Neden Bir İnsan Cumartesi Sabahı Erkenden Uyanır?

Hayat seçeneklerden ibarettir. Bazen doğruyu seçersin bazen de doğru sandığın yanlışı...

Ama asıl olan seçebilmektir... Eğer hiç seçeneğin yoksa bil ki seçenek sensin :d
 
Genellikle mühendislerin seçimide hep yanlış oluyor. Şu kısa dünyada cumartesi gününü bile işte geçirmeyi sağlayan tercihin doğruluğuda tartışılır.
 
Öğretmenlerden de konu açılmış burda, daha dün konuştuğum şu an 4. sınıf matematik öğretmenliğinde okuyan arkadaşımla muhabbet yapıyorduk. İlkokul matematik öğretmenliğini niye tercih ettiğini sordum, çünkü çocuk oldukça zeki bir arkadaştı. Cevabı iş garantisi yüzünden dedi. Ben sordum hiç özel sektör düşünmedin mi mühendislik okusaydın gibi. Onun cevabı ise mühendislerin hali ortada özelde çalışma şartları ağır. Ne haftasonu var ne doğru düzgün izinleri, bana gelmez böyle işler dedi.Üstelik hep iş arama derdi var. Ben yaşlanınca huzur ve düzen isterim, onun için öğretmenlik seçtim dedi. Peki özel okul dershane gibi birşeyler düşünmüyor musun dedim, oda kardeş haftada 3,5 günlük çalışmaya 1.500-2.000 lira civarı maaş, yazları tatil olan bir iş varken niye kendimi zora sokayım, eğer daha çok kazanmak istersem ek işler yaparım, özelde kazanacağımda çok üstünde olur. Muhabbet böyle gitti. Yani anlayacağınız öğretmenliği seçen kişiler bu mesleğin onuru saygınlığı için değil, bol tatili ve kolaylığı için seçiyorlar ama benim fikrim kamudaki mühendisliğin kamudaki öğretmenlikten daha iyi olduğudur, ücret ve yükselme durumu mühendisler için daha cazip.
 
Ne cenabet adamım ya nereye el atsam kurutuyorum İşin gerçeği böyle bir şey olma olasılığı çok düşük olsada zaten sonraki açıklamasında sadece benim fikrim desede, böyle bir durum gerçekleşirse bu ülkede durmamın mantığı yok olur. Cumartesi sabahı saat 6 da işte hahahaaaa
 
sabah 6da işe gitsek ne güzel olur kabul ederim ben sabah 6 öğlen 3 paydos. Kahvaltı şirketten öğle yemeği şirketten olacak. akşam 3 5 arası banka işim varsa hallederim gezerim tozarım oohh valla tüm sinemalar 4 civarı başlıyor. UEFA FİFA cup maçları 3 gibi başlıyor. Etrafta ses olmaz bişe olmaz rahatça çalışırım öğleden sonrada gezerim. akşamda 10da uyusam yeter
 
