Lityum Titanat Oksit (LTO) Batarya

Araştırınca yeterli sayıda elektrikli otomobil çalışması olduğu anlaşılıyor.



Burada konudaki gibi en büyük sorun ya da mesele diyelim, menzil, şarj süresi ve batarya.

Kullanılacak bataryalar bir yanda ar-ge'si ile bir yandan üretimi ile çalışıldığını düşünüyorum. Fakat bu tür bataryalara sırf elektrikli arabalar için değil, bir çok uygulamada ihtiyaç duyuluyor. Yani arabada fabrikasyon böyle bir 3500 doldur-boşalt (life cycle) ömrü olan batarya olduğunu düşününce, her dolum 400 km mesafe demekse, 400x3500=1.400.000km mesafe demek. Her gün şehir içinde 200km kat eden bir taksici bile 20 senede bitirebilir. Normal kullanıcı için arabanın ömrü kadar süre demek. Güneş enerjisi sistemlerinde ise her gün bir defa boşaltılıp doldurulursa 8-10 sene ömür demek. Aynı zamanda şarj-deşarj sınırlaması, jel akülerdeki 1/10'dan çok daha fazla. Buradan bakınca onca ağırlıktaki ve kısa ömürlü kurşun tabanlı akülerin üretimlerinin sona ereceği anlamı çıkıyor. Bu sanayi kolunda onca yatırım ve istihdamın bir şekilde yeni teknolojiye dönüştürülüp çağa ayak uydurmaları gerekiyor.

Konu bahsi Lityum Demir Fosfat (LFP/LiFePO4) ve Lityum Titanat Oksit (LTO) pil/akü/batarya veya muadillerinin artık piyasada bollaşması gerekiyor. Önceki teknolojiyi kontrol edenler bu durumu engellemeye ve geciktirmeye çalışıyorlar olabilir! Tüm dünyada da aynısı olmuyor mu? Mümkün olan en uzun süre üretilerek para kazanmak istenir.
 
Öncelikle bir bilgi ekleyeyim. Lityum titanat batarya paketleri daha önce araçlarda kullanıldı. Yani öyle sır falan değil.Bir bilgim yok ama zan ederim maliyet skalasına takıldılar.

İkinci olarak sektörün derdi Lityum bataryaları dahada geliştirmek değil.Asıl amaç lityum kobalt v.s gibi değerli ve nadir elementlere ihtiyaç duymayan batarya geliştirmek.Zira Lityum gibi elementler çok bol olmadığı için istenilen ucuz maliyeti karşılayabilecek yapıda değiller.bu batarya meselesi o kadar potansiyel içeriyor ki dünyadaki lityum buna yetecek gibi değil.Yetmeyince de fiyatı ucuzlamayacağı için yayılması çok kolay olmayacak ki dediğim gibi bu kobalt nikel tantal wolfram v.s içinde geçerli. Bunun ötesinde nadir bulunan elementlerin %90'nı nerede ise Çin'den çıkıyor ve hiç bir gelişmiş ülke bu tip konularda Çin gibi bir ülkeye muhtaç kalmak istemez.

Kişisel tahminim geleceğin katı hal pilleri üzerinde şekilleneceği.Bunun kimyası ne olur bilmiyorum ama laboratuvar düzeyinde çok gelişmiş atılım sayılabilecek bir kaç bil üretildi bile.Lakin bunların endüstrileşmesi 2025-2030 gibi ancak olur gibi geliyor.Özellikle 2025 sonrası bir kaç çeşit kimyaya sahip son derece güvenli ve enerji yoğunluğu yüksek pil ile karşılaşmak büyük olasılık.

Yine tahminim araç menzilleri 1000-1200 km'yi aştığında piller gelişse bile bunu menzil arttırmaktan ziyade batarya paketlerini küçültmek dolayısı ile maliyet azaltmak yolunda kullanacaklardır üreticiler.

