Otomasyon ve Otomatik Kumanda Elemanları

Klavyeah

Üye
Katılım
28 Ağu 2006
Mesajlar
269
Puanları
1
Yaş
39
Otomasyon ve Otomatik Kumanda Elemanları

KUMANDA ELEMANLARI

1.1 GENEL BİLGİLER
Elektrik makinalarının ve elektrikli aygıtların çalıştırılmalarında kullanılan elemanlara kumanda elemanları denilir. Kumanda elemanları, sıklıkla kumanda devrelerinde kullanılırlar. Bu elemanları tanımak ve işlevlerini bilmek, devrelerin öğrenilmesi için bir ön adım olarak düşünülmelidir. Bu sayede karmaşık devrelerin işleyişlerinin çözümünün daha kolay anlaşılabilmesine olanak sağlanır.
Bu bölümde anlatılan temel kumanda elemanları şunlardır;

• Butonlar
• Anahtarlar
• Lambalar
• Sınır Anahtarları
• Röleler
• Kontaktörler
• Aşırı Akım Röleleri
• Zaman Röleleri
• Valfler
• Termostatlar
• Paket şalterler

1.2 BUTONLAR
Elektrik akımının geçip geçmemesini, yön değiştirmesini sağlayan elemanlardır. Bu elemanların kontaklarından akım geçer. Normalde açık kontaklı bir anahtardan akım geçmez. Butona basarak kontak kapandığında akım geçebilir. Normalde kapalı kontaklı bir elemandan akım geçer. Butona basarak kontak açıldığında akım geçişi durur.
1.2.1 Yapılarına Göre Butonlar
1.2.1.1 Normalde Açık Kontaklı Buton
Bu elemana kısaca başlatma (start) butonu adı verilebilir. Butona basıldığında kontak kapanarak devre tamamlanır. Buton serbest bırakıldığında ise kontak tekrar eski konumuna döner.

Şekil 1.1 Başlatma butonu simgesi
Şekil 1.2 Başlatma butonu
Şekil 1.3 Başlatma butonunun devrede gösterimi

1.2.1.2 Normalde Kapalı Kontaklı Buton
Bu elemana kısaca durdurma (stop) butonu adı verilebilir. Butona basıldığında kontak açılarak devre akımı kesilir. Buton serbest bırakıldığında tekrar eski konumuna döner.

Şekil 1.4 Durdurma butonu simgesi
Şekil 1.5 Durdurma butonu
Şekil 1.6 Durdurma butonunun devrede gösterimi


1.2.1.3 Çift Yollu Buton
Biri normalde kapalı, diğeri normalde açık iki adet kontağa sahip olan butondur. Butona kuvvet uygulandığında kontaklar yer değiştirir. Bir işleme son verirken,diğer bir işlemi başlatmak istenen yerlerde kullanılır.

Şekil 1.7 Çift Yollu buton simgesi
Şekil 1.8 Çift yollu buton
Şekil 1.9 Çift yollu butonun devrede gösterimi

1.2.1.4 Ortak Uçlu Buton (Jog Buton)
Butonun normal konumunda 1-2 bağlantılarından akım geçmektedir. Butona kuvvet uygulandığında devre 1-4 bağlantıları üzerinden tamamlanır. Buton serbest bırakıldığında normal konumuna döner. Çift yollu butondan farkı, 1 numaralı ucun ortak olmasıdır.

Şekil 1.10 Jog buton simgesi
Şekil 1.11 Jog butonu
Şekil 1.12 Jog butonunun devrede gösterimi

1.2.2 Çalışma Şekillerine Göre Butonlar
1.2.2.1 Kalıcı Buton (Anahtar)

Kalıcı butona basıldığında, buton durumunu değiştirir. Kalıcı buton serbest bırakıldığında, normal konumuna dönmez. Yani basıldığı şekilde kalır. Başka bir kumanda elemanı kalıcı butonu tekrar normal konumuna döndürür. Bu eleman bir aşırı akım rölesi veya bir durdurma butonu olabilir.

Şekil 1.13 Kalıcı tip butonun devrede gösterimi

1.2.2.2 Ani Temaslı Buton
Ani temaslı butona basıldığında, buton durumunu değiştirir. Serbest bırakıldığında, ani temaslı buton otomatik olarak normal konumuna döner.
1.3 ANAHTARLAR
En çok kullanılan kumanda elemanlarıdır. Anahtarların butondan farkı kalıcı tipte olmasıdır. Şekil 1.14’teki anahtar normalde açık konumda kullanılmaktadır.

Şekil 1.14 Anahtar simgesi
Şekil 1.15 Anahtar
Şekil 1.16 Anahtarın devrede gösterimi

1.4 LAMBALAR
Kumanda devrelerinde en çok kullanılan elemanlar sinyal lambalarıdır. Sinyal lambalarının gövdelerine neon veya akkor telli lamba takılır. Neon lambalar 220 V gibi yüksek gerilimli kumanda devrelerinde, ak kor telli lambalar ise 36 V gibi düşük gerilimli kumanda devrelerinde kullanılırlar.

Şekil 1.17 Lamba simgesi
Şekil 1.18 Lamba
Şekil 1.19 Lambaların devrede gösterimi

Sinyal lambaları genellikle eletrik tablolarına bağlanacak şekilde yapılırlar. Bu bağlamada, sinyal lambasının gövdesi tablonun arka tarafında kalır. Sinyal lambasının bombeli ve renkli camı tablonun ön yüzünde bulunur.

1.5 SINIR ANAHTARLARI
Hareketli aygıtlarda bir hareketi durdurup başka bir hareketi başlatan ve aygıtın hareket eden elemanı tarafından çalıştırılan kumanda elemanına sınır anahtarı denir. Yapılarına göre sınır anahtarları, makaralı, pimli ve manyetik olmak üzere üç kısıma ayrılır. Şekil 1.20’de gerçek sınır anahtarları, Şekil 1.21’de de devre sembolleri görülmektedir.

Şekil 1.20 Sınır anahtarları
Şekil 1.21 Sınır anahtarı simgeleri

1.5.1 Makaralı Sınır Anahtarı
Aygıtın genellikle sabit kısmına bağlanırlar. Aygıtın hareketli kısmında bulunan bir çıkıntı, sınır anahtarının makarasına çarptığında, sınır anahtarının durumunu değiştirir. Sınır anahtarında bulunan kapalı kontaklar açılır, açık kontaklar kapanır. Sınır anahtarındaki bu durum değişikliği de aygıtı durdurur veya aygıtın çalışmasını sağlar.

Şekil 1.22 Makaralı sınır anahtarı

1.5.2 Pimli Sınır Anahtarı
Aygıtın genellikle aygıtın sabit kısmına bağlanırlar. Aygıtın hareketli kısmında bulunan bir çıkıntı sınır anahtarının pimine çarptığında, sınır anahtarının durum değiştirmesine neden olur. Sınır anahtarında bulunan kapalı kontaklar açılır, açık kontaklar kapanır. Kontakların durum değiştirmesi, aygıtı durdurur veya aygıtta yeni bir hareketi başlatır. Pimli sınır anahtarında pimin hareket kursunun uygun büyüklükte olması gerekir. Aksi takdirde aygıtın hareketli parçası, anahtarın kursu kadar olan mesafede duramaz.Hareketli parça sınır anahtarının parçalanmasına neden olur.

Şekil 1.22 Pimli sınır anahtarı

1.5.3 Manyetik Sınır Anahtarı
Makaralı ve pimli sınır anahtarları mekanik bir hareketle çalışırlar. Yani mekanik bir hareket bu çeşit sınır anahtarlarının konumunu değiştirir. Manyetik sınır anahtarlarında ise bu durum farklıdır. Bu sınır anahtarı sabit mıknatıs ve kontak bloğu olmak üzere iki kısımdan oluşur. Kontak bloğu aygıtın sabit kısmına, sabit mıknatıs ise aygıtın hareketli kısmına bağlanır. Kontak bloğunda normalde açık ve normalde kapalı bir kontak vardır. Kontak parçalarından biri manyetik bir maddeden yapılır. Aygıt çalışırken zaman zaman kontak bloğu ile sabit mıknatıs karşı karşıya gelirler. Bu durumda sabit mıknatıs kontağın manyetik parçasını kendine doğru çeker. Kontağın açılmasına veya kapanmasına neden olur.
Manyetik anahtarlara Reed Kontak adı verilir. İçindeki hava alınmış şeffaf bit tüp içinde yerleştirilmiş demir - nikel alaşımlı kontaktan ibarettir. Akım geçişini kolaylaştırmak amacıyla cam tübün içine azot ve hidrojen karışımı gaz doldurulur.Kontakların mekanik titreşimlerden etkilenmemesi için reçineyle birlikte bir gövdeye yerleştirilmiştir. Temazsız algılama yaptıkları için yüksek hassasiyetli ve uzun ömürlüdür. Boyutları küçük ve anahtarlama hızları yüksektir (0.5 milisaniye).

Şekil 1.23 Manyetik sınır anahtarı

1.5.4 Çalışma Şekillerine Göre Sınır Anahtarları
Ani Temaslı ve Kalıcı Tip olmak üzere iki kısıma ayrılırlar. Sınır anahtarının durum değiştirmesine neden olan hareket ortadan kalktığında, ani temaslı sınır anahtarı hemen normal konumuna döner (yay nedeniyle). Halbuki bir hareket nedeniyle kalıcı tip sınır anahtarı durum değiştirirse, anahtar yeni konumnda kalır. Otomatik olarak normal konumuna dönmez. Ters yöndeki başka bir hareket kalıcı tip sınır anahtarını normal konumuna döndürür.
1.6 RÖLELER
Ufak güçteki elektromanyetik anahtarlara röle adı verilir. Röleler elektromıknatıs, palet ve kontaklar olmak üzere üç kısımdan oluşur. Elektromıknatıs, demir nüve ve üzerine sarılmış bobinden meydana gelir. Röle bobinleri hem doğru ve hem de alternatif akımda çalışır. Bobin doğru akıma bağlanacak ise demir nüve bir parçadan yapılır.

Şekil 1.24 Gerçek bir röle

Demir nüvenin ön yüzüne plastikten yapılmış bir pul konur. Bu pul, bobin akımı kesildikten sonra artık mıknatısıyet nedeniyle paletin demir nüveye yapışık kalmasını önler. Bobini alternatif akıma bağlanacak rölelerin demir nüveleri sac paketinden yapılır.
Demir nüvenin ön yüzünde açılan oyuğa bakırdan yapılmış bir halka geçirilir. Bu bakır halka konmazsa alternatif alan nedeniyle palet titreşim yapar. Kontaklar açılıp kapanır ve röle gürültülü çalışır.

Şekil 1.25 Rölenin iç yapısı

Rölelerde bir veya daha fazla sayıda normalde açık ve normalde kapalı kontak bulunur. Kontakların açılıp kapanmalarını, rölenin paleti sağlar. Bobin enerjilendiğinde, palet çekilir. Normalde kapalı kontaklar açılır, normalde açık kontaklar kapanır. Rölenin paletine bağlanmış olan bir yay kontakların nornal konumda kalmalarını sağlar. Kontakların yapımlarında gümüş, tungsten, palladyum metalleri ve bunların alaşımları kullanılır.

Şekil 1.26 Röleli devre örneği
Şekil 1.26’da verilen rölenin bobinine bir gerilim uygulandığında röle enerjilenir ve paletini çeker. Palet üzerinde bulunan 1-3 numaralı kontak açılır ve 1-2 numaralı kontak kapanır. Bobinin akımı kesildiğinde, röle üzerinde bulunan yay, paletin demir nüveden uzaklaşmasını sağlar. Bu durumda kapanmış olan 1-2 numaralı kontak açılır, açılmış olan 1-3 numaralı kontak kapanır. Röleler Şekil 1.27’deki gibi sembolize edilir.

Şekil 1.27 Röle ve kontaklarının simgeleri
1.7 KONTAKTÖRLER
Büyük güçteki elektromanyetik anahtarlara kontaktör adı verilir. Rölelerde olduğu gibi kontaktörler de elektromıknatıs, palet ve kontaklar olmak üzere üç kısımdan oluşur. Kontaktörler, bir ve üç fazlı motor, ısıtıcı, kaynak makinesi, trafo vb. alıcıların otomatik olarak kumanda edilmesinde kullanılır. Bu elemanların bobinlerinin gerilimleri DC ya da AC olarak 24 - 48 - 220 - 380 volt olabilmektedir.

Şekil 1.28 Kontaktörün iç yapısı
Şekil 1.29 Gerçek bir kontaktör

Şekil 1.28’de verilen kontaktörün bobinine bir gerilim uygulandığında kontaktör enerjilenir ve paletini çeker. Palet üzerinde bulunan 5-6 numaralı kontak ve 7-8 numaralı kontak açılır. 1-2 numaralı kontak ve 3-4 numaralı kontak kapanır. Bobinin akımı kesildiğinde, kontaktör üzerinde bulunan yay, paletin demir nüveden uzaklaşmasını sağlar. Bu durumda kapanmış olan 1-2 numaralı kontak ve 3-4 numaralı kontak açılır. Açılmış olan 5-6 numaralı kontak ve 7-8 numaralı kontak kapanır.

1.7.1 Kontaktörlerin Yapısı
1.7.1.1 Bobinler (Elektromıknatıs)

Bobin ve demir nüveden üretilmiş elemandır. Bobinde gerilim uygulandığında geçen akım manyetik alan oluşturarak mıknatısiyet meydana getirir. Kontaktör bobinleri de doğru veya alternatif akımla çalışırlar. Her iki akımla çalışacak kontaktörlerin demir nüveleri genellikle E şeklinde yapılırlar. Eğer bobin doğru akımla çalışacaksa E şeklindeki demir nüve, yumuşak demirden ve tek bir parça olarak yapılır.

Şekil 1.30 Enerjilenmiş kontaktör
Demir nüvenin dış bacaklarına plastikten yapılmış iki pul konur. Bu pullar, bobin akımı kesildikten sonra kalan artık mıknatısıyet nedeniyle paletin demir nüveye yapışık kalmasını önlerler. Bobini alternatif akıma bağlanacak olan kontaktörlerin E şeklindeki demir nüveleri, silisli saçların paketlenmesiyle yapılır. Böylece manyetik devrenin demir kayıpları en küçük değere indirilmiş olur. Bir kontaktör bobini alternatif gerilime bağlanırsa bu bobin alternatif manyetik alan yaratır. Frekansı 50 olan bir şebekede bu manyetik alan saniyede 100 kere 0 olur, 100 kere de maksimum değere ulaşır.
Manyetik alan maksimum olduğunda palet çekilir, sıfır olduğunda da palet bırakılır. Bu nedenle palet titreşir, kontaklar açılır ve kapanır, kontaktör çok gürültülü olarak çalışır. Bu sakıncayı gidermek için demir nüvenin dış bacaklarının ön yüzlerinde açılan oyuklara kalın bakır halkalar takılır. Bakır halkalar kullanılmazsa bir titreme oluşur.
Bir transformatörün sekonder sargısı gibi çalışan bu bakır halkaların her birinde gerilim indüklenir. Halkalar kısa devre edilmiş olduklarından, indüksiyon gerilimi halkalardan akım dolaştırır ve halkalar ek bir manyetik alan yaratır. Bu manyetik alan esas manyetik alandan 90 derece geride olduğundan, demir nüvedeki toplam manyetik alan hiçbir zaman sıfır olmaz. Bu nedenle palet devamlı çekik kalır.

Şekil 1.31 Kontaktörün devre üzerinde gösterimi
1.7.1.2 Palet
Kontaktör nüvesinin hareketli kısmına palet denir. Palet üzerine kontaklar monte edilmiştir. Kontaktörlerde kontakların açılıp kapanmaları palet ile sağlanır. Palet, yerçekimi kuvvetiyle veya bir yay aracılığı ile demir nüveden uzakta bulunur. Bobin enerjilendiğinde, palet demir nüve tarafından çekilir ve kontaklar durum değiştirir.
1.7.1.3 Kontaklar
Normalde açık ve normalde kapalı olmak üzere iki tip kontak vardır. Palet üzerine monte edilen hareketli kontakların bir kısmı kontaktör çalışmaz iken açık konumda, bir kısmı ise kapalı konumdadır. Kontaktör bobini enerjilendiğinde ise kontaklar durum değiştirir. Kontakların yapımında gümüşün; bakır, nikel, kadmiyum, demir, karbon, tungsten ve molibden'den yapılmış alaşımlar kullanılır. Bu alaşımlarda gümüşün sertliği artırılmış, sürtünme ve arktan dolayı meydana gelecek aşınmalar azaltılmıştır. Kontaktörde iki tip kontak mevcuttur. Bunlar :

- Güç kontakları (Ana Kontaklar)
- Kumanda kontakları (Yardımcı Kontaklar)

Güç kontakları yüksek akıma dayanıklı olup, motor vb. alıcıları çalıştırmak için kullanılır. Bu nedenle yapıları büyüktür. Kumanda kontakları ise, termik aşırı akım rölesi, zaman rölesi, ısı kontrol rölesi, mühürleme vb. gibi düzeneklerin çalıştırılmasında görev yapar. Bu nedenle yapıları küçüktür.

