Armut piş, ağzıma düş!
Ekmek elden, su gölden!
Yeni nesil gençliği bizler sorgulayıcı, araştırıcı, hiçbir şeye çabuk inanmayanlar diye halihazırda biliyoruz!
Eskiden internet her evde de yoktu, kütüphaneler eve çok uzakta, vs ,vs.
Araştırma yapmamak için hiç olmazsa bu bahaneler her zaman hazırdı!
Başkalarına çok güvenmemek her zaman bir ihtiyati tedbir olmalı.
Çünkü tüm geometri, fizik problemleri önce formül, sonra matematik sayıları yerine konulup çözülür!
Eee, birisi çözmüş, kopyala yapıştır yapayım, günü kurtarayım, bu çok güzel!
Ama yapan üstat dalgınlıkla bir değerin formülünü yazmadığı için unutmuş olamaz mı?
Evet unutulmuş, sn. Sami İnci'nin formülleri de onlar sonra sorarlar dediği gibi!
Silindirin yüksekliği (400 cm) hesaba katılmadan son sonuca sonuca gidilmiş!
Evet sonuç olarak çok doğru ama 400 çarpanı kadar bir eksiklikle!
Bu şekilde bir okul öğretmeninin önüne verilirse de bal gibi kopyala yapıştır olduğu belli olur!
Boşuna da demiyoruz insan her zaman hatalar yapabilir, normaldir, kimselere güvenmemek lazım diye!
Önce silindirin hacim formülü çarpı özgül kütlesi yazılıp değerler yerine konsaydı bu hata belki de hiç yapılamazdı!
Eee, bu yüzden tekrar boşuna demiyoruz, önce fizikteki formulü yazıp sonrasında matematik sayıların yerlerine konulması şarttır diye!
Neyse olan olmuş bir kere, bu gün daha fazla üzerinde durmayalım, hep önümüze (Yeni Mars projelerine, vb.) bakalım. Kolay gelsin. Saygılar.