...miras yedi gibi atalarımızdan kalan fabrika,liman,millipiyango,tekel gibi kurumları üç-beş kuruşa sattık ya da hibe ettik yandaşımızdaki şirketlere soruyorum size tekel in zarar etme imkanı var mı yada millipiyangonun veya çaykur un zarar etmesi nasıl sağlanabilir bu kurumların?hadi zarar etti satarak ne kazandık?bütün bu kurumları değerinden ucuza sattık ve şimdi ekonomi daha kötü eğer ekonomi doğru yönetilseydi bu kurumlar satılınca ya düze çıkmış olurduk ya da satmazdık hala devletin olurdu bu kurumlar ekonomi de bu kadar kötü olmazdı!Hem atadan kalan mirası bitirdik hem de ekonomiyi daha kötü hale getirdik.
Bu mesele Türkiye'nin bir türlü doğru anlaşılamayan bir meselesi bana kalırsa.
Biz Türkler'de biraz devletçi kafa olduğu için bir şeyin devletin olmasını daha makul ve mantıklı buluyoruz da dünyada işler böyle yürümez ve yürümeyecekte.
Şahsen stratejik kurumlar (Enerji üretim-Savunma ve güvenlik -sağlık ve eğitim v.s hariç) tüm kurumların elden çıkartılması taraftarıyım. Buna Tekel'de dahil , Çaykur da bilmem ne madeni de..
Bir kere şunu bilmek lazım Tüm dünya da memur zihniyeti yavaş, statik ve statükocudur. (bir memur olarak söylüyorum bunu) dolayı ile günümüz dünyasında gereklilik olan esneklik rekabet teknoloji takibi v.s gibi meselelerde hep geri kalır devlet kurumları. Bunun nedenlerini uzun uzun yazmayacağım ama durum budur ve bize mahsusta değildir.
Yani hükümetlerin bu kurumları özelleştirmelerin bir mahsuru yok bana kalırsa. O zaman problem nereden çıkıyor derseniz benim bir aforizmam var: "Biz Türkler doğru işleri yanlış şekilde yapan bir milletiz" diye.
Özelleştirme yapılacak gayet mantıklı ama öyle bir şekilde yapılıyor ki bakınca diyorsunuz ki bitine peşkeş çekildi. Bir tesis yapılacak (yoldur köprüdür v.s) evet ihtiyaç var ama yine öyle bir şekilde yapıyoruz ki astarı yüzünü geçiyor. Bir ihaleye çıkılacak şartnameye bir bakıyorsunuz bir yeri veya kişiyi işaret ediyor...böyle uzar gider.
Bu işleri zamanında yapıp (ki zamanın da derken kastım II.Dünya savaşı sonrasıdır) devlet sadece işine (Yasama yürütme ve denetleme) baksaydı, satılan kurumları dünyaya entegre edecek şekile getirebilseydik bu gün philip morris yada JTC yerine Dünyada Tekel diye bir olgu olurdu, yada Çaykur elindeki ürünleri dünyaya satıyor veya Telekom bir Vadofone...Zira devlet eli ile ticaret olmuyor dünyada hele ki bizde hiç olmaz. Çin bile bunu zamanında kavradığı için devletin gözetiminde özel şirketler kurup dünya ile rekabete girdi.
Bu biraz ekonomik bakış ile alakalı heralde.Sol bakış özelleiştirmeyi hiç istemez, sağ bakış liberalizm nedir,kapitalizm nedir bilmeden başka amaçlar güderek özelleştirme yapar..
Sonra niye burnumuz bir yerlerden kurtulmuyor....