Şekil 1.32 Bir kontaktörün yapısı
Kısaca; ana kontaklar yük akımını, yardımcı kontaklar kumanda devresinin akımını taşırlar. Kontaktörün içinde normalde açık ve normalde kapalı olmak üzere değişik sayıda kontak bulunur. Bobin enerjisiz iken bazı kontaklar açık konumda bekler. Bobin enerjilendiğinde açık kontaklar kapalı, kapalı kontaklar ise açık hale gelir. Kontaktörde kontakların konumunun değişimi Tablo 1.1’de gösterilmiştir.

Tablo 1.1 Kontaktörde Kontakların Konum Değişimi

Şekil 1.33 Bir alternatif akım kontaktörünün devresi

Şekil 1.33’te, bir buton ve bir kontaktörle yapılan bağlantının şeması verilmiştir. Bu bağlantıda başlatma butonu açıkken, A kontaktörü enerjilenemez. Yani A kontaktörü normal konumunda bulunur. Bu durumda A1 kontağı açık ve L1 lambası sönüktür. A2 kontağı kapalı olduğunda, L2 lambası yanmaktadır. Başlatma butonuna basıldığında A kontaktörü enerjilenir. Normalde açık A1 kontağı kapanır ve L1 lambası yanar. Normalde kapalı A2 kontağı açılır, yanan L2 lambası söner. Başlatma butonu serbest bırakıldığında, A2 kontaktörünün enerjisi kesilir. Kontaklar normal konumlarına dönerler. L1 lambası söner ve L2 lambası yanar.

Şekil 1.34 Bir doğru akım kontaktörünün devresi

Şekil 1.34’te ise, başlatma butonuna basıldığında P ucundan gelen akım başlatma butonundan, A1 kontağı ve A bobininden geçerek devresini tamamlar. A kontaktörü veya rölesi, normal gerilimle enerjilenir. Normalde kapalı A1 kontağı açılır. R1 direnci A bobinine seri olarak bağlanır. R1 direncinde düşen gerilim nedeniyle A bobini daha küçük bir gerilimle çalışmaya devam eder. Çünkü A bobinine uygulanan bu küçük gerilim, paletin çekik kalmasını sağlar. A bobini enerjilenince, A2 kontağı kapanır ve L1 lambası yanar. A3 kontağı açılır, yanan L2 lambası söner.
 
1.8 AŞIRI AKIM RÖLELERİ
Aşırı akımların elektrik motorlarına vereceği zararları önlemek için kullanılan elemanlara, aşırı akım rölesi adı verilir. Elektrik devrelerinde kullanılan sigortalar da koruma görevi yaparlar. Çalışma karakteristikleri nedeniyle sigortalar elektrik motorlarını koruyamazlar.Yalnız hatları korurlar.

Şekil 1.35 Aşırı akım rölesi
Aşırı akım röleleri motorlara seri olarak bağlanırlar.Yani bir aşırı akım rölesinden, motorun şebekeden çektiği akım geçer. Çalışma anında motor akımı kısa bir süre için normal değerinin üzerine çıkarsa, bu aşırı akım motora zarar vermez. Aşırı akımın motordan sürekli olarak geçmesi, motor için sakınca yaratır. Çünkü uzun süre geçen aşırı akım, motorun sıcaklık derecesini yükseltir ve motoru yakar. Bu nedenle kısa süreli aşırı akımlarda aşırı akım rölesinin çalışıp motoru devreden çıkarmaması gerekir. Motorun yol alma anında kısa süre çektiği aşırı akım, bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Böyle geçici durumlarda rölenin çalışması, geciktirici bir elemanla önlenir.
Herhangi bir nedenle motor fazla akım çektiğinde, aynı akım aşırı akım rölesinden de geçeceğinden, aşırı akım rölesinin kontağı açılır. Açılan kontak, motor kontaktörünün enerjisini keser. Böylece motor devreden çıkar ve yanmaktan korunmuş olur. Üzerinden geçen fazla akım nedeniyle atan bir aşırı akım rölesi, röle üzerinde bulunan butona elle basarak kurulur. Yalnız aşırı akım rölesini kurmadan önce rölenin atmasına neden olan arızayı gidermek gerekir. Bütün iş tezgahlarında kullanılan aşırı akım röleleri elle kurulurlar. Bazı ev tipi aygıtlarda örneğin buz dolaplarında kullanılan aşırı akım röleleri, devrenin açılmasınadan bir süre sonra otomatik olarak normal konumuna dönerler. Yani bu aşırı akım röleleri kendi kendilerine kurulurlar. Bazı aşırı akım röleleri de üzerlerinde bulunan bir vida aracılığı ile hem otomatik ve hem de elle kurma konumuna dönüştürülebilirler.
Bir fazlı alternatif akım veya doğru akım motor devrelerinde, aşırı akım rölesi yalnız bir iletken üzerine konur. Üç fazlı motor devrelerinde genellikle her faz için bir aşırı akım rölesi kullanılır. Bazen de yalnız iki fazın üzerine bir aşırı akım rölesi konur. Güç devresinde kullanılan aşırı akım röleleri daha çok bir kontağı kumanda ederler. Bazen de her aşırı akım rölesinin ayrı bir kontağı olur. Aşırı akım röleleri manyetik ve termik olmak üzere iki kısıma ayrılırlar.

1.8.1 Manyetik Aşırı Akım Rölesi
Motor akımının manyetik etkisiyle çalışan aşırı akım rölelerine, manyetik aşırı akım rölesi adı verilir. Bir manyetik aşırı akım rölesi elektromıknatıs, kontak ve geciktirici eleman olmak üzere üç kısımdan oluşur. Elektromıknatısın bobini güç devresinde motora seri olarak bağlanır. Yani bobinden motorun akımı geçer.

Şekil 1.36 Manyetik aşırı akım rölesi
Aşırı akım rölesinin normalde kapalı kontağı kumanda devresinin girişine konur. Bu kontak açıldığında, kumanda devresinin akımı kesilir ve motor durur. Kısa süreli aşırı akımlarda, örneğin motorun yol alma anında çektiği akımda,rölenin çalışıp kontağı açması, yağ dolu silindir içinde hareket eden bir pistonla önlenir.
Aşırı akım rölesinin bobininden normal değerinin üzerinde bir akım geçtiğinde, bobin demir nüveyi yukarıya doğru çeker. Silindir içnde bulunan piston nedeniyle, demir nüvenin hareketi yavaş olur. Bu nedenle aşırı akım rölesinin kontağı hemen açılamaz. Eğer bobinden geçen aşırı akım normal değerine düşmezse, bir süre sonra kontak açılır. Yani yağ dolu silindir içinde hareket eden pistondan oluşan geciktirici eleman, kısa süreli aşırı akımlarda, aşırı akım rölesinin çalışmasını engeller.
Manyetik aşırı akım rölelerinde akım ayarı, demir nüvenin bobine göre olan durumunu değiştirmekle yapılır. Örneğin bobin sabit tutulup demir nüve aşağıya kaydırılırsa, aşırı akım rölesinin devreyi açma akımı büyümüş olur. Devrelerde Şekil 1.37’deki gibi gösterilirler.

Şekil 1.37 Manyetik aşırı akım röle simgesi

1.8.1.1 Manyetik Aşırı Akım Rölelerinin Motor Devrelerinde Kullanılması
Manyetik aşırı akım röleleri üç fazlı motor devrelerine genellikle şekildeki gibi bağlanırlar. Bu bağlantıda üç faz üzerine konan üç manyetik aşırı akım rölesi, bir kapalı kontağı kumanda eder.

Şekil 1.38 Güç ve kumanda devresi
Çalışma devam ederken, motor herhangi bir nedenle uzun süre aşırı akım çekerse, manyetik aşırı akım rölesinin kapalı kontağı açılır. Çalışan kontaktör ve motor devreden çıkar.Böylece motor yanmaktan korunmuş olur.
1.8.2 Termik Aşırı Akım Rölesi
Motor akımının yarattığı ısının etkisiyle çalışan aşırı akım rölelerine, termik aşırı akım rölesi edı verilir. Termik aşırı akım rölelerinin endirekt ısıtmalı, direk ısıtmalı ve ergiyici alaşımlı olmak üzere üç çeşidi vardır. Termik aşırı akım röleleri devrelerde, Şekil 1.39’daki gibi gösterilirler.

Şekil 1.39 Termik aşırı akım röle simgesi
1.8.2.1 Endirekt Isıtmalı Termik Aşırı Akım Rölesi
Şekil 1.40’ta endirekt ısıtmalı termik aşırı akım rölesi görülmektedir. Endirekt ısıtmalı termik aşırı akım rölesi ısıtıcı, bimetal ve kontak olmak üzere üç kısımdan oluşur. Isıtıcı motora seri olarak bağlanır. Yani ısıtıcıdan motor akım geçer.Motora zarar verecek değerde bir akım sürekli olarak ısıtıcıdan geçerse, meydana gelen ısı bimetali sağa doğru büker. Bimetal kapalı olan kontağı açar. Açılan kontak kontaktörü ve dolayısıyla motoru devreden çıkarır. Böylece motor yanmaktan korunmuş olur.
Motor akımı kısa bir süre için normal değerinin üzerine çıkarsa, ısıtıcıdan geçen bu akım bimetali ısıtacak fırsatı bulamaz. Bu nedenle bimetal bükülmez ve kontak açılmaz. Motor için sakınca yaratmayan bu gibi durumlarda, ısının bimetale iletilmesindeki gecikme, aşırı akım rölesinin çalışmasını engeller.

Şekil 1.40 Endirekt ısıtmalı termik aşırı akım rölesi
1.8.2.2 Direkt Isıtmalı Termik Aşırı Akım Rölesi
Endirekt ısıtmalı termik aşırı akım rölelerinin akım değerleri büyüdükçe, ısıtıcı telin ve bimetalin ölçüleri de büyür. Büyük akımlar için yapılacak endirekt ısıtmalı termik aşırı akım röleleri kullanışlı ve ekonomik olmaz. Bu nedenle akım şiddeti büyük olan termik aşırı akım röleleri Şekil 1.41’de görüldüğü gibi direkt ısıtmalı olarak yapılırlar.

Şekil 1.41 Direkt ısıtmalı termik aşırı akım rölesi
Direkt ısıtmalı termik aşırı akım rölelerinde ısıtıcı eleman bulunmaz. Motor akımı bimetal üzerinden geçer. Bimetalin bükülmesine ve kontağın açılmasına neden olan ısı, bimetalin içinde doğar. Çok büyük akımlar için yapılacak direkt ısıtmalı termik aşırı akım röleleri de aynı nedenlerle kullanışlı ve ekonomik olmaz. Termik aşırı akım rölesi bu durumda bir akım trafosuyla veya şönt dirençle beraber kullanılır.
Gerek akım trafosu ve gerekse şönt direnç termik aşırı akım rölesinin çalışma akımını yani kapasitesini büyütür. Direkt ve endirekt ısıtmalı termik aşırı akım röleleri çeşitli akım şiddetleti için yapılırlar. Her termik aşırı akım rölesi iki akım değeri arasında çalışır. Aşırı akım rölesi, üzerinde bulunan bir ayar vidasıyla arzulanan motor akımına ayarlanır.
1.8.2.3 Ergiyici Alaşımlı Termik Aşırı Akım Rölesi
Şekil 1.42’de yapısı verilen ergiyici alaşımlı termik aşırı akım rölesi, ısıtıcı, küçük bir tüp ve kontak bloğundan oluşur. Isıtıcı elemanın sardığı tübün içinde, serbestçe dönebilen başka bir tüp daha vardır. İki tübün arasında düşük sıcaklıkta ergiyen bir alaşım bulunur. Ergiyici alaşım normal durumda iki tübü birbirine bağlar. Termik aşırı akım rölesinin ısıtıcısı motor devresine, normalde kapalı kontağı kumanda devresine seri olarak bağlanır. Herhangi bir nedenle motor aşırı akım çekerse, ısıtıcıdan geçen bu akım tüpteki alaşımı ergitir. Yay nedeniyle içteki tüp ve dişli döner.Normalde kapalı kontak açılır. Açılan kontak, kontaktörü ve motoru devreden çıkartır. Motor durunca ısıtıcıdan akım geçmez. Tüpleri birleştiren alaşım kısa bir süre içinde donar. Ergiyici alaşımlı termik aşırı akım röleleri çeşitli akım değerlerinde yapılırlar. Bu aşırı akım rölelerinde akım ayarı yapılmaz.

Şekil 1.42 Ergiyici alaşımlı termik aşırı akım rölesi
1.8.2.4 Termik Aşırı Akım Rölelerinin Motor Devrelerinde Kullanımı
Termik aşırı akım röleleri üç fazlı motor devrelerinde genellikle Şekil 1.43’teki gibi bağlanırlar. Bu bağlantıda her faz üzerine bir termik aşırı akım rölesi konur. Üç termik aşırı akım rölesi bir kapalı kontağı kumanda eder. Motor çalışırken herhangi bir nedenle uzun süre akım çekerse, termik aşırı akım rölesinin kapalı kontağı açılır. Çalışan kontaktör ve motor devreden çıkar. Böylece motor yanmaktan korunmuş olur.

Şekil 1.43 Termik aşırı akım rölelerinin güç ve kumanda devrelerinde gösterimi
1.9 ZAMAN RÖLELERİ
Bobini enerjilendikten veya bobinin enerjisi kesildikten belirli bir süre sonra, kontakları durum değiştiren rölelere, zaman rölesi adı verilir. Çalışma şekillerine göre zaman röleleri şu şekilde sınıflandırılabilir;

• Çekmede Gecikmeli (Düz) Zaman Rölesi
• Düşmede Gecikmeli (Ters) Zaman Rölesi

İç yapısına göre zaman röleleri ise şu şekilde sınıflandırılabilir;
• Pistonlu Zaman Rölesi
• Motorlu Zaman Rölesi
• Doğru Akım Zaman Rölesi
• Termik Zaman Rölesi
• Termistörlü Zaman Rölesi

Şekil 1.44 Zaman rölesi
1.9.1 Çalışma Şekillerine Göre Zaman Röleleri
1.9.1.1 Düz Zaman Rölesi

Bobini enerjilendikten belli bir süre sonra gecikme yapan, yani kontakları konum değiştiren rölelerdir. Bobin enerjisi kesildiğinde kontaklar eski haline dönerler. Şekil 1.45’te de rölelerin devrelerde ne şekilde sembolize edildiği görülmektedir.

Şekil 1.45 Düz zaman rölesi ve kontaklarının simgeleri
1.9.1.2 Ters Zaman Rölesi
Bobinin enerjisi kesildikten belli bir süre sonra gecikme yapan zaman rölesidir. Enerji verildikten sonra hemen kontaklar durum değişdirir. Enerji kesildikten bir süre sonra iletime izin verilir.

Şekil 1.46 Ters zaman rölesi ve kontaklarının simgeleri
1.9.2 İç Yapılarına Göre Zaman Röleleri
1.9.2.1 Pistonlu Zaman Rölesi

Zaman gecikmesi bir pistonla sağlanan zaman rölelerine, pistonlu zaman rölesi adı verilir. Düz zaman rölelerinde bobine gerilim verdiğimizde karşısındaki paleti çeker. Şekildeki gibi 1-2 ve 3-4 numaralı kontaklar hemen, 5-6 ve 7-8 numaralı kontaklar zaman gecikmesiyle şekil değiştirirler. Bu gecikmeyi sağlayan bir piston ya da bunun içinde bulunan yağ veya havadır.

Şekil 1.46 Pistonlu düz zaman rölesi
Şekil 1.47 Pistonlu ters zaman rölesi

Pistonlu ters zaman rölesi, bobinin gerilimi kesildikten sonra gecikme yapar. Bobine gerilim verdiğimizde kontakların tamamı şekil değiştirir. Bobin gerilimi kesildiğinde, şekilden de görüldüğü gibi 1-2 ve 3-4 numaralı kontaklar hemen, 5-6 ve 7-8 numaralı kontaklar gecikmeli olarak şekil değiştirir.

Şekil 1.48 Düz zaman rölesi ve
kontaklarının sembolleri

Şekil 1.49 Ters zaman rölesi ve kontaklarının sembolleri

1.9.2.2 Motorlu Zaman Rölesi
Motorlu zaman rölelerinde genel olarak senkron motor kullanılır. Motor miline bağlı bir dizi dişliden ve kontaklardan ibarettir. Motor çalışmaya başladığında, P pimi vasıtasıyla belli zaman sonunda, kapalı kontaklar açılır, açık kontaklar kapanır ve motor frenlenir. Bu anda aynı zamanda dişliler bir yay vasıtasıyla ters yönde kurulur. Motorun akımı kesildiğinde dişliler, dolayısıyla kontaklar eski durumuna gelir. Motorun frenlenmesi esnasında geçen akım, motor sargıları için bir sakınca teşkil etmez.

Şekil 1.50 Ters zaman rölesi ve kontaklarının sembolleri

1.9.2.3 Doğru Akım Zaman Rölesi
Bakır halkalı, bakır halkasız ve kondansatörlü diye üçe ayrılır. Şekil 1.51’deki gibi gösterilirler.

