IŞINNANMA CİHAZI (MAKİNESİ) YAPMAK

[barbaros_45]

Arkadaşlar hem kafa dağıtmak(eylenmek),hem de bilgi dağarcığımızı geliştirip böylebir makine yapılabilirmi yapılamazmı onu tartışmak(kantlarla olabilir örn aynştayn'ın bir sözüyle teorisiyle) amacıyla böyle bir konu açıyorum yanlış bir yere açıyorsam form yöneticileri beni uyarsınlar böylebir konuyu nereye açmam gerektiğini bana bildirsinler oraya açayım

 

[barbaros_45]

Benim görüşüm şu mm boyutundaki bir et parcasını (örneyin tavuk eti olabilir cok kücük neredeyse gözle görünemeyecek kadar küçük parcalanıp) bir şekilde ışına çevirip (veya elektrona) kablo veya vb birşey aracılığıyla başka yere iletip tekrar eski et haline çevirmek böyle birşey başarılırsa da bu iş git gide büyük et parçalarıyla sonrada canlı bir fareyle gerçekleştrilir ve sonra fare ölmeden diyer bölgeye ulaşırsa iş tamamdır.
insanlarda birgün gelir işınlanır hemde sapa saglam ama sorun iletimde değil sorun dönüştürmede ilk dönüştürmeyi yaptın diyelim eti şına çevirdin ve ( bundan sonra et yerine fare diyecem) fareyi ışına çevirdin diyelim pekiya ışını fareye nasıl çevircen ve fare bu işlemden sonra yaşıyor olacak hadi bakalım arkadaşlar öneri ve eleştrilerinizi bekliyorum ama eleştri yapınca ardından önerinizide verin

 

[enjinia]

"ışınnanma" değil de "ışınlanma" dersek tartıştığımız konuyu bilerek konuşmuş oluruz.

 

[barbaros_45]

"ışınnanma" değil de "ışınlanma" dersek tartıştığımız konuyu bilerek konuşmuş oluruz.

Farkettim karedeş saol tam onu düzeltmek için girmiştim senin mesejı gördüm keşke sen yorum yapmadan önce fark etseydim

 

[muhittin_kaplan]

E=MC^2 formul bumuydu..

 

[vain]

Maddenin moleküler taşınması çalışmaları epeydir bilim adamlarını, yormaktadır, kısmen basit düzeyde bir şeyler başarmışlar fakat canlı organizmaların olabileceğini düşünmek çok zor, Kuran-ı Kerim kaynaklı olarak söylersek, Hz. Süleyman ile Belkıs kıssasında buna benzer bir duruma işaret edilmektedir. Yani teknolojinin bu seviyelere kadar geleceğini anlıyabiliriz. İlgli ayetler;

(Sonra Süleyman müşavirlerine) dedi ki: Ey ulular! Onlar teslimiyet gösterip bana gelmeden önce, hanginiz o
melikenin tahtını bana getirebilir? (Neml: 27/38)
Cinlerden bir ifrit: Sen
makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter ve
bana güvenebilirsiniz, dedi. (Neml: 27/39)
Kitaptan (Allah tarafından
verilmiş) bir ilmi olan kimse ise: Gözünü açıp kapamadan ben onu sana getiririm,
dedi. (Süleyman) onu (melikenin tahtını) yanıbaşına yerleşmiş olarak görünce:
Bu, dedi, şükür mü edeceğim, yoksa nankörlük mü edeceğim diye beni sınamak üzere
Rabbimin (gösterdiği) lütfundandır. Şükreden ancak kendisi için şükretmiş olur,
nankörlük edene gelince, o bilsin ki, Rabbimin hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, çok
kerem sahibidir. (Neml: 27/40)