Enerji bakanının bu açıklamalarını görünce aklıma bu konu geldi , açıklama şu an güncelliğini kaybetti ama ne hikmetse sevgili devlet büyüklerimiz arada böyle çıkışlar yapar. 2005 te bir milletvekili cumartesi tam gün çalışma olsun derken, 2008 de kobider başkanı ve 2011 de enerji bakanıda buna benzer bir açıklama yaptı. Olayın tasarruf kısmı için erken mesai ile cumartesi çalışmanın aynı röportajta olması bence traji komiktir. Cumartesi tatili insanca bir hak iken bunu refah seviyesinin ölçütü olduğunu belirtip buna layık değilsiniz demek doğru değildir. Yaşayan hiç bir nesile siz bu rahatlık lüksüne sahip değilsiniz çalışmanız lazım deme hakkı kimsede yoktur. Üstüne üstlük bunu diyen kişilerin refah seviyeleri çok üst olup, hayatı boyunca gerçek anlamda çalışma yaşamını tatmamış kimselerden gelmeside üzücüdür. Cumartesi tatilinin kalkması zordur. Çünkü anayasada değişim yapılırken bu maddeninde değişmesi lazımdır. Bu da ciddi oy kaybı demek ve hükümete bağlı sendikanın istifalar sonuçu zayıflamasına sebep verir. Üstelik haftalık çalışma saatlerini örnek aldığımız ülkelerin hepsinin üstünde çalışma saatimiz varken, işsizlikle ilgili mücadele programında uymaz. Bide kapitalist sistem cumartesi pazar tatil yapan belli bir kesimi hep isteyecektir. Çünkü truzim sektörü (haftasonu turları, vs.) ve eğlence sektörüne büyük darbe vuracaktır. 9 günlük bayram tatilleri memurun gönlü hoş olsun diye değil truzim ve eğlence sektörüne destek için verilmektedir. Haftada 5 gün çalışan kamu ve banka çalışanların bu grubun ana unsurlarıdır. Erken mesai konusuna hiç değinmiyeceğim bence analiz yapmaya gerekte yoktur. Özellikle internet sitelerinde bu habere sevinen özel sektör çalışanların yorumları vardır ki, bu da ayrıca ele alınması gereken bir konudur. Sonuçta kamuda çalışan kişinin cumartesi çalışması demek seninde haklarının daha kötü hale gelmesi demektir. Yani hiçbir zaman cumartesi çalışmamak kavramını hissedememektir. Diyorsunuz ki ben çalışıyorum memurda cumartesi çalışsın, bizimki canda onların ki patlıcan mı? ama olay o değil, senin sorman gereken konu ben niye çalışıyorum olmalıdır. 7 sene boyunca çoğu zaman pazar günleride dahil çalıştım elime ne geçti? Devlete geçince artık bir nefes almaya başladım. Haftasonu nöbeti olan bir işte çalışmama rağmen hayat standartlarımdan çok mutlyum. Ekonomik olarak 10 yılı doldurmuş itü mezunu bir Elektrik mezunun alabileceği en düşük ücreti almama rağmen huzurluyum, çünkü kendime vakit ayırabileceğim en uygun çalışma şekli buydu. 3 günlük dünyada size cumartesi tatili lüks diyenlerden uzak durun. Kendi yapmayacağı bir şeyi başkasına öneren samimiyetsizlerden uzak durun. Devlet işini tembellikle suçlayan ama fırsatı olsa uçarak devlet işini kabul edecek iki yüzlülerdende uzak durun. Aklının uçunda devlet geçmeyen kişi devlet işi yatış tembellik vesare gibi benzetmelerde yapmaz.
 
Son düzenleme:
Zorlu Holding Başkanı Ahmet Nazif Zorlu:
Sonuna kadar destekliyorum. Türkiye'nin verimli ve çok çalışan bir ülke olması gerekiyor. ABD bu şekilde çalışıyor. Biz onlardan çok mu ileriyiz ki, bu kadar tatil yapıyoruz. Ben de her gün 06.30'da işe başlarım. [benim notum: 2 ay dünya tatiline kim çıktı!!!]

Sanko Holding Başkanı Abdulkadir Konukoğlu:
Yıllarca saat 06.00'da uyandım. Birkaç yıldır yaşın da verdiği sebeplerden dolayı 07.00'de uyanıp, işbaşı yapıyorum. Başbakan bile birkaç saat uyuyor. Ne kadar ihtiyaç varsa o kadar uyunmalı. Avrupa Birliği tembelliğin cezasını çekiyor. [benim notum: atma o kadar hepimiz din kardeşiyiz!!!]

Ağaoğlu Şirketler Grubu Başkanı Ali Ağaoğlu:
Bir patron olarak Cumartesi değil, Pazar günleri de çalışılsın isterim. Hayatım boyunca 7'yi 1 geçe kalktığımı hatırlamam. Mesai saatleriyle bu şekilde oynamak yerine, daha verimli ve enerji kaynaklarını da daha etkin kullanacak başka öneriler bulalım.[benim notum: sevgilinle 6 hafta süren ibiza tatildeykende 7 de önce kalkardın, golfüde çok yoğun çalıştığın ortamda öğrenmişsindir !!!]



Limak Holding Başkanı Nihat Özdemir:
Ben çalışma saatlerinin uzamasından yanayım. Cumartesi günü Türkiye çalışmalı. Cumartesi kamu dairelerinin de çalışması taraftarıyım. En azından saat 14.00'e kadar. Türkiye'nin bütün sıkıntılarından kurtulması için üretmesi gerek.[benim notum: türkiye bütün sıkıntıları ihalere fesat katmayan, devletten vergi kaçırmayan bu yüzden hüküm giymeyen, yargılanmayan iş adamlarıyla yaşamıştır mirim!!!]





