Kendi Tristörlü kompanzasyon sistemimizi kuralım

tosun arkadaş bende tristörlü indüksiyon ısıtma sistemleriyle baya bi uğraştım
4 khz den 1khz e kadar ama bu tristörler hızlı tristördü,tq parametresi 20 us
civarında

bizim söz konusu kompanzasyon sistemi bundan daha yavaş 50 hz dolaysıyla
daha yavaş tristörlerle bu mümkün.haliyle ac gerilimde kullanıldığından çift
tristör şart her periyoda bir adet tristör.

frekansı belli bir sisteme bir kondansatör bağlarsak kondansatörün çekeceği akım kapasiteye ve gerilime bağlıdır.bizde tristörü gerilimi kontrol etmek için kullanıyoruz tca785 entegresinin 5 nolu ucu geri besleme ucudur 0 geçişleri
tespit için ayrıca kontrol voltajıyla 0 geçişten itibaren faz kaydıryoruz
buda gerilimi belirliyor gerilimde akımı

dediğin gibi asıl önemli olan bir sistemdeki omik,indüktif ve kapasitif akımları
ayıra bilmek ve indüktif akım oranında kapasitif akım sağlamak

eğer tam indüktif akım oranında kapasitif akım sağlayabilirsek zaten sistem
rezonansa girer ve şebekeden sadece omik akımlar akar...

ama bizim klasik röleli sistemlerde bu oranı tam olarak eşitleyemediğimizden
%10,15 gibi bir fark yeterli,tristörlü sistemde kondansatör akımı indüktif akıma
göre tespit edildiğinden bu iki akımı neredeyse eşitleme şansı doğar

buda diğer bir deyişle kondansatöre dimer bağlamaktır.dimmerin ayar sahasınıda indüktif akım belirler kısaca

saygılar....
 
Zaman rölesi bir diğer ifade ile zaman saati adı verilen sistem süresi belli olan bir aralıkta araya girmesi veya çıkması amaçlanan elektrik sisteminin kontrol edilmesinde kullanılmak için tasarlanmıştır.
Elektrik tesisatlarında seçilecek kablo kesiti genellikle kullanılacak güce göre çekilecek akımın hesaplanması ile belirlenmelidir.
Tristörlerin hızlarıyla ilgili yorumumu önceki yazılarımda yazdığımı sanıyorum. Ancak tristör tristördür. Hızı sadece güvenli çalışma bölgesini belirler. TCA785 entegresi ile bu işler bu kadar kolay olsaydı herkes bu işi yapar ve senelerce kafa yormaz ve arge yapmazdı. Burada 1 kw lık disko ışıkları yapmıyoruz(kimse disko aydınlatması yapanları küçümsediğimi sanmasın 3 sene o işide yaptım zorluklarını çok iyi bilirim). Bu entegre ile yapılacak en iyi iş bence şiddeti ayarlı stüdyo aydınlatma sistemleridir diye düşünüyorum. Buradaki nominal akım 1kw lık sistemde dahi 3-5 A iken sistemdeki harmoniklerle 2-3 katında çalışma sergileyebilir. Bu işler hızlı harekete geçmeye gelmez. İlk önce dediğim gibi. Devre analizi. Sonra iş.
 
Tristörlerin hızlarıyla ilgili yorumumu önceki yazılarımda yazdığımı sanıyorum. Ancak tristör tristördür. Hızı sadece güvenli çalışma bölgesini belirler. TCA785 entegresi ile bu işler bu kadar kolay olsaydı herkes bu işi yapar ve senelerce kafa yormaz ve arge yapmazdı. Burada 1 kw lık disko ışıkları yapmıyoruz(kimse disko aydınlatması yapanları küçümsediğimi sanmasın 3 sene o işide yaptım zorluklarını çok iyi bilirim). Bu entegre ile yapılacak en iyi iş bence şiddeti ayarlı stüdyo aydınlatma sistemleridir diye düşünüyorum. Buradaki nominal akım 1kw lık sistemde dahi 3-5 A iken sistemdeki harmoniklerle 2-3 katında çalışma sergileyebilir. Bu işler hızlı harekete geçmeye gelmez. İlk önce dediğim gibi. Devre analizi. Sonra iş.


sayın arkadaşım şimdi şöyle düşün bir işletmenin çektiği akımı tespit edebiliriz değilmi,aynı şekilde bu akım çekilirken gerilim seviyesinise tespit edebiliriz.

günümüzde 50 hz 380 volt faz faz arası 220 volt faz nötür arsı etkin değere
sahip ac elektrik standart buda reel durum....

