sürtünme kat sayısı 0 olan bir ortamda elektrik üretilebilir mi?

Teknik tanımların terimleri ve dilin "sencesi ,bencesi" olmaz. Eğer bu yapılmaya kalkılırsa ortaya çıkan şey kakofoni olur.

Ortada ortak bir değil de kakofoni varken de ne anlaşabilirsiniz nede bir konuyu anlatabilir/anlayabilirsiniz.

Teknik meseleler de teknik dil olmazsa olmazdır.
 
Elektrik tesisatlarında seçilecek kablo kesiti genellikle kullanılacak güce göre çekilecek akımın hesaplanması ile belirlenmelidir.
İyi bir topraklama değeri sıfıra ohm'a yakın olan değerdir. Fakat her işte olduğu topraklamadada maliyetler önemli, onun için iyi bir topraklama değeri izin verilen değerler içinde olandır.
Teknik tanımların terimleri ve dilin "sencesi ,bencesi" olmaz. Eğer bu yapılmaya kalkılırsa ortaya çıkan şey kakofoni olur.

Ortada ortak bir değil de kakofoni varken de ne anlaşabilirsiniz nede bir konuyu anlatabilir/anlayabilirsiniz.

Teknik meseleler de teknik dil olmazsa olmazdır.
Peki hocam siz haklısınız.
Bir mühendis arkadaşımın söylediği söz geldi aklıma :)
Allah bu kadar beyinsiz insanı neden yaratmış hiç anlamış değilim diyor kendisi :)
Bu sözü bizim gibi mühendis olmayanlar için kullanıyor :)
Evet bir mühendis ve üniversitelinin gözünde diğer insanların bilmediği kavramları ve kelimeli bilmek insanın kendisini çok zeki hissetmesine neden oluyor.
Öyle bir özgüven içinde yaşıyor ki hayatını. Kendisi gibi konuşmayan ve düşünmeyen bütün insanları Aşağılama hissine girebiliyor.
 
O zaman sürtünmenin tanımını değiştirelim.
Çünkü manyetik alan sürtünmesi diye bir şey var.
O zaman neyi tartışıyoruz ki
Manyetik alanı bir birine sürtüp elektrik elde ediyoruz.
Bu anlaşılmayacak kadar zor bir konu mu?
Rotor ve stator hesaplarını neden yapıyoruz peki?
Bakır telleri dola dola gitsin :) al sana motor al sana alternatör :)
Gel anlaşalım :D
Ben seni itiyorum. Sen de bana karşı koyuyorsun veya itiyorsun. Kim güçlü ise o kazanıyor. Buradaki olay GÜÇ meselesidir.
Sürtünmeye gelirsek.
İkimiz de yerde yatıyoruz. Yatarken sen beni çekiyorsun ben de seni çekiyorum. Kim kazanır ? :D
İki manyetik alanın belli bir gücü olacaktır.
Her iki manyetik alanın güçlerinin birbirine eşdeğer olduğunu varsayalım.
Kim kazanır?
Ancak bu iki manyetik alana haricen etkiyen bir kuvvet olabilir.
Yukarda örneğini vermiş olduğum itme olayı. Her ikimizin de eşit güçte olduğunu varsayalım. Kimse kazanamaz. Ama başka birisi bana destek olursa seni,n itme gücün beni ve bu kişinin direncini yenemeyeceği için sen kaybedersin.
Teknikte de böyledir.
Sürtünme gücü harici bir engeldir. Temel (f) kuvvetine (burada itme gücü) karşı koyan bir DİRENÇ'tir.
Uzayda da olasak birbirimizi eşdeğer bir güç ile itebiliriz. Tek fark vardır ki bizim itme gücümüze direnç gösterebilecek bir olgu yoktur.
Yani manyetik alanları sürtünme olarak değerlendiremezsin. Manyetik alanlar birer KUVVETTİR Bu kuvvetlerin sonucunda ortaya elektrik çıkıyorsa elektrik üretilir.
 
