Mesleğinizin Nefret Ettiğiniz Yanı?

milletin kapı kolu,dolap kapağı sıkıver demesinden bıktım. birde vur geç usulü tesisat yapıp gidenlerin arkasını toplamaktan bıktım,tabi en önemlisi pinpirikli amirlerle çalışmaktan insan sıkılıyor ve meslekten soğutuyorlar insanı...
 
yeni bir işe giriyorsun, o konuda tecrüben olmadığını yahut az olduğunu belirtiyorsun, başta tamam deniyor ama sonra bir iş geliyor önüne ve yapman bekleniyor. tamam araştırır yaparsın falan filan ama en gıcık yanı şu. o is yerinde senden başka o pozisyonda kimse olmaması, o işten kimsenin anlamaması çok can sıkıcı. daha da kötüsü, çok muğlak konular oluyor bazen. mutlaka yapman gerekli haliyle. ama piyasada bir sürü bilgi kirliliği oluyor o konu ile ilgili ve sen harmanlayıp doğruya ulaşmalısın. içinden doğruyu çekemezsen yanlışlar içinde boğuluyorsun ve her şey allak bullak oluyor.

neticede bir işi iş yerinde yaparken deneme yanılma ile yapamazsın, bu yüzden de bilmediğin bir işse mutlaka sana bilen birinin bir kere göstermesi ya da anlatması lazım. yoksa işin zor oluyor
 
Ve Patron yeni bir makine siparişi alır toplantı yapar teslim süresi 5 ay dır.
Bunun üzerine toplantıda son 1 ay Elektrik ve programlama işleri için ayrılmıştır. Fakat son 1 ay geldiğinde makinedeki kaynaklı imalat halen devam etmektedir. Bizim için ayrılan son 1 ay süre 2 haftaya düşmüştür.
Son 2. hafta geldiğinde ise boyacılar ve montajcılar devreye girmişlerdir ve bizim süre 1 haftaya düşmüştür.
Artık teslimat için 1 haftamız vardır fakat o 1 hafta geldiğinde ise pinomatikçiler bizim işlerimiz var daha der ve makine teslimatına 3 gün kala kör topal otomasyoncuya devredilen makine üzerinde çalışmalara başlanır. 3 gün boyunca geceli gündüzlü çalışır garip otomasyoncu, haliyle yetiştiremez işi. Ve patron... "olsun sahada süremiz var daha sahada halledersin" der ve kapatır konuyu.
Saha montajına gidildiğinde ise Mekanik montaj, pünomatik montaj, rötüşler, elektriksel montaj vs.vs. derken yine bu gariban otomasyonculara 3 gün kalmıştır. Haliyle geceli gündüzlüde çalışsa yine yetiştiremez işi ve teslimat gecikir.
Patronun yada iş verenin nazarında işi otomasyoncu geciktirmiştir.

Evet mesleğimin tek nefret ettiğim yanı, Makinenin can damarı; olmaz sa olmazı otomasyon işlerinin önemsenmeden küçük ve basit görülmesi dir.
 
Sayın @TheRisky nin yazısını okuyunca benimde aklıma gelen sahada mekanik proje yada montajdan kaynaklanan hataların otomasyoncular tarafından programsal olarak düzeltilmesi ve onlarla uğraşırken kendi işini yapmamak ve haliyle teslimatın gecikmesi.
 
Mesleğimizin nefret ettiğim yanı gereken önemin verilmemesi. Piyasada bolca mühendis olduğu için özel sektörde bir Elektrik mühendisinin bir muhasebeci kadar değeri yok.(Kurumsal firmalar ve devlet hariç) okadar iş yaparsın çok basitmiş gibi görünür. Mesleğimizi bu hale getiren eğitim sistemi utansın.Önüne geleni mühendis yapan devlet utansın.
 
Mesleğimizin nefret ettiğim yanı gereken önemin verilmemesi. Piyasada bolca mühendis olduğu için özel sektörde bir Elektrik mühendisinin bir muhasebeci kadar değeri yok.(Kurumsal firmalar ve devlet hariç) okadar iş yaparsın çok basitmiş gibi görünür. Mesleğimizi bu hale getiren eğitim sistemi utansın.Önüne geleni mühendis yapan devlet utansın.
Joker eleman gibi olduk resmen. Muhasebeci diye ornek vermeyelim kalp kirmamak icin ama bir cirak kadar degerimizin olmadigini soyleyebiliriz. Yeri geliyor çırağın yaptigi isi, muhasebecinin pazarlamacinin yaptigi isi, bazen de muhendisin yaptigi isi:) yapiyoruz ama çırak kadar degerimiz yok.
 
Aynı sorunun,30 kere sorulması.
 
Aynı sorunun,30 kere sorulması.
askerde çay ocağındaydım. açılış kapanış saatleri yazmasına rağmen ve o zaaatler hiç değişmemesine rağmen her gün sorarlardı kaçta açacaksın diye. bir de bir şey yok deyince her seferinde nasıl yok sorusu gelirdi ardından. yokun nasılı mı olur. ya vardır ya yoktur. nasıl yok diyeni gıtlaklayası geliyor insanın
 
alçıpancının sıkıştırmasından, kablolarımı alçıpanın içinde bırakmasından.
kimi zaman tarif ettiğim kablo kimi zaman da kendi çektiğim kablo alçıpan yapıldıktan sonra buharlaşıp gidiyor adeta. nerde dediğimde yoktu ki, ne kablosu, orda kablo yok eminim diyen alçıpancıya yoğun çabalar sonucunda o noktayı kestirttiğimde aaa varmış diyorlar.
bazen de ben kabloyu çekmeden adam alçıpan işini tamamlıyor. halbuki bir gün önce bekle diyorum adama. arkamızı dönünce tavanı kapatıyorlar (bu arada hepsi değil tabiki, birden fazlası ile aynı muhabbeti yaptığım için lar ler kullandım, genellemek için değil)
sıvacı ile de benzer bir problem var.
bir dün önce koyduğum kasa bir bakıyorum ertesi gün yok, hemde içinde kablosu da çekilmiş. niye kapattın diyorum, orda bir şey yok ki diyor adam. alıyorum çekici kırıyorum yine aaa varmış oluyor. kimi zaman projede metraj yok, kafana göre koyman istenmiş kasa. eline çekici alıp tık tık hafif hafif vurarak sesinden kasanın sıva içinde yerini bulmaya çalışıyorsun.
 

Forum istatistikleri

Konular
129,901
Mesajlar
931,145
Kullanıcılar
452,786
Son üye
mtnozkan35
Geri
Üst