o halde tek yapmamız gereken bir işletmenin şebekeden çektiği akımı
sinüsoidal biçimde tespit edip gerilim bilgisine çevirmektir....
işetmenin şebekeden çektiği akımın dalga biçimini 0-10 volt gerilimle
görebilirsek,işletmenin şebekeye bağlandığı gerilimin dalga şeklinide
0 10 volt gerilimle göre biliriz.

tek yapmamız gereken bu iki dalga biçimine ait bilgiyi karşılaştırmak
yani akım ve gerilime ait sinüsoidal bilgiyi bir fark anfisinde karşılaştırmak
iki dalga şeklinin fazları arasındaki kayma işletmenin çektiği akımın karekteri
hakkında bilgi verecektir akımın gerilimden geri fazda kalması indüktif
ileri kaymasıda kapasitif akım anlamına gelir.

biz bu kaymadan + veya - bir bilgi sahibi olursak bunu tca785 entegresinin
kontrol voltajı ucuna bağlaya biliriz.bildiğin gibi bu uc faz kaymasını kontrol eder,sıfır noktasından yaklaşık 180 derece kayma sağlar
bu kaymada gerilim miktarını.entegrenin 5 nolu ucuda kondansatörden
geri besleme alırsa otomatik bir durum doğar.
ve Şebeke akımı ve gerilimi sürekli olarak hep aynı fazda kalır
 
sayın arkadaşım şimdi şöyle düşün bir işletmenin çektiği akımı tespit edebiliriz değilmi,aynı şekilde bu akım çekilirken gerilim seviyesinise tespit edebiliriz.

günümüzde 50 hz 380 volt faz faz arası 220 volt faz nötür arsı etkin değere
sahip ac elektrik standart buda reel durum....

o halde tek yapmamız gereken bir işletmenin şebekeden çektiği akımı
sinüsoidal biçimde tespit edip gerilim bilgisine çevirmektir....
işetmenin şebekeden çektiği akımın dalga biçimini 0-10 volt gerilimle
görebilirsek,işletmenin şebekeye bağlandığı gerilimin dalga şeklinide
0 10 volt gerilimle göre biliriz.

tek yapmamız gereken bu iki dalga biçimine ait bilgiyi karşılaştırmak
yani akım ve gerilime ait sinüsoidal bilgiyi bir fark anfisinde karşılaştırmak
iki dalga şeklinin fazları arasındaki kayma işletmenin çektiği akımın karekteri
hakkında bilgi verecektir akımın gerilimden geri fazda kalması indüktif
ileri kaymasıda kapasitif akım anlamına gelir.

biz bu kaymadan + veya - bir bilgi sahibi olursak bunu tca785 entegresinin
kontrol voltajı ucuna bağlaya biliriz.bildiğin gibi bu uc faz kaymasını kontrol eder,sıfır noktasından yaklaşık 180 derece kayma sağlar
bu kaymada gerilim miktarını.entegrenin 5 nolu ucuda kondansatörden
geri besleme alırsa otomatik bir durum doğar.
ve şebeke akımı ve gerilimi sürekli olarak hep aynı fazda kalır

Sn. manyet0;

Yaptığınız bilgilendirme için teşekkür ederim. Eminimki bu konuyla ilgi tecrübeleriniz de vardır ama biliyorsunuzki her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.

Bu arada gerilimi ve akımı 0-10 va çevirip direkt olarak faz farklarını ölçemezsiniz. crest faktörü yüksek yüklerde devreniz şaşırır. RMS değeri 10A iken tepe değer 50-60 A çekecek yükler var. bu tip durumlarıda sistem de analiz etmek gerek. Ne kadar acele edersek o kadar hata yaparız.

NOT: TCA785 numaralı entegre ile ilgi bir devre kullanmayı doğru bulmuyorum. Bu entegre yerine daha profesyonel ve daha az hata yapacak bir devre hazırlıyorum. yakında bitince haber verecem bitti diye.
 
Sn. manyet0;

Yaptığınız bilgilendirme için teşekkür ederim. Eminimki bu konuyla ilgi tecrübeleriniz de vardır ama biliyorsunuzki her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.

Bu arada gerilimi ve akımı 0-10 va çevirip direkt olarak faz farklarını ölçemezsiniz. crest faktörü yüksek yüklerde devreniz şaşırır. RMS değeri 10A iken tepe değer 50-60 A çekecek yükler var. bu tip durumlarıda sistem de analiz etmek gerek. Ne kadar acele edersek o kadar hata yaparız.