Gel anlaşalım :D
Ben seni itiyorum. Sen de bana karşı koyuyorsun veya itiyorsun. Kim güçlü ise o kazanıyor. Buradaki olay GÜÇ meselesidir.
Sürtünmeye gelirsek.
İkimiz de yerde yatıyoruz. Yatarken sen beni çekiyorsun ben de seni çekiyorum. Kim kazanır ? :D
İki manyetik alanın belli bir gücü olacaktır.
Her iki manyetik alanın güçlerinin birbirine eşdeğer olduğunu varsayalım.
Kim kazanır?
Ancak bu iki manyetik alana haricen etkiyen bir kuvvet olabilir.
Yukarda örneğini vermiş olduğum itme olayı. Her ikimizin de eşit güçte olduğunu varsayalım. Kimse kazanamaz. Ama başka birisi bana destek olursa seni,n itme gücün beni ve bu kişinin direncini yenemeyeceği için sen kaybedersin.
Teknikte de böyledir.
Sürtünme gücü harici bir engeldir. Temel (f) kuvvetine (burada itme gücü) karşı koyan bir DİRENÇ'tir.
Uzayda da olasak birbirimizi eşdeğer bir güç ile itebiliriz. Tek fark vardır ki bizim itme gücümüze direnç gösterebilecek bir olgu yoktur.
Yani manyetik alanları sürtünme olarak değerlendiremezsin. Manyetik alanlar birer KUVVETTİR Bu kuvvetlerin sonucunda ortaya elektrik çıkıyorsa elektrik üretilir.
Yani çok güzel anlatmışsın :)
İki kuvvet bir birini itiyor. iki kuvvet bir birini iterken çevir bakalım. O iki kişi bir birini iterken hızla döndür. dönüş esnasında aynı zaman da bir birlerinden ayrılacaklardır.
bu ayrılma birleşme sonucunda ne ortaya çıktı.
Kuvvet uygulamayı yada itme gücünü çevirdiğimizde ki bunlar sürtünmek zorunda kalır.
Yani işin şu kısmına geçersek eğer sürtünmeyi kabul etmiyorsunuz. ama kuvveti kabul ediyorsunuz.
ama iş dönüp dolaşır sürtünmeye geçer :)
ben kavramlarla oynamayı pek sevmem.
doğrudan sürtünme der geçerim.
Fizik terimlerini ve matematik ve elektrik terimlerini kullanmasını iyi bilirim.
Yazıyı okuyan herkes anlasın kardeşim :)
Ha bir de şöyle bir şey düşün bakalım.
Alternatör elektrik üretirken alternatör neden ısınır. :)
madem ki bir sürtünme yoktur. o zaman ısınmaması gerekir.
olaya birde buradan bakalım :)
Bir örnek daha verelim.
hızla dönen bir motor düşün ve bu motorun dönen kısmına 0,01mm bosluk bırakarak bir metal sabitle metalin ısınmaya başladığını görürsün.
sürtünme kavramı için illaki temas şart değildir. havaya temas ediyoruz. temas farklı bir kelime ama aslında havaya sürtünüyoruz da diyebiliriz :)
Yeniden başladığımız yer olan atoma dönelim. Genellikle elektrik yükünün iletiminde kullanılan bakır kabloları düşünün. Bunlar, bakır atomlarından oluşurlar. Normalde bakır çekirdeğinde 29 proton ve yörüngesinde aynı sayıda elektron bulunur. Elektronlar merkezden dışa doğru yörüngeler edinmişlerdir. Merkeze en yakın elektron, daha dış yörüngelerdeki elektronlara göre daha yüksek bir çekim hisseder. En dıştaki elektrona değerlik elektron denir. Atomdan koparılması en kolay olanıdır.
Bakır Atomu - Değerlik Elektron

