Merhaba.Güzel bir konu başlığını açmışsınız sn. Serkan_48,bu konudaki “artılarım” ve “eksilerim” aşağıdaki gibidir; (Özel olarak çok hassas düşündüğüm trafik konusuna çok fazla yer verdim)
-Trafikte sarı veya sarı+yeşil ışık hiç yanmadan arkadan sürekli klakson çalanlardan hoşlanmam.
-Yaya geçidinde yayalar tam geçerken bu anda hiç durmayanlara,yaya adım atmışken veya atmaya tam hazırlanırken buna aldırmayıp transit geçenlerden hoşlanmam.(Centilmenlik ve trafik konusundan)
-Egzozları aslında çok az ve normal bir ses çıkardığı halde özel düzenlerle egzoz sesini artıran ses sistemi monte edenlerden hoşlanmam.Egzozozum biraz fazla ses çıkarsa hemen egzozocuya gidip gerekirse tam olarak sıfırıyla değiştirim.(Meskun mahaldeki yakın çevreye verdiğim bir hassasiyet ve saygı açısından)
-Kavşaklara gelindiğinde ayni özellikle geçiş üstünlüğüne sahip 2 ayrı yoldan gelen bir araç,bir fedakarlıkta bulunup diğerine geçiş üstünlüğünü nezaketen de veriyorsa ona büyük saygı duyarım.Herkes ayni düşünce ile hareket edip nezaket kuralları içinde davranabilse,belki ülkemizde kazaların oluşma riski tam sıfıra bile inebilir. (Araçların bakımsızlığını,içkiyle,uyuştucuyla araç kullanmayı,kendiliğinden ve istenmeden oluşan bu tür kazaları bunların dışındaki istisna sayıyorum)
-Trafikte kendi şeridinde giderken sürekli makas atan sürücüleri severek tasvip edemem.Zaten yeni çıkan trafik yasaları ile bu fiil,işlenen suçlar listesine tam dahil edilmiştir.Aslında hem nezaketen,hem de trafik kuralları gereği mecburiyet ve olağanüstü durumlar (Oluşan çok tehlikeli bir durumu savuşturmanın çok dışında) bu eylemin hiç yapılmaması gerekir,çünkü trafik için çok büyük risk oluşturmaktadır.
-“Sinyali sadece acemiler verir” önyargısı ile düşünen ve sinyali kritik zamanlarda kullanmaktan sakınan sürücülerden hoşlanmam.Sinyal bilgi amaçlı verilip acemilikle ve ustalıkla, yapılan bu yararlı eylemin hiç bir ilgisi bulunmamaktadır.
-Araçlardan çevreye düşüncesizce atık (çöp) madde atanlardan,parkları,bahçeleri,vb. ve yakın çevreyi,hemen yanıbaşlarında çöp kutuları olduğu halde göz göre göre kirletenleri (Bu gezegen bize bir emanettir,çevremizi olabildiğince temiz tutmak,daha temiz bir gelecek ve neslin devamı için olmazsa olmazıdır.)
-Gecenin tam ortasında, araca özel koyduğu yüksek güçlü ses sistemini,aracın camlarını indirip,meskun mahallerde “bangır bangır” bağırtanlardan,gece saat 24.00’den sonra uzun uzun klakson çalanlardan,bu şekilde uykuya dalmış olanları bu sesle rahatsız edip uyandıranlardan hoşlanmam.
-Forum içinde, forum dışındaki bazı istenmeyen husumetlerini buraya taşıyıp, forumda herkesin tedirgin ve çok da rahatsız olacağı şekliyle bu tartışmalarını çekinmeden “açık bir kavga” şeklinde inatla da sürdüren forum üyelerinden genelde hoşlanmam.
-Kendisine hemen cevap yazılmadığını gören ve bu konuda çok sabırsız olan bazı forum üyelerinin, ayni konu başlığını defalarca farklı konu başlıklarında kasten açmaya devam etmelerini ısrarcılık ve forum kurallarına uymamak olarak değerlendirip hoşlanmam.
-Fiziki ve kişisel bakımına,kıyafetine,konuşma tarzına sürekli olarak büyük önem gösteren bayan veya bay ayırt etmeden hepsinden ayni derecede etkilenerek hoşlanırım.
-Cehaletin vereceği gereksiz bir cesareti,kültür ve ilimin vereceği bir çekinceye her zaman tercih ederim.
-İnsanı önce insan olduğu,bunu olabilmeyi tam başarabildiği (Adam gibi adam,emin,güvenilir,mert,adil) zaman gerçekten de severim,etiketi,makamı ve sahip olduğu maddi gücü daha sonra gelir.
-Karşılıksız yardım etmeyi,edebilmeyi çok isteyeni veya yardım edilmesine ön ayak olabileni,bu amacı kendi hayat felsefesiyle amaç edinmiş olanları çok severim.(Bir iyilik yap iyilik bul veya iyilik yap denize at,felsefesi ile)
-İyiliğin karşılığını sözle nezaketen verebileni,teşekkür edebilmeyi çok iyi bileni,bunu hiç unutmayanı,forum içindeki bu konularda vefasız kalmayanı çok severim.İşte ben böyle biriyim..Saygılarımla..
Bir anti-parantez olarak lehim kokusunu,genel sağlık açısından bu açıdan düşündüğümde pek sevmiyorum,bu nedenle oluşan duman yoğunluğunu senelerdir tam dağıtabilmek için vantilatörler kullanıyorum,hiç olmazsa direk burnuma da gelmemesi,odaya homojen olarak da dağılması için bunu uyguluyorum,sürekli ve kalıcı bir çözüm için bacalı bir davlumbaz (Doğal baca çekişli veya içinde ayrıca debisi çok yüksek olan pc kasa fanlarını,bu davlumbaz boğazına tam monte edip, cebri olarak kirli bu havayı çekip camdan dışarıya egzoz edebilmeyi arada sırada düşünüyorum.Çok uzun süreli soluduğumda alerjik istenmeyen bazı etkilenimlerle karşılaşabiliyorum,kısa sürede değil çok uzun uzun sürede benim sağlığım (Aslında genelleme yapılarak çok uzun süreli temaslarda herkese zararlı olabileceği de düşünülmelidir) zararlı olduğunu düşünüyorum.Fluxtaki boraks ısıyla ayrışıp tahriş edici bor dumanlarını çıkardığından sağlık için bence sigara kadar zararlı olmasa bile yine de zararlı olabilir.Keza elektrotla elektrik ark kaynağı yapanların da,çok kapalı (Açık ve havadar olan alanlar dışında) ortamlarda aspiratörsüz bu dumanlara uzun süreli maruz kalabilmeleri de ayni ölçüde insan sağlığı için zararlıdır.Kolay gelsin.