NOT: TCA785 numaralı entegre ile ilgi bir devre kullanmayı doğru bulmuyorum. Bu entegre yerine daha profesyonel ve daha az hata yapacak bir devre hazırlıyorum. yakında bitince haber verecem bitti diye.

merhaba

çoğu işletmede kullanılan kompanzasyon yöntemi rölelli yöntem,
burda şebekeye bağlanmış kondansatör miktarıyla hassas oynama yaparak reaktif güç dengeleniyor,kontrol rölesi faz kaymasından faydalanıp
kondansatörleri devreye alıyor veya çıkarıyor.

sizin yapmaya çalıştığınız ise sabit kondansatör grubuna uygulanan gerilimi kontrol ederek dengeleme yapmak,bir yerde kondansatöre otomatik dimmer bağlamak,

mikro işlemcilerlede bir devre tasarlanabilir hemde 50 hz gibi düşük
bir frekansta bunu yapmak çok kolay sanırım günümüzde
 
Sn. manyet0;

Şebeke frekansı 50 hz olabilir ama biz her faz için ayrı ayrı bilgi oluşturup bir kaç mikro saniyede devreye girecen ve istendiğinde 10 mS gibi bir sürede devreden çıkacak bir sistemden bahsediyoruz. Tristörlü olupta kontaktör gibi yavaş olmayacaktır. Ve daha da önemlisi kondansatörü bir lamba yükü yada bobin gibi düşünmeyiniz. Görüldüğü kadar kolay değil.
 
sayın arkadaşım şimdi şöyle düşün bir işletmenin çektiği akımı tespit edebiliriz değilmi,aynı şekilde bu akım çekilirken gerilim seviyesinise tespit edebiliriz.

günümüzde 50 hz 380 volt faz faz arası 220 volt faz nötür arsı etkin değere
sahip ac elektrik standart buda reel durum....

o halde tek yapmamız gereken bir işletmenin şebekeden çektiği akımı
sinüsoidal biçimde tespit edip gerilim bilgisine çevirmektir....
işetmenin şebekeden çektiği akımın dalga biçimini 0-10 volt gerilimle
görebilirsek,işletmenin şebekeye bağlandığı gerilimin dalga şeklinide
0 10 volt gerilimle göre biliriz.

tek yapmamız gereken bu iki dalga biçimine ait bilgiyi karşılaştırmak
yani akım ve gerilime ait sinüsoidal bilgiyi bir fark anfisinde karşılaştırmak
iki dalga şeklinin fazları arasındaki kayma işletmenin çektiği akımın karekteri
hakkında bilgi verecektir akımın gerilimden geri fazda kalması indüktif
ileri kaymasıda kapasitif akım anlamına gelir.

biz bu kaymadan + veya - bir bilgi sahibi olursak bunu tca785 entegresinin
kontrol voltajı ucuna bağlaya biliriz.bildiğin gibi bu uc faz kaymasını kontrol eder,sıfır noktasından yaklaşık 180 derece kayma sağlar
bu kaymada gerilim miktarını.entegrenin 5 nolu ucuda kondansatörden
geri besleme alırsa otomatik bir durum doğar.
ve şebeke akımı ve gerilimi sürekli olarak hep aynı fazda kalır
Sanırım sıfır geçişler arası süreyi elde edip cosfi ' yi elde etmek istiyorsunuz , bende o şekilde düşünmüştüm ama akımın süreksiz olduğu durumlarda yada 1 periyotta 1den fazla 0 geçiş yapıyorsa sistem hata verecektir...
 
yani harmoniklerin çok olduğu yerlerde sanıyorum
 
Sanırım sıfır geçişler arası süreyi elde edip cosfi ' yi elde etmek istiyorsunuz , bende o şekilde düşünmüştüm ama akımın süreksiz olduğu durumlarda yada 1 periyotta 1den fazla 0 geçiş yapıyorsa sistem hata verecektir...

şimdi şöyle düşünmek lazım,biz bir işletmedeki indüktif akımları dengelemek
için kompanzasyon yapıyoruz.Buda şu demek oluyor şebeke akımı gerilimden
geri fazda kalırsa şebekeye kondansatör bağlayıp akımı gerilimle aynı faza
getirmeye çalışıyoruz eğer akım gerilimden ileri faza kayarsa kondansatörleri
devreden çıkarıp yine dengeleme yapmaya çalışıyoruz.Şu an sanayide
devreye extra bobin bağlayıp aşırı kapasitif akımları dengelemek sıradan işletmelerde yok gibi bir şey.tek gerçekleşen olay devreye kondansatör sokup çıkarmak,onuda bir sürü marka ile kendi pazarını oluşturmuş reaktif güç kontrol röleleriyle,muhtelif kademelerde ve kontaktörler aracılığıyla
yüksek kapasitelerden başlayıp gittikçe azalan kapasitede kondansatörleri
devreye sokup çıkararak,bunada kompansazyon sistemi diyoruz.