*************************************************


CAN DÜNDAR
:
CUMARTESİMİZİ VERMEYİZ!!!
Talihsiz zamanlama... Enerji Bakanı Taner Yıldız, “Gün 6,5’ta ağarıyor. Mesai 7,5’ta başlasın” önerisi yaptı ya...
Aynı gün OECD’nin araştırması, 40 ülke içinde en çok mesai yapanın Türkiye olduğunu ortaya koydu.
“Olsun, çok geri kaldık. Erken kalkalım, cumartesi de çalışalım” diyor Bakan...
Çok çalışıyoruz da mutlu muyuz?
Ne gezer!
Yine aynı araştırmada Türkiye, mutlulukta 40 ülke içinde 32’nci oldu.
Yani mutsuzlukta ilk 8’deyiz.
Hem bu kadar çalışıp hem bunca mutsuzluk niye?
E ondan işte...
* * *
Uygarlık tarihi, insanın daha az çalışmasının tarihidir.
150 yıl önce Avrupa’da işçiler günde ortalama 12 saat çalışıyordu.
Napolyon, işçilerin pazar günleri ayinden sonra dükkân açmasını istiyordu.
Hitler, “Kadınlar 2, erkekler 4 saat ‘Büyük Almanya’ için ücretsiz çalışacak” diyordu.
Çalışmanın kutsanması, tüm despotik rejimlerin manifestosuydu.
İşçi sınıfı, uzun mücadeleler sonucu bunu 8 saat sınırına çekebildi. Kan pahasına çalışma saatlerini azaltıp kendine boş zaman yaratabildi.
Türkiye, hâlâ Avrupa’dan fazla çalışıyor.
Bizde haftada 45 saat olan mesai, Avrupa’da 35 saat...
“Mesai saatlerini Batı seviyesine çekelim” diyeceğimize, “Mesaiye erken başlayalım. Cumartesi de çalışalım”ı tartışıyoruz.
* * *
“Kültürümüzde var”mış.
Eh, biraz Akdenizli olmamız hasebiyle “siesta” da vardır kültürümüzde... Bu işler “kültür”le ilgiliyse, diğer Akdenizliler gibi öğleden sonra şekerleme izni versenize...
Evet, bir zamanlar horoz sesiyle uyanır, sabah namazını müteakiben kepenk açardık.
Ahmet Haşim’in “Müslüman Saati”nde pek güzel anlattığı gibi, “ziyada başlayıp ziyada biten, 12 saatlik, kısa, hafif, yaşanması kolay bir günümüz vardı.”
O kültürü yok eden, emek sömürgenlerinin kâr hırsı oldu.
Daha çok mesaiyle daha çok kazanabileceklerini keşfettiklerinden beri işçiyi daha çok, daha erken, daha yoğun çalıştırıp duruyorlar.
* * *
Ama koşullara gelince kimseden ses çıkmıyor.
İşe gitmek için ortalama 40 dakikasını yolda harcayan bir milletiz.
Yolu geçip işe gidebilen mutlu mu?
Yoo...
Aynı araştırmada 40 ülkenin çalışanlarına “Çalışma ortamından mutlu musunuz” diye soruluyor.
Almanya’da her 10 kişiden 9’u “Hoşnudum” diyor.
Türkiye hoşnutsuzlukta da birinci:
Her 2 kişiden 1’i işinden mutsuz...
Ücretler, maaşlar yetersiz.
İş kazalarından ölümler mi?
Birinciliği kimseye kaptırmayız.
* * *
Bakan’ın “1970’lerde hak etmediğimiz refah seviyesine ulaştık” lafına gelince...
Bana 27 Mayıs Anayasası’nı budamaya hazırlanan 12 Martçı paşaların, “Sosyal uyanış, iktisadi kalkınmayı aştı” saptamasını hatırlattı.
Tamam, gün ışığından yararlanalım, ama lütfen tarihin ışığından da yararlanalım.
* * *
Öğrencilik yıllarının bir kısmında cumartesileri önlük giyip okula gitmiş, halen de pazar yazıları için cumartesileri çalışmayı kabul etmiş bir kardeşiniz olarak yazıyorum:
Siz siz olun, cumartesinizi vermeyin!
 
Son düzenleme:
Ben çalışma hayatımda hafta sonu çalıştığım da oldu, çalışmadığımda. Çalıştığım zamanlar insan kendine vakit ayıramadığı için pazartesi deşarj olmadan işe gidiliyor..Ve tekrar 6 gün çalışılıyor.. İnsan kendini tam olarak işine veremiyor.. İyi bir yaklaşım değil..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha fazla bilgi edin…