Bunun ötesinde bir iki sene içinde pilde atılımını tüketici düzeyinde beklemek fazla iyimserlik olur gibi. Bir 5 sene bekleyelim ondan sonra pil çeşitliği enerji yoğunluğu ve güvenlik gibi meseleler ortadan kalkacaktır.Ondan sonrası da maliyete yönelik olur zaten.
 
Bu pil ve akü meselesini bir ben çözerim ;) lakin benim de sözüm para etmez :)
Eninde sonunda bu işe al atmayı düşünüyorum.
Dünya Pil derdine düşmüş durumda :)
Türkiye yine bu konuda çok geride kaldı.
 
Bu pil ve akü meselesini bir ben çözerim ;) lakin benim de sözüm para etmez :)
Eninde sonunda bu işe al atmayı düşünüyorum.
Dünya Pil derdine düşmüş durumda :)
Türkiye yine bu konuda çok geride kaldı.
Bizde babayiğitler bitmez;)

Türkiye derken, oluşturanlar bizleriz. Yani ayrı bir ülke değil. Sonuçta bireylerin başarısı devletin/ülkenin başarısıdır.
 
Araştırınca yeterli sayıda elektrikli otomobil çalışması olduğu anlaşılıyor.



Burada konudaki gibi en büyük sorun ya da mesele diyelim, menzil, şarj süresi ve batarya.

Kullanılacak bataryalar bir yanda ar-ge'si ile bir yandan üretimi ile çalışıldığını düşünüyorum. Fakat bu tür bataryalara sırf elektrikli arabalar için değil, bir çok uygulamada ihtiyaç duyuluyor. Yani arabada fabrikasyon böyle bir 3500 doldur-boşalt (life cycle) ömrü olan batarya olduğunu düşününce, her dolum 400 km mesafe demekse, 400x3500=1.400.000km mesafe demek. Her gün şehir içinde 200km kat eden bir taksici bile 20 senede bitirebilir. Normal kullanıcı için arabanın ömrü kadar süre demek. Güneş enerjisi sistemlerinde ise her gün bir defa boşaltılıp doldurulursa 8-10 sene ömür demek. Aynı zamanda şarj-deşarj sınırlaması, jel akülerdeki 1/10'dan çok daha fazla. Buradan bakınca onca ağırlıktaki ve kısa ömürlü kurşun tabanlı akülerin üretimlerinin sona ereceği anlamı çıkıyor. Bu sanayi kolunda onca yatırım ve istihdamın bir şekilde yeni teknolojiye dönüştürülüp çağa ayak uydurmaları gerekiyor.

Konu bahsi Lityum Demir Fosfat (LFP/LiFePO4) ve Lityum Titanat Oksit (LTO) pil/akü/batarya veya muadillerinin artık piyasada bollaşması gerekiyor. Önceki teknolojiyi kontrol edenler bu durumu engellemeye ve geciktirmeye çalışıyorlar olabilir! Tüm dünyada da aynısı olmuyor mu? Mümkün olan en uzun süre üretilerek para kazanmak istenir.
Güzel bir proje beğendim doğrusu.
Ancak Yerli Araç olarak göremedim bir türlü :)
Bir ürünün yerli olabilmesi için yüzde yüz bütün aksamların Türkiye de üretilmiş olması gerekir.
Aracın çizimini bile bir Türk yapmadı.
Benim tahminim şudur ki: Bu araç piyasaya giremeyecek gibi görünüyor.
Şu olabilir sadece Devlet kurumları için üretilse Kendileri binse yine iyidir. Ancak maliyeti kurtarmaz :)
 
Güzel bir proje beğendim doğrusu.
Ancak Yerli Araç olarak göremedim bir türlü :)
Bir ürünün yerli olabilmesi için yüzde yüz bütün aksamların Türkiye de üretilmiş olması gerekir.
Aracın çizimini bile bir Türk yapmadı.
Benim tahminim şudur ki: Bu araç piyasaya giremeyecek gibi görünüyor.
Şu olabilir sadece Devlet kurumları için üretilse Kendileri binse yine iyidir. Ancak maliyeti kurtarmaz :)

Videoyu yapan arkadaş olaydan çok haberdar değil...