bir kontaktörün devreye girip çıkması bile neredeyse 1 saniye sürüyor.
bu bir saniyelik zamanda sistemde göremediğimiz hemen her bant genişliğinde harmonik dediğimiz karmaşık gürültüler oluşyor.denemesi bedava,bir fabrikanın ana elektrik hattına bir osilaskop bağlayıp
şu meşhur harmonik mevzusunu inceleyebilirsiniz.işletmelerde kullanılan
reaktif güç kontrol rölelerinin tepki süresi içinde pek çok harmonik
oluşmakta değişik kaynaklarca,örneğin çok güçlü bir motor,yada ark ocağı
vs vs .ve bu kontrol röleleri bu karmaşayı es geçmekte.zaten bu röleler kapasitif ve indüktif akımları x/5 akım trafolarıyla algılamakta ana tespit sensörleri akım trafoları ,opamplar diğer bilgi üretme aracları.

bu durumda bir işletmenin çektiği indüktif ve kapasitif akımları bir birine eşitleme işlemi olan ve işletmeyi rezonansa getirme ve devreden sadece omik akımların geçmesini sağlama işlemi olan kompanzasyon 50 hz frekansta çok kolay olur gibime geliyor.

düşünün şu an son kademedeki 5 kvar yada 2.5 kvar kondansatörün sürekli devreye girip çıktığı bir kompanze sistemini,bukondansatörün devreye girip çıkması bile radyo frekansında parazit üretecektir.
bunlarıda hesaba katacak olursak tristörlü sistem çok zor

olayları karmaşıklaştırmak yerine basitleştirmek en iyisidir diye düşünyorum.50 hz deki anlık akım dalgalanmalarını zaten kontrol röleleride
pas geçiyor dimi.
 
Endüktif yüklerde akımla gerilim arasında bir faz farkı vardır .Bu durumda yük üzerinde ki gerilim sıfıra ulaşmadan üzerinden geçen akım sıfıra ulaşır , yani triyak üzerinde ki gerilim daha yüksek iken üzerinden geçen akım sıfıra ulaşır ve triyak kapalı duruma geçer . Fakat triyak üzerindeki gerilim fazla olduğu için kendiliğinden ateşlenir . Bu durumu da ortadan kaldırmak için devreye direnç ve kondansatör bağlanmıştır . Bu RC devresi devrede ki faz farkından dolayı istenmeyen ateşlenmeleri önler

Bu durum kapasitif yüklerde de geçerlidir, tamam omik yüklerde sorun yok istediğimiz gibi açıp kapatabiliyoruz ama empedans kapasitif yada endüktif olunca işler değişiyor. Yük Endüktif ise tristöre paralel bi R-C ile bunun önüne geçebiliyoruz diyor ama bizim yükümüzün açısı -90'a yakın yani biraz farklı bu durumda ne yapmamız lazım bu kendiliğinden ateşlemenin önüne geçmek için? tossun hocam bi çözüm buldu mu?
Tristörden bıktım bir de röle deneyim dedim..

Aynı işi tristör yerine röle ile yapıyorum bu durumda :
Kapasiteyi devreden çıkardığımda diyelim kapasite değeri -250V 'a kalsın ,
ardıdan kısa süre içinde tekrar röleyi çalıştırdığımda şebeke de tepe değerinde olsun bu durumda voltaj farkı 500V'a yaklaşıyor , defalarca yaptım bi yangın çıkmadı ama:) bunun zararı vardır gibime geliyor , röleyi yıpratma , kondansatörün ömrünü yeme gibi , bunun zararı varsa eğer bunun nasıl önüne geçebilirm , sıfır geçiş dedektörü yine de yapmam gerekir mi yada seri bir bobin kullansam bunun önüne geçebilir miyim?
Hocama sorduğumda tristör ve kapasiteyi korumak için basit seri bir bobin sarmamın yeterli olacağını söylemişti , denemedim ama bu durumda sıfır geçiş yakalamaya gerek kalmayabilir , kafam biraz karıştı kısaca:) yorumlarınızı bekliyorum kolay gelsin...
 

Forum istatistikleri

Konular
129,050
Mesajlar
922,855
Kullanıcılar
451,319
Son üye
mohamed elkilani

Yeni konular

Çevrimiçi üyeler

Geri
Üst