Hakan Şükür'den Teknik Eğitim Fakültesi Mezunlarına Mühendislik Müjdesi

TEF mezununa teknik öğretmen olsun diye diploma veriyorlar. Sonra TEF mezunu arkadaş bu diploma ile mühendis olmak istiyor. Peki madem mühendis olmak istiyordun TEF' i tercih ederken bu okulun teknik öğretmen yetişdirdiğini bilmiyormuydun, yani aklın nerdeydi. Katsayı uygulaması vardı diyorlar. Katsayı döneminde dikey geçişle mühendislik yolu açıktı. Biz öss sınavı için gece gündüz ter döküp çalışırken dikey geçişle ön lisanstan arkadaşlar yata yata mühendisliğe geçiş yapabiliyorlardı. Yani teknik lise mezunu mühendis olmak isteyen arkadaşın önü tamamen kapalı değildi. O yüzden daha öncede dediğim gibi mühendis olmak isteyen TEF mezunu arkadaşlar; katsayı uygulamasıda kalkmışken girsin sınava kazansın 5 sene mühendislik okusun mühendis olmaya hak kazansın. O zaman kimse itiraz etmez...

Yani bu şekilde TEF mezunları mühendis olacaksa o zaman biyoloji öğretmenleri doktor veya biyoloji mühendisi olabilsin, kimya öğretmenleri kimya mühendisi olabilsin, fizik öğretmenleri fizik mühendisi olabilsin, resim öğretmenleri mimar veya iç mimar olabilsin vs. vs.... Ne fark var ki ?????

TEF mezunu meslektaşlarım inanın bana elektrik - elektronik mühendisliği 5 kuruş para etmeyen, 1 gram saygı duyulmayan bir meslek, günümüzün en kazançlı, en rahat mesleği memurluktur. Ben bu mesleğin para etmediğini geçte olsa anladım artık bütün enerjimi mesleki olarak kendimi geliştirmek yerine memur olmak için harcayacağım. O yüzden sizde mühendis olmak için harcayacağınız zamanı ve enerjiyi memur olmak için harcayın.

Saygılar herkese...
 
Bir ülkenin vatandaşının, bir toplumun bireyinin; dünya üzerindeki bütün ülkelerde anayasal olarak korunmuş okuma hakkının büyük bir kısmının baltalandığı bir dönem ve bu dönemde istediği okulu okuyabilmesi için imkansıza yakın küçücük bir delik bırakacaksın, bunun siyasi karar kısmına değinmeyeceğim o süreci biliyorsunuz, daha sonra bundan geri döneceksin. Madem çok mantıklı bir karardı neden bambaşka bir hale getirildi şimdi onu da lütfen sorgulayın.

Bakın tüm kimliğinizi bir kenara bırakın. Mühendis öğretmen, teknik eğitim, matematik falan filan. Tamamen vatandaş olarak düşünün. Tüm vicdanınızla söyleyin ortada bir mağduriyet olup olmadığını. Buna benzer bir eğitim baltalaması olduğunu düşünün başka bir ülkede. Hiç olabilir mi sizce?

Sen össde, çalışsan dahi x mühendisliğini okuyamazsın dendiğini düşünün. Lütfen bakış açınızı, neyi savunup neye karşı olduğunuzu bir kere daha düşünerek cevap verin. Toplumun bir bölümünün hakkını aramasına karşı çıktığınızı unutmayın.

Tekrar hatırlatayım son olarak, bedavadan tef mezunlarına mühendislik verilsin olayını kesinlikle savunmuyorum.
 
Bir ülkenin vatandaşının, bir toplumun bireyinin; dünya üzerindeki bütün ülkelerde anayasal olarak korunmuş okuma hakkının büyük bir kısmının baltalandığı bir dönem ve bu dönemde istediği okulu okuyabilmesi için imkansıza yakın küçücük bir delik bırakacaksın, bunun siyasi karar kısmına değinmeyeceğim o süreci biliyorsunuz, daha sonra bundan geri döneceksin. Madem çok mantıklı bir karardı neden bambaşka bir hale getirildi şimdi onu da lütfen sorgulayın.

Bakın tüm kimliğinizi bir kenara bırakın. Mühendis öğretmen, teknik eğitim, matematik falan filan. Tamamen vatandaş olarak düşünün. Tüm vicdanınızla söyleyin ortada bir mağduriyet olup olmadığını. Buna benzer bir eğitim baltalaması olduğunu düşünün başka bir ülkede. Hiç olabilir mi sizce?

Sen össde, çalışsan dahi x mühendisliğini okuyamazsın dendiğini düşünün. Lütfen bakış açınızı, neyi savunup neye karşı olduğunuzu bir kere daha düşünerek cevap verin. Toplumun bir bölümünün hakkını aramasına karşı çıktığınızı unutmayın.

