Yeni kurulan bir tekstil fabrikasında makina müh. olarak görev yaptığım zamanlarda,çok eski tekstil makinelerinin,fabrika müdürü aracılığı ile adam edilip hizmete girmesinin istenmesi,eski makinalardaki kir,toz,polen,pas,bakteri,polen,küf vb. zararlı etkenlere,ekmek parası yüzünden maruz kalmak zorunda olmam,bir kablo üretim fabrikasındaki,tel çekme ve çelik tel imalatı kısmında,ortamda fazla miktarda HCl(Tuz ruhu=Hidrojen klorür=Tuvalet beyazlatıcısı) buharına maruz kalıp, hastalanıp, 2 gün içinde istifamı vermemle sonuçlanması,makinacıların maruz kaldığı ağır çalışma şartları(Maden=kömür ocaklarında yetersiz havalandırma ile kendini gösterebilen "Grizu" patlaması,gres yağı,makina yağı artıkları(Ayrıca bunların hepsi petrol türevli olup vücut sağlığına uzun vadede zararlıdır),yüksek desibel seviyesinde ve insan sağlığına tehditkar olabilen gürültülü çalışabilen makina ortamı,yani ses izolasyonu sağlanmamış makina donanım ve ekipmanları,ses yalıtıcı malzeme kullanımından çoğu zaman sakınılabilen ortam şartları,küçük işletmelerin (Kobi) pamuk veya sentetik iplik (Akrilik gibi) üretiminde gereken yüksek oranlı nemi,yere kova kova dökülen su ile, nemi arttırmak suretiyle sağlayabilmesi(!) iş ortamlarında hiç hoşuma gitmeyip,nefret ettiğim konuların her zaman en başında yer almıştır.
İşte, bu tür sakıncalar yüzünden mesleğimden biraz soğuduğumu,salt makinalarla ömür boyu uğraşmak yerine,
Elektrik-
Elektronik,bilgisayar,mekatronik,kontrol müh.liği,otomasyon konularına ilgi alanımı ve ağırlığımı vererek(Bu konularla fabrika ortamından uzak,teorik olarak kalmak kaydıyla,sadece hobi olarak uğraşarak),ilgi alanımı da, şu son günlerde biraz değiştirmiş bulunmaktayım.(Sağlık şartları ve neden olabildiği riskleri, en baş etken olarak kabul etmek suretiyle tabi.)