s7 200 plc analog program sorunu

Piyasadaki Recep Çetin ve Dc. Dr. Salman Kurtulan ın kitabında analog bilgiler istemedigin kadar geniş ve örneklerle işlenmiş incelerseniz sizin için yararlı olabilecegine inanıyorum.
 
i.k arkadasim s7-400 de analog bilgileri isleyebilirsin.Istersen bu is icin ozel fonksiyon bloklar var vaye sen kendin bir scale yapabilirsin.Analog inputdan gelen bilgileri modify bolumunden gorup buna gore scale yapabilirsin yada scale fonksiyonuyla analog degerin real olarak hangi aralikda calisdigini yazarak yapabilirsin.
 
recep çetin;in kitabı gerçekten çok iyi. fakat kitabı bulama veya para vermek istemem derseniz meslek lisesi Elektrik bölümünün modüllerinde bulunan plc ile analog işlemler modülünü inceleyebilirsiniz. dosya aşağıda.
 

Ekli dosyalar

  • plc ile analog islemler.zip
    1.3 MB · Görüntüleme: 0
kardeşim öğretmenliğini yapsana sizlerin yüzünden mühendisler iş bulamıyo.
 
mhmtfthnl ' Alıntı:
kardeşim öğretmenliğini yapsana sizlerin yüzünden mühendisler iş bulamıyo.



Sarfettiğiniz ifadelerle ne kadar eksik olduğunuzu göstermektesiniz , Aslında size teşekkür etmeliyim , demekki teknik öğretmenler şahsınızı kariyer yarışında sollayabiliyor ama şunu biliyorum ki her mühendis sizin gibi önyargılı düşünmüyor,onlarca mühendis dostum var ve senin gibi düşünenini ilk kez görüyorum,bir çok işletmede çok iyi ilişkiler içinde vazife insanı olmuş hem öğretmen hem mühendislere haksızlık etmektesiniz,mühendislik sadece bir teknik uzmanlık vasfı değildir,bunu okul yıllarında iyi öğrenememişsin yada öğretmemişler,sadece işte iyi olmak değil olay biraz saygılı erdemli olmaktır,

Gelelim sahsınızın lafına , ne demek o laf , sen iş bulamıyosan bu ne öğretmenlerin ne diğer mühendislerin suçu , insanlara bu şekilde aşağılayıcı eksiltici veya alay edici itaamlarda bulunmak sizin haddinize mi düştü!!!
Ne yani fransız ihtilali öncesi gibi insanları sınıflandıralımmı , bu mudur mühendislik anlayışınız??


Böyle eğitici paylaşımı arttırıcı bir platformda böylesine yanlış bir uslup kullanmak sizin için büyük talihsizlik , sizi kötü örnek alabilecek belki bu durumu aleyhinize kullanabilecek veya teknik öğretmenlerden ve diğer mühendis arkadaşlardan bu yazıyı başkalarının okuyabileceğini hiçmi düşünmediniz? şaşırtıcıdır ki ya kimse okumadı yada okuyanlar size günler öncesinde yazdığınız bu ifadeye cevap verme gereğini duymadı

ayrıca herkez isteyerek teknik öğretmenlikte okumuyor ve olmuyor , keza oluncada ataması yapılmıyor , bu konuda biraz bilgilenmeni tavsiye ederim

ve bişey daha farzedelimki atama var ama sırf sahsınızın zihniyetindekiler için insanlar öğretmenlik yapmak zorundada değil bende teknik öğretmenim ama öğretmenlik yapmıyorum ben ve benim gibi teknik öğretmen arkadaşlarımdan ilk mezun olduğumuz yıllarda yöneticilik, üretim vs müdürlüğü, eğitim departmanı yönetici asistanlığı , satış sorumlusu,hatta otomasyon mühendisliği vasıflarında iş görüşmelerine katılanlar ve halen üst mevkilerde çalışanlar var
bir teknik öğretmen yönetici,teknik patron,amir kısacası üst vasıfta bir kimlik taşımak isterse ve bu yarışta bir mühendislik mezununu egale ederse bu zaten başarının zor ama çalıştıktan sonra aşılamayacak yerde olmadığını gösterir,diğer mühendis ve teknik uzman arkadaşlarımı hariç tutarak söylüyorum :

sahsınızın ifadesi şahsınıza atfen iadeli taahhütlü acı bir mektuptur.
 