Şekil 1.51 Doğru akım zaman rölesi ve kontaklarının sembolleri

Bakır halkasız zaman rölesinde bobin, gerilim verdiğimizde karşısındaki paleti çeker, kontaklar şekil değiştirir. Bu durum S anahtarına basana kadar devam eder. S anahtarını kapattığımızda bobinin meydana getirdiği magnetik alan süratle 0'a doğru düşmek ister. Değişik alanın içinde kalan bobinde bir gerilim indüklenir ve bu gerilim bobinden akım dolaştırır. (Kısa devre akımı) Dolayısıyla S anahtarına bastıktan belli bir süre sonra kontaklar şekil değiştirir. Bu tip rölelerle 1.5 sn'lik bir gecikme sağlanabilir. Ters zaman rölesi olarak çalışırlar.

Şekil 1.52 Bakır halkasız zaman rölesi

Bakır halkalı zaman rölesi, bir elektromıknatıs, palet, bakır halka ve kontaklardan ibarettir.Bobin enerjilendiğinde paleti çeker ve kontaklar şekil değiştirir. Röle akımı kesildiğinde, magnetik alan 0' doğru düşer. Değişken alan içinde kalan bakır halkada bir gerilim indüklenir. Bu gerilim, bakır halkadan bir akım dolaştırır. Bobinin akımı kesildiği halde bakır halkadan dolaşan akımdan dolayı, kontaktör gecikmeli olarak şekil değiştirir. Bu tip zaman röleleriyle 1 sn gecikme sağlanabilir. Ters zaman rölesi olarak çalışırlar.

Şekil 1.53 Bakır halkalı zaman rölesi
Kondansatörlü zaman rölesi, bir doğru akım rölesiyle bir kondansatörün parelel bağlanmasından oluşur. Kondansatörlü zaman rölesi şebekeye bağlandığında röle enerjilenir. Normalde kapalı (2-3) nolu kontak açılır. Normalde açık (1-3) nolu kontak kapanır. Kondansatör kısa bir süre zaman içinde üreteç gerilimine şarj olur. Kondansatörlü zaman rölesi şebekeden ayrıldığında, röle bobininden geçen üreteç akımı sıfır olur. Fakat şarj olmuş kondansatör bobin üzerinden boşalmaya başlar.Kondansatörün deşarj akımı sıfır olmadan palet açılır. Kontaklar normal konumlarına dönerler. Böylece kondansatörlü zaman rölesinin şebekeden ayrıldığı an ile kontakların normal konumlarına döndükleri an arasında, bir gecikme sağlanmış olur.

Şekil 1.54 Kondansatörlü zaman rölesi
Yani kondansatörlü zaman rölesi ters zaman rölesi olarak görev yapar. Kondansatörlü zaman rölelerinde zaman ayarı yapmak oldukça güçtür.Bununla beraber (C1) kondansatörünün değerini değiştirmekle, kontakların durum değiştirme zamanı ayarlanabilir. Örneğin (C1) kondansatörünün değeri büyütülürse, kontaklar normal konumlarına dönünceye kadar geçecek süre artar. Fakat bu yöntem sık sık başvurulacak bir yol değildir. Ters zaman rölesi olarak çalışırlar.

1.9.2.4 Termik Zaman Rölesi
Zaman gecikmesinin ısı ile sağlanan zaman rölelerine, termik zaman rölesi adı verilir. Bir termik zaman rölesi ısıtıcı, bimetal ve kontak olmak üzere üç parçadan oluşur.

Şekil 1.55 Termik zaman rölesi
Isıtıcı eleman seramik tüp üzerine sarılır. Isıtıcının çekeceği akım (R1) direnciyle sınırlanır. Bimetal seramikten yapılmış tüp içinde bulunur. Isıtıcı şebekeye bağlandığında, ısıtıcının sıcaklık derecesi yükselmeye başlar. Seramik tüpte doğan ısı bimetale geçer. Bimetalin sıcaklık derecesi yavaş yavaş yükselir. Bimetal ısındıkça sağa doğru eğilmek ister. Mekaniki bir düzen bimetalin yavaş hareketini engeller. Bimetalde doğan eğilme kuvveti uygun bir değere yükseldiğinde, bimetal ani olarak sağa doğru hareket eder. Normalde kapalı (1-3) nolu kontak açılır. Normalde açık (2-3) nollu kontak kapanır.Böylece ısıtıcının devreye bağlanmasından bir süre sonra kontaklar durum değiştirmiş olur. Şekil 1.56’daki gibi gösterilirler.

Şekil 1.56 Termik zaman rölesi ve kontaklarının simgeleri
1.9.2.5 Termistörlü Zaman Rölesi
Bir termistörün ve bir rölenin seri bağlanmasından oluşan zaman rölesine, termistörlü zaman rölesi adı verilir. Termistör, direnci sıcaklıkla değişen bir elemandır. Bütün maddelerin direnci sıcaklıkla değişir. Fakat direncin sıcaklıkla değişimi termistörlerde çok fazladır.

Şekil 1.57 Termistörlü zaman rölesi
Uygulamada iki çeşit termistör kullanılır. Direncin sıcaklıkla değişme katsayısı bunlardan birinde pozitif (PTC), diğerinde negatiftir (NTC). Negatif katsayılı termistörde sıcaklık derecesi arttıkça, termistör direnci azalır. Katsayısı pozitif olan termistörün sıcaklık derecesi artarsa, bu termistörün direnci de artar.

Şekil 1.58 Termistörlü zaman rölesi ve kontaklarının simgeleri
Şekil 1.57’deki termistörlü zaman rölesinde,direncin sıcaklıkla değişme katsayısı negatif olan bir termistör kullanılmıştır. Bu devrede (A) anahtarı kapatıldığında, devreden çok küçük bir akım geçer. Bu akım, termistörün bir parça ısınmasına neden olur.Isınan termistörün direnci azalır ve devreden geçen akım büyür. Akımın artması termistörü daha çok ısıtır. Isınan termistörün direnci daha çok düşer. Sonunda devreden geçen akımın değeri, rölenin çekme akımına ulaşır. Röle paletini çeker ve kontaklar durum değiştirir. Böylece zaman rölesinin devreye bağlanışından bir süre sonra, kontakların durum değiştirmesi sağlanmış olur. Palet çekildikten sonra, rölenin empedansı büyür ve devre akımı azalır. Termistördeki sıcaklık yükselmesi sona erer, devre kararlı çalışmaya başlar. Devredeki (A) anahtarı açıldığında, kontaklar ani olarak normal konumlarına dönerler.
Termistörlü zaman röleleri düz zaman rölesi olarak çalışır. Termistörlü zaman rölelerinde zaman ayarı yapmak oldukça güçtür. Devreden geçen akımın değişmesi, kontakların durum değiştirme zamanını değiştirse de, bu uygun bir yol değildir.
1.10 VALFLER
Elektrik enerjisiyle çalışan elektromanyetik musluklara veya vanalara, solenoid valf adı verilir. Solenoid valfler, hava, gaz, su, yağ ve buhar gibi akışkanlar için kullanılırlar. Akışkanlara ait borular, solenoid valfe vidalanarak veya rakor somunla bağlanırlar.

Şekil 1.59 Valf

Bir solenoid valf elektromıknatıs ve musluk olmak üzere iki kısımdan oluşur. Elektromıknatısın bobinleri düşük veya yüksek gerilimde, doğru veya alternatif akımda çalışacak şekilde çok çeşitli olarak yapılırlar.
Bobin içinde bulunan demir nüve, valfin diyaframıyla mekaniksel olarak bağlıdır. Demir nüve ve dolayısıyla diyafram bir yay ile aşağıya doğru bastırıldığından, solenoid valf normal durumda kapalı olur.
Solenoid valfin bobini şebekeye bağlandığında, demir nüve ve diyafram yukarıya çekilir. Valf açılır ve akışkan sol taraftaki girişten sağ taraftaki çıkışa geçmiş olur.

Şekil 1.60 Valfin simgesi

Solenoid valfler yalnız bir yön için normal olarak çalışırlar. Solenoid valfin sol tarafı çıkış ve sağ tarafı giriş olarak kullanılırsa, solenoid valf normal görevini yapamaz. Çünkü sağ taraftan gelen akışkan, bobinin enerjilenmediği normal durumda da yay basıncını yenerek diyaframı yukarıya iter ve valfin açılmasına neden olur.
Solenoid valfler iki ve üç yollu olmak üzere iki şekilde yapılırlar. Şekil 1.61’te görülen solenoid valf normal durumda kapalıdır. Bobin enerjilendiğinde, solenoid valf açılır. Valfler Şekil 1.60’deki gibi sembolize edilirler.

Şekil 1.61 Valfin iç yapısı
 
1.11 TERMOSTATLAR
Katı, sıvı ve gazların sıcalık derecelerinin sabit tutulmasıyla kullanılan kumanda elemanlarına, termostat adı verilir. Termostatlar elektrikli ısıtıcı veya soğutucuların bulundukları yerlerde kullanılırlar.

Şekil 1.62 Termostat
Bir termostatın genellikle bimetal ve kontaklar olmak üzere iki kısımı vardır. Isıtıldığında genleşme katsayıları farklı olan iki ince metal plaka birbirine yapıştırılarak bimetal elde edilir. İki metal birbirine yapışık olduğundan çok uzayan metal kısa kalan metalin üzerine doğru eğilir. Termostadın bimetali ısındığında Şekil 1.63’te görüldüğü gibi bimetal sağa doğru bükülür.Bimetalin bu hareketi termostadda bir kontağı açar, başka bir kontağı kapatır.

Şekil 1.63 Sıcak ve soğuk konumda bimetal

Isı değişimlerini mekanik harekete çevirme, yalnız bimetal ile yapılmaz. Şekil 1.64’te görüldüğü gibi yüksek genleşme katsayılı sıvı ile doldurulmuş bir körük de aynı görevi yapar. Körük ince ve uzun boruyla küçük bir depoya bağlıdır. Bu elemanlar ve kontaklar termostadı oluşturur. Termostadın küçük deposu sıcaklığın denetleneceği yere konur.Küçük deponun bulunduğu yerdeki sıcaklık derecesi yükseldiğinde, küçük depodaki sıvı genleşir. Körüğün diyaframı yukarıya doğru genleşir. Termostadın kapalı kontağı açılır, açık kontağı kapanır. Soğumada da bu olayın tersi olur.İnce boru ve ucundaki küçük depo nedeniyle aşağıdaki termostada, kuyruklu termostat adı verilir.

Şekil 1.64 Körük ve kontağın durumları

Bazı termostatlarda metal kontaklar yerine civa tüplü kontaklar, düz bimetal yerine sarmal bimetal kullanılır. Cam tübün sağ ucu aşağıda olduğunda, civa bu tarafta bulunur ve civa kontak parçalarını birleştirir. Tübün sağ ucu yukarıya kalktığında, civa diğer uca kayar. Kontak parçalarının arası açılır. Böyle bir termostadın bulunduğu yerde sıcalık düşerse, sarmal bimetal toplanır. Termostat kontağı kapanmışsa açılır, açılmışsa kapanır.

Şekil 1.65 Civa tüplü kontaklar ve sarmal bimetal

Kullanılış yerlerine göre termostatlar oda, su ve katı madde termostatları olmak üzere üç kısıma ayrılırlar.

1.11.1 Oda Termostatları
Oda sıcaklığının sabit tutulmasında kullanılan termostatlara denilir. Şekil 1.66’da iki sinyal lambalı bir oda termostadının yapısı verilmiştir. Ortamın sıcaklık derecesi termostadın ayarlı olduğu sıcaklık derecesinin altına düştüğünde, termostadın sol taraftaki ana kontağı kapanır ve sağ taraftaki yardımcı kontağı açılır. Bu durumda ısıtıcı şebekeye bağlanır ve ortam ısınmaya başlar. Aynı anda (L1) sinyal lambası da yanar.

Şekil 1.66 İki sinyal lambalı oda termostadı
Ortam ısındıkça, bimetal sağa doğru kıvrılmak ister. Fakat sabit mıknatıs bimetali hemen bırakmaz.Bimetalde uygun değerde mekanik gerilme doğunca, bimetal sabit mıknatıstan ani olarak kurtulur. Kontaklar süratli olarak durum değiştirirler.Bu durumda ısıtıcı şebekeden ayrılır. (L1) sinyal lambası söner, (L2) sinyal lambası yanar. Isıtıcı devreden çıkınca, ortam soğumaya başlar.
Ortamın sıcaklık derecesi termostadın ayarlı olduğu sıcaklık derecesinin altına düştüğünde, bimetal sola doğru kıvrılmaya başlar. Biraz sonra sabit mıknatıs bimetali kendine çeker.
Kontaklar yine ani olarak durum değiştirirler. Isıtıcı tekrar şebekeye bağlanır. (L2) sinyal lambası söner, (L1) sinyal lambası yanar. Termostatdaki sabit mıknatıs kontakların hızlı açılıp kapanmalarını sağladığı halde, önemli sakınca yaratır.
Örneğin termostat 23C'ye ayarlanmışsa, sabit mıknatıs bimetali bu sıcaklıkta çeker.Isıtıcı devreye girer ve ortam ısınmaya başlar. Bimetalin sabit mıknatıstan kurtulması için daha büyük bir kuvvet gerekir. Bu kuvvet, ortamın veya termostadın sıcaklık derecesi 33C'ye çıktığında doğar. Bu durumda da ortam arzulanmayacak kadar fazla ısınmış olur. Yani termostat 23C'de kontağını kapatır, 33C'e kontağını açar. Termostadın açma ve kapama sıcaklık dereceleri arasındaki bu fark, termostadın diferansiyeli adı verilir.
Termostatda diferansiyeli küçültmek için, termostadın içine yapay ısı artışı sağlayan (R1) direnci konur. Termostadın ana kontağı kapanıp ısıtıcı devreye girdiğinde, (R1) direnci de şebekeye bağlanır. Ortam sıcaklığı 25C'ye geldiğinde, (R1) direncinin sağladığı ısı termostadın içindeki sıcaklık 33C'ye yükselir.
Bimetal sabit mıknatıstan kurtulur ve devre açılır. Böylece termostadın açma ve kapama sıcaklıkları arasındaki fark (Diferansiyel) 2C'ye düşmüş olur. Diferansiyelin çok küçük olması da, sistemin sık sık çalışıp durmasına neden olduğundan arzu edilmez.

1.11.2 Su Termostatları
Su ve yağ gibi sıvıların sıcaklık derecelerinin sabit tutulmasında kullanılan termostatlara, su termostadı adı verilir. Su termostadlarının yapısı oda termostatlarının yapısına çok benzer. Su termostatlarında ısı değişimlerini mekanik harekete çevirme, düz veya sarmal bimetal ya da sıvı doldurulmuş körükle yapılır. Su termostatlarında da metal veya civa tüplü kontalar kullanılır.
Su termostatlarının düz ve ters olmak üzere iki çeşidi vardır. Düz çalışan termostatlar, sıcaklık derecesi düştüğünde kontaklarını kapatırlar. Sıcaklık derecesi yükselince de kontaklarını açarlar. Düz çalışan su termostatları, sıcaklık derecesinin belirli bir değerden daha yukarıya çıkmaması gereken yerlerde kullanılırlar. Ters çalışan termostatlar, sıcaklık derecesi yükselince kontaklarını kapatırlar. Sıcaklık derecesi düşünce de kontaklarını açarlar. Ters çalışan termostatlar, sıcaklık derecesinin belirli bir değerin altına düşmesinin istenmediği yerlerde kullanılırlar. Genellikle düz çalışan termostatlar ısıtıcılarda, ters çalışan termostatlar ise soğutucularda kullanılırlar.

1.11.3 Katı Madde Termostatları
Termostatlar, katı maddelerin sıcaklık derecelerinin denetiminde de kullanılabilirler. Örneğin generatörlerde sargıların ve yatakların sıcaklık dereceleri termostatlarla denetlenebilir. Bu gibi yerlerde kullanılan termostatlar, ya kullanıldıkları yerin sıcaklık derecesini sabit tutarlar veya sıcaklık derecesinin yükseldiğini ilgililere bir bildirim aygıtı ile duyururlar. Katı maddelerin sıcaklık derecelerinin denetiminde kullanılan termostatlar, genellikle kapalı yapılırlar. Bu termostatlar kullanılacakları yere uyan bir yapıya sahiptirler.
1.12 PAKET ŞALTERLER
Bir eksen etrafında döndürülebilen, arka arkaya dizilmiş birçok dilimden oluşan ve çok konumlu olan şalterlere, paket şalter adı verilir. Elektriksel aygıtlara otomatik olarak kumanda etmek, her zaman ekonomik olmaz. Bu nedenle ufak güçlü ve basit aygıtların çalıştırılmaları, daha çok paket şalterlerle yapılır. Paket şalterler, kumanda devrelerinde butonların yerine de kullanılabilirler.