Vestel o aracı seri üretime sokacağım ,üreteceğim diye sergilemedi hiç bir zaman.O araç bir teknoloji gösterimiydi.Hiç bir zaman seri üretim amacı olmadı.
 
Videoyu yapan arkadaş olaydan çok haberdar değil...

Vestel o aracı seri üretime sokacağım ,üreteceğim diye sergilemedi hiç bir zaman.O araç bir teknoloji gösterimiydi.Hiç bir zaman seri üretim amacı olmadı.
Benim de param çok olsaydı göstermelik bir teknoloji harikası yapıp videosunu paylaşırdım :)
Bir ürünü yapmak mesele değil zaten.
Mesele talep meselesidir.
Mesela karpuz suyu ürettik diyelim. Ki ürettiler zaten. Talep gördü mü?
Bin bir çeşit meyve suyu üretebilirsiniz Ancak üretmiş olduğunuz bir ürünün piyasada talep bulması gerekir.
Talep yoksa o ürün raftan kalkar. Teknoloji harikası olarak kalır.

Bu arada üretilen aküler yanlış üretiliyor. Bir akü bu şekilde üretilmez. Çok daha verimli bir şekilde kullanılmaları olasılığı var. Havalar biraz ısınsın bu konu ile ilgili de bir çalışma yapmayı düşünüyorum. :)
Bir elektron mikroskobum bile yoktur ki :)
 
Hocam teknoloji üreten firmalarda iş pek öyle yürümüyor...

Bazı firmalar bazı ürünlerini bazı platformlar üzerinde gösterme gereği duyuyorlar... Bunu şöyle düşünebilirsiniz işlemci üreten bir firmanın reyona direkt işlemciyi değilde bir dizüstü bilgisayara monte edilmiş çalışır halde koyması olarak.

Doğru yada yanlış bunu yapan bir sürü firma var.Hatta otomotiv firmaları bile üretmeyecekleri modelleri fuarlara getirip bir teknoloji gösterimi olarak sergilerler.Bu arz-talep ilişkisi dışında bir şey.Bir nevi reklam ve güç gösterisi çeşidi.Buradaki asıl amaç ulaştıkları teknoloji seviyesini gücünü olgunluğu sergilemek.

Bu şekilde gösterim yapılıpta talep üzerine üretime giren ürün istisna düzeyindedir. firmalar seri üretecekleri ürünü belirlerken ve üretirken baz aldıkları kriterler çok daha fazla ve çeşittedir ki o ayrı bir tartışma konusu.
 
Videoyu yapan arkadaş olaydan çok haberdar değil...

Vestel o aracı seri üretime sokacağım ,üreteceğim diye sergilemedi hiç bir zaman.O araç bir teknoloji gösterimiydi.Hiç bir zaman seri üretim amacı olmadı.
Bu seviyede teknolojiye sahibiz demek de bir şeydir. Gerçi biz genelde sonuca bakarız.
 
Bu seviyede teknolojiye sahibiz demek de bir şeydir. Gerçi biz genelde sonuca bakarız.
Evet bence de Hatice değil Netice önemli :)
Dünya ülkeleri uzay madenciliğine yönelmiş.
Dünyadaki madenlerden bir şey çıkmayınca uzayda var olan madenler üzerinde araştırma yapılıyor.
Hatta atmosferde birikmiş olan karbondioksit gazını tekrar nasıl geri dönüşüme sokabiliriz onun derdine düşmüşler :)
Adamlar yapay elmas üretiyorlar :)
5 taş pırlantaların çoğu insan üretimi.
Ama bunu bilen kaç kişi var bilinmez yani :)
https://www.ensonhaber.com/cinde-laboratuvar-ortaminda-elmas-uretildi.html
Bizimkiler daha yeni haber yapmış bunu :)
Adamlar 20 yıldır zaten yapıyor bunu :)
 

Forum istatistikleri

Konular
129,847
Mesajlar
930,725
Kullanıcılar
452,702
Son üye
hsyn35

Yeni konular

Geri
Üst