Yıllar önce, fabrikada tesislerden birisi bakıma girmiş ve arızalardan arta kalan zamanlarda bakımcı arkadaşlara yardım olsun diye takılıyorum.Konveyörlere ait motorlar bağlanıyor.Bende birkaç tanesini bağladım ve bir sonrakine geçtim.Geçmez olayım daracık bir yer ve yere o kadar yakınki nerdeyse yüzü koyun yatarak bağlantı yapıyorum.Üstüne üstlük ışık yetrsiz hemen hemen el yordamıyla bağlıyorum.E bütün bunlara ek olarak birde renk körlüğü var !
Liseli satjer çocuklar vardı yakınlarda seslendim birisine gel bak bakalım şunun rengi ne bununki ne diye.Sevdiğimde bir çocuk, tek tek söyledi.Bağlantı bitti.Mesaim doldu ben erken çıkarım, gelen arızacı devr alır işleri.Bakımcılar devam ediyor.
Ertesi sabah Atelya mühendisi durup dururken, Topraklamadan, Sarı-Yeşilden ve Dünya standartlarından bahsetmeye başladı.sözünü kesip; bilmem nerdeki bilmem kaç nolu motor mu ? dedim.Nerden biliyosun ? diye sordu.Yoksa kasıtlı mı yanlış bağladın demezmi.
Renkleri tam göremediğimi anlatmaya çalıştım ama nafile.Meğer Fazı Toprağa, Toprağı Bobine bağlamışım.
Ogün bugündür, kimsenin duyu organlarını kullanmam !