Şekil 1.67 Çeşitli paket şalterler
Paket şalterler, arka arkaya dizilmiş ve paketlenmiş birçok dilimden oluşur. Her dilimde bir, iki, üç veya dört kontak bulunur. Arzulanan kontak sayısını elde etmek için, uygun sayıda dilim arka arkaya dizilir. Böylece paket şalterlere istenildiği kadar kontak konabilir. Paket şalterlerin kumandası, üzerlerinde bulunan kolu çevirmekle yapılır. Bu kol çevrildiğinde, paket şalterin kontakları açılır ve kapanırlar. Kol azar azar dönecek şekilde yapılırsa, paket şalter çok konumlu olabilir. Çok konumlu paket şalterlerle karmaşık kumanda problemleri çözülebilir.
Üç komulu bir paket şalterin yapısı ve çalışması Şekil 1.68’deki gibidir. Bu animasyonda paket şalterin yalnız bir dilimi gösterilmiştir. Paket şalterde her dilimi sabit ve hareketli parçalar olmak üzere iki kısımdan oluşur. Sabit parça üzerine kontaklar yerleştirilir. Bir eksen etrafında dönen hareketli parça ise, girintili ve çıkıntılı biçimde yani eksantrik olarak yapılır. Eksantrik parça üzerindeki girinti ve çıkıntılar, kontakların açılıp kapanmasını sağlarlar.
Paket şalterin konumlarını animasyonda görebilirsiniz. Şalterin 0 konumunda 1-2 ve 5-6 numaralı kontaklar açık, 3-4 numaralı kontak ise kapalıdır. Dönen eksantrik parça üzerindeki çıkıntılar, kontakların pimlerini dışarıya doğru iterler. Bu nedenle çıkıntıların karşılarında bulunan kontaklar açık olurlar.
Eksantrik parça girintilerinin karşısında bulunan kontaklardaki yaylar, pimleri içeriye doğru iterler. Girintilerin karşılarında bulunan kontakların kapanmasını sağlarlar.

Şekil 1.68 Eksantrik parça

Paket şalter 1 konumuna çevrildiğinde, animasyonda görüleceği gibi 1-2 ve 5-6 numaralı kontaklar kapanır. Çünkü bu kontakların pimleri dönen eksantrik parçadaki girintilerin karşısına gelir. Yaylar kontakların kapanmasına neden olur. Dönen eksantrik parça üzerindeki çıkıntı 3-4 numaralı kontağın pimini dışarıya iter ve bu kontak açılır.
Paket şalter 2 konumuna çevrildiğinde, 3-4 numaralı kontak kapanır. Çünkü bu kontağın pimi dönen eksantrik parça üzerindeki girintinin karşısına gelir ve yay bu kontağın kapanmasına neden olur.
Paket şalterin 2 konumunda 1-2 ve 5-6 numaralı kontaklar gene kapalı kalırlar. Bu kontakların pimleri dönen eksantrik parçadaki girintilerin karşısına gelir. Yaylar bu kontakların kapanmasına neden olur.

Şekil 1.69 Paket şalterlerin yapısı

Paket şalterin 1 ve 2 konumlarında, 1-2 ve 5-6 numaralı kontaklar hep kapalı kalır. Bunlardan 1-2 numaralı kontak, 1 konumundan 2 konumuna geçerken hiç açılmaz yani durumunu aynen korur. Halbuki 5-6 numaralı kontak 1 konumundan 2 konumuna geçerken, dönen eksantrik parçadaki çıkıntı nedeniyle önce açılır, sonra tekrar kapanır.
Paket şalter Tablo 1.2’deki gibi diyagramla gösterilebilir. Paket şalterin kontak sayısı, kontakların açılıp kapanmaları ve konumları hakkında bütün bilgiler bu diyagramdan kolayca öğrenilebilir. Diyagramın sol üst köşesinde bulunan 0, 1, 2 rakamları şalterin üç konumlu olduğunu gösterir. Bu kısmın altında bulunan satırlar şalterin komuları için, bu kısmın sağında bulunan sütunlar ise şalterin kontakları için kullanılırlar. Bu çeşit diyagramlarda konumun yazıldığı satırla kontağın gösterildiği sütunun kesiştiği kare, ya boş bırakılır veya içine bir çarpı işareti konur.

Tablo 1.2 Paket şalterlerin bağlantı diyagramı

Yukarıda çalışması açıklanan paket şalterin 0 konumunda 1-2 ve 5-6 numaralı kontaklar açık, 3-4 numaralı kontak ise kapalıdır. Bu nedenle diyagramda 0 konumun karşısında, 1-2 ve 5-6 numaralı kontakların altındaki kareler boş bırakılır. Yalnız 3-4 numaralı kontağın altında bulunan kareye çarpı işareti konur. Bu diyagramın 1 ve 2 numaralı satırları aynı şekilde tamalanır. Diyagram incelendiğinde, 1-2 numaralı kontağın hem 1 ve hem de 2 konumunda kapalı olduğu görülür. Bu kontağa ait çarpı işaretleri arasındaki çizgi, şalterin 1 konumundan 2 konumuna geçişinde, kontağın açılmadığını gösterir.
Paket şalterin 1 ve 2 konumlarında 5-6 numaralı kontak da kapalıdır. Bu kontağa ait çarpı işaretleri arasında çizgi bulunmadığından, konum değişirken kontağın önce açıldığı, sonra tekrar kapandığı anlaşılır. Diyagramda 1 ve 2 konumları arasına konmuş kırık ok, bu paket şalterin yaylı olduğunu gösterir. Bu paket şalter 2 konumuna çevrilip bırakılırsa, paket şalter 2 konumunda kalmaz. Yay nedeniyle 1 konumuna döner.
1.12.1 Örnekler
1.12.1.1 Paket Şalterle Sinyal Lambalarının Kontrolü

Bu devrelerin her ikisinde de aşağıda yapısı ve çalışması açıklanan üç konumlu ve üç kontaklı yaylı paket şalter kullanılmıştır. Bu paket şalter ile üç sinyal lambasının kumandası yapılmaktadır. Paket şalterler elektrik devrelerinde Şekil 1.70 ve Şekil 1.71’deki gibi gösterilirler.
Paket şalterin 0 konumunda 3-4 numaralı kontak kapalı olduğundan, yalnız L2 lambası yanar. 0 konumunda L1 ve L3 lambaları sönük kalırlar. Paket şalter 1 konumuna çevrildiğinde, 3-4 numaralı kontak açılır, 1-2 ve 5-6 numaralı kontaklar kapanır. Yanan L2 lambası söner, sönük olan L1 ve L3 lambaları yanarlar.
Paket şalter 2 konumuna çevrildiğinde , 3-4 numaralı kontak kapanır. Sönük olan L2 lambası yanar. Paket şalterin 2 konumunda 1-2 ve 5-6 numaralı kontaklar kapalı kaldıklarından, L1 ve L3 lambaları yanmaya devam ederler.

Şekil 1.70 İlgili paket şalter devresi
Şekil 1.71 Eşdeğer devre

1-2 numaralı kontak 1 konumundan 2 konumuna geçerken açılmayacağından, L1 lambası bu geçiş anında sönmez. Halbuki 5-6 numaralı kontak 1 konumundan 2 konumuna geçerken ilk önce açılır, sonra tekrar kapanır. Bu nedenle geçiş anında L3 lambası önce söner, sonra tekrar yanar. 2 konumundan 1 konumuna çizilmiş olan ok, paket şalterin yaylı olduğunu gösterir. Paket şalter 2 konumuna çevrildikten sonra serbest bırakılırsa, o konumda kalmaz ve 1 konumuna döner.

Şekil 1.72 Eksantrik parçanın bağlantı şekli

1.12.1.2 Üç Fazlı Asenkron Motora Yıldız–Üçgen Paket Şalterle Yol Verme
Çok kontaklı ve çok konumlu bir paket şalterin bağlantı şemasını ilk örnekte olduğu gibi çizmek oldukça güçtür. Bu gibi durumlarda paket şalterin kontaklarıyla bağlantı şeması en basit şekilde çizilir. Kontakların açılıp kapanmaları ayrı bir diyagramla gösterilir.

Şekil 1.73 Yıldız-Üçgen bağlantı
Şekil 1.74 Üçgen bağlantı
Şekil 1.73’te üç fazlı bir asenkron motora yıldız-üçgen paket şalterle yol verilmesine ait bağlantı şeması verilmiştir. Bu bağlantıda üç konumlu ve sekiz kontaklı bir paket şalter kullanılmıştır.
Şekil 1.75 Yıldız bağlantı

Paket şalterde bulunan kontakların açılıp kapanmaları animasyonda görülmektedir. Paket şalterin 0 konumunda bütün kontaklar açıktır. Paket şalter 1 konumuna çevrildiğinde, diyagramdan görüleceği üzere M ve A kontakları kapanır. Güç devresinde kapanan M ve A kontakları, motoru yıldız olarak şebekeye bağlar. Böylece asenkron motor yol almaya başlar.

Şekil 1.76 Yıldız bağlantı devre tipi
Şekil 1.77 Üçgen bağlantı devre tipi

Bir süre sonra paket şalter 2 konumuna çevrilir. Paket şalterin bu konumunda M kontakları gene kapalı kalır. Yalnız A kontakları açılır ve kısa bir süre sonra B kontakları kapanır. Güç devresinde kapanan B kontakları motoru üçgen bağlar. Böylece asenkron motor yol almış ve üçgen çalışmaya başlamış olur.

Şekil 1.78 Kontakların zamana bağlı değişimi
Tablo 1.3 Paket Şalter Bağlantı Tablosu

1.12.1.3 Rotoru Sargılı Bir Asenkron Motora Paket Şalterle Yol Verme
Bu kısımda, rotoru sargılı bir asenkron motora paket şalterle yol verilmesine ait bağlantı şeması verilmiştir. Bu bağlantıda beş konumlu ve dokuz kontaklı bir paket şalter kullanılmıştır.
Asenkron motor devresine üç kademe yol verme direnci bağlanmıştır. Paket şalter 0 konumundayken bütün kontaklar açıktır. Paket şalter 1 konumuna çevrildiğinde diyagramdan görüleceği üzere M kontakları kapanır.

Şekil 1.79 Güç devresi
Şekil 1.79’da görülen güç devresinde M kontakları kapanınca, rotor devresinde üç kademe direnç bağlı iken, motor yol almaya başlar. Bir süre sonra paket şalter 2 konumuna çevrilir. Diyagramdan görüleceği üzere, şalterin bu konumunda M kontakları kapalı kalırken, ayrıca A kontakları da kapanır.
Güç devresinde kapanan A kontakları, dirençlerin birinci kademesini kısa devre ederler. Motorun devir sayısı yükselmeye devam eder. Bir süre sonra paket şalter 3 konumuna çevrilir. Paket şalterin bu konumunda M ve A kontakları kapalı kalır. Ayrıca B kontakları da kapanır.

Tablo 1.4 Paket Şalter Bağlantı Tablosu

Güç devresinde kapanan B kontakları, dirençlerin ikinci kademesini kısa devre ederler. Motorun devir sayısı artmaya devem eder. Bir süre sonra da paket şalter 4 konumuna çevrilir. Paket şalterin bu konumunda M, A ve B kontakları kapalı kalır. Ayrıca C kontakları da kapanır.

Şekil 1.80 Eksantrik parçaların devreye bağlantısı

Güç devresinde kapanan C kontakları, dirençlerin üçüncü kademesini kısa devre ederler. Böylece rotor dirençlerinin hepsi devreden çıkarılmış ve motora yol verilmiş olur.

Şekil 1.50 Kontakların Zamana Bağlı Değişimi

HAREKET SİSTEMLERİ

2.1 GENEL BİLGİLER
Bir motor, yol alma anında kendisine, devresine ve şebekeye zarar vermeyecek büyüklükte akım çekiyorsa, böyle bir motor direkt olarak şebekeye bağlanabilir.

Şekil 2.1 Güç devreleri
Şekil 1.47’de verilen bir şönt motorun ve bir asenkron motorun direkt olarak şebekeye bağlanması için, M kontaklarının kapanması gerekir. Devreye bağlanan bu motorlar M kontakları açılıncaya kadar çalışmaya devam ederler.
M kontakları açılınca, çalışan motorlar durur. M kontaklarını açıp kapayacak M kontaktör bobini, devreye çeşitli şekillerde bağlanabilir. Ayrıca M kontakları kısa veya uzun süre kapatılarak, motorların kesik veya sürekli çalışması sağlanabilir. Bu bölümde kesik ve sürekli çalıştırma, paket şalterle, butonla ve uzaktan kumanda yöntemleri anlatılacaktır.
2.2 KESİK VE SÜREKLİ ÇALIŞTIRMA
Bazı hareketli aygıtlarda (iş tezgahlarında ve vinçlerde) motorların hem sürekli ve hem de kesik olarak çalıştırılmaları istenebilir. Bir motorun kesik çalıştırılmasına, genellikle hareket eden parçanın durumunu ayarlamak için ihtiyaç duyulur.
2.2.1 Örnekler
2.2.1.1 Güç ve Kumanda Devresi Tek Kontaktörlü Devre

Şekil 2.2’de motorları kesik ve sürekli çalıştırabilecek bir kumanda devresi görülmektedir. Bu devrede Başlatma butonuna basıldığında, M kontaktörü enerjilenir. Güç devresinde normalde açık M kontakları kapanır. Kumanda devresinde kapanan M kontağı, Başlatma butonunu mühürler. Durdurma butonuna basılıncaya kadar M kontaktörü ve motor sürekli olarak çalışır.

Şekil 2.2 Tek kontaktörlü güç ve kumanda devresi

Aynı devrede kesik çalıştırma butonuna basıldığında, R fazından gelen akım durdurma butonundan ve kesik çalıştırma butonunun alt kontaklarından geçerek, M kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde M kontakları kapanır ve motor direkt olarak şebekeye bağlanır. M kontaktörünün ve motorun çalışması, kesik çalıştırma butonuna basıldıkça devam eder.
Motor sürekli çalışırken, Kesik Çalıştırma butonuna basılırsa, kumanda devresi kesik çalıştırma görevi yapmaya başlar. Motor kesik çalıştırılırken, kumanda devresinde M mühürleme kontağı da kapanır. Kesik Çalıştırma butonu ani olarak serbest bırakıldığında, M mühürleme kontağı açılmadan, Kesik Çalıştırma butonunun üst kontakları kapanabilir. Bu durumda motor sürekli çalışmaya başlar. Motorun durması beklenirken çalışmaya devam etmesi, bu devrenin önemli bir sakıncasıdır.
2.2.1.2 Güç ve Kumanda Devresi Çift Kontaktörlü Devre
Şekil 2.3’te motorları kesik ve sürekli çalıştırabilecek çift kontaktörlü bir kumanda devresi verilmiştir. Burada A ve M büyük güçlüdür. Bu devrede Başlatma butonuna basıldığında, M kontaktörü enerjilenir. Güç devresinde normalde açık M kontakları kapanır. Kumanda devresinde kapanan M kontağı, Başlatma butonunu mühürler. Durdurma butonuna basılıncaya kadar M kontaktörü ve motor sürekli olarak çalışır.

Şekil 2.3 Çift kontaktörlü güç ve kumanda devresi

Aynı devrede Kesik Çalıştırma butonuna basıldığında, R fazından gelen akım durdurma butonundan ve kesik çalıştırma butonunun alt kontaklarından geçerek, A kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde A kontakları kapanır ve motor direkt olarak şebekeye bağlanır. A kontaktörünün ve motorun çalışması, Kesik Çalıştırma butonuna basıldıkça devam eder. Motor sürekli çalışırken, Kesik Çalıştırma butonuna basılırsa, kumanda devresi kesik çalıştırma görevi yapmaya başlar.
2.2.1.3 Güç Devresi Tek, Kumanda Devresi Çift Kontaktörlü Devre
Şekil 2.2'deki kumanda devresinde bulunan sakınca, bir rölenin eklendiği Şekil 2.4’te görülmez. Burada A küçük güçlü, M ise büyük güçlüdür.

Şekil 2.4 Güç devresinde tek kontaktör bulunan, çift kontaktörlü kumanda devresi

Şekil 2.4’te verilen kumanda devresinde başlatma butonuna basıldığında, R fazından gelen akım durdurma, Kesik Çalıştırma ve Başlatma butonlarından geçerek, A rölesini enerjilendirir. Kapanan A1 kontağı Başlatma butonunu mühürler. Kapanan A2 kontağı ise M kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde M kontakları kapanır ve motor direkt olarak şebekeye bağlanır.
Durdurma butonuna basılıncaya kadar, motor sürekli olarak çalışır. Motor dururken veya çalışırken Kesik Çalıştırma butonuna basılırsa, motor kesik çalışmaya başlar. Bu durumda R fazından gelen akım, Durdurma butonundan ve Kesik Çalıştırma butonunun alt kontaklarından geçerek, M kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde M kontakları kapanır ve motor direkt olarak şebekeye bağlanır. Kesik Çalıştırma butonuna basıldıkça, motor çalışmaya devam eder. Kesik Çalıştırma butonu ani olarak serbest bırakılsa bile, çalışan motor hemen durur.
2.3 PAKET ŞALTERLE KUMANDA
Güç devreleri konu başlıkları altında verilen motorlardan birinin direkt olarak şebekeye bağlanması, bir paket şalter ile de gerçekleştirilebilir. Paket şalterle yapılan devrelerin üç ayrı çeşidi vardır. Her üç şekilde de güç devresi aynıdır. Bu devrelerin çalışmaları ve özellikleri şu şekildedir :
2.3.1 Örnekler
2.3.1.1 İki Konumlu Paket Şalterle Kumanda
Bu örnekte kalıcı paket şalterle yapılan bir kumanda devresi verilmiştir. Paket şalterin çalışma ve durma olmak üzere iki konumu vardır. Durma konumunda paket şalterin kontağı açıktır.

