerin 3'te biri kadar ve çok pratikler. İhlas, Libelle, Rainbow gibi elektrikli süpürgelerin servet derecesinde pahalı ve kullanışsız oldukları konusunda da sizle hemfikirim.
Benim size bahsetmek istediğim teknolojinin sürekli gelişiyor olmasıydı, bahsettiğiniz fikirlere 10 sene öncesi olsa katılırdım. Ancak bugün beyaz eşya piyasası daha farklı, yetinmeyi düşünmeden piyasadaki bütün ürünleri araştırmak gerekiyor. Araştırınca ortaya daha farklı sonuçlar çıkıyor.
Örneğin ben bahsettiğim 2000 devirli ve tüm ihtiyaçlarıma cevap veren makinemi (Gorenje) 800TL'ye aldım. Tek esprisi 2000 devirli olması değil, süper sessiz motor teknolojisi ile gece 2 de bile çamaşır yıkamak mümkün oluyor. Su jeti ile çok yüksek yıkama ve durulama performansı sunuyor, az miktarda deterjanı bile oldukça fazla köpürtüyor. Su bulanıklık sensörü ile sudaki deterjanı algılayıp gerekirse durulama ekliyor. Sık kullandığınız 4 programı isim vererek kaydedebiliyorsunuz, böylece gözleri yakını görmeyen annem tek bir dokunuşla önceden her detayını ayarladığım programı devreye sokmuş oluyor. Gerektiğinde durulama sayısı, yıkama suyu seviyesi ile 2 kademeli oynayabiliyorum, programlama yaparken su tüketimini de görüp suyu israf etmiyorum. Düşük tüketimle en iyi sonucu almış oluyorum. Makinenin tüm sahip olduğu özellikleri kullanıyorum özetle. Üstelik tüm gövdesi çinko kaplama ve kazanı da çelik bir makine. Hiç bir özelliği bence gereksiz değil. Ben 800TL'yi Ariston'a verip küçücük tamburlu, sıkarken evi ayağa kaldıran, 3-4 senede rulman ve amortisör arızası verecek bir cihaz da almış olabilirdim. Umarım dediğimi anlatabilmişimdir. Günümüzde yetinmeyip teknolojiyi takip etmek gerekiyor.