Eğer yetince Elektrostatik kuvvet uygulanırsa, yörüngesindeki bu değerlik elektron koparılabilir. Bakır kablonun içinde serbest kalan bu elektron öyle ya da böyle başka bir atoma yaklaşır ve onun değerlik elektronunu kopararak yerini alır. Serbest kalan yeni elektron da aynı şeyi yapabileceği başka bir atom bulur ve bu böyle devam eder. Elektronların taşıdığı elektrik yükleri de elektronlarla birlikte hareket eder. Yani bu zincirleme etkinin yarattığı elektrik yüklerinin hareketine elektrik akımı denir.
Elektrik Akımı

Elektrik enerjisi üretilirken kullanılan 6 yöntem aşağıdaki gibidir:

  • Sürtünme: İki materyali birbirine sürterek elde edilen enerji.
  • Isı: Birbirinden farklı iki metali kaynaşacakları sıcaklığa kadar ısıtarak elde edilen voltaj veya enerji. Kapalı devrede bakır ve demir gibi iki metal varsa ve birinin erime sıcaklığı diğerinden düşükse, belli bir kutupta elektromotor kuvvet oluşur. Elektronlar önce sıcağa, sonra tekrar soğuğa hareket ederler. Buna termoelektrik etki denir.
  • Işık: Fotoelektrik hücreler tarafından emilen ışıktan elde edilen enerji. Işığa hassas bileşimden oluşan güneş panelleri, güneş ışığına maruz kaldığında fotonlar aracılığıyla uyarılırlar.
  • Kimyasal: Galvanik pillerde kimyasal reaksiyon sonucu elde edilen enerji.
  • Basınç: Bazı kristalleri sıkıştırarak veya basınçtan kurtararak elde edilen enerji.
  • Manyetizma: Manyetik kuvvet çizgileriyle kesişen iletkenden elde edilen enerji.
Uluslararası Uzay İstasyonu ile İlgili İlginç Bilgiler
  1. Uluslararası Uzay İstasyonu’nun inşasına 16 ülke katkı sunmuştur: Rusya, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Japonya, Belçika, Brezilya, Danimarka, Fransa, Almanya, İtalya, Hollanda, Norveç, İspanya, İsveç, İsviçre ve Birleşik Krallık.
  2. Uluslararası Uzay İstasyonu saniyede 8 kilometre hızla hareket ediyor. Yani Dünya’nın etrafında dönmesi yaklaşık 90 dakika sürüyor.
  3. Uluslararası Uzay İstasyonu 109 metre uzunluğunda.
  4. Uluslararası Uzay İstasyonu inşa edilen en pahalı şey. Maliyeti yaklaşık olarak 120 milyar dolar.
  5. Uluslararası Uzay İstasyonu’nda sadece iki tuvalet var. Astronotların ve laboratuvar hayvanlarının ürinleri daha sonra su kaynağı olarak kullanılabilmek için filtreleniyor.
  6. Uzayda olmanız bilgisayarınıza virüs buluşmayacağı anlamına gelmez. İstasyondaki 52 bilgisayar en az bir kere bilgisayar virüsü kaptı.
  7. Uluslararası Uzay İstasyonu, uzayın koklanabileceği belki de tek yer. Eski bir astronot bir uzay aracı istasyona bağlandığında hissettiği kokuyu “metalik iyonlaşma tipi koku” olarak tarif etmişti.
  8. Mikro-kütleçekimde kas ve kemik kütlesi azaldığından, istasyondaki ekip sağlıkları için günde en az iki saat egzersiz yapmak zorunda.
  9. Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki kablolar yaklaşık 13 kilometre uzunluğunda.
  10. İstasyondaki astronotlar yemek yerken tam olarak oturmuyorlar. Çünkü kütleçekim kuvveti çok zayıf; sadece kendilerini dengede tutabilmeleri yemek yemeleri için yeterli. Buzdolabı gerekmesin diye de yiyeceklerin tamamı konservelenmiş, susuz veya paketlenmiş halde.
  11. Uluslararası Uzay İstasyonu’na oksijen temini elektrolizdenen bir süreçle sağlanıyor. Güneş panellerinden elde edilen elektrik akımı sayesinde su molekülleri hidrojen ve oksijen gazına ayrıştırılıyorlar.
Uluslararası Uzay İstasyonu Dünya’dan Görünür Mü?
Uluslararası Uzay İstasyonu Dünya’dan çıplak gözle görülebilir. Herhangi bir teleskoba veya dürbüne ihtiyaç yoktur. İstasyonu görebilmek için 51.65 derece kuzey ve güney enlemler arasında bulunmak yeterli olduğundan Türkiye’den de görülebilir.