Şekil 2.5 İki konumlu paket şalterle kontrol yapan güç ve kumanda devresi
Paket şalterin kolu çalışma konumuna getirildiğinde, paket şalterin kontağı kapanır. M kontaktörü enerjilenir.
Şekil 2.6 Paket şalter bağlantı şeması

Güç devresinde M kontakları kapanır ve motor direkt olarak şebekeye bağlanır. Paket şalterle yapılan bu kumanda devresi, kalıcı butonlarla yapılan kumanda devrelerinin özelliğine sahiptir.
2.3.1.2 İki Konumlu Paket Şalterle İki Rölenin Kumandası
Şekil 2.7’de bir kalıcı paket şalterle yapılan kumanda devresi verilmiştir. Bu paket şalterin de çalışma ve durma olmak üzere iki konumu vardır. Bu kumanda devresinde bir de DG düşük gerilim rölesi kullanılmıştır.

Şekil 2.7 İki konumlu paket şalterle, iki rölenin kontrolünü yapan güç ve kumanda devresi

Paket şalter durma konumundayken, R fazından gelen akım şalterin üst kontağından geçerek DG düşük gerilim rölesinden devresini tamamlar. G düşük gerilim rölesi enerjilenir ve kumanda devresinde bulunan DG kontağını kapatır.

Şekil 2.8 Paket şalter bağlantı şeması

Paket şalterin kolu çalışma konumuna çevrildiğinde, şalterin üst kontağı açılır ve alt kontağı kapanır. R fazından gelen akım DG kontağından geçerek DG düşük gerilim rölesi üzerinden devresini tamamlar. Böylece DG düşük gerilim rölesi sürekli olarak çalışır.
DG kontağından geçen akımın bir kısmı, paket şalterin alt kontağından da geçerek M kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde M kontakları kapanır. Motor şebekeye direkt olarak bağlanır. Motorun çalışması, şalter kolu durma konumuna getirilinceye kadar devam eder. Motor çalışırken şebeke gerilimi düşer veya kesilirse, çalışan DG rölesi ve M kontaktörü açılır. Çalışan motor durur. Normal gerilim tekrara geldiğinde, şalterin üst kontağı ve DG kontağı açık olduğundan , DG rölesi ve M kontaktörü enerjilenemez.
Motoru tekrar çalıştırmak için, şalter kolu önce durma konumuna getirilir. Sonra tekrar çalışma konumuna çevrilir. Yani kumanda devresi, ani temaslı butonlarla yapılan kumanda devrelerinin özelliğini taşır.
2.3.1.3 Üç Konumlu Paket Şalterle Kumanda
Şekil 2.8’de yaylı paket şalterle yapılan bir kumanda devresi verilmiştir. Bu devrede kullanılan paket şalterin başlatma, normal ve durdurma olmak üzere üç konumu vardır. Şalter kolu başlatma veya durdurma konumlarına çevrilirse, kol çevrildiği durumda kalmaz. Bir yay, kolun normal konumuna dönmesini sağlar.

Şekil 2.9 Üç konumlu paket şalterle kontrol yapan güç ve kumanda devresi

Paket şalterin kolu başlatma konumuna getirildiğinde, şalterin üst ve alt kontakları kapanır. R fazından gelen akım her iki şalter kontağından geçerek, M kontaktörünü çalıştırır. Paket şalterin kolu serbest bırakıldığında, kol normal konumuna döner. Bu durumda şalterin üst kontağı kapalı kalır, alt kontağı açılır. R fazından gelen akım şalterin üst kontağından ve kapanmış M mühürleme kontağından geçerek, M kontaktörünü sürekli olarak çalıştırır. Güç devresinde M kontakları kapanır. Motor şebekeye bağlanır.

Şekil 2.10 Paket şalter bağlantı şeması

Paket şalterin kolu durdurma konumuna çevrilinceye kadar motor çalışmaya devam eder. Kol durdurma konumuna çevrildiğinde, şalterin her iki kontağı açılır. M kontaktörünün enerjisi kesilir ve motor durur. Yani kumanda devresi, ani temaslı butonlarla yapılan kumanda devrelerinin özelliğine sahiptir.
 
2.4 BUTONLA KUMANDA
Motorların direkt başlatılmalarında butonlar daha çok kullanılırlar. Butonlarla yapılan kumanda devrelerinin çeşitleri, çalışmaları ve özellikleri aşağıdaki kısımlarda açıklanacaktır :
2.4.1 Örnekler
2.4.1.1 Kalıcı Butonla Tasarlanmış Kumanda Devresi

Şekil 2.9’da kalıcı butonlarla yapılan bir kumanda devresi görülmektedir. Bu devrede kullanılan butonların arasında mekanik bir bağ vardır. Bağı sağlayan kol A noktası etrafında dönebilir.
Devrede başlatma butonuna basıldığında, bu buton ve mekanik bağ nedeniyle durdurma butonu kapanır. M kontaktörü çalışır. Güç devresinde M kontakları kapanır.

Şekil 2.11 Kalıcı buton güç ve kumanda devresi

Motorlar direkt olarak devreye bağlanır. Durdurma butonuna basılınca, durdurma butonu mekanik bağ nedeniyle başlatma butonu açılır. M kontaktör bobininin akımı kesilir. Çalışan motor durur. Kalıcı butonlarla yapılan devrede M kontaktörü çalışırken şebeke gerilimi düşer veya kesilirse, M kontaktörü açılır ve motor durur. Normal gerilim tekrar geldiğinde, başlatma ve durdurma butonları durumlarını koruduklarında, M kontaktörü tekrar çalışır. Bu özelliği nedeniyle kalıcı butonlar pompalar, kompresörler, aspiratörler ve vantilatörlerin kumanda devrelerinde kullanılır.
2.4.1.2 Ani Temaslı Butonla Tasarlanmış Kumanda Devresi
Şekil 2.10’da ani temaslı butonlarla yapılan bir kumanda devresi görülmektedir. Bu devrede kullanılan butonların her ikisi de yaylıdır. Ani temaslı bir buton basılıp serbest bırakılırsa, yay butonun normal konumuna dönmesini sağlar. Motor devreye direkt olarak bağlanır.

Şekil 2.10 Ani temaslı buton güç ve kumanda devresi

Devrede başlatma butonuna basıldığında, M kontaktörü enerjilenir. M kontakları kapanır ve kumanda devresinde bulunan normalde açık M kontağına, mühürleme kontağı adı verilir. M kontaktörü çalışınca, mühürleme kontağı da kapanır. Başlatma butonu serbest bırakılınca, M kontaktörünün bobin akımı kendi kontağı üzerinden devresini tamamlar. Bu nedenle motorların sürekli çalışması için, başlatma butonuna devamlı olarak basmak gerekmez.
Durdurma butonuna basıldığında, M kontaktör bobininin akımı kesilir. Güç devresinde M kontakları açılır ve çalışan motor durur. Normal gerilim tekrar geldiğinde, başlatma butonu ve M mühürleme kontağı açık olduğundan, M kontaktörü çalışmaz. Devrenin bu özelliği nedeniyle ani temaslı butonlar genellikle iş tezgahlarının kumandasında kullanılırlar.
2.5 UZAKTAN KUMANDA
Motorlar birden fazla başlatma butonuyla çalıştırılıp, birden fazla durdurma butonuyla durdurulursa, böyle bir çalışmaya uzaktan kumanda adı verilir.
Uzaktan kumanda devrelerinde durdurma butonları birbirine seri, başlatma butonları birbirine parelel bağlanırlar. Böyle bir devrede başlatma butonlarından birine basıldığında, R fazından gelen akım durdurma butonlarından ve basılmış olan başlatma butonunu geçerek, M kontaktörünü enerjilendirir. M kontağı kapanır ve başlatma butonlarını mühürler. Güç devresinde kapanan M kontakları, motoru direkt olarak şebekeye bağlar. Diğer bir başlatma butonuna basılırsa, kumanda devresi tekrar aynı şekilde çalışır. Yani M kontaktörü enerjilenir ve motor çalışmaya başlar.

Şekil 2.11 Uzaktan kumandanın güç ve kumanda devresi

Çalışan motoru durdurmak için, durdurma butonlarından birine basılır. Bu durumda M kontaktörünün enerjisi kesilir. Güç devresinde kapanmış olan M kontakları açılır ve motor durur. Paket şalterlerle de motorların uzaktan kumandası yapılabilir. Yalnız kalıcı paket şalterler uzaktan kumanda devrelerinde kullanılamazlar.

DÖNÜŞ YÖNÜ DEĞİŞTİRME
3.1 GENEL BİLGİLER
Doğru akım motorlarının dönüş yönünü değiştirmek için, bağlantıda endüvi veya uyartım sargısının uçları değiştirilir. Kumanda devrelerinde genellikle endüvi uçları değiştirilerek, motorun dönüş yönü değiştirilir. Böylece motorun maksimum momentle yol alması sağlanmış ve kontaklardaki arkın çok büyümesi önlenmiş olur.

Şekil 3.1 Dönüş yönü değiştirme devresi

Bir doğru akım motorunun maksimum momentle yol alması için, motorun uyartım sargısı şekilde olduğu gibi direkt olarak şebekeye bağlı tutulur.
I ve G kontaklarıyla da endüvi uçları, dolayısıyla endüviden geçen akımın yönü değiştirilir. Böyle bir devrede I kontakları kapandığında, akım endüviden yukarıdan aşağıya doğru geçer. Motor ileri yönde döner.
Motorun dönüş yönü, I kontaklarının açılması ve G kontaklarının kapanmasıyla değiştirilir. G kontakları kapanınca, akım endüviden aşağıdan yukarıya doğru geçer. Motor geri yönde döner. Endüvi uçları veya endüviden geçen akımın yönü değişince, motorun dönüş yönü değiştirilmiş olur.
Bir fazlı asenkron motorların dönüş yönünün değiştirilmesi, ana ve yardımcı sargının uçlarını değiştirmekle sağlanır. Böyle bir devrenin şeması Şekil 3.2’de verilen doğru akım motorunun güç devresine çok benzer.
Üç fazlı asenkron motorların dönüş yönünü değiştirmek için, motora giden iki fazın yerini değiştirmek gerekir. Şekil 3.2’de verilen üç fazlı asenkron motor devresinde I kontakları kapandığında, üç faz motora R, S, T sırasıyla bağlanır ve motor ileri yönde döner.

Şekil 3.2 Güç devresi

Aynı devrede I kontakları açılıp G kontakları kapandığında, motora bağlanan fazların sırası T, S, R olur. Motor geri yönde döner. Gerek doğru ve gerekse alternatif akım devrelerinde dönüş yönü değiştirilirken, I ve G kontaklarının çok kısa bir süre beraberce kapalı kalmaları, kısa devreye neden olur. Bir kısa devre ise devrenin çeşitli yerlerinde büyük zararlara yol açar. Dönüş yönünün değiştirilmesinde bir kısa devreyi önlemek için, üç çeşit kilitleme kullanılır. Bunlar bölüm başlığı altındaki kısımlarda ayrı ayrı açıklanacaktır.
3.2 MEKANİK KİLİTLEME
Kumanda devrelerinde mekanik kilitleme, Şekil 3.3’te görüldüğü gibi kontaktör bobinlerini birbirine bağlayan kesik çizgilerle gösterilir. İki kontaktörün paletleri bir eksen etrafında dönebilen bir çubukla birbirine bağlanırsa, bu bağlantıya mekanik kilitleme adı verilir.

Şekil 3.3 Mekanik kilitleme güç ve kumanda devresi

Mekanik kilitlemeli kontaktörlerde her iki kontaktöre ait kontaklar aynı anda kapanamazlar. Bu nedenle mekanik kilitlemeli devrelerde bir kısa devre meydana gelmez. Hatta kısa devre nedeniyle bir kontaktörün kontakları kaynamışsa, diğer kontaktör enerjilendiğinde birbirine yapışmış olan kontakları açar.
Eğer yapışmış kontakları açamazsa, kendi kontaklarını kapayamaz. Böylece her iki kontaktöre ait kontakların beraberce kapalı kalmaları ve bir kısa devreye neden olmaları önlenmiş olur. Bu özellik mekanik kilitlemenin en büyük üstünlüğüdür.
Mekanik kilitleme genellikle doğru akımda çalışan kontaktörlerde kullanılır. Sakıncalı olduğu halde mekanik kilitlemenin alternatif akımda çalışan kontaktörlerde de kullanıldığı görülür.

Şekil 3.4 Enerjisiz kontaktör
Şekil 3.5 Enerjilenmiş kontaktör
Şekil 3.5, motoru ileri yönde döndürecek bir I kontaktörünün enerjili durumunu göstermektedir. Doğru akımla beslenen bir kumanda devresinde I kontaktörü çalışırken G kontaktörü enerjilenirse, G kontaktörü paletini çekip kontaklarını kapatamaz. Çünkü G kontaktörünün paleti demir nüvesinden uzakta bulunur. Bu nedenle G kontaktörünün paletini çekme kuvveti, I kontaktörünün paletini çekme kuvvetinden daha küçük olur.
G kontaktörü kontaklarını kapatıp dönüş yönünü değiştiremez. Alternatif akımla beslenen bir kumanda devresinde I kontaktörü çalışırken G kontaktörü enerjilenirse, bu kontaktör de paletini çekip kontaklarını kapatamaz.
Ayrıca manyetik devresi açık kaldığından, bobin empedansı çok düşer. Bobin fazla akım çeker ve yanar. Kumanda devrelerinde mekanik kilitleme kontaktör bobinlerini birbirine bağlayan kesik çizgilerle gösterilir.
3.2.1Örnekler
3.2.1.1 Butonlarla Dönüş Yönünün Değiştirilmesi

Şekil 3.6’da butonlarla yapılan ve dönüş yönünün değiştirilmesinde kullanılan bir bağlantı şeması verilmiştir.

Şekil 3.6 Butonlarla dönüş yönünü değiştirmenin güç ve kumanda devresi
Bu bağlantıda ileri butonuna basıldığında, I kontaktörü enerjilenir. Güç devresinde I kontakları kapanır. Motor ileri yönde döner. Kumanda devresinde kapanan I kontağı, ileri butonunu mühürler.
Durdurma butonuna basılıncaya kadar, motor ileri yönde sürekli çalışır. Motor ileri yönde dönerken geri butonuna basılırsa, G kontaktörü enerjilenir. Fakat paletini çekip kontaklarını kapatamaz. Böylece güç devresinde doğacak bir kısa devre önlenmiş olur.
Motorun dönüş yönünü değiştirmek için ilk önce durdurma butonuna, sonra da geri butonuna basmak gerekir.
3.2.1.2 Kalıcı Paket Şalterle Dönüş Yönünün Değiştirilmesi
Şekilde kalıcı paket şalterle dönüş yönünün değiştirilmesine ait bir bağlantı şeması verilmiştir. Bu devrede kullanılan paket şalter, üç kontaklı ve ileri, normal, geri olmak üzere üç konumludur.

Şekil 3.7 Kalıcı paket şalterle dönüş yönünü değiştiren güç ve kumanda devresi

Paket şalterin normal konumunda DG düşük gerilim rölesi sürekli olarak çalışır ve DG kontağı kapalı kalır. Şalter kolu ileri konumuna çevrildiğinde, DG kontağından ve kapanan şalter kontağından geçen akım, I kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde I kontakları kapanır. Motor ileri yönde döner.
Motorun geri yönde dönmesi istendiğinde, şalter kolu geri konumuna çevrilir. Bu durumda DG kontağı ve kapanan şalter kontağından geçen akım, G kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde G kontakları kapanır. Motor geri yönde döner.

Şekil 3.8 Paket şalterle bağlantı diyagramı

Paket şalterin kontakları aynı anda kapalı kalamazlar. Bu nedenle şekildeki devrede mekanik kilitlemeye gerek olmadığı düşünülebilir. Halbuki bobin akımı kesilen bir kontaktörün kontakları, yapışma ve sıkışma nedeniyle açılmayabilir. Bu durumda diğer kontaktörün kontakları kapanırsa, güç devresinde bir kısa devre meydana gelir. Şekilde kontaktörler arasındaki mekanik kilitleme, bu kontaktörlere ait kontakların aynı anda beraberce kapalı kalmasına engel olur. Dolayısıyla güç devresinde doğabilecek bir kısa devre önlenir. Şekilde kullanılan DG düşük gerilim rölesi, düşük gerilime karşı koruma yapar. Yani motor bir yönde çalışırken, şebeke gerilimi kesilir ve tekrar gelirse, motorun çalışmasına engel olur.
3.3 BUTONLA KİLİTLEME
İki yollu butonlar arasında yapılan alttaki şekilde görülen bağlantıya, buton kilitleme denir. Böyle bir devrede ileri dönüş kontaktörünün akımı geri butonunun üst kontaklarından, geri dönüş kontaktörünün akımı da ileri butonunun üst kontaklarından devresini tamamlar. Buton kilitlemeli bir bağlantıda, durdurma butonuna basmadan motorun dönüş yönü değiştirilebilir. Yalnız bu durumda motorun dönüş yönü ani olarak değişir. Ani olarak dönüş yönünün değiştirilmesi, güç yol alan motorlara uygulanmaz. Aksi takdirde motor şebekeden çok büyük akım çeker. Alttaki iki devre birbiri ile eşdeğerdir.