Tekrar hatırlatayım son olarak, bedavadan tef mezunlarına mühendislik verilsin olayını kesinlikle savunmuyorum.

Mesajınızda itiraz edecek, yorum yapacak bir husus yok, tüm samimiyetimle soruyorum ;" çalışsan dahi x mühendisliğini okuyamazsın" nasıl deniyor, nerede deniyor veya fiiliyatta nasıl uygulanıyor. Yani sınavda puan tutsa da tercih mi yapılamıyor, nedir?
 
Ayrıca yukarıdaki yazıma ek olarak; orta okul sonrası teknik liseye girerken ÖSS' de katsayı uygulaması olduğunu bile bile neden bu arkadşlar teknik liseyi tercih ettiler akılları nerdeydi. Bile bile lades olup sonrada neden hakkımızı alıyorsunuz demek biraz nese...

Sonuçta teknik liselerde piyasaya tekniker yetiştiştirilir. Teknik liseden sonra ÖSS' ye girip TEF' i tercih edilebilir yada her teknik liselinin kolayca girebildiği ön lisansa geçmek mümkündür ön lisans aynı zamanda piyasaya teknisyen yetiştirir. Ancak ön lisans eğitiminden sonra isteyen arkadaşlar dikey geçişle kolayca mühendisliğe geçebilmektedirler.
Teknik liseye girerken bunların farkında değilmiydiniz...

Ben liseye yazılırken meslek lisesi bilgisayar bölümü düşünüyor idim daha sonra bir abim bana ÖSS' de katsayı uygulaması olduğunu söyledi bende karar değiştirip düz liseye yazıldım. Sonrada elek-elektronik müh. kazandım.

Yani ileride mühendislik okumak isteyen arkadaşlar lise tercihi yaparken düz liseleri tercih edebilirlerdi yanılıyormuyum.

Saygılar...
 
Sayın richthofen mealen diyor ki;

28 Şubat süreci
yle beraber meslek liselerine ÖSYS sınavlarında düşük katsayı uygulaması başladı. Bu düşük katsayı uygulaması yüzünden mühendislik fakültesi okuyabilecek düzeyde olan meslek lisesi mezunları "Lisans" düzeyinde eğitim almak isteyen bireyleri zorunlu olarak Teknik Eğitim Fakültelerine yönlendirildi. Çünkü Teknik Eğitim Fakültesi haricindeki lisans düzeyindeki yüksek öğretim programları alan dışı sayılıyordu. Yani Teknik Eğitim Fakültelerinde okumak zorunda kalan meslek lisesi mezunları, eğer düşük katsayı uygulaması uygulanmasaydı, mühendislik fakültelerinde okuyacak düzeyde soru çözmüşlerdi. Ancak ortalama -30 puan geriden başlayan bu bireyler, malum 4 yıllık üniversite okumak istiyorlardı ve sadece Teknik Eğitim Fakültelerine gidebildiler. Teknik Eğitim Fakültesi mezunları yasal olarak 2 yarıyıl daha okumak suretiyle ( eğer açılacak sınavı başarır ve fark derslerini vererek mezun olabilirlerse eğer ) mühendislik fakültesi mezunu olacaklardır.

Şimdi birileri çıkıp diyor ki;

Neden teknik eğitim fakültelerine gittiniz! Gitmeseydiniz. Bu adamların TEF dışında 4 yıllık program alternatifleri yoktu ki...!!! Puanları kesilmese mühendislik kazanabilecek olan bu bireyler neden 2 yıllık okusunlar. Ondan sonra DGS ile mühendisliğe atlasınlar, hayrola...

Yahu yasal olarak hakları varken ( kimse TEF'lilere direkt mühendislik ünvanı verilsin demiyor, böyle bir istek yok ) 1 yıl daha okuyarak fark derslerini vererek ve mühendislik ünvanını alabilirler. 3795 sayılı yasa böyle diyor. 3795 sayılı yasaya binaen sınavı kazan fark derslerini de verebilirsen mühendis olabilirsin diyor.
Sayın richthofen mealen böyle diyor.

Ben de diyorum ki,

Teknik Eğitim Fakültesi mezunu arkadaşlarım. Gelin mühendislik eğitimi alma gibi boş bir çabanın içerisine girmeyin. Piyasa diplomaya bakmıyor. Ne kadar üretkensin ona bakıyor. Tabi mühendislik ünvanıyla üretken olmak ücret açısından çok önemli buna sözüm yok. Ama gerek yok. Kendinizi düşürmenize gerek yok.

Teknik Eğitim Fakültesi mezunu arkadaşlarım;

Kendi işinizi kurun. İmzalık bir durum gerekiyorsa yanınızda mühendis çalıştırın. Siz yönetin. Başkaları sizi yönetmesin. Bunu yapabilirsiniz.