Bir teknik öğretmenle bir mühendis arasındaki fark okulda gördükleri dersler ve içerikleri değildir.Emin olun aynı şeyleri görüyoruz.Aradaki fark Mühendisler odasının bürokratik gücü ve bunun neticesinde kazandığı haklar ve yetkilerdir.
Yaşanmış örneklere baktığınızda aradaki farkı şöyle özetleyebiliriz.Bir şirkette tekniker ve mühendis açığı olduğunu varsayalım.Yeni mezun bir mühendis ve yeni mezun bir öğretmenin aynı şirkete başvurduğunu düşünelim.Yeni mezun öğretmen şirkette tekniker vasfı ile çalıştırılmak istenir.Yeni mezun mühendis ise acemi mühendis olarak mühendis vasfı ile çalışır.Ancak zaman içerisinde (3 ayı geçmez) ikisi de mühendis vasıfları ile çalışmaya devam eder.Kimin daha üst konumda çalışacağı ise tamamen kişilerin bilgi ,birikim ve kabiliyetlerine bağlıdır.Bu örnekteki öğretmen bendim arkadaşlar ve uzun süre o şirketin proje müdürlüğünü yaptım.
4 yıl teknik lise ,4 yıl üniversite okuduktan sonra 2 yıllık yüksek okul mezunu olarak görülmek kadar can sıkıcı ve onur kırıcı bir şey yok emin olun.(tekniker arkadaşlar yanlış anlamasın lütfen) Ama dediğim gibi aradaki fark sadece yetki sınırlarıdır.Mühendislik bir vasıftır ,diploma ile kazanılan bir vasıf olmadığına o kadar çok şahit oldum ki anlatamam.Teknik direktörlerin dediği gibi formayı teknik direktör vermez futbolcu alır.Sizde hakederseniz alırsınız emin olun ,başarısızlıklarınızı başkalarına atarak kamufle etmektense mühendislik vasfına sahip olmayı becerebilirseniz öğretmenlerin varlığı sizin iş kariyerinizi değiştirmez merak etmeyin.Ben kendimi mühendislik vasfına haiz bir teknik öğretmen olarak görüyorum ve bu düşüncem çalıştığım şrketlerde aldığım görev ve sorumluluklarla başkaları tarafından bana verilmiştir.8 mühendisin çalıştığı bir firmada birinci yada ikinci adam olmayı başaran öğretmenler ve 8 öğretmenin çalıştığı bir firmada birinci yada ikinci adam olmayı başaran mühendisler olabilir.Bu o diplomanın hakkını ne kadar verebildiğinizle alakalıdır.Size diplomanızın hakkını vermeyi tavsiye ediyorum.Meslek faşisti olmanın bir alemi yok ,özel sektörde çalışıp hakeden kişilerin diplomasına kimse bakmaz.Önce hakedin ,haketmiyorsanız hakedenlere hakaret etmeyin.Şunu da unutmayın gidinde öğretmenliğinizi yapın kardeşim dediğiniz adamlar öğretmen olmak istese bile olamıyor ,devlet politikaları meslek liseleri ile birlikte teknik eğitim fakültelerinide zor duruma soktu.Ne yani öğretmenler çalışmasın mı ? Emin olun sizin karakterinize sahip olsam ,kendine güveni olmayan ,bilgi ve birikimine güvenmeyen biri olsam bende öğretmenlik yapan mühendislere gidin mühendislik yapın kardeşim derdim.Ama onlar hakkını veriyorsa helal olsun onlara ve benim yerimde öğretmenlik yapmaya devam etsinler en ufak bir antipatim yok ve olmaz.
Selamlar ,saygılar.
 
sarka254 ' Alıntı:
ayrıca herkez isteyerek teknik öğretmenlikte okumuyor ve olmuyor , keza oluncada ataması yapılmıyor , bu konuda biraz bilgilenmeni tavsiye ederim

Arkadaş yazını yeni gördüm.Sen öğretmensen banane.Bu senin tercihin ve senin sorunun.Öğretmenlik yapmayacaksan gireceksin paşalar gibi sınava mühendis olacaksın.

