ENERJİYİ NEREDEN ÜRETECEĞİZ?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Boşversenize Allah aşkına Konya kadar toprağı olan fransada aktif halde 58 tane Nükleer santral var, Dünyanın jandarması amerikada 104 adet Nükleer santral var. Deprem deprem diyoruz depremin alasının yaşandığı beşik gibi sürekli sallanan ülke japonyada 50 tane Nükleer santral var.Bu ülkeler neden gelişmişlikte en ileri ülkeler? Komşularımız Rusyada 33 tane Romanyada 2 tane İranda 1 tane Ermenistanda bile var yahu !
Nükleere karşı çıkan zihniyet ülkenin gelişmesini büyümesini istemeyen zihniyettir. Dünya üzerinde 437 adet Nükleer santral vardır. Sağında, solunda , üstünde her yerde olan bazılarının tehlike gördüğü bence vazgeçilmez ve kaçınılmaz güç kaynağı Nükleer enerji her yerde bulunmakta. Bu lastik top değilki patladı sesini duymadım, komşunda oldumu sende etkileniyorsun bakınız çernobil faciası. Yani söz konusu tehlike ise zaten var merak etmeyin.

Su sorunu deniz suyu arıtılarak giderilebiliniyor bunun yaygınlaşabilmesi için yatırım gerekli yatırım için para, para içinde ucuz enerji bunun içinde Nükleeere ihtiyaç vardır.

Deniz suyunu arıtıp içiyorlar - ZAMAN
 
Çok doğru söylüyorsunuz. Enerjiye bu kadar çok ihtiyacımız varken santral istemiyorum mantığını anlamak yanlış. Kırklareli Hamitabat Doğalgaz çevrim Santralini öğrencilerimle gezdim. Burada Bulgaristan ile elektrik bağlantımız ve elektrik alış satışını gösteren sayaçlar var. Yetkililere sorduğumda bu güne kadar hiç enerji satmamışız. Hep alıcı olmuşuz. Bunun karşılığında binlerce Dolar ödüyoruz.
Santrallere bakarsanız hiçbiri masum değil.
Ben öğretmenim. Öğrencilerimle eğitim amaçlı sık sık geziler düzenliyorum. Bütün santralleri inceledim. Öğrencilerimle gezip gördük. Rüzgar ve güneş santrallerinin zararları henüz ortaya çıkmış değil. Ancak kanatlar bizim duymadığımız supersonik sesler çıkarıyorlar. Bunu duyan kuşların göç yollarını değiştirme ya da göç edememe tehlikesi var. Güneş santrallerinin panellerinin yaklaşık 25 yıl ömrü var 25 yıl sonra çöplerini atacak yer bulamayacağız. Hidroelektrik santrallerin işgal ettiği yere bakarsanız korkunç. Ayrıca Sarıyar barajını gezerken yetkililer "barajın kapaklarına bir şey olsa Eskişehir, Bilecik, Adapazarı ve pek çok köy, kasaba ve ilçe yok olur" dediler. Soma termik santraline yaptığımız gezide günde yaklaşık 40 000 (kırkbin) ton kömür yandığını öğrendik. Denizli gibi orta ölçekli bir ilin bir yılda yaktığı kömürü bir günde yakıyor. Bir başka hesapla kırk tonluk bin kamyon kömür yanıyor. Bu kömürün külünü dumanını nereye atarsınız. Bazı bölgelerdeki kömürün içinde kükürt oranı çok yüksek eğer dumanın içinden arıtamazsanız asit yağmurlarına sebep oluyor. İstanbul Küçükçekmece Nükleer araştırma merkezini gezdik. Öğrencilerimle reaktörün kalbine kadar girdik. Parçalanan atomlar ve radyoaktif maddeler 7 metre ötemizde idi. Buranın riskinin daha az olduğunu öğrendik. Kaldı ki pek çok gelişmiş ülkede bunlardan onlarca var.
Kısacası elektrik üretmek o kadar kolay değil. Bundan vazgeçmek de kolay değil. İstemiyorum mantığını ise anlamak hiç mümkün değil. Koca koca mühendisler hiç araştırmadan, incelemeden istemeyiz diyorlar. Petrol gibi enerjide de dışa bağımlı bir TÜRKİYE ancak dış güçlerin işine gelir.

Hoşça kalın.
 
Enerjiyi biyokutleden uretmek en iyisi


Ahmet Serinöz
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi
Elektrik Elektronik Mühendisliği
 
Üretelim sayın serinoz. O kadar israf eden bir ülke olduk ki, atıklarımızdan bayağı bir eneri üretebiliriz. Ama bu üretimlerin gücü ne kadar olacak, bir nükleer bir termik bir hidroelektrik kadar bıraktım onları güneş enerjisi kadar üretim yapılabiliyor mu? bana üretilmez gibi geliyorda ondan sordum, yanlış anlamayın, bilmediğimden soruyorum....
 
