subcoolc
Üye
- Katılım
- 17 Kas 2008
- Mesajlar
- 34
- Puanları
- 1
- Yaş
- 44
SOĞUTUCU AKIŞKANLARIN ÇEVRESEL ETKİLERİ İLE İLGİLİ YENİ YASAL DÜZENLEMELER VE HEDEFLER
ÖZET
Soğutucu akışkanların (CFC ve HCFC) Montreal 1987 Protokolü ile başlayan kısıtlama sürecinde terk
ediş takvimini sürekli öne alan bir dizi değişiklikler yapıldı. Bu protokol 1990 yılında Londra, 1992’de
Kopenhag, 1995 Viyana, 1997’de tekrar Montreal’de yapılan toplantılarla güncellendi. 1997 deki
Montreal protokol metninde Avrupa Birliği HCFC’lerdeki bu oranları %2.8’den %2’ye düşürdü ve
tamamen kaldırma yılını 2015’e çekti. Ancak bu konuda ABD aynı görüşte değildi ve katılanların bir
kısmı ABD’nin görüşünü benimsedi.
Avrupa Birliğinin ilk yasal düzenlemesi 3094/94 tarihli yönetmelikti. Bu yönetmelik 1 Ekim 2000
tarihinde imzalanan EC 2037/2000 sayılı yönetmelikle değiştirildi. Danimarka gibi bazı Avrupa Birliği
ülkeleri bu yönetmelikten daha sıkı yönetmelikler hazırladılar.
Avrupa Topluluğu Haziran 2006’da Kyoto Protokolünün kapsamına uygun olarak F-GAS yönetmeliği
hazırladı. Bu yönetmelik; belli miktarda soğutucu akışkan bulunduran sistemlerde periyodik kaçak
kontrolleri, geri kazanım ve iyileştirme işlemleri, işletici ve servis elamanlarının eğitimi ve
belgelendirilmesi, soğutucu gaz tanklarının etiketlendirmesini ve kullanım kontrolünü kapsamaktadır.
Türkiye Montreal Protokolünü 1991’de, Kopenhag ve Londra kararlarını 1995 yılında onayladı. Çevre
ve Orman Bakanlığı “Ozon Tabakasını İncelten Maddelerin Azaltılmasına Dair Yönetmelik”
hazırlayarak resmi gazetede yayınlandı. Özellikle ülkemizde 1999 yılından itibaren CFC ve HCFC’lerin
ithal ve ihracına, Dış Ticaret Müsteşarlığının değişik tarihlerdeki tebliğleriyle, çeşitli kısıtlamalar
getirildi. Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Kimyasallara İlişkin Tebliğin Eklerinde
İthalatçı ve satıcılarla ilgili çok sıkı yaptırımlar içeren taahhütnameler hazırlandı.
Bu çalışmada, soğutucu akışkanlar ile ilgili kısıtlama süreci özetlenmiş, alternatif soğutucu akışkanlar
tanıtılmış, onların ozon delme potansiyelleri (ODP) ile küresel ısınma potansiyellerine (GWP) bağlı
olarak toplam çevresel ısınma etkilerinin (TEWI) nasıl hesaplandığı açıklanmıştır. Ayrıca evsel, ticari
ve endüstriyel soğutma uygulamalarının; tasarımında, üretiminde, servis ve bakımlarında alınacak
önlemler üzerinde durulmuştur.
ÖZET
Soğutucu akışkanların (CFC ve HCFC) Montreal 1987 Protokolü ile başlayan kısıtlama sürecinde terk
ediş takvimini sürekli öne alan bir dizi değişiklikler yapıldı. Bu protokol 1990 yılında Londra, 1992’de
Kopenhag, 1995 Viyana, 1997’de tekrar Montreal’de yapılan toplantılarla güncellendi. 1997 deki
Montreal protokol metninde Avrupa Birliği HCFC’lerdeki bu oranları %2.8’den %2’ye düşürdü ve
tamamen kaldırma yılını 2015’e çekti. Ancak bu konuda ABD aynı görüşte değildi ve katılanların bir
kısmı ABD’nin görüşünü benimsedi.
Avrupa Birliğinin ilk yasal düzenlemesi 3094/94 tarihli yönetmelikti. Bu yönetmelik 1 Ekim 2000
tarihinde imzalanan EC 2037/2000 sayılı yönetmelikle değiştirildi. Danimarka gibi bazı Avrupa Birliği
ülkeleri bu yönetmelikten daha sıkı yönetmelikler hazırladılar.
Avrupa Topluluğu Haziran 2006’da Kyoto Protokolünün kapsamına uygun olarak F-GAS yönetmeliği
hazırladı. Bu yönetmelik; belli miktarda soğutucu akışkan bulunduran sistemlerde periyodik kaçak
kontrolleri, geri kazanım ve iyileştirme işlemleri, işletici ve servis elamanlarının eğitimi ve
belgelendirilmesi, soğutucu gaz tanklarının etiketlendirmesini ve kullanım kontrolünü kapsamaktadır.
Türkiye Montreal Protokolünü 1991’de, Kopenhag ve Londra kararlarını 1995 yılında onayladı. Çevre
ve Orman Bakanlığı “Ozon Tabakasını İncelten Maddelerin Azaltılmasına Dair Yönetmelik”
hazırlayarak resmi gazetede yayınlandı. Özellikle ülkemizde 1999 yılından itibaren CFC ve HCFC’lerin
ithal ve ihracına, Dış Ticaret Müsteşarlığının değişik tarihlerdeki tebliğleriyle, çeşitli kısıtlamalar
getirildi. Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Kimyasallara İlişkin Tebliğin Eklerinde
İthalatçı ve satıcılarla ilgili çok sıkı yaptırımlar içeren taahhütnameler hazırlandı.
Bu çalışmada, soğutucu akışkanlar ile ilgili kısıtlama süreci özetlenmiş, alternatif soğutucu akışkanlar
tanıtılmış, onların ozon delme potansiyelleri (ODP) ile küresel ısınma potansiyellerine (GWP) bağlı
olarak toplam çevresel ısınma etkilerinin (TEWI) nasıl hesaplandığı açıklanmıştır. Ayrıca evsel, ticari
ve endüstriyel soğutma uygulamalarının; tasarımında, üretiminde, servis ve bakımlarında alınacak
önlemler üzerinde durulmuştur.