Aylak aylak sanal alemde efkar dağıtan mühendislik fakültesi mezunlarına aldırmayın. Onların işi yok, hiçbir şey bilmedikleri için çok güzel bir mesleki forumda yazmamaları gereken şeyleri yazıyorlar. Sizi sadece kızdırmaya çalışıyorlar. Çünkü kapasiteleri düşük.

Aklı başında olan mühendis arkadaşlarımız yukarıda yazılan saçmalıkları yazabilirler mi? Yazarlar mı? Yazmazlar, çünkü buna ayıracakları vakitleri yok.

Son olarak yaşanmış bir olayı anlatacağım. Gerçektir.

Sakarya'da ağaç makinaları tasarımı ve imalatı yapan bir firmanın sahibi Almanya'ya gider. Almanya'da aynı kulvarda ağaç makinaları imalatı yapan bir firmayı gezer. Firmanın müdürü ile görüşmek ister. Firmanın müdürü hazır olmadığı için Müdür yardımcısı ile görüştürüler. O esnada müdür yardımcısı tasarım aşamasındaki makinanın tepesindedir. Tulum ve baret giymiş olan müdür yardımcısı misafirle konuşmak için makinanın üstünden hop diye atlar.

Bizim ki der ki, sen ne biçim müdür yardımcısısın, makinanın üstünde ne işin var?

Müdür yardımcısı baretini çıkarınca saçlar bir açılır. Bizim ki daha da şaşırıyor...

Bozacaksın makinayı hanımefendi diyor...!!!

Cevap gelir. Yo yo korkmayın, biz bu makinaların üstünde büyüdük. Biz tasarımcıyız. Makinanın üstüne çıkmadan altına yatmadan, pense tutmadan, tornavida ile vida sıkmadan tasarımcı olunmaz.

Sen gel şu forumda matematikçi, fizikçi, kimyayı kimseye kaptırmayan allame cihan masa başı mühendis tasarımcıları ile karşılaştır. Allah akıl fikir versin.
 
Antalya da bir birine yakın (500mt) iki semt var meşhurdur kartpostalları filan süslerler.
Kalekapısı ve Yenikapı.
Derler ki ,
Kalekapısı nda bir yalan uydurmuş , Yenikapı da kendiside inanmış...
 
Sayın Durceylan'a katımamak mümkünmü bizler zaten aldığımız eğitimle piyasa için gerekli bilgiyle donatıldık. Bizler mühendislik için değil sadece aldığımız eğitimin karşılığı piyasada çalışırken kullanabileceğimiz bir ünvan için uğraş vermeliyiz.
 
Eğer ki 1999-2009 arasında bir anadolu lisesi sayısal bölümü öğrencisinin yunan dili ve edebiyatı bölümünü okumak istemesi hakkını, bir meslek lisesi öğrencisinin arkeoloji bölümü okuyabilme hakkını saçma sapan bir şekilde elinden almak herşeyi bir kenara bırakın en ufak bir mantıklı açıklama ile birlikte kafanızda canlanabiliyorsa ben herkesten özür diliyorum bu forum altında. Sadece olaya tef-mühendislik gözüyle bakmayın. Yüksek öğrenim görme hakkı, insan hakları kapsamındadır. Dünyanın en beğenmediğiniz ülkesinin bile bir anayasası var ise, orada mutlaka korunmuştur. Öyle, bilseydin bilmeseydin ona göre liseye gitseydin kadar basit konuşulacak birşey değildir. Umarım derdimi anlatabilmişimdir.
 
Son düzenleme:
Sayın Durceylan'a katımamak mümkünmü bizler zaten aldığımız eğitimle piyasa için gerekli bilgiyle donatıldık. Bizler mühendislik için değil sadece aldığımız eğitimin karşılığı piyasada çalışırken kullanabileceğimiz bir ünvan için uğraş vermeliyiz.
Daha önceki mesajları okumuyorsunuz sanırım.
Mesleğiniz teknik öğretmenlik...ünvan ise iş hayatında çalışılarak elde edilir..
kişinin geçmişine,mesleğine ,tecrübelerine bakılarak verilir.meslek ile ünvanın doğrudan bir ilişkisi yoktur.
mesela şeflik,müdürlük ,doçent birer ünvandır..
teknik öğretmen olup da, müdür, şef,doçent,profesör,genel müdür olan yüzlerce insan vardır..
bu kişiler bu ünvanlarını almak için mesleklerinden istifa etmemişlerdir..
sizi okulda eğiten hocalarınızın mesleğide vardır ünvanı da vardır mesela..
kendinizi siyasetçilere kullandırmayın..
kim ki size ünvan vereceğim diyen birisi varsa gidin onun suratına tükürün..
 

Forum istatistikleri

Konular
130,116
Mesajlar
933,272
Kullanıcılar
453,179
Son üye
canerakdeniiz

Yeni konular

Çevrimiçi üyeler

Geri
Üst