Uzay istasyonunun ne zaman yakınınızdan geçeceğini öğrenmek için NASA’nın Spot the Station sitesine konumunuz ve eposta adresinizle kayıt olabilirsiniz. Böylelikle size yaklaştığında istasyonu izleyebilmeniz için NASA sizi bir eposta uyarısı yollayacak.


Uluslararası Uzay İstasyonu şu anda nerede? Bunu ISS Tracker denen çeşitli uygulama ve sitelerle sorgulayabilirsiniz. Uluslararası Uzay İstasyonu şu anda nerede olduğunu öğrenmek için buraya tıklayın.

Kaynak 1
Kaynak 2
 
Son düzenleme:
...
Öyle bir özgüven içinde yaşıyor ki hayatını. Kendisi gibi konuşmayan ve düşünmeyen bütün...
Böyle düşünmen veya buna sebep olunması üzücü ama herkesi bu kalıba sokmanda üzücü.
Kendimi kurtarayım benim ne üzen ne üzülen tarafta yerim yok. Bilim bilim içindir diyeyim kısaca.

Bu isimler tanımlar konusunda bir büyüğe danışacak olursak Feynman abinin güzel bir yaşanmış hikayesi var:

Kısaca çocukken arkadaşı kuşların isimlerini söyleyerek
şunu biliyor musun bunu biliyor musun diye soruyor,
Feynman abide video başlığındaki gibi bir şeyin ismini bilmek o şeyi bilmek anlamak değildir
herşeyin isminin ne olduğunu bilsen ama ne olduğunu bilmesen bir şey bilmiş olmazsın kafasında.
Arkadaşı sorarken Feynman abi hiçbirinin ismini bilemeyince
"sana baban hiç mi birşey öğretmedi"
diye aşağılıyor
Feynman abide kanadı şu şekil, şurada yaşar, rengi budur, yavrusu şöyle olur vs.
inciğini cıncığını biliyor aslında ama
"babam bana bunların hepsini öğretmişti ama isim bilmek önemli değil derdi,
bir şeyin ismini bilmenin tamam bir önemi yok, yokta
işte o şey budur diyebilmek için insanlar ortak bir isim vermişler,
ismini bilmek lazım,
işte ben bunu biraz geç anladım
çok önemliymiş" diyor.
(Konuşma anlam olarak böyle, birebir çeviri değil anlattığım.)
 
İşin doğrusu söylediklerim farkında olarak yazıyorum.
Manyetik alan nedir bilirim.
Ben burada yeni bir şey ortaya atmış oluyorum.
Manyetik sürtünme olarak ifade ettim.
Yani aslında yaptığım şey Yeni Bir şey ortaya atıp tartışmayı büyütmek.
Burada kopyala yapıştır yapıp daha önce ortaya atılmış olan fikirleri yazmayı bilirim.
Ancak amaç bu değil.
Manyetik sürtünme de nedir ki kardeşim yok böyle bir şey :)
Ama ben diyorum ki manyetik sürtünme vardır :)
Amaç burada beyin fırtınası yaratmak :)
Ama olmadı :)

sürtünme
  1. Sürtünmek işi.
  2. Yüzeyleri birbirinin üstüne gelerek biri veya her ikisi ötekine göre ters doğrultuda kayan iki cismin durumu, delk.
  3. Bir cismin başka bir cisme değerek geçmesinde ya da bir ortam içindeki deviminde hız azaltıcı olay.
  4. Cisimlerin birbiri üzerinden kayarken bu harekete karşı gösterdikleri direnç kuvveti.
  5. (en)
    Frictional.
  6. (en)
    Friction.
  7. (en)
    Rubbing.
  8. (en)
    Brush.
  9. (fr)
    Friction
  10. (fr)
    Frottement
Sürtünmenin tanımı yapılmış :) ilgilenen arkadaşlara duyrulur.
 
