Kurumsal şirketlerde bizi bekliyor zaten, kurumsal ve büyük şirketlerin toplam istihdam %5 in üstünde olmadığı açıkken girilebilirse çok iyi. Her kurumsal şirkette çalışanda yükselicek yada yan sektörlere transfer olacak durumu yok, hatta devletteki ücretinizden çok yüksek maaş alınması da zordur. Üstelik bu şirketlerdeki yaş ortalamasına dikkat etmek lazım.
Bakın hala 2010 lu yıllardayız ve mühendislerin devlette körelme mevzusuna takılıyoruz. Körelme ne demek? Öncelikle teknik açıdan körelme nasıl olur? Piyasanın istediği mühendis ile devletin istediği mühendis farkından kaynaklanma olmasın bu. Devlet mühendisten işlerin mevzuata ve ilgili kanuna göre uyumlu olmasını isterken, özel sektör ise kar odaklı işin bir an önce bitmesini ister. Devlet sorumluluğu altındaki bir işi kontrol ederken, bu kontrolü yapacak kişiyi seçme sistemi yanlıştır. Şöyle ki en basit örnek, devlet elektrik-elektronik mühendisliğinden mezun kişiyi elektrik mühendisi olarak atayabiliyor. Alan kontrolü yapmıyor. Şimdi o mühendis elektrikle ilgili dersleri almadan mezun olup elektrik mühendisi olarak kontrol yapabilir mi? Yapamaz sonra devletin verdiği rahatlıkla umurunda da olmuyor. Dışardan bakan kişide, o mühendis arkadaşta körelmekten dert yanıyor. Personel seçimindeki yanlışı bir kenara koyarsak körelme olayı insanın çalıştığı alandan çok kendi kişisel eğilimindendir. Özelde her çalışanda çok parlak konuya hakim insanlar olmadığı aşikardır. İnşaat firmaların kontrol mühendislerin ne kadar teknik bilgiye sahip olduğu da aşikarken, devletteki mühendislik için fazla üstüne gidiliyor.
Bakın öss taban puanlarına niye mühendislikler gün geçtikçe taban puanları düşüyor. Eğer kendini geliştiren hırslı kimse iyi para kazanacaksa niye millet tercih etmiyor???????????? Çünkü millet mühendislerin halini görüyor, para kazanmanın bu kadar zor olduğu bir alanda çalışmak istemiyor. Hiç size yapı denetimlerde emekliliğini bekleyen mühendisler gösterildi mi? Bunlar özeli tercih eden ömürleri şantiyede harcayan kişiler. Hani nerde o yüksek paralar ve iyi yaşam standartları? Teknik açıdan körelmeye satış mühendisliği yapan, mühendislikle alakasız sektörlerde çalışan (bankacılık, vs.) açısından da bakmak lazım ki, bu dediğim alanlarda çalışanlarda yüksek bir orandadır. Siz hiç bunlarda körelme lafını duydunuz mu? Mühendis ücretleri kamuda 3 bin lira civarı değil de 6-7 bin arası olsaydı, kimse körelmenin lafını ağzına almazdı. Körelme bahanedir. Bir kısmı devletteki mühendisliği vezne memurluğu gibi görürse yada özel sektörde çalışmamış direkt olarak kamuda pasif bir yerde çalışmaya başlamış kişi kendi rahatını bozmazsa körelme algısı çıkar. Peki mühendis devlette körelir ise, doktoru, öğretmeni, işletmecisi, avukatı körelir mi? Siz bu diğer meslekler için körelme tabirini kullanıldığını gördünüz mü? ÖSS sınavında mühendislik değil de öğretmenlik kazansaydınız ki bazı öğretmenlikler puanları mühendislikten yüksek üstelik. Şu an kpss ye girip atanma derdinde ve atandığında mühendisin yarısı bir ücrete çalışan öğretmende olabilirdiniz. Bu sefer yaptığınız iş ulvi olurdu. Ama mühendis iseniz devlette yatar yani körelirsiniz, harcanırsınız
))). Mantık bu. Bu kavramlar zamanında İlyas Salman, Şener Şen, Levent Kırca film ve parodilerinde geçen memur aşağılamaların getirdiği sonuçtur.