Üretelim sayın serinoz. O kadar israf eden bir ülke olduk ki, atıklarımızdan bayağı bir eneri üretebiliriz. Ama bu üretimlerin gücü ne kadar olacak, bir nükleer bir termik bir hidroelektrik kadar bıraktım onları güneş enerjisi kadar üretim yapılabiliyor mu? bana üretilmez gibi geliyorda ondan sordum, yanlış anlamayın, bilmediğimden soruyorum....

Herşeyi ayıklayıp araştırıp parça parça edip bize üşenmeden tanıtıyorsunuz. Böylesine önemli konuyuda bir zahmet araştırın sonuçlarını bizimle paylaşın.

1-) En büyük güç hangi tip santralden elde edilebiliniyor?
2-) Hangi santral tipinde girdi hammadde en az? Üretime göre en az girdi maaliyeti hangi tip santralde ?
3-) Hangi santral tip yada tipleri işletmede doğaya en çok zararı veriyor?(arıza durumu hariç(Normal işletme))
4-) Doğal olaylardan etkilenmeden üretimine devam edebilen tek santral tipi hangisidir?

Soruyu soran ve mesleğinize uzak olmayan bir konu olduğundan bunları araştırıp burada paylaşmanızı sizden rica ediyorum.
 
Ustam Nükleer Enerji Santrali hakkında hemfikiriz sanırım. Üniversitede bir münazara yapmıştık, yazdığız soruları ve fazlasını çok araştırdık. Tüm cevaplar Nükleer Enerji Santraline çıkıyordu.
 
Yeni mezun olduğum (78 filandı hatırladığım) yıllarda talep için 1 priz 200W üzerinden hesaplanırdı.
Şimdi 1 pc 300W - saç kurutma 1500 -fırın ocak şofben ütü1800-klima ~~2500..
Şu anda evimde 5-6 pc çalışıyor.
76 da yapılmış tesisatta her nasılsa fazlaca kalın kesitler kullanılmış o yüzden onlar idare ediyor da , değirmenin suyu ???
O zamanki sanayi makineleri ile şimdikileri kıyaslamayı da siz yapın.

Ne zaman benzer bir yaygara duysam hemen sorarım : yapılırsa kimin yararına yapılmazsa kimin yararına ?
Cevaba göre sorunun iç veya dış kaynaklı olduğunu bulurum.
İlk zamanlar zarar hesaplarını da yapıyordum ama artık yapmaktan vazgeçtim sonuçları kesinlikle tutmuyor.
O yüzden tam olarak bu varyasyonu ortaya getirirler.

Yahu nereden deştiniz yaramı ,
Isparta nın dansözünün ortalıkta kıvırdığı zamanlardı , her gün düzenli programlı tüm ülkede dönüşümlü ama mutlaka her gün 4 saat aralıksız elektrik kesilirdi.
Ve bu kesintiler çalışma saatleri, içerisinde olurdu.
Yanımızdaki Bulgaristan ın fazlası vardı ama onlar gomonist urusyanın uşakları olduğundan onlardan almazdık.
Kasketli zavallı ise sorunu reklam ışıkları ve sokak lambalarını söndürme ile çözmeye çalışmıştı.
Özal geldi hem aldı ve kesintiler bitti hem de ekonomik olarak bağladı da bulgarlar soydaşlarımıza soykırımı bıraktılar.
Ama bunun yanında Küçükçekmece santrallerimizin çubukları anlaşma gereği adi ingiliztereye gönderilmişti .
Onları , yıllarca geri vermediler.
Neymiş çubuklarda zenginleşme zırt vırt ..

Yeni nesil bunları bilmezler.
Azıcık doldurdun mu sokaktalar .
Öyle ya ülkenin geleceği üniversite gençliğinde hem de onlara emanet ya..
Parazitik ...
 
Her zerre içinde bir güneş taşır,
Zerre ağzını açarda güneş çıkarsa o pusudan*
Ortalık tuz buz olur ışıltısından.
Zerreyi ortadan kesseniz ortada bir güneş,
Etrafında güneşler görürsünüz...
Hz. Mevlana
 
YaşlıUzman senin için arşivimi taradım, 2006 yılında yazmış olduğum daha doğrusu derlemiş olduğum, yerel gazetedeki çalışmamı (nükller lobi çalışmam diyelim :)) taratıp yolluyorum... İnşallah bir işe yarar...sağlıcakla...

NÜKREEL ENERJİ.jpg
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Forum istatistikleri

Konular
129,050
Mesajlar
922,855
Kullanıcılar
451,319
Son üye
mohamed elkilani

Yeni konular

Çevrimiçi üyeler

Geri
Üst