Son düzenleme:
Kral çıplak diyecek Vezir yok mu aranız da :)
Sayın @binbaşı ım yüzde 95 lik bilginizi yüzde 100 olarak yenileyebilirsiniz.

Sayın @binbaşı ım sizin bilgi ve tecrübelerinizden faydalanmak isterim doğrusu
bu konuda tartışmak isterim sizinle.

Ancak siz bir haftalık birden yazıyorsunuz.
Çok uzun bir yazı yazdığınız için de yüz kişiden 99 kişisi yazdıklarınızı okumuyor.

Sürtünmenin 0 olduğu yerde enerji üretmek Enerjinin Korunumu Yasasına aykırı bir durumdur. Enerji üretiliyorsa mutlaka sürtünme olması gerekir...
 
Halihazırda isimlendirilmiş etkilere
'benim böyle hoşuma gidiyor, adını feriha koydum' derseniz,
hiç anlaşamayız.

Ben sorayım bir sürtünmedir tutturdun peki
hiçbir madde birbirine fiziksel olarak temas edebilir mi
yani
diyelimki ben bir bardağı elimde tutuyorum
bu bardağı oluşturan atomlarla
benim elimi oluşturan atomlar
birbirine temas ediyorlar mı?

Bu sorunun cevabıyla varılacak yer şurası,
Newton mekaniği ile Güneş sistemindeki gezegenlerin yörüngelerini açıklayabilirsin ama
Merkür ün yörüngesini açıklayamazsın.
Merkür ün yörüngesi Einstein ın genel görelilik kuramı ile açıklanabilir.
Einstein ın formülünde virgülden sonra bilmemkaçıncı basamakta hesaba katılıyor gibi düşünebilirsiniz,
yani bu olayları açıklamak için daha detaylı bir formül.

Yani sorduğun şeyin ne kadar detaylı açıklamasını istiyorsun,
açıklayabilsek (ki bu seviyede olsak forumda işimiz ne Cern de Mernde olurduk)
anlayabileceğin kadar altyapın var mı?

Bir tavsiye istersen ki istemezsen tüm okuyanlar içinde yazıyorum biri değerlendirir,
bu tip doğayı anlamak üzerine ne güzelki artık ülkemizdede çok güzel çok kaliteli bilim içerikli tv programları dahi yapılıyor,
daha güzeli bu programlar youtube gibi mecralarda 7 24 hizmetimize amade,
yine bu programlara çıkan hocaların kendi kitapları ve yeri geldikçe tavsiye ettikleri
pöpüler bilim kitaplarıda var.
Güzel videolar hazırlayan kişisel çabalarıyla bir şeyler yapmaya çalışan değerli youtube kanalları var.
Daha bu foruma gelmeden var oğlu var.

Hele İngilizce varsa öyle adamlar var ki
şiir gibi anlatıyorlar
yakan zamanda izlediğim bir örnek
bu çalışma şu ana kadar izlediğim en zevkli izlemeye sahip, böyle bir seyir keyfi yok,
sanki bir tiyatro oyunu bir sinema filmi
biliösel bir şey anlatmak için böyle bir çabayı göstermiş olmaları insanın gözlerini yaşartıyor:
 
Halihazırda isimlendirilmiş etkilere
'benim böyle hoşuma gidiyor, adını feriha koydum' derseniz,
hiç anlaşamayız.

Ben sorayım bir sürtünmedir tutturdun peki
hiçbir madde birbirine fiziksel olarak temas edebilir mi
yani
diyelimki ben bir bardağı elimde tutuyorum
bu bardağı oluşturan atomlarla
benim elimi oluşturan atomlar
birbirine temas ediyorlar mı?