Şekil 3.9 Butonla kilitleme yapan güç ve kumanda devresi

Şekildeki devrede ileri butonuna basılınca, R fazından gelen akım, durdurma butonundan, geri butonunun üst kontaklarından ve ileri butonunun alt kontaklarından geçerek I kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde I kontakları kapanır ve motor ileri yönde döner. Kumanda devresinde kapanan I kontağı, ileri butonunu mühürler ve I kontaktörünün sürekli çalışmasını sağlar. Motorun ileri yöndeki dönüşü, durdurma veya geri butonuna basılıncaya kadar devam eder.
Geri butonuna basılınca, ilk önce I kontaktör bobininin akımı kesilir ve I kontakları açılır. Sonra durdurma butonundan, ileri butonunun üst kontaklarından ve geri butonunun alt kontaklarından geçen akım, G kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde G kontakları kapanır ve motor geri yönde döner.
Kumanda devresinde kapanan G kontağı, geri butonunu mühürler. Böylece G kontaktörü sürekli olarak çalışır. G kontaktörünün çalışması, ileri veya durdurma butonuna basılıncaya kadar devam eder. Bu nedenle buton kilitlemeli devrelerde, kontaktörler beraber çalışmazlar ve kısa devre meydana getirmezler.

3.4 ELEKTRİKSEL KİLİTLEME
Şekil 3.9’da görüldüğü gibi bir kontaktörün normalde kapalı kontağını diğer kontaktörün bobinine seri olarak bağlamaya, elektriksel kilitleme denir.
Elektriksel kilitleme yapılmış olan bir devrede bir kontaktör çalışırken, onun kapalı kontağı açık olacağından, diğer kontaktörün çalışması mümkün olmaz. Böylece güç devresinde bir kısa devre meydana gelmez.
3.4.1 Örnekler
3.4.1.1 Elektriksel Kilitlemeli Devre

Örnekte, elektriksel kilitlemeli bir devre verilmiştir. Devrede ileri butonuna basılırsa, I kontaktörü enerjilenir. Güç devresinde I kontakları kapanır ve motor ileri yönde döner. Kumanda devresinde kapanan I kontağı, sürekli çalışması için ileri butonunu mühürler. Animasyonda görüleceği gibi ileri butonu bırakıldıktan sonra da motorun enerjilenmesi sürmektedir.
Motor ileri yönde dönerken geri butonuna basılırsa, normalde kapalı I kontağı açılmış olduğundan, G kontaktörü enerjilenmez. İleri yönde dönerken motor geri yönde çalıştırılmak istenirse, ilk önce durdurma butonuna basılır. Sonra geri butonuna basıp G kontaktörü çalıştırılır ve motor geri yönde döndürülür. Motor geri yönde dönerken, I kontaktör devresinde bulunan normalde kapalı G kontağı açılır. Bu durumda ileri butonuna basılsa da, I kontaktörü enerjilenmez. Bu açıklamadan anlaşılacağı üzere, elektriksel kilitlemeli devrelerde bir kontaktör çalışırken aynı anda diğer kontaktör çalışamaz.

Şekil 3.10 Elektriksel kilitleme yapan güç ve kumanda devresi

3.4.1.2 Kalıcı Paket Şalterle Hazırlanmış Devre
Kalıcı paket şalterle yapılan bir bağlantı şeması verilmiştir. Paket şalter üç kontaklı ve ileri, normal, geri olmak üzere üç konumludur. Paket şalterin kolu ileri konumuna çevrildiğinde, I kontaktörü çalışır. Güç devresinde I kontakları kapanır ve motor ileri yönde döner. Kumanda devresinde açılan I kontağı, her iki kontaktörün aynı anda çalışmasına engel olur.

Şekil 3.11 Kalıcı paket şalterle hazırlanmış güç ve kumanda devresi

Paket şalterin kolu geri konumuna çevrildiğinde, G kontaktörü enerjilenir. Güç devresinde G kontakları kapanır ve motor geri yönde döner. Kumanda devresinde açılan G kontağı, I kontaktörünün G kontaktörüyle beraber çalışmasına engel olur. Şekilde verilen paket şalterin her iki kontağı aynı anda beraberce kapanamaz. Bu nedenle şekildeki devrede elektriksel kilitlemeye gerek olmadığı düşünülebilir.

Şekil 3.12 Paket şalter bağlantı diyagramı

Halbuki bobin akımı kesildiği halde, bir kontaktörün paleti ve kontakları yapışma ve sıkışma nedeniyle açılmayabilir. Bu durumda diğer kontaktör enerjilenirse, güç devresinde bir kısa devre meydana gelir. Elektriksel kilitleme, bu gibi hallerde meydana gelebilecek bir kısa devreye engel olur. Şekildeki kumanda devresi düşük gerilime karşı koruma yapamaz. Motor bir yönde çalışırken şebeke gerilimi kesilir ve tekrar gelirse, motor aynı yönde çalışmaya devam eder.

YOL VERME YÖNTEMLERİ
4.1 GENEL BİLGİLER

3 fazlı asenkron motorlar ilk kalkış anında nominal akımlarının 6-7 katı fazla akım çekerler. Aşırı yol alma akımı şebekede, devrede ve motorda birçok sakınca yaratır. Çok fazla derecedeki bu elektriksel yüklenme enerjiyi satan kesim tarafından istenmeyen bir durumdur. Yol alma akımının güvenli sınırlar içinde kalması, motora düşük gerilimle yol vermeyle sağlanır. Bu şekilde yumuşak bir kalkışı sağlamak amacıyla yol verme işlemleri uygulanır. Türkiye'de 4-5 kW'tan sonraki güçlerde bulunan motorlara yol vermek zorunludur. Düşük gerilimle başlatma, yalnız boşta çalışan motorlara uygulanır.
Yüklü çalışan bir motora düşük gerilim uygulanırsa, belirli bir yükü veya gücü karşılamak zorunluluğunda olan motor, şebekeden normalin üzerinde akım çeker. Düşük gerilimle başlatmanın amacı, yol almada motorun az akım çekmesini sağlamak olduğundan, yüklü çalışan motorlara düşük gerilimle yol verilmez. Düşük gerilimle başlatmanın üç ayrı şekli vardır. Bu yol verme yöntemleri şunlardır;

• Direnç veya reaktörle yol verme (bir aracı eleman gerektirir)
• Oto transformatörüyle yol verme (bir aracı eleman gerektirir)
• Yıldız-üçgen şalterle yol verme (aracı elemana gerek yoktur)
• Rotoru sargılı 3 fazlı asenkron motora yol verme
• Yardımcı sargılı 1 fazlı asenkron motora yol verme
• Şönt motorlara yol verme

Bilezikli asenkron motorlara, senkron motorlara ve yardımcı sargılı asenkron motorlara yol verme, düşük gerilimle başlatma ilkesine dayanmaz.
4.2 DİRENÇ VEYA REAKTANSLA YOL VERME
Motorları düşük gerilimle başlatmada en çok kullanılan yöntem, dirençle veya reaktansla yol vermedir.

Şekil 4.1 Güç devresi

Dirençle veya reaktansla yol verme birbirine çok benzer ve temel ilke, şebeke geriliminin bir kısmını yol verme direncinde veya reaktöründe düşürmek ve geriye kalanını motora uygulamaktır. Direnç ve reaktansla yol vermede güç devresi aynıdır. Şekil 4.1’de güç devresi görülmektedir. Aşağıdaki kısımlarda ise doğru veya alternatif akım motorlarına dirençle veya reaktansla yol vermeye ait çeşitli örnekler incelenecektir:
4.2.1 Dirençle Yol Verme
Statora seri olarak eşdeğer dirençler bağlayarak yapılan yol verme işlemidir. Başlatma butonuna basıldığında stator ve dirençler birbirine seri bağlı olarak kalkınmaya başlar. Belli bir süre sonra (nominal değerinin %60-65'i) dirençler devreden çıkar ve çalışmaya devam edilir. Yol verme uygulanan motorun milinde yük olmamalıdır. Dirençlerin devreden çıkarılmasında zaman röleleri etkin rol oynar.
4.2.1.1 Yol Verme Direncinin Formülleri
Kalkış esnasında önem kazanan yol verme direncinin değerini bulmak için belli matematiksel hesaplamalar vardır. Bu direncin hesabı şu şekilde gerçekleştirilir.

Şekil 4.2 Direnç üzerine düşen gerilimler

Um, motorun bir faz sargı uçlarında kalkış anındaki gerilimdir. Urm, motorun iç direnci Rm üzerindeki gerilimdir. Uxm, motorun bobini Xm üzerindeki gerilimdir. Iy ise yol alma akımı (bizim tarafımızdan belirlenir).

ka, yol alma akımını düşürme katsayısıdır. Iry, dirençle yol almadaki akımdır. Idy ise direkt yol almadaki akımdır.
4.2.1.2 Örnek Yol Verme Direnci Hesabı
Etiketinde 380V, 20A yazılı 3 fazlı bir asenkron motor doğrudan yol aldığında nominal akımının 5 katı akım çekmektedir. Bu akım değerini nominal akımın 3 katına düşürecek yol verme direncinin değerini bulunuz. Cos(x)=0,2 ve Sin(x)=0,97 olarak alınacaktır.

Şekil 4.3 Üçgen bağlantılı devre

4.2.1.3 Örnek Tek Kademeli Yol Verme Devresi
Şekil 4.4’te tek kademeli dirençle yol verme işlemini gerçekleştiren devre görülmektedir. Burada M kontaktörü, yukarıdaki güç devresinde de görüldüğü gibi dirençli yol vermeyi, A ise tam kalkınmış halde direncin devreden çıktığı hali temsil etmektedir.

Şekil 4.4 Dirençle tek kademeli yol vermenin güç ve kumanda devresi

Başlatma butonuna basıldığında devre enerjilenecek ve enerji geldikten sonra mühürlemeyi sağlayan M kontağı kapanarak devrenin bu yol üzerinden enerji geçirmesini sağlayacaktır. Eneri, normalde kapalı, gecikmeli açılan zaman rölesi üzerinden devresini tamamlar. Bu esnada alt kısımdaki zaman rölesi de enerjilendiğinden belirli bir süre saymaya başlayacaktır. 5 sn süreyle saydığı varsayılırsa enerjilenmeden 5 sn sonra M kontaktörüne ait kontağı açılıp dirençleri devreden çıkarırken, zaman rölesinin gecikmeli kapanan kontağı da kapanarak A üzerinden motorun tam kalkınmış halde çalışması sağlanır. Devre, durdurma butonuna basılana kadar çalışacaktır.
4.2.1.4 Örnek Çift Kademeli Yol Verme Devresi
Şekil 4.5’te üç fazlı asenkron motora iki kademe dirençle yol vermeye ait bağlantı şeması verilmiştir. Bu bağlantıda Başlatma butonuna basıldığında, (M) kontaktörü enerjilenir. (M) kontağı kapanır ve Başlatma butonu mühürlenir.
Güç devresinde (M) kontakları kapanınca, motor iki kademe direnç üzerinden şebekeye bağlanır. Dirençlerdeki gerilim düşümü nedeniyle, motor düşük gerilimle yol almaya başlar.

Şekil 4.5 Dirençle çift kademeli yol vermenin güç ve kumanda devresi
Başlatma butonuna basıldığında, (M) kontaktörüyle birlikte (ZR1) zaman rölesi de enerjilenir.Bu röle bir süre sonra (ZR1-GK) kontağını kapatır ve (A) kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde (A) kontakları kapanınca, dirençlerin birinci kademesi devreden çıkar. Motor uçlarındaki gerilim artar.
Motor yol almaya devam eder. Kumanda devresinde kapanan (A) kontağı (ZR2) zaman rölesini enerjilendirir. Bu röle bir süre sonra (ZR2-GK) kontağını kapatır ve (B) kontaktörünü enerjilendirir.
Güç devresinde (B) kontakları kapanır. Böylece dirençlerin ikinci kademesi de devreden çıkar. (B) kontaktörü enerjilenince, normalde kapalı (B) kontağı açılır. (ZR1) zaman rölesi dolayısıyla (A) kontaktörü ve (ZR2) zaman rölesi devreden çıkar. (ZR2) kontağı açıldığı halde, (B) kontaktörü kendi kontağı üzerinden gelen akımla çalışmaya devem eder.
Şekildeki devrede görevini tamamlayan (A) kontaktörü devreden çıkartıldığından, (B) kontaktörü yol verme dirençlerinin hepsini kısa devre eder.
Yol verme dirençleri devreden çıkınca, motor normal şebeke gerilimine bağlanır. Motorun normal gerilimde çalışması, durdurma butonuna basılıncaya kadar devam eder.

4.2.2 Reaktansla Yol Verme
Dirençle yol verme yönteminin hemen hemen aynısıdır. Sadece direnç yerine burada reaktans kullanılır. Reaktans, bir nüve üzerine sarılmış sargısı olan, manyetik alanlı dirençlerdir. Devresinin çalışma mantığı aynı dirençle yol vermede olduğu gibi belirli süre reaktans üzerinden motorun aşırı akım çekmesi engellenir ve daha sonra reaktanslar devreden çıkarılır.

Şekil 4.6 Reaktans üzerine düşen gerilimler

Bu yol verme yöntemi büyük güçlü ve yüksek gerilimli motorlarda tercih edilir. Standart reaktans değerleri %50, %65 ve %80 gerilimler uygulanacak şekilde imal edilirler. Büyük güçlerle çalışan motorlarda kaybı önlemek için tercih edilirler. Burada yol verme esnasında kullanılacak reaktans değerinin ölçümü şu şekilde gerçekleştirilir;
4.2.2.1 Reaktans Değeri Hesaplaması
Yukarıdaki örnekte yer alan motora reaktansla yol verme durumunda gerekli reaktans değerini hesaplayalım;

4.3 OTO TRAFOSUYLA YOL VERME
Motorların düşük gerilimle başlatılmasında gerekli olan düşük gerilim, bir oto transformatöründen de sağlanabilir. Kumanda devrelerinde bir, iki veya daha çok kademeli oto transformatörleri kullanılır.
Oto transformatörlerinin sargıları düşük gerilimin alınması için kullanıldığı gibi, yol vermede reaktör gibi de kullanılabilirler. Oto transformatörüyle yapılan yol verme devreleri daha pahalıya mal olduğu halde, daha randımanlı çalışırlar. Oto trafoları primer ve sekonderi aynı sargı olan (tek sargılı) transformatörlerdir. Şekil 4.7’de güç devresinin nasıl olduğu görülmektedir.
Şekil 4.7 Güç devresi

Burada dikkat edilmesi gereken husus "Yalıtım" trafosuyla, "Yalıtımlı" trafonun farklı şeyler olmasıdır. Yalıtım trafosunda primerin sekondere oranı olan a katsayısı 1'dir. Yalıtımlı trafo ise primer-sekonder arasında fiziksel bağlantı olmayan trafo demektir.
Temel prensip motor sargısına uygulanan gerilimin azaltılması yoluyla motorun çektiği yol alma akımının azaltılmasıdır.

Şekil 4.8 Oto trafosunun devrede gösterimi

Ih : Hattan çekilen akım
Im : Motorun çektiği akım
Zm : Motorun sargısı
Itip : Tip gücü akımı
Im = Ih + Itip
a = U1 / U2 = Im / Ih

Motor sargısına doğrudan U1 şebeke gerilimi uygulanırsa motor şebekeden, nominal akımın kd katı kadar (Im=In.kd) akım çekecektir. Motor sargısına U2 gerilimi uygulanınca motorun çekeceği akım, gerilimdeki azalma oranında olacaktır ve Im = (U2 / U1).In.kd (Denklem 4.12) şeklinde bir hesaplamayla bulunur.
Hattan çekilen akım Ih = Im / a = (1 / a) . (U2 / U1) . In . kd eşitliğinden de şu sonuca varılır;

4.3.1 Örnekler
4.3.1.1 Oto Trafosuyla Çok Kademeli Yol Verme Devresi

Nominal akımı 10A olan bir asenkron motor, şebekeye doğrudan bağlandığında 50A akım çekmektedir. Bu motora

Şekil 4.9 Oto trafosuyla çok kademeli yol veren güç ve kumanda devresi
Şekil 4.9’da soruda istenen çalışmayı gerçekleştiren devre görülmektedir. Başlatma butonuna basıldığında A kontaktörü enerjilenir ve A kontağı mühürleme yapar. Böylece reaktans üzerinden enerji geçişi başlar. ZR1'in gecikmeli açılan kontağı üzerinden B de enerjilendiği için en fazla %50 kapasiteye ulaşılmasına izin vardır. Bu esnada ZR1 zaman rölesi aktif hale gelir ve saymaya başlar.
Belirli bir süre sonra (örneğin 3sn olsun) ZR1'in gecikmeli açılan kontağı açılarak B kontaktörünün enerjisi kesilir, aynı anda ZR1'in gecikmeli kapanan kontağı da kapanarak C'ye ve ZR2'ye enerji gitmesi sağlanır. Böylece %65 kapasiteye ulaşmaya imkan tanınır.
ZR2 rölesi saymayı bitirdiğinde (o da 3sn olsun) ZR2 kontağı kapanarak D kontaktörünü enerjiler ve devrenin en üstündeki D kontağı açılarak A,B ve C üzerine enerji gidişi kesilir. Alt kesimdeki D kontağı kapanır ve devre durdurma butonuyla durdurulana kadar bu kontak üzerinden geçerek çalışmayı tam kapasiteyle sürdürür. Görüldüğü gibi aşama aşama oto trafosu devreden çıkarılır ve tam kapasite çalışmaya doğru geçiş yapılır.
 