Maaş konusuna gelince, ortalama olarak alırsak yani uç noktaları bir kenara bırakırsak, özel sektörde yeni mezun mühendisin başlangıç skalası 800-1.200 lira arasında değişir. 1.200 lira bile iyi rakamdır. Genel çalışma yerleri kobi, fabrika ve şantiye olan mühendisin haftalık çalışma saati 60 saatten aşağı düşmeyen işlerdir. Çoğu sektörde cumartesi izni, yıllık izin ve mesai ücreti ödemek yoktur. Sigorta ise en asgarisinden yatar. Çoğu işletmede sırf mühendis bulundurmak için sizi tutarlar ki kanun izin verse ilk sizi işten çıkaracaktır. Bu yoğun çalışmanın sonucu devletin verdiği ücrete birkaç yıl sonra varılabilir. Varıldıktan sonrada kat ve kat fazla ücretle çalışılmadığın farkına varılacaktır. Mühendislikte tecrübeli kişilerin ortalama sınır 4 bin 5 bin civarı dalgalanır. Bu sırada işsizlik, iş bulma ve emeklilik olayının, iş stresini de hesaba katın. Şimdi 3 bin liraya yakın kazanan mühendis, kendi gibi kamuda çalışan mühendisle evlendi mi, 6 bin liraya yakın kazancı, lojman, ek ödeme, kreş, yeşil pasaport, kurumun tatil yerleri gibi avantajlarını da düşünün, haftada 40 saat, 2 günlük hafta tatili, 9 günlük bayram tatilleri, yılda 30 gün izinde cabası. Harcanmayı görüyor musunuz? Böyle harcanmaya can kurban ) Bu konuda bile mühendis maaşları 2 bin lira geçmez derken, birkaç ay sonra maaşlar nereye geldi. Ocak ayında elinizi takvime alıp yıllık izin planını yapmak varken, özelde o sene aynı işte kalacağınızdan bile emin değilsiniz. Bir yerde ev almak için kredi alırken, hangi özel sektör çalışanı bu konuda rahatlıkla karar verir. Güvenebilerek yüklü bir taksite girebilir mi? Yok devlette körelirsin, ne işin var devlette, devlette kazandığını bir ayda kazanırsın diyenlerin teğet geçtikleri hayatın gerçekleridir bunlar. Özel sektörde iyi bir iş bulabilmek nerdeyse sayısal lotodaki büyük ikramiyeyi tutturmak gibi bir hal aldı. Şimdi kamuda müfettiş yardımcısı, yada trt ve üst kurullarda çalışan mühendis hiç şantiyede yada pano atölyesinde veyahutta bir fabrikada bakımcı olarak çalışmayı tercih eder mi? Üstelik kamuda yüksek lisans yapabilme imkanı da vardır.
Teknik körelmeyi geçtik, peki insani körelme durumu ne olacak? Bunu hangi kariyer sitesi söyler? Haftada 6 gün 60 saat, hatta 7 gün 70 saat ortalamayla çalışan, iş güvencesi olmayan, yıllık izni ne zaman kullanacağı belli olmayan, maaşı düzgün yatmayan, sigortası düşük ve düzgün yatmayan kişide oluşabilecek körelmeyi kim söyler? Fabrikada, şantiyede yani üretim sektöründe çalışan mühendisin kaderidir bu. Bu kişi kendi köreldiği gibi ailesinde zaman ayıramayarak ailesiyle olan ilişkileri de körelmektedir. Hem stres altında üretimin sorumluluğu, hem üstünüzdeki kişilerin yaptığı baskının cabasını da hesaba katın. Artık eskiden olduğu gibi 45 yaşında değil emeklilik 60 yaşında olucan, bizden sonraki kuşaklarda 65 yaşında olacak. 40 yıl çalış bu tempoyla göreyim seni.
Uzun lafın özeti, devlette çalışma imkanları mühendisler için piyasa göre kıyaslama yapıldığında iyi bir alternatifdir. Bu konudaki ısrarım bu avantajları büyük olunan kamudaki mühendisliği küçümsenmesi ve dışarıdaki piyasayı olduğundan iyi gösterilmesidir. Kişi tercihini kendi yapacaktır ama bu kişilerin yönlendirilirken hayattan beklentilerinin ne olduğunu düşünerek hareket etmesidir. Eğer kamu bazıların dediği gibi bu kadar kötü olsaydı, kpss ye katılma rekor seviyede olmazdı. Eğer kamunun sağladığı şartları olanakları bir özel şirket verseydi, herkes ona girmeye can atardı. Mühendissiniz Süpermen değilseniz yada illaki işi öğrenme süreci diye patron sömürülmesini kabul etmek zorunda değilsiniz. Kamu içinde de kariyer yapabilirsiniz. Her iki alanda çalışmış biri olarak kamuda uzun vadeli plan kurabilir, özel sektörde ise hayal kurabilirsin. Hayali gerçekleştirebilirsen ne mutlu sana. Ben keşke kamuya yeni mezun iken girebilseydim, hem evliliğim hem üst kurullara başvurma imkanım yani hayatımı düzene oturtmam çok daha kolay olacaktı. Herkesin tekrar tekrar amerikayı keşfetmesine gerek yok. Eğer hayatın belli düzende, sosyal güvencenle bir hayat istersen devleti düşünmelisin. Ben kendi işim yada kariyerli (yani paralı) bir iş istiyorum dersen denemek bedava.