Bu sorunun cevabıyla varılacak yer şurası,
Newton mekaniği ile Güneş sistemindeki gezegenlerin yörüngelerini açıklayabilirsin ama
Merkür ün yörüngesini açıklayamazsın.
Merkür ün yörüngesi Einstein ın genel görelilik kuramı ile açıklanabilir.
Einstein ın formülünde virgülden sonra bilmemkaçıncı basamakta hesaba katılıyor gibi düşünebilirsiniz,
yani bu olayları açıklamak için daha detaylı bir formül.

Yani sorduğun şeyin ne kadar detaylı açıklamasını istiyorsun,
açıklayabilsek (ki bu seviyede olsak forumda işimiz ne Cern de Mernde olurduk)
anlayabileceğin kadar altyapın var mı?

Bir tavsiye istersen ki istemezsen tüm okuyanlar içinde yazıyorum biri değerlendirir,
bu tip doğayı anlamak üzerine ne güzelki artık ülkemizdede çok güzel çok kaliteli bilim içerikli tv programları dahi yapılıyor,
daha güzeli bu programlar youtube gibi mecralarda 7 24 hizmetimize amade,
yine bu programlara çıkan hocaların kendi kitapları ve yeri geldikçe tavsiye ettikleri
pöpüler bilim kitaplarıda var.
Güzel videolar hazırlayan kişisel çabalarıyla bir şeyler yapmaya çalışan değerli youtube kanalları var.
Daha bu foruma gelmeden var oğlu var.

Hele İngilizce varsa öyle adamlar var ki
şiir gibi anlatıyorlar
yakan zamanda izlediğim bir örnek
bu çalışma şu ana kadar izlediğim en zevkli izlemeye sahip, böyle bir seyir keyfi yok,
sanki bir tiyatro oyunu bir sinema filmi
biliösel bir şey anlatmak için böyle bir çabayı göstermiş olmaları insanın gözlerini yaşartıyor:
Emeğinize sağlık.
zaman ayırıp cevap yazmanızı beğendim.

Enerjinin korunumu yasası

Enerjinin korunumu yasası kapalı bir sistemde toplam enerji miktarının sabit kalacağını söyler. Kapalı sistem çevresinden yalıtılmış, çevresiyle etkileşmeyen, yani dış kuvvetlerin, özellikle de sürtünmenin olmadığı bir sistemdir. Kapalı sistemde çeşitli süreçler sonucunda enerji bir biçimden başka bir biçime dönüşebilir, ama sistemin toplam enerji miktarı hep aynı kalır. Potansiyel enerji kinetik enerjiye dönüşebilir ya da kinetik enerji potansiyel enerjiye dönüşebilir. Ancak iç enerji için durum farklıdır. Mekanik enerji iç enerjiye dönüşebilir, ama tersi olamaz, yani iç enerjinin mekanik enerjiye dönüşmesi mümkün değildir. Her halükarda sistemin toplam enerjisi değişmez, enerjinin korunumu sağlanır. Ama enerji dönüşümü gerçekleşir.

Adını feriha koyamazsınız.
Çünkü var olan bir şey üzerinden konuşuyoruz.
Sürtünmenin tarifini yaptık.
Sürtünme bir direnç tir.
Direnç olmadan Akım oluşmaz.
Sanki iki derdimden biri deha olmak tı :)
Bana birileri zeki desin diye yazmıyorum.
Eğer öyle olsaydı açık açık kimliğimi yazardım.
Bana laf sokmak hiç bir işe yaramaz.
Çünkü aslında ben yokum.

https://www.kontrolkalemi.com/forum/konu/sürtünme-kuvveti.8546/
burada sürtünme anlatılmış..Eksik ama idare eder :)
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

Forum istatistikleri

Konular
129,574
Mesajlar
928,075
Kullanıcılar
452,203
Son üye
Direniş

Yeni konular

Geri
Üst