4.3.1.2 Oto Trafosuyla Tek Kademeli Yol Verme Devresi

şekil 4.10’da üç fazlı bir asenkron motora bir kademeli oto tranformatörüyle yol vermede kullanılan bir bağlantı şeması verilmiştir. Böyle bir oto tranformatörüyle motora yol verirken, güç devresinde ilk önce (S) kontakları kapanır. Kapanan (S) kontakları üç fazlı oto transformatörünü yıldız olarak şebekeye bağlar. Transformatörün %65 lik gerilimli orta uçlarına bağlı olan motor, düşük gerilimle yol almaya başlar. Bir süre sonra (S) kontakları açılır ve oto tranformatörü şebekeden ayrılır. Sonra (M) kontakları kapanır. Motor normal şebeke gerilimine bağlanır. Bu devrede ilk önce (S) kontaklarının açılması, sonra (M) kontaklarının kapanması gerekir. Aksi halde oto transformatörünün üst yarı sargıları kısa devre olur.Bu sargılardan geçen yüksek değerli akımlar, transformatörün yanmasına neden olur.

şekil 4.10 Oto trafosuyla tek kademeli yol veren güç ve kumanda devresi
şekilde verilen devrede başlatma butonuna basıldığında, (ZR) zaman rölesi enerjilenir. Ani çalışan (ZR) kontağı başlatma butonunu mühürler ve sürekli çalışmayı sağlar. (ZR) zaman rölesiyle birlikte (S) kontaktörü de enerjilenir. Güç devresinde (S) kontakları kapanır ve motor düşük gerilimle yol almaya başlar. Bir süre sonra (ZR) zaman rölesinin kapalı kontağı açılır ve açık kontağı kapanır. Böylece (S) kontaktörü devreden çıkar, (M) kontaktörü enerjilenir. Güç devresinde (S) kontakları açılır. Oto transformatörü devreden ayrılır. (M) kontakları kapanır ve motor normal şebeke gerilimine bağlanır.Motorunu normal gerilimde çalışması durdurma butonuna basılıncaya kadar devam eder. (S) ve (M) kontaktörlerinin aynı anda beraberce çalışmaları, bu iki kontaktör arasında yapılan elektriksel kilitleme ile önlenir.

4.4 YILDIZ-üçGEN şALTERLE YOL VERME
Bir şebekede üçgen bağlı olarak çalışacak üç fazlı bir asenkron motor, yol vermede yıldız bağlanırsa, faz bobinleri 1,73 kat daha az bire gerilimle çalışır. Motorun yol alma akımı yaklaşık olarak üç kat azalır. Yıldız bağlı olan motor düşük gerilimle yol almaya başlar. Yol almanın uygun bir anında, ilk önce motorun faz sargıları arasındaki yıldız bağlantı açılır. Sonra motor faz sargıları üçgen olarak bağlanır. Böylece motor normal geriliminde çalışmaya devam eder.

Bu yol verme yönteminde diğer yol verme yöntemlerinde olduğu gibi aracı bir eleman (direnç veya reaktans gibi) kullanılmaz. Sadece motorun bağlantı şekli değiştirilerek gerçekleştirilebilir.
Amaç, motorun sargılarına uygulanan gerilimi azaltmak suretiyle motorun çektiği kalkış akımını azaltmaktır. Motor başlangıçta yıldız bağlanır, yol altıkdan sonra (devir sayısı %60-%65'e ulaştığında) üçgen bağlantıya geçilir. Pratik ve en ucuz bir yol verme yöntemidir. Ancak bu yöntemin uygulanabilmesi için motorun bağlanacağı kaynağa yıldız çalışabilmesi şarttır. Diğer bir ifade ile bu yöntemin uygulanacağı motorun üçgen geriliminin, bağlanacağı şebekenin fazlar arası gerilimine eşit olması gerekmektedir.
Güç açısından ise 4,5 - 5kW'dan daha büyük motorlara uygulanmalıdır. Bu yol verme yöntemini gerçekleştirmek için özel olarak bu iş için hazırlanmış pako şalterler bulunmaktadır.
şekilde üç fazlı bir asenkron motora otomatik yıldız üçgen şalterle yol vermede kullanılan bir bağlantı şeması verilmiştir. Bu devrede başlatma butonuna basıldığında, (M) ve (A) kontaktörleri enerjilenir. Güç devresinde (M) ve (A) kontakları kapanır. Kapanan (A) kontakları (X), (Y), (Z) sargı uçlarını kısa devre ederler. (U), (V), (W) sargı uçları da kapanan (M) kontaklarının üzerinden (R), (S), (T) fazlarına bağlanırlar. Böylece motor yıldız bağlı olarak düşük gerilimle yol almaya başlar. Kumanda devresinde kapanan (M) kontağı başlatma butonunu mühürler ve sürekli çalışma sağlar. (M) ve (A) kontaktörleriyle birlikte (ZR) zaman rölesi de enerjilenir. Bir süre sonra (ZR) kontaklarının durumu değişir. (ZR-GA) kontağı açılır ve (A) kontaktörü devreden çıkar. (ZR-GK) kontağı kapanarak (B) kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde (X), (Y), (Z) sargı uçlarını kısa devre eden (A) kontaktörünün iki kontağı açılır. Kapanan (B) kontakları (U) sargı ucunu (Z) sargı ucuna, (V) sargı ucunu (X) sargı ucuna, (W) sargı ucunu (Y) sargı ucuna bağlar. (M) kontakları sürekli olarak kapalı kaldıklarından, (B) kontakları kapanınca faz sargıları normal şebeke gerilimine bağlanır. Böylece motor üçgen bağlı olarak normal çalışmaya başlar.

şekil 4.11 Yıldız-üçgen şalter bağlantısı ve kumanda devresi
Kumanda devresinde (B) kontaktörü enerjilenince, normalde kapalı (B) kontağı açılır. çalışan (ZR) zaman rölesi devreden çıkar ve (ZR-GK) kontağı açılır. (B) kontaktörünün sürekli çalışması, kapanan (B) mühürleme kontağıyla sağlanır. Normalde kapalı (B) ve (A) kontakları, elektriksel kilitleme yaparlar. Bu kontaklar (A) ve (B) kontaktörlerinin beraber çalışmalarına ve bir kısa devrenin doğmasına engel olurlar. Durdurma butonuna basıldığında, çalışan (M) ve (B) kontaktörleri devreden çıkar ve motor durur.

4.4.1 Yıldız-üçgen Yol Vermede Akım, Güç ve Moment
Motor yıldız çalıştırılırken faz (motor) sargılarına uygulanan gerilim az olmakta, motorun çektiği akım da azalmaktadır.
Pratik olarak güç, moment ve akımdaki azazlma miktarı kadardır. çünkü yıldız çalışmada sargıdan geçen akım, üçgen çalışma akımından kat daha küçüktür.
Ancak teorik hesaplamalarda akım, güç ve momentteki azalmanın daha fazla olduğu görülmektedir.

şekil 4.12 Akımların oranı
Görüldüğü gibi üçgen çalışabilecek motor, yıldız çalıştırıldığında, çekeceği akım 1/3 oranında azalmaktadır. Dolayısıyla güç ve moment de 1/3 oranında azalacaktır. Bu nedenle yıldız-üçgen yol vermede motorun yıldızda bırakılmaması gerekmektedir.
4.5 ROTORU SARGILI 3 FAZLI ASENKRON MOTORA YOL VERME
Rotoru sargılı asenkron motor, şekil 4.13’te görüldüğü gibi rotorunda da 3 fazlı sargılar olan ve bu sargıların uçları bilezik ve fırçalar yardımıyla dışarı alınmış motorlardır. Rotora yol verme kısmı olmazsa trafo mantığıyla çalışır ve uçlardan sargı miktarına göre gerilim alınır.
Bu tip asenkron motorların yol verme işleminde rotora bağlanan yol verme dirençleri kullanılır. Rotora direnç eklemek suretiyle ilk kalkış anındaki akım azaltılmakta, buna karşılık kalkış momenti (kuvveti) arttırılmış olmaktadır.
Piyasada çok fazla kullanılmazlar, çünkü maliyeti çok yüksektir. Yük altında da çalıştırılabilirler.

şekil 4.13 Güç devresi
şekil 4.14 üç fazlı asenkron motora yol veren kumanda devresi
4.6 YARDIMCI SARGILI 1 FAZLI ASENKRON MOTORA YOL VERME
Asenkron motorlarda dönme hareketini, döner manyetik alan sağlar. Döner manyetik alanı da stator sargıları yaratır. Döner alan yalnız iki ve üç fazlı sistemlerde meydana gelir. Bir faza bağlı bir sargı ile, motorda döner alan yaratılamaz. Yalnız böyle bir motora yol verilirse, motordaki bir sargı dönüşü devam ettirir. Bu sargıya ana sargı adı verilir.
Bir fazlı asenkron motorlarda ilk hareketi sağlamak için, ana sargıya göre 90 derecelik açıyla yerleştirilmiş ikinci bir sargı daha kullanılır. Motordaki ikinci sargıya yardımcı sargı denir. Bu sargı, asenkron motorun iki fazlı bir motor gibi çalışmasını sağlar. Yardımcı sargıya seri olarak bir kondansatör bağlanır. Kondansatör, ana ve yardımcı sargı akımları arasında 90 dereceye yakın bir faz farkı yaratır. Bir fazlı asenkron motorların bazılarında, yardımcı sargı devamlı olarak devreye bağlı kalır. Bazılarında ise devrin %75 inde elle veya otomatik çalışan bir elemanla devreden çıkartılır.
şekilde bir fazlı yardımcı sargılı asenkron motora yol vermede kullanılan bir bağlantı şeması verilmiştir. Bu devrede başlatma butonuna basıldığında, (ZR) zaman rölesi ile (M) ve (A) kontaktörleri enerjilenir. Kapanan (M) kontağı, başlatma butonunu mühürler ve sürekli çalışmayı sağlar. Güç devresinde (M) ve (A) kontakları kapanır. Ana ve yardımcı sargı şebekeye bağlanır. Böylece asenkron motor yol almaya başalr. Devir sayısı normal değerine yaklaşırken, (ZR) zaman rölesi (ZR-GA) kontağı açar. (A) kontaktörü ve dolayısıyla yardımcı sargı devreden çıkar. Durdurma butonuna basılıncaya kadar motor ana sargıyla dönmeye devam eder.

şekil 4.15 Bir fazlı asenkron motora yol veren güç ve kumanda devresi
4.7 şöNT MOTORLARA YOL VERME
4.7.1 Bir Kademeli Yol Verme

şekil 4.16’da bir şönt motora bir kadem dirençle yol vermeye ait bağlantı şeması verilmiştir. Bu devrede motorun maksimum momentle yol almasını sağlamak için, şönt sargı devamlı olarak şebekeye bağlı tutulur. Bu devrenin en büyük özelliği, bağlantıda zaman rölesinin kullanılmamış olmasıdır. Zaman rölesinin görevini bu bağlantıda (A) kontaktörü yapar.
şekil 4.16’daki devrede başlatma butonuna basıldığüında, (M) kontaktörü enerjilenir. (M) mühürleme kontağı kapanır ve sürekli çalışma sağlanır. Güç devresinde (M) kontağı kapanınca, endüvi yol verme direnci üzerinden şebekeye bağlanır. Yol verme direncindeki gerilim düşümü nedeniyle, motor düşük gerilimle yol almaya başlar. Devir sayısı yükseldikçe, endüvüdeki zıt E.M.K da artar. Yol vermenin uygun bir anında, endüvüdeki zıt E.M.K nedeniyle (A) kontaktörü çalışır. (A) kontağı kapanır ve (RY) yol verme direnci kısa devre olur. Endüvi normal şebeke gerilimine bağlanır. Durdurma butonuna basılıncaya kadar, motor normal şebeke geriliminde çalışır.

şekil 4.16 Kumanda devresi
şekilde görülen yol verme devresi, önceki incelenen yol verme devrelerinden oldukça farklı çalışır. örneğin dirençle yol verme devresinde, yol verme dirençleri belirli zaman aralıklarıyla devreden çıkartılırlar. Dirençlerin devreden çıkma zamanını, zaman röleleri belirler. şekildeki devrede yol verme direncinin devreden çıkması, motorun devir sayısına bağlıdır. şebeke geriliminin düşmesi ve motor milindeki yükün artması nedeniyle motorun yol alması gecikirse, yol verme direncinin devreden çıkması da gecikir. Böylece motora daha düzgün bir şekilde yol verilmesi sağlanmış olur.
4.7.2 üç Kademeli Yol Verme
şekilde bir şönt motora üç kademe dirençle yol vermeye ait bağlantı şeması verilmiştir. Bu devrede kullanılan (D), (E), (F) röleleri motorun devir sayısına bağlı olarak enerjilenirler. Motorun maksimum momentle yol almasını sağlamak için, şönt sargı şebekeye bağlı tutulur ve (P1) devir ayar reostası normalde kapalı (C) kontağı ile kısa devre edilir. şönt sargıdan geçen akımın kesilmesinden doğan indüksiyon gerilimi, (VR1) varistörüyle söndürülür. Direnci, uçlarındaki gerilimle ters orantılı olarak değişen elemana varistör adı verilir. Varistörün uçlarındaki gerilim büyüdüğünde, varistörün direnci çok azalır.
şekildeki devrede şönt sargıda doğan indüksiyon geriliminin değeri çok büyük olduğundan, bu gerilime bağlı bulunan varistörün direnci çok küçülür. Doğan indüksiyon gerilimi, varistör üzerinden kısa devre olur dolayısıyla kolayca söner.
şekilde verilen devrede başlatma butonuna basıldığında (M) kontaktörü enerjilenir. Kapanan (M) mühürleme kontağı devrenin sürekli çalışmasını sağlar. Güç devresinde (M) kontağı kapanınca, endüvi yol verme dirençlerinin üzerinden şebekeye bağlanır. Yol verme dirençlerindeki gerilim düşümleri nedeniyle, motor düşük gerilimde yol almaya başlar. Endüvinin devir sayısı ve endüvide doğan zıt E.M.K gittikçe yükselir.
Endüvideki zıt E.M.K şebeke geriliminin %50 değerine ulaştığında , (D) rölesi enerjilenir. (D) kontağı kapanır ve (A) kontaktörü devreye bağlanır. Kapanan (A) kontağı (R1) yol verme direncini kısa devre eder. Endüviden geçen akım ve meydana gelen döndürme momenti artar.
Endüvinin devir sayısı ve endüvide doğan zıt E.M.K yükselir. Endüvide doğan zıt E.M.K şebeke geriliminin %70 ine ulaştığında, (E) rölesi enerjilenir. (E) kontağı kapanır ve (B) kontaktörü devreye bağlanır. Kapanan (B) kontağı (R2) yol verme direncini kısa devre eder. Endüviden geçen akım ve bu akımın yarattığı döndürme momenti artar. Motorun devir sayısı ve endüvide doğan zıt E.M.K yükselir. Endüvide doğan zıt E.M.K şebeke geriliminin %85'ine ulaştığında (F) rölesi enerjilenir.(F) kontağı kapanır ve (C) kontaktörü devreye bağlanır. Kapanan (C) kontağı (R3) yol verme direncini kısa devre eder. Böylece endüvi normal şebeke gerilimine bağlanır.

şekil 4.17 Kumanda devresi
Motorun normal geriliminde çalışması, durdurma butonuna basılıncaya kadar devam eder. (C) kontaktörü enerjilenince, normalde kapalı (C) kontağı açılır. (P1) devir ayar reostası şönt sargıya bağlanır. Motorun devir sayısı önceki ayarlandığı değere yükselir. Yol verme dirençleri, motorun devir sayısına bağlı olarak devreden çıkarlar.

FRENLEME TEKNiKLERi

5.1 GENEL BiLGiLER
Durdurulacak motoru daha kısa zamanda durdurmada veya yükün yer çekimi nedeniyle motorun devrinin artmasına sebep olduğu anlarda elektriksel frenleme yapılır. Elektriksel frenleme de mekanik, dinamik ve ani frenleme olarak üçe ayrılır.

şekil 5.1 Mekanik frenleme için güç devresi
şekil 5.2 Dinamik frenleme için güç devresi

Mekanik frenleme, motor kasnağının iki balata ile sıkılması nedeniyle balatalı frenleme olarak da anılır. Ani frenleme ve dinamik frenleme ise tamamen elektriksel yolla gerçekleştirilir.
5.2 MEKANiK FRENLEME
Motorun frenlenmesi için motor kasnağının iki balata ile sıkıştırılmasına balatalı veya mekanik frenleme denilir. şekilde görüldüğü gibi enerjisiz durumda motor miline bağlı volan (büyük demir disk) balata tarafından A yayı vasıtasıyla sıkılır ve volanın dönmesi engellenir.

