CEVDET ÇALIK
Profesyonel Üye
- Katılım
- 30 Ara 2009
- Mesajlar
- 1,059
- Puanları
- 481
- Yaş
- 54
Merhaba,
İnsanlık tarihine baktığımızda, insanın sürekli barış peşinde olduğu ama bir türlü savaştan da elini eteğini çekemediği görülür. Bu, tarihin her döneminde yaşanmıştır ve günümüzde bütün şiddet ve canlılığıyla yaşanmaya devam etmektedir.
Türkiye olarak etrafımıza baktığımızda bir birleri ile savaşan ülkeler ile etrafımızın çevrildiğini, savaşların arasında ülkemizin kaldığını görmekteyiz. Rusya-Ukrayna, Ermenistan-Azerbeycan, Irak iç savaşı, Suriye iç savaşı, Filistin-İsrail savaşları.
Bugün dünyanın çeşitli bölgelerinde şiddet ve savaş bütün çılgınlığı ile devam ederken, sağduyu sahibi insanlar bu çılgınlıktan kurtuluş için bazen etkin bazen de çaresizce çözüm arayışlarında bulunmakta, yani barış peşinde koşmaktadır.
Geçtiğimiz günlerde bir Televizyon programına bir yazar konuk olmuştu. Yazarın konuşma tarzı ve doğallığı beni bayağı etkiledi. Sorulan sorulara çok sade ve net cevaplar veriyordu.
Kendisi büyük zorluklar içersin de eğitim hayatını tamamlamış. Babası oğlunu okutmak için çok emek harcamış. Oğlu da babasının emeklerine karşılık olarak okulunu bitirmek için elinden geleni yapmış. Hatta okumuş olduğu okulları genellikle birinci olarak tamamlamış. Bugün artık okullarda eğitim veren bir profesör olmuş bir insan, bir başarı hikayesi programda anlatılıyordu.
Yazar bugün profesör olmuş. Fakat bizden biri, yaşadığı sıkıntıları hiçbir şey saklamadan tüm doğallığı ile anlatıyor. Onun bu doğallığı beni bayağı etkiledi. Adamda ego sıfır. Yardım sever ve barış yanlısı.
Kendi kendime düşündüm. Dünyadaki bütün ülkelerde bu profildeki insanlar devlet başkanı, bakan veya millet vekili olsa ne olurdu?(Sıfır egolu, barış yanlısı insanlar) Bugün dünyada çıkan savaşların bir kısmı devletin başında bulunan insanların egolarından kaynaklanmıyor mu?
Cevdet ÇALIK
İnsanlık tarihine baktığımızda, insanın sürekli barış peşinde olduğu ama bir türlü savaştan da elini eteğini çekemediği görülür. Bu, tarihin her döneminde yaşanmıştır ve günümüzde bütün şiddet ve canlılığıyla yaşanmaya devam etmektedir.
Türkiye olarak etrafımıza baktığımızda bir birleri ile savaşan ülkeler ile etrafımızın çevrildiğini, savaşların arasında ülkemizin kaldığını görmekteyiz. Rusya-Ukrayna, Ermenistan-Azerbeycan, Irak iç savaşı, Suriye iç savaşı, Filistin-İsrail savaşları.
Bugün dünyanın çeşitli bölgelerinde şiddet ve savaş bütün çılgınlığı ile devam ederken, sağduyu sahibi insanlar bu çılgınlıktan kurtuluş için bazen etkin bazen de çaresizce çözüm arayışlarında bulunmakta, yani barış peşinde koşmaktadır.
Geçtiğimiz günlerde bir Televizyon programına bir yazar konuk olmuştu. Yazarın konuşma tarzı ve doğallığı beni bayağı etkiledi. Sorulan sorulara çok sade ve net cevaplar veriyordu.
Kendisi büyük zorluklar içersin de eğitim hayatını tamamlamış. Babası oğlunu okutmak için çok emek harcamış. Oğlu da babasının emeklerine karşılık olarak okulunu bitirmek için elinden geleni yapmış. Hatta okumuş olduğu okulları genellikle birinci olarak tamamlamış. Bugün artık okullarda eğitim veren bir profesör olmuş bir insan, bir başarı hikayesi programda anlatılıyordu.
Yazar bugün profesör olmuş. Fakat bizden biri, yaşadığı sıkıntıları hiçbir şey saklamadan tüm doğallığı ile anlatıyor. Onun bu doğallığı beni bayağı etkiledi. Adamda ego sıfır. Yardım sever ve barış yanlısı.
Kendi kendime düşündüm. Dünyadaki bütün ülkelerde bu profildeki insanlar devlet başkanı, bakan veya millet vekili olsa ne olurdu?(Sıfır egolu, barış yanlısı insanlar) Bugün dünyada çıkan savaşların bir kısmı devletin başında bulunan insanların egolarından kaynaklanmıyor mu?
Cevdet ÇALIK