Ayarları kurcalanmış Sony FM/AM saatli radyo

[Mr_YAMYAM]

Aslında radyomun sağlığına kavuşmuş olması her ne kadar önemli olsa da, benim için sizin bilgilerinizden faydalarak bugüne kadar nasıl çalıştığını çözemediğim FM OSC ,FM ANT ,VARYABL üzerindeki FM OSC ,ve ANT trimerlerinin çalışma şekli, nüveli bobin ile hava nüveli bobinin çalışma şekli ve en ufak bir dokunuşla nasıl tepki verdiğini üzerinde çalışarak öğrenmek çok çok değerli oldu.

Burada bilimsel disiplin daha önemli olduğu için ben fazlaca üzerinde durdum.
Anlattıklarım sadece FM bandı için değil, tüm frekans bandlarında geçerli kurallardır.
Bu kuralları 1977 yılından beri öğrenip uyguladığım için benim için de ayrıca önemi vardır.
O yıllarda OD ve UD lı küçük STANDART radyolar vardı. Bu kuralları böyle bir radyo ile öğrenmiş o uyduruk radyolar ile şaheserler yaratmıştım.
Hatta babam beni kahveye gitmesin çalışsın diye bir radyocunun yanına çırak olarak vermişti. Radyocuda yapılamamış ve bekleyen 10 tane kadar STANDART radyo vardı. OD ve UD bobinleri birbirlerine seri bağlandığı için bir türlü bağlantıları yapamıyorlardı. Ben ise ezbere yapıyor, bir de o yıllarda hemen hemen her radyocuda bulunan sinyal jeneratörü ile bilimsel olarak ayar yapardım. Ankara için sadece UD nın çalışması bile yeterli iken, ayarladığım radyolar ile gün batımından sonra OD 1098 kHz teki KIBRIS BAYRAK RADYOSU bile dinlenirdi.
İyi ekmek yemiştim haa

Senin günlerce uğraşıp yapabildiğin bu şeyleri ben 1 saatte yapardım. Şimdilerde o kadar basit geliyor ki günümüzde stereo lambası yanmayan bir FM radyoyu yapınca sahibi beni sihirbaz sanıyo
Radyo kötü olsa da üzerinde yaptığımız testler bence oldukça kıymetlidir. Bu sebeple uğraşırken radyoyu tamamen bozacak olsaydın bile sanırım yüreğin yanmazdı.
Eğer sen ve takipçiler de bu konudan bazı teknikleri öğrenmişseniz tüm uğraşılara değecektir.

 

[sasen1]

O yıllarda OD ve UD lı küçük STANDART radyolar vardı.

Ben de orta okuldayken babamın küçük siyah, dikdörtgen ön tarafı gri Philips marka pilli radyosu vardı. Sabahları ajansları dinler, TRT den de Türk halk müziği, Türk sanat müziği yayınlarını dinlerdi. Ben de o yıllarda radyolara elektroniğe meraklıyım bulduğum şeyleri kurcalıyorum. Bir gün dedim bu radyoyu ben açayım. Herkes yattı gece saat 1 den sonra odamın kapısını kapattım. Radyonun arka kapağını açtım. Tabi insanda merak uyandıran ilk şey renkli renkli muayyen bobinler acaba oynayınca ne oluyor?
Tornavida ile bir sağa döndürüyorum bir sola kanallar değiştikçe değişiyor. Tam o sırada tak kapı açıldı. Babam ."Bir o kalmıştı içine etmediğin, onu da hallettin. Hadi kapat onu yat "dedi. Tabi kapatıp yattım.

Şimdi düşünüyorum da babam o radyoyu daha sonra dinledi ama nasıl dinledi acaba ,frekanslar nerelere kaymıştır Allah bilir.

Kısmet bu güneymiş, biraz geç oldu ama, işin mantığını çalışma şeklini öğrendim.