Selamün aleyküm.Hayırlı akşamlar.Şu alevlenen ateşe küçük bir odun parçasını da ben atayım isterseniz.
Şaka şaka.
Şu enerji tasarrufu sağladığını inatla iddia eden kötü niyetli olan tacirlerin gelişigüzel sığalı seçip evdeki prizde paralel devreye koydukları kondansatörleri, yılan sizi sokarak zehir vermediği halde panzehirin gelişigüzel verilmesine de çok benzetiyorum.
Aslında kompanzasyon konusunda da ayni durum geçerlidir.Asenkron motor indüktif (Görünen) yüküyle ac karşısında reaktif gücü anlık olarak üretecek ki siz de bunu anlık olarak algılayıp panzehirini (Senkron motor veya kondansatörü) tam paralelde deveye alıp, al gülüm ver gülüm kendi aralarında değil de daha motora hiç varmadan,motordan çıkan bu tepki akımlarına (reaktif akım gücüne karşı) hazır savunma birliğini veya panzehiri anında bu evin kendi barasında sayaçtan hemen de önce buluşturup görünen (reaktif) gücü çok azaltıp gerçek (Aktif) gücü çok da artırmış olacaksınız.Aslında bütün olay da budur.
Yoksa aktif enerji(gerçek güç) ; reaktif enerji (sanal güç) ve şebekenin ortak cos fi değeri (güç çarpanı) diye bir şey zaten yoktur.indüktif veya kapasitif yükler karşısında ac akımı direk bir besleme yapmaya çalıştığında ayni atomdaki elektron ve çekirdeğin önce ayrılıp sonra birleşmesi gibi (ikisi eşit oranda birleşip nötr olmazsa bildiğimiz gibi ya – yüklü veya + yüklü olarak iletkenin kaldığını bu durumda ifade edebiliriz biz) nötr hale dönüşmesi gibi evin şebekeye paralel bağlı kalan bu münferit (barayla bağlı olan kısmında) bir iç döngüyle elektriğin bizim istediğimiz cos fi=1 değerine yaklaştırılması yani gerçek gücünün artırılı sanal gücünün azaltılmasına yönelik bir iç hesaplaşma veya elafi etme yöntemidir.
Kondansatörler sadece dc akımda iken dc’nin elektrik yükünü tam depolama işlevini (smps veya tasarruf lambalarında 220 vac’nin dc doğrultmadan sonraki rezervuar kondansatörü olarak kullanılmasındaki gibi örneğin) yapıp + ve – yükleri dc akımdan çekerek,statik elektrk olarak plakaları üzerinde biriktirebilirler bildiğimiz gibi.Ama ac akımda bir kondansatör her 2 yarım alternansta önce dolup sonra ters alternastaki yükle tam nötr (Yüksüz) olacağından hiç şarj olamamaış olurlar.Ama seri veya paralel bağlandığı ac devresinden tıpkı bir direnç veya rezistans öğesi gibi ac’yi tam olarak ileterek geçirmiş de olurlar.Transistörün amfi şeklindeki kuvvetlendiricili bir çıkışında, ac’yi girişten direk alıp çıkışında iletir,dc iç döngüdeki kuvvetlendirmede sadece kalı, dışarıya kondansatörün ac’yi direk geçirmesi,dc durumunda tam şarjdan sonra hiç akım çekmemesi yüzünden bir filtre görevi de görür,elektronikteki bu güncel uygulamasında olduğu gibi.
Asenkron (indüksiyon) elektrik motoru sarımı ile bir kondansatörün paralel olarak ileri-geri birbiri üzerine boşalabilmesi (salınım yapabilmesi için) bu paralel dc akımını tam bu osilasyonun bitmeye yakın düzenli (Ritmik) olarak dc akımını verebilmekle (Bu düzenek ancak o zaman bir osilatör gibi salınım yapar durumumda olur) mümkün olabilir.yani şebeke ac ‘si ile bu iş teorik olarak ve pratik olarak da pek mümkün görünmüyor.Kaldı ki bir kondansatör yukarıda da değindiğimiz üzere ac akımda şarj olabilme değil sadece bu ac akımı sıradan bir omik yük gibi (Az bir iç omik direnci,çok fazla kapasitif direncin bir vektörel toplamı şeklinde) geçirip iletme (paralel veya seri halde) ve geçirirken de bu akım ve gerilim arasındaki faz geçiş dengesini değiştirip,akımın daha önden (ileri) gidecek şekliyle değişmesine ön ayak oluyor,çok iyi de bildiğimiz gibi.İşte tam o sırada da motordan sızan zehir (tepki akımı,reaktif akımlarla) tam bütünleşerek sadece bizim münferit olan ve şalterden sayaçtan sonraki özel baralı yerimizde gerçek gücün bu motorda kısmen artmasını,sanal gücün azalamasına yönelik olarak,bu akımın iç yapısını (Cos fi değerini) bizim tam istediğimiz bir noktaya da çekiyor,getiriyor.
Bunun faydası ise kablo kesitlerinin gereksiz olarak kesitinin artmaması veya reaktiften iş yeri ortamında bir cezaya da maruz kalmamamızı sağlamasıdır sonuç olarak.Bu kondansatörün koskoca şebekenin kendisiyle ne alıp da ne veremeyeceği olabilir,sadece kendi çapında kendi sahibinin örneğin bir asenkron motorunun en iyi (optimum) şartlarda çalışabilmesi için içinden ac akımını tam olarak da geçirirken, akım/gerilim üzerindeki idealde tam istenen faz kaymasını da gerçekleştirmiş oluyor sonuç olarak da.Bu konunun özü de budur,aslına bakılırsa.Kolay gelsin.Saygılarımla.