Ben o yazıyı kendim için söylemedim.Çok şükür çok konuda yeterince bilgim var.Ben yeni mezun olacak meslektaşlarım için söyledim.Sizlerin yüzünden gençler deneyim kazanacakları işleri ellerinden kaçırabiliyorlar.Ucuza çalışıyorsunuz.Piyasayı düşürüyorsunuz.Kesinlikle EMO nun buna bir el atması lazım.Sizi İş hayatında istemiyoruz arkadaş bu kadar basit.

Ben mühendisim.Bizim okuldan da petagoji alıp öğretmenlik yapanlar var.Ben onları da kınıyorum.Herkes işini yapsın.Avrupa da var mı böyle bişey.Nasıl bir saçmalık bu.İşveren olsam kesinlikle öğretmen almam.Alırsam da veririm 500 kağıt çalıştırırım.
 
rakani ' Alıntı:
Aradaki fark Mühendisler odasının bürokratik gücü ve bunun neticesinde kazandığı haklar ve yetkilerdir.

Bir yanlış anlaşılma var galiba.Sizin Mühendislerin çalıştığı yerlerde çalışmaya zaten hakkınız yokki.Ne gücünden bahsediyorsunuz.

rakani ' Alıntı:
Yeni mezun bir mühendis ve yeni mezun bir öğretmenin aynı şirkete başvurduğunu düşünelim

Neden düşünüyoruz arkadaşım.Başvurma.Orada öğretmenler başvurabilir yazıyor mu.Ne işin var.

rakani ' Alıntı:
Bu örnekteki öğretmen bendim arkadaşlar ve uzun süre o şirketin proje müdürlüğünü yaptım.

Herhalde atölyeydi orası.

rakani ' Alıntı:
4 yıl teknik lise ,4 yıl üniversite okuduktan sonra 2 yıllık yüksek okul mezunu olarak görülmek kadar can sıkıcı ve onur kırıcı bir şey yok emin olun.

Başvurma.Emin ol onurun kırılmaz.
 
Arkadaşlar, kişi, meslek veya yetenek üzerine tartışmanın kimseye faydası yok, lütfen daha fazla uzatmadan tatlıya bağlayın.

elektronikmuh ' Alıntı:
Piyasadaki Recep Çetin ve Dc. Dr. Salman Kurtulan ın kitabında analog bilgiler istemedigin kadar geniş ve örneklerle işlenmiş incelerseniz sizin için yararlı olabilecegine inanıyorum.
Tesadüf ki daha önce aldığım iki kitabı tavsiye etmişsiniz. Fakat ben Recep Çetin'in kitabını anlamakta biraz güçlük çekiyorum. Kitabın anlatım dili açısından biraz düzeltilmesine ihtiyaç var. Kitap yazmak gerçekten zor iştir. Türkçe'ye hakim olmak, düzgün, kısa ve net ifadeler kullanmak gerekir. Sonra konular birbiri ile bütünlük gösteren ifadelerle anlatılır. Recep Bey'in kitabının başlangıç kısımları bu açıdan biraz yetersiz kalmış. Ancak örneklerle anlatım kısmı güzel. Kitabı genel olarak ladder diagramı ile örnekler içeriyor.

Salman Bey'in kitabını beğendiğimi söyleyebilirim. Özellikle transfer fonksiyonlarının plc ye aktarımı konusundaki örneklerini görünce satın almıştım. PID kontrol örneği biraz karmaşıklaştırılmış gibi geldi bana. Halbuki bir mikrokontrolör ile 10 satırda pid algoritması C ile yazılabilir. Anlatım dili olarak bir sorununu şimdilik göremedim.
 

Yeni mesajlar

Forum istatistikleri

Konular
129,864
Mesajlar
930,851
Kullanıcılar
452,726
Son üye
ugur Göktürk

Yeni konular

Geri
Üst