şekil 5.3 Mekanik frenlemeye ait güç ve kumanda devresi
şekil 5.4 Mekanik frenlemeyle durdurulan motor

Motor enerjilendirildiğinde aynı anda fren bobini de enerjilenmiş olacağı için balata mekanizması açılır ve motor hareket etmeye başlar. Motorun enerjisi kesildiğinde fren bobininin de enerjisi de kesileceği için balata mekanizması tekrar volanı sıkarak motorun dönmesini engellemiş olur.
Mekanik frenlemede balataya sürtünmeden dolayı toz ve koku meydana gelir. Bundan dolayı genellikle insansız ortamlarda kullanılır. Asansör ya da vinç gibi sistemlerde motorların kapalı alanda frenlenmesi için tercih edilirler. Balatalı fren bobinleri alternatif akımla kullanılabilse de, genellikle doğru akımda kullanılırlar.
5.3 DiNAMiK FRENLEME
Hareket eden bir cismin üzerindeki yük arttırılırsa o cismin hızı da gittikçe azalacaktır. örneğin, çalışan bir generatör yüklendikçe, generatörün devir sayısı da düşer. Bir doğru akım motoru çalışırken endüvisi şebekeden ayrılırsa, üzerindeki kinetik enerji nedeniyle, bu enerji sıfırlanana dek endüvi bir süre daha dönmeye devam eder. Eğer motorun milinde yük yoksa ve sürtünme vantilasyon kayıpları da küçükse motorun durma süresi de uzar.
Endüvi kendi kendine dönerken, kutuplar da manyetik alan yaratmaya devam ederlerse, motorun endüvi iletkenlerinde gerilim indüklenir. Yani motor dinamo gibi çalışmaya başlar. Dinamo gibi çalışan motor, dirençle yüklenirse, dönmekte olan endüvi daha çabuk durur. Bu şekildeki frenlemeye de dinamik frenleme adı verilir. Tamamen elektriksel yolla gerçekleştirilir. Dinamik frenleme yönteminde rotordaki kinetik enerji elektriksel olarak harcanır ve rotorun frenlenmesi sağlanır.

şekil 5.5 Dinamik frenlemeyi gösteren animasyonun devresi
şekil 5.6 Dinamik frenlemenin güç ve kumanda devresi

şekildeki devrede başlatma butonuna basıldığında motor dönmeye başlar. M kontaktörü enerjilendiğinde kendisine ait M kontağı kapanarak mühürlemeyi sağlar ve dönme işinde süreklilik başlar. Hareketin herhangi bir anında Fren butonuna basıldığında motora giden enerji kesilir ve enerji alt kolu takip ederek zaman rölesiyle fren kontaktörünü aktif hale getirir.
Bu frenleme işlemi zaman rölesinin sayacağı süre boyunca devam eder. Bu esnada F kontağı mühürleme yaparak enerjinin sürekli bu kesime akmasını sağlar. Zaman rölesinin sayması bittiğinde gecikmeli açılan zaman rölesi kontağı açılır ve frenleme kesimine enerjinin ulaşmasını engeller. Böylece zaman rölesinin saydığı süre boyunca frenleme gerçekleştirilmiş olur.
5.3.1 Frenleme Gerilimi ve Direnç Hesabı
Frenleme gerilimi hesabı yapılırken önce frenlenecek motorun bir faz sargısı omik direnci ölçülür. Motorun bağlantı şekline göre hesap şu şekilde yapılır. Motor yıldız bağlı ise şekil 5.7, motor üçgen bağlı ise şekil 5.8’deki gibi hesaplamalar gerçekleştirilir.

şekil 5.7 Yıldız bağlı motorda hesaplamalar
Burada dikkat edilecek nokta frenleme akımının sargılara zarar vermeyecek değerde olmasıdır. Frenlemenin daha kuvvetli olmasını istiyorsak frenleme akımı olarak yıldız akımının seçilmesidir. Frenleme süresi kısa olduğundan sargılar zarar görmeyecektir.

şekil 5.7 üçgen bağlı motorda hesaplamalar
örneğin, etiketinde 220/380V, 1.73/1A yazılı 3 fazlı bir asenkron motorun U-X uçlarına 10V DC gerilim uygulanmış ve devreye bağlı ampermetreden 0.5A okunmuştur. Bu motor için frenleme gerilimini hesaplayınız. (Motor fazlar arası gerilimi 380V olan şebekeye bağlanacaktır.) Bu motorun yıldız bağlanması gerekir. Buna göre;

5.3.2 DC Motorlarda Dinamik Frenleme
DC motorların frenlenmesindeki prensip AC motorların frenlenmesi prensibi ile aynıdır. Ancak burada frenleme direnci kullanılarak frenleme akımının belli bir değerin üstüne çıkması önlenir. Böylece fırçaların, kollektörün ve sargıların zarar görmesi önlenir. AC motorlarda rotor çubukları geçecek büyük değerli akımlara dayanabildiği için bir sakınca yoktur.

şekil 5.8 DC motorda frenleme için bağlantı şekli
Bir DC motorun endüvi akımı kesildikten sonra endüktör akımı devam ettirilirse DC motor generatör gibi çalışmaya başlar. Bu durumda endüvi ıçları arasına bir yük (direnç) bağlananırsa bu yükten geçen akıma bağlı olarak motorun devir sayısı hızla azalacak ve frenlenecektir.

5.4 ANi FRENLEME
Motor bir yönde dönerken şebekeden ayrılır ve ters yönde dönecek şekilde hemen şebekeye bağlanırsa motorda ters yönde bir döndürme momenti meydana gelir. Devir sayısı hızla azalır ve sıfır olur.Motor ters yönde dönmeden şebekeden ayrılırsa frenlenmiş veya ani olarak durdurulmuş olunur. Bu tip elektriksel frenlemeye ani durdurma denir. Bir motora ani durdurma işlemi uygulanmadan önce motorun yol alma karakteristiğinin ve bağlı olduğu tezgahın durumunun iyice incelenmesi gerekir.
5.4.1 üç Fazlı Asenkron Motorların Ani Frenlemesi
Bu devrede ileri butonuna basıldığında, (I) kontaktörü enerjilenir. Normalde kapalı (I) kontağı açılır, normalde açık (I) kontakları kapanır. Motor ileri yönde dönmeye başlar. (A) ani durdurma anahtarının ileri dönüş yönündeki kontağı kapanır. Normalde kapalı olan (I) kontağı açıldığından, bu durumda (G) kontaktörü enerjilenmez. (R) fazından gelen akım (A) ani durdurma anahtarının ileri dönüş yönündeki kontağından, geri butonu üst kontaklarından ve normalde kapalı (G) kontağından geçerek (I) kontaktörünü sürekli olarak çalıştırır. Böylece motor ileri yönde sürekli olarak döner. Motorun ileri yöndeki dönüşü, durdurma butonuna basılıncaya kadar devam eder.

şekil 5.9 Güç ve kumanda devresi
Durdurma butonuna basıldığında, (I) kontaktörünün enerjisi kesilir. Güç devresinde (I) kontakları açılır ve motor şebekeden ayrılır. Kumanda devresinde açılmış olan (I) kontağı kapanır. Rotor ileri dönmekte olduğundan, (A) ani durdurma anahtarının ileri dönüş yönündeki kontağı kapalı kalır. Bu kontak ve normalde kapalı (I) kontağı üzerinden geçen akım (G) kontaktörünü enerjilendirir. Güç devresinde (G) kontakları kapanır. iki fazın yeri değişmiş olarak, motor tekrar şebekeye bağlanır. Rotoru ileri yönde dönmekte olan motorda, ters yönde bir döndürme momenti meydana gelir. Devir sayısı hızla düşer ve sıfır olur. Ani durdurma anahtarı normal konumuna döner. (G) kontaktörünün enerjisi kesilir. Motor şebekeden ayrılır. Ters yönde dönmeye başlamadan motor ani olarak durmuş olur.
5.4.2 DC Motorların Ani Frenlemesi
DC motorlarında ani olarak durdurulmasında ani durdurma anahtarı veya röleleri kullanılır. Ani durdurmada, endüvide indüklenen gerilim (zıt E.M.K) şebeke gerilimine eklenir.Bu nedenle motor şebekeden yol alma akımın iki katına yakın akım çeker. Bu akımı sınırlandırmak için, devrede (Rf) ani durdurma direnci kullanılır. (Rf) ani durdurma direncinin değeri yaklaşık olarak (Ry) yol verme direncini iki katına eşittir. Ani durdurmayı otomatik olarak gerçekleştirmek için, devrede otomatik çalışan bir anahtar kullanılır. (A) harfi ile işaretlenmiş bu anahtar, mildeki sürtünme kuvvetiyle veya merkezkaç kuvvetiyle çalışır.

şekil 5.10 Kumanda devresi
Yol verme momentinin yüksek olmasını sağlamak için devrede şönt sargı devamlı olarak şebekeye bağlı olarak tutulur. Bu devrede başlatma butonuna basıldığında, (M) kontaktörü enerjilenir. Kapanan (M) kontağı başlatma butonunu mühürler ve sürekli çalışmayı sağlar. Güç devresinde (M) kontakları kapanır. Endüvi şebekeye bağlanır. Endüviden yukarıdan aşağıya olmak üzere bir akım geçer. Motor şekilde gösterilen yönde döner. Mildeki sürtünme veya merkezkaç kuvveti nedeniyle, (A) ani durdurma anahtarı kapanır. Normalde kapalı (M) kontağı önceden açıldığından, bu durumda (G) kontaktörü enerjilenmez. Motor çalışması durdurma butonuna basılıncaya kadar devam eder.
Durdurma butonuna basıldığında, (M) kontaktörünün akımı kesilir ve endüvi şebekeden ayrılır. önceden açılmış olan (M) kontağı kapanır. Ataleti nedeniyle endüvi dönmekte olduğundan, (A) ani durdurma anahtarı kapalı kalır. Bu nedenle (G) kontaktörü enerjilenir. (G) kontakları kapanır ve endüvi tekrar şebekeye bağlanır. Bu durumda endüviden aşağıdan yukarıya olmak üzere bir akım geçer. Bu akım ters yönde bir döndürme momenti yaratır. Ok yönünde dönen endüvinin devir sayısı hızla düşer. Devir sayısı sıfır olduğunda, (A) ani durdurma anahtarı açılır. (G) kontaktörünün enerjisi kesilir. (G) kontakları açılır ve endüvi şebekeden ayrılır. Motor ters yönde dönmeden, çok kısa bir zaman içinde durdurulmuş olur.

öRNEKLER

6.1 MAğAZA KAPISI PROBLEMi
Bir mağaza kapısının otomatik olarak açılıp kapanması istenmektedir. Temel şartlar şunlardır;

- Kapıya herhangi bir cisim yaklaştığında kapı açılacak,
- Cisim içeri girdikten sonra kapanacak,
- Kapı kapanmak üzereyken yeni bir cisim gelirse yeniden açılacak,

Görüldüğü gibi, bir dönüş yönü değiştirme ve hareket algılama sistemi mevcuttur. Devrenin kurulmasında yakşalım sensörü (YS), sınır anahtarı (SA) ve şalterlerden (Ana şalter) faydalanılacaktır. üçüncü bölümde temel prensipleri anlatılan bu sistemin güç ve kumanda devresi şu şekilde çizilmelidir.

şekil 6.1 Güç devresi
şekil 6.2 istenen kumanda devresi

Devrede yaklaşım sensörüne bir cisim geldiğinde, sensör cismi algılayarak kontağını kapatır. Enerji üstteki yoldan geçerek ileri hareketi sağlayacak olan I kontaktörüne ulaşır ve kapı açılmaya başlar. Bu sırada alttaki yolun enerjisi de ileri hareketi sağlayan kontaktörün (I), normalde kapalı kontağı sayesinde kesilmiştir.
Aynı şekilde kapının kapanması esnasında da eğer cisim sensörden uzaklaştıysa kontaklar konum değiştirir ve bu sefer alttaki yol üzerinden enerji geçerek kapının kapanmasını sağlayacak olan geri hareket kontaktörü aktif hale gelir. Bu sırada üstteki yolun enerjisi de geri hareketi sağlayan kontaktörün (G), normalde kapalı kontağı sayesinde kesilmiştir.

şekil 6.3 Mağaza kapısı probleminin animasyondaki gösterimi
6.2 GARAJ KAPISI PROBLEMi
Bir garaj kapısının tek butonla açılıp kapanması istenmektedir. Temel şartlar şunlardır;

- Açma ve kapama işlemini tek bir buton sağlayacak,
- çalışmanın herhangi bir anında ana şalterden enerji kesilirse hareket duracak,
- Devrenin kurulmasında buton, kontak, kontaktör, sınır anahtarı (SA) ve şalterlerden (Ana şalter) faydalanılacaktır.

şekil 6.4 Güç devresi
şekil 6.5 istenen kumanda devresi
üçüncü bölümde temel prensipleri anlatılan bu sistemin güç ve kumanda devresi şekil 6.4 ve şekil 6.5’te görülmektedir.
Devrede butona basıldığında üst yol üzerinden SA2 ve K kontakları üzerinden geçen enerji kapının açılması için hareketi sağlayan A kontaktörünü aktif hale getirir ve kapı açılmaya başlar. Kapının açılmasıyla birlikte, sınır anahtarı SA1 ve SA2'nin kontakları konum değiştirir. Buton bırakılsa bile A kontağının mühürlemesi üzerinden enerji geçişi sağlanır. Bu sırada alttaki yolun enerjisi de ileri hareketi sağlayan A kontaktörünün, normalde kapalı kontağı sayesinde kesilmiştir.
Aynı şekilde kapının kapanması esnasında da yeniden butona basıldığında enerji alt yolu izleyerek devam eder. SA2, SA1 ve A kontakları üzerinden geçerek kapının kapanmasını sağlayacak olan K kontaktörü aktif hale gelir. Kapının kapanmasıyla birlikte, sınır anahtarı SA1 ve SA2'nin kontakları konum değiştirir. Bu sırada üstteki yolun enerjisi de kapama işini sağlayan K kontaktörünün, normalde kapalı kontağı sayesinde kesilmiştir. Herhangi bir zamanda kapıya müdahale etmek için devrede bir ana şalter yer almaktadır.

şekil 6.6 Garaj kapısı probleminin animasyondaki gösterimi
6.3 SU TANKI PROBLEMi
Bir su tankının içindeki sıvının belirli süre karıştırılması istenmektedir. Bunun için gereken şartlar şunlardır;

- Start butonuna basınca, belirlenen seviyeye kadar tanka sıvı dolacak,
- istenen seviyeye gelindiğinde sıvı dolma işi kesilecek,
- Sıvı dolduğunda karıştırıcı devreye girerek 4 saniye boyunca sıvıyı karıştıracak,
- 4 saniye sonunda sıvı boşaltılmaya başlanacak,
- Boşaltım işi bittiğinde yeniden Start butonuna basılırsa aynı işlemler tekrar edecek,
- çalışmanın herhangi bir anında Stop butonuna basılırsa işlem kaldığı yerde duracak.

Devrede start butonuna basıldığında motor enerjilenecek ve M kontağının mühürlenmesiyle sürekli olarak çalışacaktır. Gelen enerji ile musluğa bağlı A kontaktörü de enerjilenecek ve tanka sıvı akışı başlayacaktır. Sıvı miktarı üst sınır anahtarı üSA’ya ulaştığında üSA konum değiştirip enerjisini keserek A üzerinden sıvı akışı engellenecek ve karıştırma motoruna ait KM kontaktörü devreye girip tank içindeki sıvı karıştırılmaya başlanacaktır.
Dört saniye sayan zaman rölesi sayma işini bitirdikten sonra kontaklarına konum değiştirtecek ve boşaltma musluğuna bağlı B kontaktörünü enerjileyerek sıvının boşaltılmasını sağlayacaktır. Sıvı boşaldıktan sonra alt sınır anahtarı ASA’nın kontağı da konum değiştirerek C kontaktörünü enerjileyip devre girişindeki C kontağının atmasını sağlayıp işlemin sonlanmasını sağlayacaktır. işlemin herhangi bir anında stop butonuna basılırsa çalışma duracak, işlem sonunda yeniden start butonuna basılırsa anlatılan adımlar tekrarlanacaktır.

şekil 6.6 Güç ve kumanda devresi
şekil 6.6 Su tankı probleminin animasyondaki gösterimi
 

Ekli dosyalar

  • otomasyon-ve-otomatik-kumanda-elemanlari.rar
    897.2 KB · Görüntüleme: 44
Moderatör tarafında düzenlendi:
Arkadaşım çok yararlı bir kaynak vermişsin ama yıldız-üçgen kısmı yanlış şöyle ki yıldız-üçgen yol vermede özel pako şalterler kullanılmaz 3 kontaktör (hat-yıldız-üçgen) ve zaman rölesi kullanılır.Biliyorsun ki pako şalterler elle kumanda edilebilen anahtarlardır kendilerini değiştirme gibi bir olasılıkları yoktur.Yıldız üçgen yolvermede ilk anda hem hat hem yıldız kontaktörü hem de zaman rölesi enerjilenir ve zaman rölesinin açık kontağı üçgen kontaktörüne kapalı kontağı da yıldız kontaktörüne bağlanır.Zaman rölesinin süresi dolduğunda kontakları yer değiştirdiği için bağlantı hat-üçgen kontaktörü arasında olur.Bu en basit şekilde anlatımı tabi.
 
Benden size 21 adet otomatik kumanda devre şeması. Faydalı olması dileğiyle.Sagılarımla...
 

Ekli dosyalar

  • kumanda_devreleri_ornekleri.rar
    292.5 KB · Görüntüleme: 21
Teşekkür mesajları silinmiştir. Lütfen teşekkür mesajı yazmak yerine, beğen butonunu kullanınız.
 

Forum istatistikleri

Konular
130,116
Mesajlar
933,272
Kullanıcılar
453,179
Son üye
canerakdeniiz

Yeni konular

Çevrimiçi üyeler

Geri
Üst