Aklıma geldikçe yazıyorum. Mesela backtracking algıritması vardı. Onu inceleyebilirsiniz.
Piyasadaki Siemens, Fanuc, Heidenhain gibi kontrol üniteleri atıyorum 50 satır 100 satır önceden okuyarak makinenin nereye gideceğini öngörüyor, ona göre ayarlıyor. Anladığım kadarıyla bir buffer gibi bir mekanizması var.
IDE olarakda QT'yi kullanmanızı tavsiye ederim.
Zaten açık kaynak bazı projelerde vardı.(Linux tabanlı)
Şuanda henüz o aşamaya gelmediğim ve tecrübem olmadığı için backtracking (belli bir satırı önceden yorumlayıp, makinanın bir sonraki hareketine geçişte optimum hız/geçiş sağlamak) adlı algoritmanın sadece olduğunu biliyoruz şuan, gerekeceğini de tahmin ediyorum (En azından plazma keserken bir sonraki harekette). Bu konuda ileride ilgileneceğim.
Sanırım DXF okuyan 2D işleme yapan bir yazılım yapmıştınız, benim deneyimlerime göre DXF ücretli bir standart ve direkt olarak bununla işlem yapmak şuan bizim için imkansız. Kalkıp bir DXF parser yazacak vaktimiz yok, bu belki 6-7 ayımızı alır. Halihazırda piyasada DXF çözebilen açık kaynak yazılımlarda yorumlardan gördüğüm kadarıyla tam stabil çalışamıyor. Şahsen DXFyi de hiç sevmiyorum.
Bunun yerine ben koordinat ve işlenecek parça bilgilerini direkt olarak GCODE'lardan alıp, gereksiz işmili komutlarını silip parçayı sahneye koymayı düşünüyorum. Daha sonra masaüstü yazılımımda iş miline ve yapılacak şeylere tekrar karar verdirtip işlemeyi düşünüyorum. Bu konuda bir hatam var mıdır sizce?
Eğer bu planım sağlıklı olmazsa, artık tamamen açık kaynak olan örneğin SVG ya da STL tarzı birşey bakınacağım. HTML5 canvas ile sıfırdan kendim çizdirtmek de bir opsiyon ama bu işin süresini çok uzatıyor.
Projelendirme yapildiktan sonra teknoparklar, kulucka merkezleri gibi yerlere basvurulabilir bu is icin.
Kosgebe başvurduk ancak işe başlamış olduğumuz için kabul edilmedi. Bu projeyi bitirip bir sonraki projeler için önceden deneyeceğiz artık.
Sponsor aranabilir mesela
Yaşadığımız yer çok dandik ve bu işe çok uzak. Traktöre pulluk yapsaydım destek alırdım, ama böyle olmuyor işte. Dükkana gelen herkese ne yapmaya çalıştığımızı anlatmaktan, onların anlamamasından yeterince demoralize olduk. Artık makinayı gören herkese farklı birşey anlatıyorum. Bu ekmek pişirme makinası, bu halı yıkama makinası gibi
.
İşi bilen de çıkıyor, ama "Plazma üreticisi çok var yeaa" deyip yine demoralize ediyor. Dükkanın camlarını siyaha boyadım artık kimse gelmesin görmesin diye.
Bu projeyi yakından takip ediyorum. Ama grbl bize uymuyor, mecburen firmware kısmını da kendim yapıyorum. Hem minimalistic düşünüldüğü için, hem halihazırda bu kadar geliştiği ve artık onu kendi çıkarıma modifiye edememem için. + Olarak bu işi gelecekte yabancı piyasada ticari olarak da düşünüyorum. Bu yüzden açık kaynak birşeyi tekrar lisanslamam sıkıntılı olacaktır. Yine de oradan öğrendiğim bazı şeyler var, bunları kendim entegre ediyorum kendi yazılımıma.
Bu arada daha önce hiç sormadınız, niye böyle bişeye kalkıştın çıkarın ne falan diye?
Çok önceden anakartı yanmış olan, Türkiye'nin ilk cnc denemelerinden olan Maximus adlı proje ile yapılmış bir makina vardı. Bunu tekrar kendi yazılımımla (masaüstü/gömülü) ve yaptığımız kendi anakartımız ile ayağa kaldırdık. Bundan gelen cesaretle yaşadığım yerde olmayışından dolayı da para kazacağımıza inanarak piyasadan satın alacağımız ürünlerle bir plazma kesim makinası yapmak istedik. (Ben (Yazılımcı), kardeşim(Grafiker), babam (Grandmaster Usta) ve elektronikçi arkadaşım).
Ancak herkes kendi işinde naçizane uzman olmasından ve hiçbirimizin ticarette uzman olmayışından dolayı, özellik özellik üstüne bindi ve Türkiye şartlarında üretilen makinalara kıyasla çok daha fazla
fantezili şeylerinde bulunduğu bir makina projesi ortaya çıktı. Plazma konik yapmasın, arkasına bir spindle koyalım, delikleri matkapla delelim, diş çekelim, havşa açalım vs vs derken birçok gerekli gereksiz özelliği barından bu fikirin peşinden üretime başladık.
Şuan elimizde %95i bitmiş bir makina, yarısı bitmiş bir kontrol kartı ve %30u bitmiş bir yazılım var. Bu kadar çabanın, küçük bir ilçede küçük bir dükkanda başarılı/başarısız olmasındansa, yapılan bu emeğe belki destek almak, belki fikirlerle daha da geliştirmek adına buradayız işte.
Ben bu işi, sonucu ne olursa olsun, makinanın tasarımı hariç olarak geri kalan herşeyi açık kaynak yapıp herkesle paylaşmak istiyorum. Çünkü bizi bu işe iten, istediğimiz şeyleri yapabilecek hazır bir ürünün/lerin olmayışıdır. Olanların da ya fiyat ya da kusursuz olarak işimize yaramayışıdır.
Yaklaşık maliyeti 120bin tlyi bulan bu projede 50bin tlsi yabancı ürünlere (Hypertherm, Şahin Rulman, Birlik Rulman, Delta), geri kalanının hepsi yerli ürünlere gitmiştir (Arel, Bizim sanayideki Demirci
, Makina Takım, İşçilik, vs)
Hedefimiz bu projeyi bitirip, yaşadığımız yerde fason imalatlar yapıp koyduğumuz sermayeyi geri almak ve diğer çılgin projelerimize sermaye oluşturmak). Yani kısacası bitmeme gibi bir şansı yok, başarılı/başarısız olma şansı var. Ama her halükarda koyduğumuz bu emeğin yazılım ve donanım kısmını daha da iyileri bu ülkeden çıksın diye paylaşacağız.